23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

OOOF OFF LINE Tanol Türkoğlu (tanolturkoglu@Gmail.com) BİLİM TARİHİ Hepimizin yaşamını anlamlı kılacak bir şeyler yapma kapasitesi de var zamanı da. Nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız bir yerden başlayın. Yola çıkmak eşsizdir! Hindemith Türkiye’de ne yaptı? Ünlü Alman bestecisi ve müzikologu Paul Hindemith, 193537 yıllarında yaptığı çalışmalarla müziğin ülkemizdeki gelişmesine önemli katkılarda bulundu. Osman Bahadır bahadirosman@hotmail.com Anlam(sızlık) ve Dikkat Çekmek Günümüzde felsefeden sanata kadar geniş spektrumda tespit edilebilecek ortak bir özellik var: Dikkat çekmek. Köklerini basılı medyada bulan bu olgu televizyonla gelen görsel iletişim dünyasında yerini “reyting” olgusuna (ya da kaygısına) bıraktı. Bilginin yüksek hacimlerle üretildiği ve ışık hızında dağıtıldığı günümüz bilgi çağında ise dikkat çekmek, “anlamsızlıktan” beslenir hale gelmeye başladı. Artık ne kadar anlamsız şeyler yapılırsa o kadar çok dikkat çeker hale geliniyor. Neden anlamsızlık? Anlamlılıkla sorunu ne ki insanların anlamsızlığa bel bağlamak zorunda kalıyor? Dijital yerlilerin cep telefonları aracılığıyla birbirleriyle kurduğu iletişime bakın mesela. Hani “Yahu bu kadar yazışacak ne buluyorsunuz?” diye dijital göçenler tarafından eleştirilen. İçeriğin Cem Yılmaz’ın ünlü tespiti kıvamında olduğunu görebilirsiniz: “Nerdesin aşkım? Burdayım aşkım!”. Dengenin anlamsızlığa doğru kaymasının temelinde biraz da anlamlı bir şey üretmenin daha uzun zaman alması yatmakta. Oysa zihinlere şırınga edilmiş şöyle bir şey var: “Anlamlı bir şey üretecek zamanım yok!” Bu masum beceriksizlik ise daha kritik bir acizliği perdeliyor, onu gözlerden ırak tutuyor: “Anlamlı bir şey üretecek kapasitem yok!” (çünkü bilgi çağının özdeğeri olan bilgi insan beyni denen fabrikalarda üretilir) Böylece giderek daha fazla birey gerek üretim gerekse de tüketim süreçlerinde anlamı baz alan ürünleri talep etmeyi ertelemeye başlıyor. Eskiden derin mesajları olan filmleri izlemek isteyen bireyler, şimdi romantik komedi filmler ya da sonu gelmez dizilerin peşinde koşuyor. (Bunu yaparken aslında gönlünde yatan aslanın o derin filmler olduğunu söyleyecektir ama işte “o tür filmlere konsantre olacak vakti yok”) Anlamlı bir şey üretmeye ya da tüketmeye zamanın olmamasının gerisinde paradoksal bir şekilde zaman darlığı değil bol zaman olması yatıyor. Nasıl mı? Malum zamanın darlığı ya da genişliği görecelidir çünkü bir gün hep 24 saattir. Asıl değişken olan o zaman diliminin içine sığdırılan, giderek sığdırılmak zorunda hissedilen, eylemin hacmidir. Bilgi çağının ayırt edici temel özelliklerinin bilgi hacmi ve iletim hızının artması olduğunu ifade etmiştik. Bu kadar süratli bir bilgi deviniminin olduğu ortamda herkes her an her konuda kendini koşmak zorunda hissediyor (örn. zırt pırt elindeki cep telefonundan haber sitelerini güncelleyen dijital göçmenler ve Facebook sayfasını güncelleyen, onların çocukları dijital yerliler). O kadar bol zamanımız var ki her bir anının bile elimizden bir şey yapmadan kaçıp gitmesine engel olmak için sürekli bir şeyler yapmak istiyoruz. Oysa sürekli anlamlı birşeyler yapma niyet, ideal, vizyon ya da arzusuna sahip olmazsak o bol zamanda geriye anlamsız şeyler yapmak kalır. İşte dikkatimizi çeken şeylerin çoğunlukla anlamsız olması bundan. Boş bir kabın içine koyacak önce büyük sonra küçük taşlarınız yoksa, kalan kısmı dolduracak kumunuz bile yoksa kabı tamamiyle su ile doldurur ve kapta bırakın taşları bir kum tanesi bile koyacak yer olmadığı için hayıflanırsınız. İşe tersten başlayın. Hepimizin yaşamını anlamlı kılacak bir şeyler yapma kapasitesi de var zamanı da. Nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız bir yerden başlayın. Yola çıkmak eşsizdir! A tatürk, 1 Kasım 1934’te TBMM’nin yeni okulların açılmasını, müzikseverlerden oluşan çeyasama yılının açılışında yaptığı konuş şitli koroların kurulmasını zorunlu görüyordu. mada, ülkemizdeki müzik sorununu ortaya Hindemith’e göre halkın çok sesli müzik eğikoymuş ve özellikle çok sesli müziğin geliştirilmesi timinde halk ezgilerinden yola çıkılmalı, derlenen için gerekli adımların atılmasını istemişti. türküler bir, iki, üç ya da dört ses için işlenip güçlük Bir müzik reformunun gerçekleştirilmesi için sırasına göre dizilerek bir halk müziği kitabı hazıratılacak ilk adımlardan biri olarak, reformu yönet lanmalı, bu kitabın Türk beğenisine uygun olması mesi amacıyla Paul Hindemith’in (18951963) için de türküler halktan kişilerce seslendirilmeli ve Türkiye’ye getirtilmesine karar verildi. ancak bu sınavdan başarıyla çıkan parçalar kitaba Hindemith, 193537 arasında dört kez gelerek alınmalıydı. toplam beş ay kadar kaldığı ülkemizde araştırmalarHindemith şunları söylüyordu: “Yetişecek sada bulundu ve çok yönlü tasarılarını bir dizi rapor natçıların ülkenin kırsal müziğini dinlemeleri ve halinde hükümete sundu. köylülerle aylarca birlikte yaşamaları sağlanmalıHindemith, sunduğu raporlarda, orkestra ve dır. Şimdiki durumda uluslarının büyük kesiminin kurulacak müzik okulu (konservatuar) için gerekli müzik yetenekleri konusunda da, gereksinimleri enstrümanlar, okulda görevli enstrüman yapımcıla konusunda da bir şey bilmiyorlar. Ancak bu konurının niteliği, Devlet Orkestrası ile da deneyimler edindikten sonra Ankara Orkestrası ile bu orkestralarçalışmalarını doğru yönde sürdüdaki üyelerin nitelikleri hakkındaki rebileceklerdir. Yaratıcı sanatçılar düşüncelerini belirtiyordu. müzikçi olmayanlarla görüşerek ve Raporlarında ve yazılarında ayonlarla müzik çalışması yaparak rıca, orkestra üyelerinin eğitimi, müziğin ve yaratıcısının ulusun yaAnkara’da kurulacak konservatuarın şamında şimdi ve gelecekte hangi taşıması gereken özellikleri, Musiki rolü oynadığını ve oynayacağını Muallim Mektebi için bir sınav yöbir kez öğrenmelidirler. Halkın netmeliği ve Halkevleri’ndeki müzik çok sesli müzikle kaynaşması için, eğitimi üzerine olan görüşlerini de çalışmaların en küçük yerleşim açıkladı. yerlerine kadar yaygınlaştırılması Hindemith, Türkiye’de bulungerekir. Çalışmaların amacı, tüm duğu süre içerisinde müzik eğitimihalkı yüksek bir müzik kültürü dünin uygulamasını da başlattı ve bu zeyine çıkarmak olacaktır. Birkaç çalışmalara bizzat katıldı. Oda mü Paul Hindemith yıl içinde denenmiş ve örneğe uyziği çalışmaları, küçük bir Madrigal gun bir korosu bulunmayan tek bir korosu, keman öğrencilerinin keköy kalmamalıdır.” man koroları, okul orkestrası, öğrenHindemith’in önerileri, izleci konserleri, müzik okulunda böyleyen yıllarda ancak kısmen uyguce başlamış oldu. O ayrıca bir şehir lanabildi. Fakat onun özellikle halk korosunun derhal kurulmasını Ankara Devlet Konservatuarı’nın istedi. Okul müziğinin sorunlarıykuruluşundaki rolü tartışmasızdır. la da ilgilendi ve müzik öğretmeni Bu kurumun ülkemizdeki müzik yetiştiren okulun yeni kurulan konçalışmalarının gelişmesinde daha servatuardan ayrılarak Gazi Terbiye sonraki yıllarda önemli katkıları Enstitüsü’ne bağlanması destekledi. olmuştur. Hindemith’in önerileri Hindemith’in aracılığıyla pek doğrultusunda yürütülen çalışmaçok Alman müzik sanatçısı ve eği İdil Biret lar Atatürk’ün ölümünden sonra timcisi de Ankara’ya geldi. Carl hızını yitirdi ve Demokrat Parti Ebert, Dr. Praetorius, Eduard Zuckmayer, Mar iktidarı döneminde ise tamamen göz ardı edildi. kowitz ve Licco Amar da bunlar arasındaydı. Zuck Böylece Cumhuriyet’in ilk yıllarında yüksek dümayer, onun öğretmenler ve öğrenciler arasında zeyde bir gelişmeye yol açan büyük müzik atılımı yeni bir hareket ve çalışma enerjisi yarattığını söy sönmüş oldu. lemiştir. Hiç şüphe yok ki, Hindemith’in yaratıcı Büyük sanatçımız İdil Biret, Hindemith’in enerjisi, genç cumhuriyetin yetenekli müzik sanat Türkiye’deki çalışmalarıyla ilgili olarak şunları söyçılarının ve öğretmenlerinin yüksek dinamizmiyle lemektedir: de birleşmişti. “Alman besteci Hindemith, Türkiye’ye daHindemith, senfoni orkestrası ve operanın yük vet edilerek Türkiye’de müzik yaşamının geliştisek nitelikli müzik yaşamının simgeleri olduğunu, rilmesi çalışmalarında bulundu. Ankara Devlet bu kurumların halk tabakalarının çok sesli müzik Konservatuarı’nın kurulması için bir rapor verdi. alanındaki eğitim ve beğenilerine dayalı olması Bu raporda müthiş bir plan çizmişti ama maalesef gerektiğini savunuyordu. Halkın çok sesli müzik yapılmadı. Yapılsaydı, her şeyi kapsıyordu. Bu takip beğenisini geliştirip bu sanatı onlara benimsetmek edilseydi, iddia ediyorum Rusya’dan daha iyi oluriçin isteyen herkesin ders alabileceği kursların ve duk.” CBT 1388 12 / 25 Ekim 2013
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle