Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bilim Tarihi CBT 1441 /31 Ekim 2014 12 Ankara telsiz telgraf istasyonlarının açılışı Cumhuriyet, telsiz telgraf ve radyo iletişiminin gelişmesine ilk yıllarından başlayarak büyük bir önem verdi. Ankara’da icra edilen merasim aşağıdaki gibidir: bahadirosman@hotmail.com Ankara 18 Teşrinisani (Kasım) – Saat 16’da telsiz istasyonlarının küşadı parlak merasimlektrikten daha fazla yararlanma, Cumhule icra edildi. Merasimde Dahiliye Vekili Şükrü riyetin ilk yıllarında hükümetin temel hedefKaya, Müdafaai Milliye Vekili Abdülhalik beylerinden biriydi. 1926 yılının başlarında lerle mebuslardan çoğu, elçiler ve daha pek çok Silahtarağa Termik Santralı’nın kurulu gücü artzevat hazır bulundular. Evvela Posta ve Telgraf tırıldı ve santrala yeni ve daha büyük bir buhar Müdüri Umumisi namına Telgraf Umuri İşletme türbini alınarak İstanbul elektrik şebekesinin gücü muavini İhsan Cemil Bey bir nutuk söyleyerek üç katına çıkartıldı. Aynı yılın mayıs ayında da son çeyrek asır zarfındaki telsiz gelişimini izah İstanbul Boğazı’nın tabanından iki yüksek gerive Cumhuriyet devrinde Türkiye’nin de böyle bir lim kablosu geçirilerek şehrin Anadolu yakasımüessese elde ettiğini söyleyerek dedi ki; nın da elektriklendirilmesi sağlandı. 1927 yılının “İşte, yedi senelik mesainin güzel neticesi Kasım ayında ise Ankara’da yeni telsiz telgraf olan bu büyük telsiz telgraf istasyonlarının resmi istasyonlarının açılışı yapıldı. Böylece hem ulusal küşadını icra gerçekleşiyor. Cumhuriyetimizin teve uluslararası telgraf hizmetleri geliştirilmiş ve sisinden beri memleketimizde büyük bir övünçle kolaylaştırılmış, hem de ulusal radyo ülkeye ve ve memnuniyetle şahidi olduğumuz birçok faydayurtdışına güçlü bir biçimde lı eserlerin yanında bu istasyon yayın yapabilir hale gelmiş da özel bir yer işgal eder. Bu oldu. Bu teknolojik atılım, istasyon, cihan telsiz istassadece halka yeni imkânlar yonlarının en kudretlilerinden sunması bakımından değil, biridir. Bu istasyon şüphesiz fakat aynı zamanda genç Türkiye Cumhuriyeti’nin yüksek Cumhuriyetin modernleşme sesini her gün milletlere duyuyönündeki çabalarını ulusracaktır. Şüphesizdir ki, bu lararası topluluğa göstermiş müessese, bu ilmi vasıta, peyolması bakımından da önem derpey bütün medeniyet mertaşıyordu. kezleri ile ortaklıklara girerek Böylece iki yıldan daha memleketin içtimai ve iktisadi az süre içerisinde yapılan gelişmesine hizmet edecek atılımlarla ülke halkı elektrive dünyadaki olayları seri bir ğin sağladığı imkânlardan surette milletin incelemesine daha fazla yararlanabilir sunacak, büyük bir duygu hale geldi. Cumhuriyet hüboşluğunu doldurmuş olacakkümetlerinin daha sonraki Ankara telsiz telgraf istasyonlarının tır. Bundan başka bu kıymetli yıllardaki başlıca hedefi ise küşadı merasiminden intibalar. fenni müessese, milli mücadele Anadolu şehirlerinin elektrikesnasında memleketin maruz lendirilmesi oldu. Bu çerçevekaldığı haberleşme güçlükleride önce yerel fabrikaların kendileri için ürettikleri nin tekrar doğmasına engel olarak geleceğe de elektrikten çevre halkını da yararlandırma yoluna ayrıca emniyet bahşedecektir. gidildi, daha sonra da bölgesel elektrik santrallaDaha sonra istasyonu inşa eden şirketin mürı kurulmaya başlandı. messili Fransızca bir nutuk irad etmiş, davetliler Telsiz dergisinin 24 Teşrinisani (Kasım) 1927 telsizi gezmişlerdir. Bütün davetliler bu muazzam tarihli 18. sayısında yayımlanan “Ankara Telsiz müesseseyi takdirle görmüşlerdir. Posta ve Telgraf Telgraf İstasyonlarının Küşadı Yapıldı!” başlıklı Müdüri Umumisi Fahri Bey ve telsiz mühendisleri yazıda (s.3) büyük ölçüde bugünkü dilimize çevdavetlilere izahat verdiler, davetliler müessesenin rilmiş olarak şunlar söyleniyordu: intizamından dolayı Fahri Bey’i tebrik ettiler. “Ankara telsiz telgraf istasyonlarının resmi küTelsiz 250 kilovat kudretindedir. İstasyon telşadı (açılışı), geçen Cuma, güzide ve mümtaz dasizi, Ankara telsizinin beşte biri nispetindedir. vetlilerin huzuruyla icra edildi. Mecmuamızın vaAnkara telsizi sabahları 10’dan 12’ye kadar kit ve zamanıyla dağıtımı için yayınlanmasından Amerika ile, 6’dan sonra da Moskova ile gödört beş gün evvel basılması icap ettiğinden Türk rüşme yapmaktadır. Gölbaşı’ndaki ahize (alıcı) telsizciliğinin en mesut hadisesi olan bu hadise istasyonu Avrupa’dan gelen telgrafları alır, Zihakkında bu nüshamızda gönlümüzün istediği raat Mektebi civarındaki istasyon da telgrafları gibi bahsedemedik. Şimdilik resmi küşad etrafınAvrupa’ya yazar. Her iki telsiz binası kablo ile da Ankara’dan aldığımız malumatı kaydederken Posta ve Telgraf Müdüriyeti binasına bağlı bulunistasyonları vücuda getiren hükümetimizi ve bilduğundan gerek telgrafları almak, gerek vermek hassa kıymetli Posta ve Telgraf Müdüri Umumisi işlemleri doğrudan doğruya merkezde yapılmakFahri Beyefendiyi hararetle tebrik ederiz. tadır.” OOOF OFF LİNE Tanol Türkoğlu tanolturkoglu@gmail.com Ayak–Baş Teorisi Bugün tüm dünyada yaşanan “hayatın kalitesizleşmesi” süreci aslında herkesin eteğindeki taşı döküyor olmasının bir sonucudur. Şu örnekleri değerlendirin : • IBM firması yıllarca bilişim teknolojilerine yön verdi; sonra Microsoft geldi Windows ile IBM’in pabucunu dama attı. • Microsoft firması yıllarca PC işletim sistemi yazılımına yön verdi; sonra internet geldi üniversite öğrencilerinin kurduğu firmalar Microsoft’un değerini geçti • Köy çocuğu olarak doğan birisinin okuyup başbakan ya da cumhurbaşkanı olması Bu tür örnekler gerek kendi ülkemizden gerekse de başka ülkelerden çoğaltılabilir. Sadece siyaset ya da teknoloji ile ilgili değil; her alanda hem de. Hatta işin içine bir de zaman parametresini dahil edersek, “dünkü çocuk” yaftasının yapıştırılmayacağı kimse kalmaz. O nedenle belki de herkes için “zamanında ayaktı şimdi baş oldu” dense pek de yanlış olmaz. Ayak olmak da baş olmak da geçici çünkü; insan herşeyi yense bile zamanı yenemiyor; ölüyor! Bilgi toplumu aslında sanayi toplumunun yaptığı rol dağılımı itibariyle imtiyaz elde etmenin kurallarını “tüm dünyada” yeniden değiştiriyor. Sanayi toplumunda imtiyaz elde etmek çalışmakla, artı değerle, sermayeyi kullanmakla, eğitimle, otomasyonla, verimle, üretkenlikle elde edilebilirdi. Bu veya benzeri alanların herhangi birinde varlık gösteremeyen birisinin imtiyazlı bir konuma ulaşması kolay değildi. Her paradigma değişiminde olduğu gibi burada da sanayi sonrası toplumu tanımlayan bilgi toplumu dönüşümünde de bu kurallar yıkıldı. Oyunun kuralları yeniden yazılıyor. Hal böyle olunca imtiyazlılık hali de değişiyor. Siyasi alanda bu durum için illa ki bu tür bir toplumsal dönüşüm dinamiğine gerek yok. İktidar olan siyasi söylem, kendi kurallarını (sadece o ülkenin çapında olacak şekilde dar alanda da olsa) koyabilmekte. Sıkıntı bu kuralları ne kadar süre ile koruyabileceği. Birkaç senelik iktidar ile diyelim ki beş, on ya da daha uzun süreli iktidar arasında bu anlamda bir fark olacaktır. Bir de tabii iktidarın koalisyon olup olmaması. Bugün tüm dünyada yaşanan “hayatın kalitesizleşmesi” süreci aslında herkesin eteğindeki taşı döküyor olmasının bir sonucudur. Bilgi toplumu, özellikle sosyal medya katalizörü ile bireysel yaşamı şeffaflaştırdı. Bireyin hayatı şeffaflaşınca, daha önce toplumdan sakındığı, sakladığı, göstermediği her şeyini topluma gösterme imkânı, hakkı, fırsatı, bahtsızlığı elde etmiş oldu. Bunun sonucunda toplumsal yaşam, onu oluşturan her alanda yeniden tanımlanmakta. Bu çerçevede kimi ülkelerde iktidarlar değişti, kimi ülkelerde medya, şov dünyası vb. Kimi ülkelerde sermaye el değiştirdi, kimi ülkelerde ise kamu yönetim anlayışı ve yöneticileri. Bilgi toplumu herkesin foyasını açığa çıkardı, çıkarıyor. Bundan sonra artık kimsenin hiçbir bahanesi, mazereti kalmayacak. Sanayi toplumu cepheden savaşı kazanamadı, bilgi toplumunu içten yıkıyor. Çünkü adı ister sanayi ister bilgi toplumu olsun, “tüketim” olgusunu sürece şırınga edince; gerisi çorap söküğü gibi geliyor. Kalıcı bir imtiyaz tesis etmek yerine tüketim olgusunun tuzağına düşenleri yarın kimse anımsamayacak; tıpkı bir kaç yıl önce kullandığı cep telefonunu anımsamayan yeni çağın bireyi gibi! Osman Bahadır E