02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

10 Bilimsel başarım Bilim ve kültür CBT 1441/31Ekim 2014 11 h>20 değerine sahip 79 bilim insanı daha Türkiye’den başarılı bilimcilerimizin sayısı ve dünya bilim üretimine katkıları yükseliyorII’deki ilk listemizde 155 bilimcimizin listesini vermiştik. Şimdi bunlara 79 bilimci daha eklendi ve h sayısı 20’nin üzerinde olan bilimcilerin sayısı 234’e yükseldi. CUMHURİYET VE BİLİM Mehmet Doğan, [email protected] 10 Ekim 2014 tarihli ilk yazımızda bu kadar çok sayıda ve farklı bilim alanlarından öğretim üyelerinin bilimsel yayınlarını, WOS kriterlerine göre tabloları verirken yanlış yapmış olabileceğimizi ve birçok bilim adamımıza ulaşamadığımızı, sayının daha da yükseleceğini peşinen kabul etmiştik. Fügen Ersoy h Değeri 52 41 37 37 36 34 33 32 30 29 29 28 28 27 27 27 26 25 25 25 25 25 25 25 25 25 24 24 24 24 24 24 24 23 23 23 23 23 Rezzan Topaloğlu Gülsen Dogu AM. Taşdelen Levent Yılmaz Listeleri 2005 yılında önerilen hsayılarına göre sıralayarak verirken yazdığımız metinde h sayısının yeniden tanımını ve eksikliklerini, sakıncalarını, çok basit kötü niyetlerle yükseltilebileceğini sıralamıştık. Buna rağmen, mevcut kritersiz durumdan bir kritere göre değerlendirmenin daha iyi olacağı için yeni bir “d” değerlendirme faktörü kabul görünceye kadar hfaktörü’nün dikkate alındığını yazmış, eleştiri ve aktaracağınız kişisel bilgilere açık olduğumuzu bize ulaşmanızı rica etmiştik. Çok sayıda tıp Tıp Kimya M Elektronik Bl Kimya M Orman M Kimya Kimya Biyoloji Tıp Tıp onk. Kimya Gıda Gemi M Makine M Kimya Tıp Cevre M. Müh Tıp Ecza Tıp Ecza. Kimya Kimya Cevre M Tıp Kimya Tıp Endüstri M Gıda M Tıp Tıp Tıp Tıp Fizik Kimya Çevre M Tıp Tıp Fizik 210 213 109 60 70 96 99 71 37 154 137 118 107 51 47 75 133 67 103 135 54 103 76 118 73 68 115 124 148 59 83 141 126 129 139 193 111 86 160 246 56 902466456 517250246 938263 181144117 13813782 1137655 15415368 1186256  359331128 903501134 1229782 584737 2189494 1496956 1157775 1117569 158138102 986667 1409774 482137114 154141108 967149 1498977 754544 584735 827574 119114114 605544 229203122 168145138 504948 249245135 8773ü53 10287567 246235128 504743 986655 1158670 439246229 1609276 Tablo 2. H>20 sayısına sahip bilim insanlarına ait Ek liste Bilim Dalı FizikTıp Fizik Fizik Tipbiyokim Kimya Kimya Genetik Kimya Gıda M Biyoloji Jeo M Toplam En çok atıf  alan yayın 3 yayına sayısı atıf  sayısı 353 178 373 301 178 101 99 229 103 158 51 103 262193145 304247241 1734315281 1753468316 157150135 151146144 151146144 195158136 271229175 1139687 205175158 12010296 231184126 544356334 857772 205158140 1108063 14110080 655956 11710382 16710476 159114112 359186125 246135120 765351 11710492 269237203 297209180 1427557 125118113 816865 203157153 13111371 31713299 181144117 1029181 185159122 1729998 Toplam AtıfSelf dışı atıf 94847226 51004800 74506509 76816966 36323366 29032459 27212194 34333130 27352497 23811984 25052453 21701793 22921874 40923407 19701558 23512309 18141447 23191877 1349865 21591614 17511473 20942017 22382155 25132418 17571334 21641619 27862641 24842290 26871757 17611449 1617993 23782328 22311533 16931310 16091303 15681556 16691536 22311859 Yayın yapanın Adı U.S. Inan S. Yurdakul Saleh Sultansoy Bilge Demirköz Omer Akyol Gürkan Hızal Ümit Tunca F. Şahin OI Küfrevioglu Vural Gökmen Ali Sökmen Candan Gokçeoglu Özlem Keskin H.M. Özaktaş Nalan Kabay Münevver Sökmen Timur Doğu Mustafa Bakır A.R. Ozkaya HV Demir İnci Eroğlu Işıl Saatçi Çekirge İhsan Gürsel Nesrin Beşbaş Mustafa Versan Kök Hilmi Volkan Demir Oğuz Gülseren Vural Bütün T. Hökelek M. Pakdemirli A. Koca Meral Topçu Şinasi Özsoylu Barış Kışkan Mehmet A. Taşdelen M. Hayran M. Özaçar Sevim Akyüz bilim insanımız bize ulaştı. Web of Science ve Scopus verileri dikkate alınarak 10 Ekim 2014 tarihli yazımızda 155 bilim insanı yer almıştı. Yazı sonrasında bize ulaşan veya bizim tespit ettiğiniz 79 bilim insanı Tablo 1’de veriliyor. İki yazımızda yer alan toplam bilim insanı sayısı 234’e ulaştı. 2 ilaveyle çok başarılı (h>40 olan) öğretim üyesi sayısı da 19 oldu. Çalışmamızda Web of Science ve Scopus verilerine göre daha yüksek h sayısı değerlerine ulaşılabilen Google scholar verileri dikkate alınmadı. Yine listede yer almayan belirleyemediğimiz bilim 33643255 23 insanlarının emaille durumlarını 26292573 23 bildirmelerini diliyoruz. İnsan kendisini en iyi kendisinin değerlendi13691128 23 receği inancındayız. 16231317 15081379 11921048 15321407 12511130 20281944 29352869 17551572 1137644 11411068 1128982 11471056 1146864 17691695 11941154 13451239 20301960 15711485 1131982 1180979 1122840 790512 11311011 14681418 11791024 16511534 905870 1065898 18931853 12551210 20752013 16031193 18771379 11071076 14081268 21982089 11321015 23 23 22 22 22 22 22 21 21 21 21 21 21 21 21 21 21 21 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 Kurtuluş, yeniden bilime yönelmekte 20. yüzyılın en büyük aydınlarından astrofizikçi ve evrenbilimci Carl Sagan, bilimi karanlıkta yanan bir mum olarak tanımladı. Diğer bir deyişle, bilim insalığın karanlıkta yolunu bulması için icat edilmiş bir aydınlatma aracıdır. Ali Polat ([email protected]) “Bilimsiz yol karanlıktır” Türk düşünürü Hacı Bektaş Veli u yazının amacı Cumhuriyet ve bilim arasındaki ilişkiyi kısaca anlatmaktır. Bu yazıda “Cumhuriyet” terimi herhangi bir ülkenin rejimini ifade etmek anlamında değil, Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının kurmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesini tanımlamak anlamında kullanılmıştır. Cumhuriyet ve bilim konusunun seçilmesinin ana nedeni ise Cumhuriyetimizin son yıllarda bilim karşıtı, gerici bir zihniyet tarafından kuşatılmış olmasıdır. Maalesef, kuşatma çemberi her geçen gün daralmakta ve Cumhuriyet ile elde ettiğimiz çağdaşlaşma ve demokratikleşme kazanımlarımız tek tek yok edilmektedir. Cumhuriyet aydınlıktır. Cumhuriyet’in alternatifi gericilik ise karanlıktır. Türk Milleti olarak, ya Cumhuriyet’e sahip çıkarak aydınlığa ulaşacağız ya da karanlıkta yaşamaya mahkum olacağız. Çağımız bilim, teknoloji ve insan hakları çağıdır. Cumhuriyet Türk Milleti’nin bu çağa ayak uydurması için ilan edilmiştir. Mehmet Hakkı Alma Arzu Ersöz Handan Yavuz Mayda Gürsel  İlhanTezcan Mehmet Gündüz Hakan Arslan O. Sağdıc B. Sahin E. Arcaklioglu S. Akgöl İ. Sayek Ülkü Yetiş Selhan Karagöz Beril Talim Ekrem Sezik Kursat Ünlühızarcı I. Tayfun Uzbay Tamer Uyar Nevzat Külcü G. Demirer H.S. Çekirge Viktorya Aviyente Fiğen Söylemezoglu Linet Özdamar Gülüm Şumnu Ümit Saatci Ergül Tunçbilek Ömer Kalaycı Fatih Özaltın Yalçın Elerman Talat Yalçın Filiz Dilek Banu Anlar Özlem Yilmaz Ahmet Oral Hesp. Biyo 79 Elk M 140 Kimya 134 Kimya 97 Kimya M 119 Tıp 257 Kimya 79 Elk M. 246 Kimya M 93 Tıp 132 Mol Biyo 58 Tıp 240 Petrol M 161 Elektronik 246 Fizik 79 Kimya 54 Kimya 361 Makine 101 Kimya 110 Tıp 163 Tıp   Kimya 49 Kimya 60 Tıp 176 Kimya 39 Fizik 243 2632191471 19901909 M:Mühendis, Ecz: Eczacılık “ISI WOS” verilerine göre h değeri 20 üzerinde olan bilimcilerimizi ek listede toplarken yanlış verdiğimiz bilgileri de Tablo 2’deki düzeltme tablosunda son halleriyle veriyoruz. Başka gelen düzeltme talebi yoktu ve 12 atıf eksikliği veya h değerinin 20’den yüksek olduğu halde listeye alınmadıkları için üzüntü belirtenler çoğunlukta idi. 2005 yılında fizikçi Hirsch tarafından önerilen hsayısı ilkyazımızda belirttiğimiz gibi bir bilimcinin yayınlarını değerlendirmede yaygın olarak kullanılıyor. hsayısı bir bilimcinin yayınları en yüksek atıftan itibaren azalan atıflarına göre sıralandığında, kaç yayınının bu sayının üzerinde olduğunu gösteren sayı olup yukarıdan saydığınızda ikisinin eşleştiği sayıdır. Örnek: 18 yayını 18 ve üzerinde atıf almışsa hsayısı 18, 55 yayını 55 ve üzeri atıf almışsa h=55, 63 ve üzeri almışsa 63, 97 ve üzeri atıf almışsa 97 denir. Bazı bilimcilerimiz hsayısını sanki 20 üzeri atıf alan yayın sayısı olarak anlamışlar, bu yanlışı düzeltelim. Bu faktörün en çok eleştirilen yanı, atıf aldığı dergilerin kalitesinin önemli olmamasıdır. Hirsch’e göre de bir başarılı bilimci ne tür dergide yazarsa yazsın yüksek atıf alıyorsa o bilimci başarılıdır ve dergi (etki faktörüimpact faktor) o kadar önemli değildir. Biz de bu görüşe daha çok katılıyoruz. Bize göre h sayısının en kötü yanı, daha değerli ve önemli olan kitap ve ansiklopedilerdeki atıfları dikkate almaması, kitap, kitap bölümü ve mesleki ansiklopedilerde konu yazarlıklarının hiç dikkate alınmamasıdır. EKSİKLERİ TAMAMLIYORUZ B 29 Ekim 1923’de kurulan Cumhuriyet, Osmanlı’dan yanmışyıkılmış; ekonomisi çökmüş; sanayisi yok olmuş; dış borç batağına saplanmış; yeterli yolları, hastahaneleri ve okulları olmayan; doğrudürüst okuryazarı (%7), mühendisi, doktoru ve bilim adamı bulunmayan; aç, çıplak, evsiz ve işsiz; kendisine güvenini yitirmiş ve dünyada adam yerine konulmayan bir toplum devralmıştır. Böyle bir enkaz devralan Cumhuriyet, 15 yılda hayal edilmesi bile çok zor olan bir başarı gerçekleştirmiş ve çok sayıda fabrikalar yapmış; birçok maden, sanayi, elektrik ve tarım işletmeleri açmış; bankalar, limanlar ve havaalanları kurmuş; çok sayıda ilkokul, ortaokul, lise, üniversite, tiyatro, müze, konservatuvar, radyoevi ve kütüphane açmış; binlerce kilometre kara ve demiryolları döşemiş; çok sayıda köprüler inşaa etmiş; üretme çiftlikleri açmış; hilâfeti ve saltanatı kaldırmış; harf ve eğitim devrimlerini gerçekleştirmiş; kılıkkıyafet yasaları çıkarmış; kadınlara eşit haklar tanıyarak ve onlara seçme ve seçilme hakkı vermiş ve böylece Türkiye’yi dünyada hatırı sayılır ve adam yerine konur bir ülke durumuna yükseltmiştir. CUMHURİYET’İN GÜCÜ bilim yolu olduğunu görmüş ve bu nedenle Türkiye Cumhuriyeti’ni çağın gerçeklerine en uygun şekilde, bilim ve akıl temelleri üzerine kurmuştur. Mustafa Kemal Atatürk’e göre, “Dünyada herşey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit bilimdir. Bilimin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir.” Onuncu yıl nutkunda Atatürk, “Türk Milleti’nin yürümekte olduğu yükselme ve uygarlık yolunda elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müsbet bilimdir,” diyerek bilimin Cumhuriyet için ne kadar önemli olduğunu dile getirmiştir. Büyük Atatürk, “Ben, manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır,” diyerek Türk Milleti’ne bilimi ve aklı miras bırakmıştır. Dünya tarihinde kendi milletine aklı ve bilimi miras bırakan başka hiçbir devlet adamı yoktur. getirmekti. Yüce Atatürk, bilimi ve sanatı Batı’dan Türkiye’ye getirmek ve onları Türk topraklarında yeşertmek için 19331937 yılları arasında 750 kadar öğrenciyi seçip Avrupa’ya göndermiştir. Profesör Sadi Irmak’ın anılarında belirttiği gibi gönderdiği gençlere: “Sizleri bir kıvılcım olarak yolluyorum, alevler olarak dönmelisiniz” demiştir. Atatürk’ün gönderdiği Sadi Irmak, İhsan Ketin, Ekrem Akurgal, Ahmet Adnan Saygun ve Cemal Reşit Rey gibi yüzlerce genç de gerçekten birer alev olarak dönüp memleketi aydınlatmışlardır. Cumhuriyet çok geniş anlamı olan bir kavramdır. Bu nedenle Cumhuriyet’i birbirini bütünleyen altı cümle ile şöyle tanımlayabiliriz: 1 Türk Milleti’nin egemenliğine dayanan, tam bağımsız bir devlet yönetimidir. 2 İnsan onuruna en yakışan; kulluk yerine yurttaşlığı temel alan; laik; cinsiyet, ırk, mezhep ve din farkı gözetmeksizin tüm yurttaşları kanun önünde eşit kabul eden; adaletli; insancıl ve demokratik bir yönetim biçimidir. 3 Sömürgeci ve köleci emperyalistlerle ve onların yerli işbirlikçileri olan gericilere ve bölücülere karşı kurulmuş olan bir özgürlük rejimidir. 4 Dogmanın ve mitolojinin yerine, aklın ve bilimin yol gösterici olarak kabul edildiği çağdaş bir yönetim şeklidir. 5 Türk Milleti’ni bilgisizlikten ve geri kalmışlıktan kurtarıp; özgür, uygar, kişilikli, onurlu, bilgili ve üretken bir millet yapma projesidir. 6 Aklı hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştiren bir aydınlanma devrimidir. CUMHURİYET En kısa şekilde bilimi, doğa hakkında “en güvenilir bilgiyi” elde etmek için kullanılan bir yöntem olarak tanımlayabiliriz. Bilime göre güvenilir bilgi, gökten vahiy ile inmez; bilgiler deneyle, gözlemle ve ölçümle, yani objektif çalışmalarla elde edilir. 20. yüzyılın en büyük aydınlarından biri olan astrofizikci ve Evrenbilimci Carl Sagan (19341996), bilimi karanlıkta yanan bir mum olarak tanımlamıştır. Diğer bir deyişle, bilim insalığın karanlıkta yolunu bulması için icat edilmiş bir aydınlatma aracıdır. Bilim, bilimsel yöntemle yapılır. Bilimsel yöntem, insanlığın tarihi boyunca geliştirdiği en güvenilir, en mantıklı, en gerçekci, en başarılı ve en güçlü düşünce yöntemidir. BİLİM* Cumhuriyet’in kurulmasıyla, cahilliğe karşı büyük bir savaş açılmış; ilkel inançların ve hurafelerin kaynağı olan tekkeler, zaviyeler ve medreseler kapatılmış; bunların yerine bilim eğitimi yapılan çağdaş okullar açılmıştır. Atatürk’ün önderliğinde gerçekleştirilen Türk Devrimi, bilimsel düşünen, “aklı hür, vicdanı hür ve irfanı hür” bir nesil yetiştirmeyi hedeflemiştir. Osmanlı İmparatorluğu son üç yüz yılında bilimden tamamıyla uzaklaştığı için Avrupa’nın “hasta adamı” haline gelmiş; bu yüzden yıkılmaya, Batı’nın ayakları altında ezilmeye, toprağını ve onurunu kaybetmeye mahkum olmuştur. Mustafa Kemal Atatürk, Türkleri saplandıkları bu bataklıktan kurtarmanın en gerçekci yolun ATATÜRK VE BİLİM Yüzlerce yıl geri bırakılan Türk toplumu, akılcı düşünceden uzaklaşmıştır. Bu nedenle de şeyhlerin, mollaların, din tacirlerinin araksından sürüklenen; falcılara, muskacılara, üfürükçülere ve nazara inanan kaderci bir toplum haline gelmiştir. Cumhuriyet devrimlerinin amacı, üretme ve düşünme yeteneklerini kullanamayan, ekonomik bakımdan büyük ölçüde dışa bağımlı ve kültür olarak ortaçağ seviyesinde olan Türk toplumunu, çağdaş, doğru, derin, verimli ve sağlıklı düşünen, üreten, özgür iradeye sahip ve yaşamını medeni hukuka göre düzenleyen bir toplum haline AVRUPA’YA GÖNDERİLEN ÖĞRENCİLER 1950’li yıllardan sonra izlenen bilim karşıtı politikalar ile Türkiye, şeyhlerin, muskacıların, büyücülerin, üfürükçülerin, mollaların ve meczupların, bilim adamlarından daha çok itibar gördüğü bir ülke haline gelmiştir. Bugün toplumuzun büyük bir çoğunluğunun gündemini bilim ve dünya gerçekleri değil, öbür dünya hayalleri işgal etmektedir. Toplumun cahilliğinden yararlanan din tüccarları, insanımıza çenneten arsalar satmaktadır. Mars’a gitme yarışının yapıldığı, 13.7 milyar yıl önce meydana gelen Büyük Patlama’nın ortaya çıkardığı yerçekimi dalgalarının ve radyasyonun ölçüldüğü ve atomaltı parçacıkların özelliklerinin araştırıldığı, milyarlarca ışık yılı uzaklıktaki galaksilerin kimyasal bileşimlerinin ve hızlarının tesbit edildiği günümüz dünyasında, Türkiye’nin gündemini toplumun gelişmesine hiç bir katkısı olmayan konuların tartışmaları işgal etmektedir. Her geçen gün bilimden, sanattan, uygarlıktan daha da uzaklaşan ülkemiz, okumayan, okusa da okuduğunu ve anlayamayan ve muhakeme edemeyen; gördüğü, duyduğu olaylar arasında mantık bağlantısı kuramayan cahil yığınların oluturduğu bir ülke haline dönüşmektir. Ülkemizi bu karanlık durumdan kurtarmanın ve bilgi toplumu yapmanın yolu, Cumhuriyet’in ilk yıllarında olduğu gibi yeniden bilime yönelmeyle mümkün olacaktır. Yüce Atatürk’ün fikirleri evrensel, insancıl ve bilimsel temeller üzerine kurulduğu için, sadece Türk Milleti’nin değil, aynı zaman da bütün insanlığın yolunu aydınlatmaya devam edecektir. Cumhuriyetimizin 91. yılı herkese kutlu olsun. *Ayrıntılı bilgi için yazarın 11 Nisan, 2014 tarihli CBT makalesine bakınız. SONUÇ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle