16 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Tartışma CBT 1470/22 Mayıs 2015 19 HUKUK POLİTİKASI Hayrettin Ökçesiz [email protected] Tablo 4. 2014 yılında Web of Science veri tabanında Türkiye adresli en çok makale yayınlanan ilk yirmi beş sıradaki dergi ve genel durumları Dergi Adı 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 Asian Pacific J. of Cancer Prevention Turkish Journal of Medical Sciences Education And Science Acta Physica Polonica A Journal Of Craniofacial Surgery Turkish Journal of Thoracic And Cardiovascular Surgery Scientific World Journal Kafkas Üniv. Veteriner Fak. Derg. Yayın sayısı 177 165 164 160 156 152 127 120 Derginin Etki Yayın ücreti değeri 1,500 200 USD 0,841 0,282 0,604 0,680 0,136 1,220 0,287 1,422 0,333 0,197 2,129 0,755 2,538 0,415 0,527 6,220 0,273 4,864 0,438 0,136 0,775 0,187 1,274 0,045 Bedelsiz Bedelsiz Basıldığı yer Kore Cumhuriyeti TÜBİTAK, TR TED, TR Tipi open Access basılıelektr basılıelektronik basılıelektronik open access elektronik open basılı elektr open access onlineopen access elektronik elekt basılı Umut Sol, Korku Sağ International Journal of Clinical and 108 Experimental Medicine Acta Medica Mediterranea 103 Kuram ve Uyg Egitim Bilimleri Spectrochimica Acta Part A Mol. and Biomolecular Spectroscopy The Anatolian Journal of Cardiology Applied Surface Science Acta Orthopaedica Et Traumatologica Turcica Fresenius Environmental Bulletin Journal Of High Energy Physics Materials Testing Physical Review D Mikrobiyoloji Bulteni Journal Of Neurological Sciences Turkish Renal Failure Hacettepe University Journal Of Education Abstract And Applied Analysis Turkish Journal Of Physical Medicine And Rehabilitation 98 95 90 86 82 81 77 77 76 76 76 74 73 73 71 Bedelsiz Polonya Bil. Akad. 20002540 USD Kluwer Williams & Wilkins, ABD Bedelsiz Türk Kalp Dam. Cerr. Der 800 USD Hindawi Pub. Corp. Mısır Bedelsiz Kars Kafkas Üniv., TR $1280   eCentury Pub., ABD 200630 Euro Editore di (210 sayfa) Alessandro, İtalya 750 TL Edam y.evi, TR bedelsiz Elsevier, ABD 240 TL aidat bedelsiz bedelsiz 75150 Euro bedelsiz bilinmiyor 1445 USD bağış karşılığı bedelsiz bedelsiz bedelsiz 800 USD bedelsiz Türk Kardiyoloji Der basılıelekt Elsevier Türk Ortopedi ve Travm Der. Parlar Found, Almanya Springer basılıelekt basılıelektr elektronik elektronik Carl Hanser elektronik, basılı Almanya APS Journals, ABD open access Ankara Mikrobiyoloji derneği Pfizer, TR İnforma Hacettepe Univ. elektronikbasılı elektronik printelekt elektr Hindawi Pub. Corp., open access Mısır Türkiye Fiz Tıp ve basılıelektronik Rehab. Der. Toplam: Ort. Değer: 2636 1.121 makale ve derleme sayımız Web of Science’a göre 27.069... 2014’te sayı 25.956 olarak görünüyor. Bu sayının içerisinde yüklüce Eğitim Bilimleri ile ilgili çalışmanın yer aldığını da vurgulamalıyız (Tablo 3 ve Tablo 4). 2013’de makalelerimizin %10.93’ü en çok yayın alan ilk 25 dergi içinde iken, 12 derginin parayla makale yayınlayanlar olduğu, 2014’de paralı dergi sayısının 10’a düştüğü görülüyor. Ancak 2013’de bu 12 dergide yapılan yayınlar için toplam 891.244 ABD Doları ödemişiz. 2014 yılında ilk 25 dergide 2636 makale yayınlamışız (%10,15) ve bunun içinde 888.841 ABD doları harcamışız. İlk %10 içinde yer alanlara yaklaşık bir milyon dolar ödediğimize göre, yıllık en az 2,53 milyon doların paralı yayınlara harcandığını söylemek sanırım abartı olmayacak! Peki, bu paraları yurt dışına ödemeye değiyor mu? Şimdiki atanma ve yükseltilme sistemine uygunluğu açısından sorunun yanıtı “evet”tir, yani ülkemizde parayı veren daha kolay doçent ve profesör YILLIK 3 MİLYON DOLAR YAYIN İÇİN DERGİLERE Kaynaklar: 1 Balcı M, Yüksek Makalenin Sırrı. Cumhuriyet Bilim Teknoloji, 1255, 8 Nisan 2011. 2 Bursalı O, Gündem. Cumhuriyet Bilim Teknoloji, 1456, 13 Şubat 2015. 3 Doğan HM, Soylak M. Hangi Bilim İnsanlarımızın Başarımları Hızla Artıyor. Cumhuriyet Bilim Teknoloji, 1438, 10 Ekim 2014. olabilmektedir. Hatta aynı makaleyle birkaç kişi bunu başarmaktadır, hatta kişi zaman içinde hem doçent, hem de profesör olabilmektedir. Bu makalelerin gerçek bilim dünyasında ne kadar kabul gördüklerini ise elbette sorgulamak gerekiyor. 2013’te yayın yapılan ilk 25 derginin “etki değerleri” 0.1361,627 iken, 2014’de 0.0456.220 arasındadır: ortalamaları sırası ile 0,651 ve 1,121. Bu makalelerin iyimser bakışla %80’i “çöp” yayınlardır. Ancak etki değeri sadece 0,68 olan bir dergideki makaleler için iki yılda 650.000 dolar yurtdışına akıtıldı. Makale dünyanın hiçbir yerinde sadece paye kazanmak için yapılmaz, ama bizde artık iş bu noktaya gelmiş bulunuyor! Bu konuda derhal gerekli önlemler almalı. 2014’de yine de önemli miktarda Fizik ve Kimya makalesinin etki değerleri yüksek dergilerde yayınlandığı görünüyor. Bu da ülkemizde temel bilimlerin onca çabaya karşın halen bitirilemediğinin bir göstergesi ve öne çıkan iyi bir haber. Diyelim ki, 8 Haziran’da başka bir parti AKP’nin 2002 koşullarında iktidar oldu, barış gelecek mi ülkeye? Yoksa tersinden bir AKP mi yaşayacağız? O halde hükümet nasıl kurulacak olursa olsun, yapılacak ilk ve tek şey seçim barajının kaldırılarak derhal yeniden seçime gitmek ve bu meclisle yeni bir anayasa yapmaktır. Yargıcına güvenmeyen bir sistemde yargıç kendine güvenmelidir. Mantığın yaptırım gücü yoktur. Ceza hukukundan biliyoruz ki, suçun kurucu unsuru kasıttır. Bu kasıt kanıtlanmadan Nazilerin Yahudi soykırımıyla Osmanlı’nın Ermeni tehcirini aynı kefeye koyanların başka bir kastın peşinde olduklarını düşünmemek olanaksızdır. Acılar ağır ve ortaktır. Olanlar yürekleri parçalıyor. Kimseyi ayırmadan dinlediklerimiz bu savaşın tüm kurbanlarını sevmeye, kucaklamaya yetiyor. Ancak kendisi soykırıma uğramış bir ulusu böylesine ağır bir suçla damgalamak da bugün herkese çok ağır geliyor. Koşulsuz konuşmalı, koşulsuz hemdert olmalı, birlikte bu acılardan vefalı bir dostluk kurmaya bakmalıdır. Kin kini, nefret nefreti çoğaltıyor. Kin, nefret yıkım getiriyor. Hepimiz Türk’üz, hepimiz Ermeni’yiz diyebildiğimizde kin yüreklerimizden silinmeye başlayacaktır. Burun sürtme, domuzdan kıl koparma kurnazlığıyla yürünecek bir yol yoktur. Bilmeliyiz ki, kin, nefret ve tüm ince hesaplar birbirimizi sevmemize, birbirimize saygı duymamıza engel olur. Birbirimize cömert olmalıyız. Başka birinin aklıyla bir araya gelmek yerine, kendi aklımızla bir araya gelmeyi başardığımızda yeryüzünde gerçek devrim başlayacaktır. Kavga isteyenle kavga edilir. Asgari ücretle yaşanır diyen asgari ahlâkla yaşıyor olmalı! Hukukla ahlâk birbirinin asgarisidir. Biri olmadan ötekinden korkmalıdır. İlkel duygularla yaşamayı sürdürmek, eti çiğ yemeyi sürdürmek gibidir. Öç almaktan vazgeçmek bilgecedir. Kiç kimseler de var. Ölüm yıkım getiriyorsa bir söz, bilin ki yalandır. Kendi acısının ticaretini yapmaya kalkana nasıl saygı duyabilirim? Benden öç almaya kalkana nasıl doğru yaptığını söyleyebilirim? Aynı zulmü kendisinin de yaptığını bile bile benden hesap sorana nasıl inanabilirim? Ama ben ölenlerden dilerim ölmüşlerimi bağışlamalarını... Türkiye Cumhuriyeti’nin yıkıldığının en son göstergesi Cumhuriyet Gazetesi’nin bütünüyle kimliksizleşmesi, silikleşmesi olacaktır. Bir kanıtın gücünü hiçbir yargıç elinden alamaz. suçlanan kanıt değil, onu yasaya aykırı biçimde elde etmedir. Kanıt özgürdür. Havanda su dövmek zor bir iştir. Anketler açıklanıyor habire. Dürüstlüğün, vefanın, namusun, şerefin oy oranı kaç, bilen var mı? Bir kural tekil durumda amacına ters bir sonuç yaratıyorsa, amaca uygun bir biçimde uygulanmalıdır. Hukuka bu yüzden amaç bilimi desek yeridir. Yasalar değil ama, hukuk sosyalisttir. Kapitalizmde işçi olmak yalnızlıktır, burukluktur. Senin olanın senin olmamasıdır. Karnın doysa da arzuların aç kalır. İşinin sahibi olmayı isteyemezsin. Yasaklanmıştır. Buna rağmen sahiplenmişsen, bir fesih bildirimi hevesini kursağında bırakır. İşin başına yıkılır. Sen bir yabancısındır, Yeryüzünde tek sermayesi bedeniyle gezgin bir yabancı... Bu yüzden tüm insanlığı seversin, tüm evreni kucaklarsın. Ülkün vardır. Türkülerin vardır. Meydanların vardır. Kanından rengini verdiğin bayrağın vardır. Tüm bunlar senindir. İşte bunları senden alamazlar. En namuslu iş işçiliktir. Adalet beklentilerin uyumudur. Değilse kıyamet kopuyor. Yargıçlar kendilerine dayatılan tutuklama kararlarını verirken ağlıyorlarmış. Korkudan mı, kahırdan mı, bilinmez. Çıkar cüppeni git, be adam! Sömürgenler çelişkiyi soya sopa sararak saptırıyorlar. Tiranın uşağı yasadır. Hukuk yasanın abisi değil, hasmıdır. Yargıç da dostu olmamalı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle