Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 Bulmaca 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 CBT 1452 /16 Ocak 2015 ilginç SORULAR İstenmeyen kıllar ve tüylerle mücadelede doğru bilinen yanlışlar Soru: Tıraşlanan veya ağda ile alınan kıl ve tüyler yeniden çıkarken daha güçlenir mi? Yanıt: http://www.scientificamerican. com/article/factorfictionifyoushaveorwaxyourhairwillcomebackthicker Vücuttaki istenmeyen tüyleri ve kılları tıraş veya başka yollarla yok ettiğiniz zaman, yeniden çıkan kıl ve tüylerin daha kalın ve sert çıkacağı düşüncesi yaygındır. Ancak bu doğru değildir. Ne var ki bu görüşün bu kadar yaygın olması nedensiz değildir. Bu nedenlerden biri insan algısının sınırlı olmasıdır. Wake Forest Baptist Sağlık Merkezi Cilt Hastalıkları Bölümü’nden Amy McMichael, insanların çok da iyi bir gözlemci olmadığını söyleyerek kılların daha kalın ve sert çıkmasının yalnızca bir göz yanılması olduğunu söylüyor. Ayrıca halk arasındaki bazı yaygın inançlar da insanlarda önyargılara yol açar. Örneğin genç bir erkek çocuğun, bıyıklarını tıraş ederek daha gür bıyıklara sahip olacağına inanması yaygın bir görüştür. Bazen gerçekten de bıyıklar daha gür çıkabilir. Ancak bunun nedeni tıraş olma zamanı ile vücudun doğal hormonal dalgalanmalarının çakışması olabilir. Unutmamalıdır ki vücut kılları herkes için farklı zamanlarda, farklı hızlarda büyür. Kesilen saçların kısa bir süre için daha kalın görünmesi de normaldir. İnsanların saçı kurşun kalem gibidir; ucuna doğru incelir. Dolayısıyla saçların uçları kesilince, saçların daha kalın, sert ve koyu renkli olması doğal bir sonuçtur. Ancak saçın bir kısmının kesilmesi yeniden büyüme süreci üzerinde en ufak bir etki yaratmaz. Ucu ince saçlar kesildikten bir süre sonra yeniden eski haline dönecektir. Çok sık rastlanmasa da kılları kökünden çıkartan aşırı sıklıkta yapılan ağda, zaman içinde bazı saç foliküllerinin yeniden büyümesini durdurabilir. Son yıllarda beş sağlıklı beyaz tenli genç erkeğin denek olarak katıldığı bir araştırmada, tekrarlayan tıraş uygulamalarının insan vücudundaki tüyleri nasıl etkilediği incelendi. Deneklerin her biri, haftada bir gün bacaklarından birini tıraşladı. Bu işlem birkaç ay devam etti. Diğer bacak kontrol vazifesi görüyordu. Çalışmanın sonunda tüylerin kalınlığı, sertliği veya büyüme hızı açısından bir fark olmadığı saptandı. Deneyin yürütücülerinden Dermatolog Melanie Grossman çalışmayı şöyle yorumluyor: “Kadınların çoğu bacaklarındaki kılları tıraşlar. Eğer yeni çıkan kıllar daha sert ve koyu renkli olsaydı, kadınlar kısa süre içinde gorillere dönüşürdü. Ayrıca saçların kesilmesi daha gür çıkmasını sağlıyor olsaydı, kimse saç dökülmesi sorunu yaşamazdı.” Vücudumuzdaki kıl ve tüyler konusunda genetik ve hormonal etkileri de göz ardı etmemek gerekiyor. Ayrıca çevrenin de rolü de önemlidir. McMichael bu konuda şu örneği veriyor: “Eğer cildinizi üzerindeki bir bölgeyi aşırı şekilde kaşırsanız (normal bir tıraş veya ağda uygulamasında böyle bir durum görülmez) o bölgede nasır gibi bir doku oluşur. Bu da kıl büyümesini tetikler. Bunun nedeni cildin kalınlaşması, sinirlerin kalınlaşması ve sonunda kılın kalınlaşmasıdır. Ancak bu sık görülen tipik bir vaka değildir.” 1450. sayıdaki “Basit Bir beyin Jimnastiği” isimli bilmecenin yanıtı: 401, 625, 983 Bilmeceyi doğru çözenler: Ender Aktulgaİstanbul, Naim Uygunİstanbul, Ahsen Canatİzmir, Ahmet Çetinbudaklarİzmir, Sinan ÖztürkGiresun, Fethi Kutmanİstanbul, Güngör Bingölİstanbul, Hüseyin ErgönülEdirne, Cem Aksütİstanbul, Aydın BingölAnkara, Namık Çatalsakalİstanbul, Gülay Bayramoğluİstanbul, Sebahattin BektaşSamsun, Hamdi AtmacaKonya, Timur Hakan Barakİstanbul,Bahri Kaderoğluİzmir. 15 SOLDAN SAĞA 1. “... ... Zepplin” (Zeplini yapan Alman subayı ve endüstri adamı) – Konut. 2. “Samuel T. ...” (Disleksi üzerinde çalışan ilk nörolog) – Ekin – Karışık renkli. 3. Çiçektozu – “Jack Kent ...” (ABD’nin ilk kablolu TV şirketini kuran işadamı) – Elektrik akımında şiddet birimi. 4. Argoda esrar – İsviçre başkenti – Sinir uçlarının iltihabı – Bir nota. 5. Araba hayvanlırın kayış takımı – Bogaz, gırtlak – Rodyumun simgesi. 6. Alaz – Vücuda girişi kendisine karşı antikor oluşmasına neden olan protein yapısında madde. 7. Bir müzik türü – Sarhoş – Apansız – Türkiye’nin plaka işareti. 8.Dalaşı olur – Karın zarı – Sodyumun simgesi. 9. İstenç – Parola – Bir iç organı. 10. Eski Mısır inanışında ana tanrıça – Su – Doğuştan meme ucu yokluğu. 11. Kraliçe – Bir çalgı – Şikar – Altın. 12. Bir bağlaç – Benzenden türeyen amin – Sonsuzluk. 13. Yanıcı, renksiz, az kokulu karbon ve hidrojen birleşimi – Değirmen oluğu – koca. 14. Tatlı bir çörek türü – Bazı bölgelerde kadınmların sokağa çıkarken manto üstüne örtündükleri işlemeli geniş örtü – Temel, esas. 15. Asya’da bir ada ülkesi – Sıtma aşılayan sivrisinek türü. Hazırlayan: İlker Mumcuoğlu YUKARIDAN AŞAĞIYA 1. Tıpkıçekim – Fihrist. 2. Eski Yunan mitolojisinde, güzel sanatların dokuz perisinden biri – Lokmanruhu. 3. Lüksemburg TV’si – Sığırlarda, ağız ve tırnaklar arasında kabarcıklar görünmesi ve yüksek ateşle beliren, genellikle arıza bırakan bulaşıcı hastalık – Akciğer – Bir sayı. 4. Bir nota – Yalnız iki geniş yüzü testere ile düzeltilmiş tahta – “Blaise ...” (En temel eseri Düşünceler olan Fransız matematikçi, fizikçi, düşünür). 5. Yaşar Kemal’in bir romanı – Kulak yıkama aleti. 6. Müstahkem yer Tüberküloz – “Mustafa ...” (Oğuz atay’ın hocası olan bilimadamı). 7. Ses yitimi – Bir nota – Kafkas dağ köyü – Hakkında (kısa). 8. İyi, hoş – “Bay Puntilla ve Uşağı ...” (Brecht’in oyunu) – Papa tören başlığı. 9. Demir yollarında yok kontrol ve bakımı için kullanılan küçük araba – Kalça kemiği – ABD Profesyonel Basketbol Ligi. 10. Bir bağlaç Formülü C8H18 olan doymuş hidrokarbonlara verilen ad – Tantalın simgesi – Fakat. 11. Halk şairi – Mağara – Dönme, dönüş. 12. Matematikte son birim – Baryumun simgesi. 13. Yabancı bir haber ajansı – Helyumun simgesi – Tropikal deniz rüzgarları – Bağışlama. 14. Keder – Briçte sanzatu – Meşime, plasenta. 15. Toplardamar genişlemesi – Sıhhi tesisatta iki boruyu döndürmeden birbirine bağlanmasını sağlayan bağlantı parçası – 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 Hekimlerin ak1 M A X P L A N C K ME T İ L ciğeri dinler 2 İ P E R İ T H E M A T İ T ken duyduğu 3 T A O M E G A E S A T İ R 4 O T İ T LAP İ NA İ L İ patolojik ses. 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 M İ TOZ AT NÜ N SEC S İ MA S İ AC OKA İ MA L A Y T İ RE L İ SE AF İ A N NAS İ P NO T İ ZMA KL EER D EY DE BACON E V MO E L B E T S A L AM AG D İ KUT S EK AN İ OY NAMA ANEM İ N İ F ERE Z TAKS İ R İ EM İ A İ L T İ LAKA NE düşün BUL Ender Aktulga eaktulga@gmail.com MİRA, (görüldüğü gibi dört değişik rakamdan oluşan, dört basamaklı ) bir asal sayı . MİRA’nın rakamlar toplamı (M + İ + R + A) da asal. Ve bu toplam, MİRA’nın ikilik düzende yazılışında kullanılan 1’lerin sayısına eşit. SORULAR : 1) MİRA kimdir? 2) MİRA kaçtır? NOT: 1. sorunun yanıtı benden, siz 2. sorudan başlayın: MİRA, 29 Aralık 2014 günü aramıza katılan bir bebek. Konuşmayı öğrenince bana dede diyecek. MİRA