20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

POLİTİK BİLİM Aykut Göker [email protected] 8 TarımEkonomi CBT 1479/24 Temmuz 2015 Genetik Mühendisliği Ürünlerinde Dünyada Son Durum... Tohum ve teknoloji başta olmak üzere bütün kritik girdilerinde dışa bağımlı olan Türkiye tarımının geleceği konusunda ulusal bir hedefimiz var mı, acaba? Genetik mühendisliğinin ürünü olan bitkilerin yem ve gıdalarda da kullanılmasının kamuoyunda yarattığı hassasiyet biliniyor. Genetik mühendisliği, canlıların genetik yapısı / kalıtımsal özellikleri değiştirilerek onlara yeni özellikler, yeni işlevler kazandırılmasını konu alan bir bilim, teknoloji ve mühendislik dalı... Kâr etme güdüsünün çoğu zaman kamu yararının önüne geçtiği pazar ekonomilerinde, genetik mühendisliği ürünleri konusundaki hassasiyet doğal karşılanmalı. Hele bir de kamunun denetim ve bilgilendirme mekanizmalarına karşı güvensizlik duyuluyorsa, bu hassasiyet daha da büyük olur. Ancak, konuyla ilgili bazı gelişmelerden de haberdar olmakta yarar var. Bir süre önce, ISAAA (International Service for the Acquisition of Agribiotech Applications) ticarileştirilmiş biyoteknoloji ürünlerinde ya da daha açık bir deyişle, genetiği değiştirilmiş tarımsal ürünlerde dünyadaki son durumu ele alan bir rapor yayımladı. Rapora göre, bu tür ürünlerin yetiştirildiği tarım alanları 2013’e göre yaklaşık %3,6 artarak, 2014 yılında, 181,5 milyon hektara çıkmış. Bu, 1.815.000 km2 yâni Türkiye’nin yüzölçümünün yaklaşık 2,5 katı büyüklüğünde net ekim alanı demek... 2014, bu ürünlerin ticarileşmesinin 19’uncu yılı... Ekim yapan ülke sayısı da 2014’te 28’e çıkmış; 20’si gelişmekte olan ülke, 8’i ise sanayi ülkesi... 28 ülkede 18 milyon çiftçi bu işi yapıyor. Tablomuzdan da görülebileceği gibi, ekim alanının büyüklüğü açısından ABD başı çekiyor (%40). ABD’yi dört ülke takip ediyor: Brezilya, Arjantin, Hindistan ve Kanada... Toplam ekim alanının %90’ı bu beş ülkeye ait... İlk 11’i kapsayan tablomuzda her ülkenin ağırlıklı olarak yetiştirdiği ürünlerin cinsleri de yer alıyor. Sıra Ülke Ekili alan (milyon hektar) 73,1 Yetiştirilen ürünler Bitkisel Üretim Alanları Yok Oluyor Bu yazı bitkisel üretim alanlarında ve üretimde meydana gelen aşınma üzerine. Sonra ise baklagillerin üretim ve ekim alanlarında meydana gelen gelişmeler ve çözüm önerileri tartışılacak.. Bayram Ali Eşiyok T ürkiye’nin özel coğrafi yapısı nedeniyle birbirinden çok farklı özelliklere sahip bitki türlerinin değişik bölge ve mevsimlerde yetiştirilme imkanı var. Az sayıda ülkenin sahip olduğu bu olumlu nitelikler gerektiği ölçüde değerlendirilemiyor. Türkiye’de yaklaşık 160 civarında kültür türünün yetiştirildiği göz önüne alınırsa ülkemizin potansiyeli daha iyi anlaşılacaktır. Ancak ülkemiz tarımda çok büyük potansiyele sahip olmasına karşın uygulanan yanlış politikalar sonucunda bu potansiyeli kullanamıyor ve son yıllarda birçok üründe dramatik biçimde net ithalatçı olduğu gözleniyor. Türkiye’de 2014 yılı itibariyle ekilebilir tarım alanlarının %66’si tarla bitkilerine, %13,5’i meyveciliğe, %3,4’ü sebzeciliğe, %17,2’si ise yine tarla ürünleri için nadasa ayrılıyor. Toplam tarım alanını ve tarım alanlarının kullanılışa göre dağılımını ve gelişimini gösteren Tablo 1 incelendiğinde, Türkiye tarımında yaşanan çöküşün izlerini görmek mümkün. Buna göre 2002 yılında 41,196 bin hektar olan toplam tarım alanı 2014 yılına gelindiğin 1 ABD 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 Brezilya Arjantin Hindistan Kanada Çin Paraguay Pakistan G. Afrika Uruguay Bolivya 42,2 24,3 11,6 11,6 3,9 3,9 2,9 2,7 1,6 1,0 Mısır, soya fasulyesi, pamuk, kanola, şeker pancarı, yonca, papaya, bal kabağı Soya fasulyesi, mısır, pamuk Soya fasulyesi, mısır, pamuk Pamuk Kanola, mısır, soya fasulyesi, şeker pancarı Pamuk, papaya, kavak, domates, tatlı biber Soya fasulyesi, mısır, pamuk Pamuk Mısır, soya fasulyesi, pamuk Soya fasulyesi, mısır Soya fasulyesi 2011 2012 2013 2014 Seçilmiş temel tahıl ve diğer bitkisel ürünlere ilişkin1 ekilen alanın gelişimini milyon dekar cinsinden gösteren Grafik 1 incelendiğinde, Türkiye tarımında özel bir yer tutan buğdayın ekim alanında önemli boyutlara varan düşüş gözleniyor. 2002’de yaklaşık 93 milyon dekar olan buğday ekim alanı 13,8 milyon dekar azalarak 2014’te 79,2 milyon dekara gerilemiş. Grafik 1’de yer alan tahıl ve diğer bitkisel ürünler arasında en dramatik düşüş pamuk (kütlü), arpa ve şekerpancarında izleniyor. 2002’de 7,2 milyon dekarda pamuk (kütlü) ekimi yapılırken, 2014 yılında 4,7 milyon dekara düşüyor. Yani 2,5 milyon dekar azalma var. Şekerpancarındaki azalış ise 0,8 milyon dekar. Arpada ise ekilen alan 8,1 milyon dekar düşüyor. Temel ürünler arasında mısır ve ayçiçeğinde ekilen alan büyüklüğünde artışlar gözleniyor. 2002’de yaklaşık 5 milyon dekar olan mısır ekim alanı, 1,6 milyon dekar artışla 2014’te 6,6 Tablo 1: Tarım Alanlarının Kullanılışa Göre Dağılımı (Bin Hektar) milyon deEkilebilir kara yükselTahıllar ve diğer Tarım Sebze Süs Meyveler, miş. Ayçiçebitkisel ürünler Toplam alanı bahçeleri bitkileri içecek mera ğindeki artış tarım ve baharat 1,1 milyon alanı Ekilen Nadas alanı alanı bit.alanı arazisi dekar civa2002 41,196 26,579 17,935 5,040 930 2,674 14,617 rında. 2010 39,012 24,395 16,333 4,249 802 3,011 14,617 38,231 38,399 38,423 38,561 23,614 23,782 23,806 23,944 15,692 15,463 15,613 15,789 4,017 4,286 4,148 4,108 810 827 808 804 4 5 5 5 3,091 3,201 3,232 3,238 14,617 14,617 14,617 14,617 BUĞDAY, ARPA, PAMUK VE ŞEKERPANCARINDA EKİLEN ALAN AZALIYOR Kaynak: TÜİK tarım veri tabanı. Toplam tarım alanı= (ekilebilir tarım alanı+ mera arazisi). Diğer 17 ülke ise sırasıyla, Filipinler, Avustralya, Burkina Faso, Myanmar, Meksika, İspanya, Kolombiya, Sudan, Honduras, Şili, Portekiz, Küba, Çek Cumhuriyeti, Romanya, Slovakya, Kosta Rika, Bangladeş... Sayılan ülkeler dışında kalan pek çok ülke ise, kendisi ekim yapmamakla birlikte bu ürünleri ithal ederek yem ve gıda maddeleri üretiminde kullanıyor. Şimdilik ekim yapan ülkeler arasında gözükmeyen Türkiye kendi tarım politikasında bu konuda nasıl bir yol tutacağını bir an önce belirlemek durumunda... de 38,561 bin hektara geriliyor. Yani, toplam tarım alanı 2,636 bin hektar azalıyor. Azalış %6.4. Tablonun ikinci sütununda gösterilen ekilebilir tarım alanının büyüklüğünde de önemli boyutlara ulaşan aşınma izleniyor. 2002 yılında yaklaşık 26,6 milyon hektar olan ekilebilir tarım alanının 2,635 bin hektar ve %9.9 azalarak 2014 yılında 23,944 bin hektara gerilediği anlaşılıyor. Ekilen tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerdeki azalış ise 2,146 bin hektara ve %12 gibi yüksek bir orana çıkıyor. 20022014 arasında nadasa bırakılan tarım alanı 5,040 bin hektardan 4,108 bin hektara gerilerken, sebze bahçeleri alanının 930 bin hektardan 804 bin hektara gerilediği anlaşılıyor. Seçilmiş tahıl ve diğer bitkisel ürünlerin üretiminde meydana gelen değişimi gösteren Grafik 2 incelendiğinde, sadece mısır ve ayçiçeğinde görece yüksek bir üretim artışının yaşandığı görülüyor. 2002 yılında yaklaşık 2,1 milyon ton olan mısır üretiminin 2003 yılından itibaren artarak 2014 yılında yaklaşık 6 milyon tona yükseldiği anlaşılıyor. Mısır üretiminin artışında melez tohumluk kullanımı başta olmak üzere, kaliteli tohumluk ve prim uygulamasının etkisini belirtmek gerekiyor. Türkiye’de yağlı tohumlar arasında gerek ekim alanı ve gerekse de üretim miktarı açısından öne çıkan en temel bitkisel ürün ayçiçeğidir. 2002 yılında yaklaşık 0,9 milyon ton olan ayçiçeği üretimi 2014’te 1,6 milyon tona yükseldi. 20022014 arasında üretim kaybının en ÜRETİM
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle