Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Mikc Hammcr romanları Türkiye'de deyayımlanmıştı. 1954 yılında Babıali yokuşu, yani Ankara Caddesi'ndeki 48 numaralı mekânda, Çağlayan Yayinları 6 tane Mike Hammer romnnı yayımladı. Ertem Eğilmez o günleri şöyle anlatıyor: " Çağlayan Yayınları'nm büyük süksclerinden biri de Mayk Ilamrner ıtmıanlarıydı. Mickey Spillane 7 tane Mayk Hammer yazmış. Bunların altısını biz yayımladık. Yedincisini de Ekincigil Yayınları çıkardı. Yani Mayk Hammer'ler bitti. Ama okuyucu pck tuttuğu için Kemal Tahir'le oturduk iiç lane daha Mayk I lammer yazdtk. Tabii esas kalem Kemal Abinin. Ben çok genel köşebaşlarına dokunuyurdum. Şurada şu olsun, burada bu olsun, buraya bir kadın yerleştirelim filan. Birinin adı "înıikam Saati"ydi, öbürlerini hatırlamıyomm. Türkiyc'de, Mike Hammer'ların serüveni burada bitmedi. Afif Yesari yüzü aşkın, evct yanlış ukumadınız yüzü aşkın Mike Hammer ya/dı. Ragıp Şevki Yeşim' in teşvikiyle bu işe başlayan Afif Yesari önce bir New York haritası edindi. Türk zevkine göre ölçülerini değiştirdiği Mike'ın sekreteri Velda ve diğer kahramanlarla her serüveni 35 günde yazarak piyasayaçıkardı. Türkiye'de çıknn asıl Mike Hammer'lardan bazılan şunlar: Kanun Bcnim, Kahreden Kurşun, Intikam Pençesi, Sun Çığlık ve Kıran Kırann Bunlardan yalnızca "Kıran Kırana"da "Yazan: F. M. İkinci", digerlerinde ise "Tercüme Eden:F.M. tkinci" ibaıesi yer alıyur. Bilemiyoruz ama, "Kıran Kırana"yı, F. M. İkinci, yani Kcnıal Tahir kalcme almij olmalı. dir, tumturaklı laflar eder, ama cephanesı çabıık tükenir. Rüzgâr Gibi Geçti'nin yazarı Margaret Mitchell geliyor aklıına. Yeni kitabını ne zaman çıkaracağını soranlara şöyle demiş: "Asla. Rüzgâr Gibi Geçti'yi on yılda yazabildim. İşim bitik." Hayır efendim, ben bir yazarım. Marangozluk {<:bi bir şeydir bu. Evler, garajlar, iskemleler yapan bir marangoza benzetiyorum kendimi. Ben de aynı tekniği kullanarak romanlar yapıyorum; bir kelime, sonra bir kelime daha. tnsanların sabahlara kadar oturup yazdıklarını cilaladıklarını, düzeltip süslediklerini söylediklerinde giileyim mi, ağlayayım mı bilemiyorum. Tek bir satırı bile yeniden yazmam ben. İlk yazılan her zaman iyidir. Çünkü, inanın bana, bir ciimleyi on kere değiştırebilirsiniz, ama ilk cümle, kafadan değil de dosdoğrıı yiirekten çıkan ilk cümlc her zaman en iyisi olacaktır. Kaldı ki ben kendimi bir protesyonel olarak görüyorum. Profesyonellerin her zaman ikinci bir deneme ynpma şansları yoktur. Bir cerrahı diişiınün; ilk ameliyatta çuvallarsa ikincisini yapma fırsaıını bulaınaz. Doğrıısu, gençliğimdc ben de bazı bu vallcrc kapıldım; edebiyatı vüce bir şey olarak görüyor, en ince devimleri bulmak için kata çatlatıvordıım Ama Allah'can çok geçmeden goziim açıldı, bir tlaha o tu/ağa düşmeyeceğime yemin ettim. Ga/.a gclmeme eııgel olnıak i(,in daktiloda hep tek aralıklı va/arıın, dü/cltnıc vapmaya yer kalınasın diye. C U M H U R İ Y E T K İ T A P SA YI 6 1 Kemal Tahir de yazmıştı Roman yazmaya 1947'de başladım. Daha önce de yazmıştım, ama başka alanlarda. Gazetelere yazdım, <,izgibantlara yazdım. Gülmeyin, iyi antrenmandır. Tutumlu olmayıp, hep bir şeyler olmasını sağlamay ı öğrenirsin; içinde bir türlü bir şeyler olmayan bir çizgibank kitabı düşünebiliyor mubunuz? Özel hafiyem Mike Hammer başlangıçta çizgibantlar için yaıatılmıştı, ama o zaman Mike Danger'dı adı. Üstelik rastlantıyla değil, önseziyle yaratılmıştı. Savaş yeni bitmiş, her yeri, herkesi harabeye çevirmişti. Savaşın sonu, meşru şiddetin de sonu olmuştu. Biraz da suç ve cinayet yaygınlaşmaya başladığı için savaş havasını her Amerikan yurttaşına geri getirmeyi düşündüm. Dövüşme, kavgaya atılma, tehlikcli yaşama dürtüsünü kışkırtacak yeni bir kahramana gerek oldıığunu düşündüm. Bu yeni kahraman, Mike Hammer'dı. "Hammer" (Çekiç) soyadını vermiştim ona, çiinkii canileri böcek gibi ezecekti. Adı "Mike"tı, çünkü bir zamanlar kızın biri bana "Mike"ın, insanın dudaklanyla okşayabileceği bir kelime olduğunu söylemişti. Kendinden öncekilere benzemez Mike. Mesela, dıandler'in Philip Marlowe'u gibi züppe değildir. Hammett' in Sam Spade'i gibi "kiralayamazsınız" Mike'ı. Müthiş serttir, öliim kadar acımasızdır, ama hiçbir macerada kendi çıkarını düiünmez, parayla safn alınmaz, mesela o hep karşımıza çıkan zengin adanı kendisini boynuzlayan karısını takip etsin diye kiralayamaz Mike'ı. Hayır, Mike Hammer, bütün romanlarda kişisel intikam ya da adalet uğrunda kendi başına hareket eder. Tabii, polisiye romanlardaki bütün öteki hafiyeler gibi "günde 50 dolar artı masraflar"ı alacaktır, ne de olsa o da yaşamak zorundadır. Ama uyanıklık edip bu tür para işlerini hep romanlarımın dışında tutmuü, okurlanmdan gizlemişimdir. Şöyle söyleyeyim: Mike, iki roman arasında gündelik sıkıcı hayatı yaşar, ama romanlarda hep siperlerdedir. Yazarhk hayatımda Mike Hammer'lı 12 kitap yazdım. Başka hafiyelerin yer aldığı ya da tümüyle degişik türden 30 kadar kitabım da var. Bir ara, bahis üzerine çocuk kitapları yazmaya da başlamıştım. Bağlı olduğum ajansın yöneticisi, "Polisiyeyi herkes yazar, sıkıysa çocuk kitabı yaz da görelim" de miş, ama çok geçmeden dediğine pişman olmuştu. Hemen daktilomun başına çöknnüş, veletler için bir macera dizisi yazmıştım. Belki de bu yüzden, ikinci kişiliğimden, yakın dostum Mike Hammer'dan birden bıktım ve onu çekmcceyekilitledim. Ama Conan Doyle' un Sherlock Holmes'a yaptığı gibi öldürmedim onu. O kadar nankör olamazdım. Yine de Mike Hammer'ı bir süre bir kenara koymayı becerdim. O romanları yazarken Mike Hammer olııp çıkmıştım, belki bunun da payı var dı Mike'ı çekmeceye atmamda. Onıın pardösüsünu giyip bir lilnı çevirdim. Televizvonda uzun ba cnklı, seksi bir sarışınla yirmi yıl bir bira reklamına çıktıın. Gerçekten güzel bir hayat yaşadım. Hiç para sıkıntısı çekmedim. Sonra birden! Geçen yd Hugo Kasırgası, Güney Carolina'daki evimi yerle bir etti. Evin yirmi bir odası da yıkJdı, bu arada bitirmek üzere olduğum Something Dovvn There adlı romanımı yazdığım çalışma odamtia. Bu romanda Mike Hammer, 19 yıl sonra geri dönüyordu. Her zaman tek kopya yazdığım için romanım da yok olmuştu, ama umut suzluğa kapılmadım. Daktilomun başına çöküp yeniden yazmayı düşündüğüm bir sırada, benden yeni bir TV filmi öyküsü yazmamı istemiş olan TV temsilcim, kendisine gönderdiğim iki sayfanın televizyon için fazla iyi olduğunu söyledi. The Killing Man'in öyküsüydü bu. Ben de çalışmaya koyuldum; bir iki ay sonra Mike Hammer ilk geri dönüşünü yapmıştı bile. Aldığım bir buçuk milyon dolarlık avans daha da mahmuzladı beni. Kitabı bitirir bitirmez, Something Dovvn There' i kurdum kafamda. Şimdi yakında bir kitap daha çıkacak; Mike Hammer'ın ikinci ge ri dönüşü. Dolarlar bir tarafa, bu eski dostla yeniden birlikte olmak çok müthiş bir şey. Zaman çok değişmiş olsa bile. İlk romanım Kanun Benim'de Mike •7 kişiyi tahtalıköye göndermişti! 4 1960'lara kadar aldığım feci eleştirileri düşündükçegülüyorum. Şimdi, yaratıcı yazarlık üstünekonuşmalar yapmam için üniversitelere çağınyorlar. Bense yaratıcı yazarlıktan çok, somut yazarlık sözünü seviyorum ve çocuklara nasıl yazacaklarını değü, nasıl satacaklannı anlatıyorum. Hiçbir ayrıntıyı gözden kaçırmıyorum, kâğıdı bile. Ü parlak beyaz kâğıtları kullanmayın diyorum, henı ruha heın de göze iyi gelen o sarı kâğıtlara yazın. Sonra, Hammer gibi evrensel karakterler yaratın. Mike Hammer'ı mahsus ayrıntdı bir biçimde tarif etmedim şimdiye kadar; şişman ya da zayıf, uzun boylu ya da kısa boylu, genç ya da yaşlı, herkes kendiniVmunla bir tutabilsin diye... D Çeviren: CeUlütter Televezvond da uyarlanan Mike Hammer dızısınde Mıkc Hammcr ı Stacv Kcach sekreter Velda'yı da Lınsdav Bloom oynamıstı S A Y F A 15