16 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Küba’da Bilim CBT 1470/22 Mayıs 2015 14 Arkeoloji OĞUL CASTRO DA BABASININ İZİNDE: Fidelito Küba’da nanoteknoloji devriminin mimarı Science dergisi editörlerinden Richard Stone, Küba eski Devlet Başkanı Fidel Castro’nun ilk çocuğu Fidel Castro DiazBalart’ın bir bilim insanı olarak ülkesinde başlattığı nanoteknoloji hamlesini bir devrim olarak değerlendiriyor. İskender, Ankara’da “Büyük” oldu Baştarafı 1011’den devam Şimdi gelelim AMM’nin Ankara salonundaki ikinci yapıta! 1981’de AMM’ye getirilip “sahte olmadığı için olsa gerek”, buluntuyu getirene “yasal ödül ödemesi” de yapılmakla kalınmayan “Bir Erkek Başı” adlı yapıt müzede sergileniyor. Uzmanlara göre, alnındaki derin çizgiler, Büyük İskender’in gençliğine karşın, önüne çıkan büyük sorunların etkileri ile de yorumlanıyor. Babasının mezarındaki bir başka fildişi başında bu özelliği vurgulanıyor. (Görsel: 17) Bu fildişi başın yüzündeki duygusal bakış ile Ankara’dakinin yüzünde18 Ankaralı İskender ki duygusallık örtüşmüyor mu? Büyük İskender’in Ankara’da yol alışının Roma Döneminden bir başka “parmak izi” olamaz mı? (Görsel: 18) Acaba (AMM), bu iki yapıtı yeniden irdeleyip müzedeki öteki İskender yapıtları ve sikkeleriyle birlikte özel bir vitrin’de “İskender’e Ankara vurgusu” olarak ziyaretçilere 19 Eşek kulaklı Midas sunulamaz mı? Gordion Müzesi’nin ön duvarındaki Pompei mozaik resmi İskender’in oradaki varlığını anımsatıyor. Ama orası aslında, Friglerin ünlü kralı Midas’ın kenti değil mi? Neden Midas’ın eşekkulaklı resmi orada yok da, yalnızca İskender var? Midas ile İskender iki ayrı görselde o duvarda ayrı ayrı vurgulansa daha iyi olmaz mı? (Görsel: 19) Karar arkeologların, müzecilerin, sanat tarihçilerinin ve sizlerin… *** Büyük İskender, ordusuna gerekli ikmali yaptıktan sonra, yolunu yine birden güney kıyımıza çevirdi. Bu yol haritası İskender’in Ankara’ya özellikle geliş nedenini değerlendirmemizi doğruladığı görüşündeyim. Sonrasında Osmaniye’de (İssus’ta) Darius’u yenip Asya yolculuğuna başladı. İÖ 11 Haziran 323’de, Babil’de 32 yaşında, öldü. Nerede gömüldüğü bilinmiyor… Ne acı bir son! Kaynakça: 1 Büyük İskender Jona Lendering Kitap Yayınevi 2 Büyük İskender – Siegfried Lauffer – İlya Yayınevi 3 Büyük İskender – Plutarkhos – Rado yayınları 4 Büyük İskender – Harold Lamb – Yurt Kitap – Yayın 5 İstanbul Arkeoloji Müzesi – Alpay Pasinli Akbank 6 The Search For Alexander – Robin Lane – Little Brown And Company 7 Vergina – Manolis Andronicos – Ekdotike Athenon 8 Macedonia – M.B. Sakellariou Ekdotike Athenon 9 The Greek Museums – M. Andronicos / M. Chatzidakis / V. Karageorghis 10 The Greeks – M.A. Vlazaki / A. Balaska – Hellenic Republic Ministry of Culture 11 Panorama Of The Classical World – N. Spivey / M. Squire – J. Paul Getty Museum 12 The Search For Alexander – John F. O’Neill Metropolitan Museum Of Art 13 Thessalonike Museum Manolis Andronicos Ekdotike Athenon 14 Treasures Of Ancient Bachtria – R. Masov / S. Bobomulloev – Miho Museum Japan İKİNCİ YAPIT! B aba politika ile uğraşırken, Küba ile ilgili en büyük hayalini hayata geçirmesi için oğlunu devreye soktu. 1980’li yıllarda Fidel Castro, ilk oğlu olan Fidel Castro DiezBalart’tan Küba’ya nükleer enerjiyi getirmesini istedi. 1978 yılında Moskova’daki Kurchatov Enstitüsü’nden doktora derecesini alan Fidelito, Küba Atomik Enerji Komisyonu’nun başına getirildi. Ve bunu izleyen günlerde Juragua’da nükleer araştırma merkezinin kurulması için kolları sıvadı. İki Sovyet VVER basınçlısu nükleer enerji reaktörlerinin ilki için 1983 yılında çalışmalar başladı. Bu reaktörler hiçbir zaman bitirilmedi. 1992 yılında, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra Fidel Castro projenin durdurulmasını istedi. Castro DiazBalart’ın Küba’daki etkisi projenin sonlandırılmasına bağlı olarak yavaş yavaş azalırken, devletin resmi bilim temsilcisi olarak uluslararası forumlarda ülkesini temsil etti. 2008 yılında amca Raul Castro iktidara gelince yeniden aktif rol alma şansını ele geçirdi ve en büyük tutkusu olan nanoteknolojinin kurulması için çalışmalara başladı. Yıllar süren çalışmalar nihayet bu yılın sonunda açılacak olan nanotek ARGE merkezi ile ilk meyvelerini verecek. Stone’un Castro Diaz Balart ile yaptığı söyleşiden ilginç notlar şöyle: • Büyürken siyasetten hep uzak mı tutuldunuz? • İlk yıllar çok karışıktı. Yoğun şiddete ve sürekli sabotajlara bağlı olarak hükümetimizin tek hedefi devrimin hayatta kalmasını sağlamaktı. O yıllarda ben yalnızca bilim ile ilgileniyordum. Görelilik Kuramı ve çekirdeğin nasıl çalıştığı ile ilgili konular ilgimi odağımdaydı. Lise yıllarımda arkadaşlarım bana atom mühendisi adını takmıştı. • Moskova’da öğrenci iken Jose Raul Fernandez adını kullanıyordunuz. Castro adını kullanmamanız ilgi çekmemek için miydi? • Koşullara bağlı olarak benim bu ismi kullanmam gerekiyordu. Bazı insanlar bunun tepeden gelen bir emir olduğunu söylüyor. Ancak bu ismi seçmemin gerçek nedeni benim satrancı çok sevmemdi. Bu ismi 1921 ile 1927 yıllarında Kübalı Dünya satranç şampiyonu Jose Raul Casablanka’dan çaldım. Bu isimle yayımladığım 30 kadar bilimsel makalem var. • Jeopolitik gerçeklikten yola çıkarsak Küba’nın nük leer programının daha ilk başta başarısızlığa mahkum olduğunu söyleyebilir miyiz? • Öyle düşünmüyorum. Bizler Juragua tesisini kurarken, ülkenin altyapısını oluşturmak zorundaydık. Buna yüzyılın yatırımı adını takmıştık. Nükleer bilimcileri ve mühendisleri eğitmek için bir enstitü kurmuştuk. Bu çabalar Küba’nın bilim ve teknolojisinin bütün olarak gelişmesinin yolunu açtı. • Bize nanoteknoloji tutkunuzu anlatın. Küba gerçekten bu alanda rekabet edebilir mi? • Biz Kübalıların ABD’de yaptıklarınızın aynısını yapmak gibi bir niyetimiz yok. Dünyanın büyük ekonomileri gibi uçaklar için yeni malzemeler ve roketler geliştirmek zorunda da değiliz. Ancak bilgili insanların oluşturduğu bir kritik kitlemiz oldu. Küba’da tropikleşmiş bir nanoteknoloji kurmayacağız. Hedefimiz en gelişmiş teknolojiyi kurmak. Nanoteknoloji yıkıcı bir teknolojidir. Bu yeni devrimde ufak ufak yer edinmek istiyoruz. Bu, son 200 yılın en önemli devrimidir. Böyle bir serabı yaratmak için birinci dünya ülkeleriyle iyi bir işbirliği oluşturmalıyız. • ABD ile Küba arasında ilişkilerin normalleşmeye başladığı söyleyebilir miyiz? •Ben bu konuda çok iyimserim. Pek çok ortak noktamız var. Oysa moral bozucu da olsa kabul etmemiz gereken bir gerçek de şu: Bilim ve tıp alanında kullanılan modern donanım ve cihazların % 10’undan fazlası Amerikan malı. Bizler ambargo nedeniyle bu cihazlara sahip olamıyoruz. Hemen hemen tüm bilimsel malzemeler askeri amaçlarla da kullanılabiliyor. Bu da bilimin yin ve yang’ı. 2000’lerin başında Küba’daki biyoteknolojik gelişmeleri sorguluyorlardı. Uzmanlar laboratuvarımızı ve aşı tesislerimizi denetlemeye geliyorlardı. Bizim biyolojik silah üretip üretmediğimizi araştırıyorlardı. Sonunda anladılar ki üretimimiz tamamen toplumun iyiliği için... • Siyasi emellerininiz var mı? • Belki bundan sonraki yaşamımda. Bu yaşamımda bilim insanı olarak hayatımdan çok memnunum. Reyhan Oksay http://news.sciencemag.org/latinamerica/2015/05/featurefidelcastrosfirstbornsonfomentsnanotechrevolution
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle