24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

OOOF OFF LINE Tanol Türkoğlu (tanolTurkoglu@Gmail.com) olarak değişir. Dolayısıyla robotik sistemin insanların yemek yerken hissettikleri tadı almaları için yiyeceklerin ağızda geçirdikleri tüm değişiklikleri geçirmeleri gerekir. Arvisenet ve ekibinin geliştirdiği yapay ağızda ”tükürük” de bulunuyor. Böylece sindirimin ilk aşaması olan çiğneme, tükürük salgılama ve yiyeceklerin parçalanması taklit ediliyor. Normal insan ağzından beş misli büyük olan yapay ağız, dilin yerine geçen dönen bir platformdan ve çiğneme/parçalama işlevini yapan yapay dişlerden oluşuyor. Aynı anda soluk alma etkisini yaratmak ve uçucu bileşiklerin analiz edilmek üzere taşınması için ağzın içine helyum pompalanıyor (Journal of Agricultural and Food Chemistry, DOI:10.1021/jf073145z). Blogosfer aslında tüm dünyayı koca bir köye çeviriyor. Fiziksel olarak bir araya gelme imkânları olmasa bile yüzlerce birey, ırk, din, dil ayrımı gözetmeden, sadece ortak paydalarda buluşarak, birbirleriyle etkileşim içine girebiliyorlar. Dünyadaki Bireyler Birleşiyor! Hikâye Kevin Costner’ın başrol oynadığı Field of Dreams (Düşler Tarlası) filmiyle başlıyor. Çiftçi Ray (K.Costner) bir gün gaipten kulağına şöyle bir şey fısıldandığını duyuyor: “Eğer inşa edersen, o gelecek”. (“if you build it, he will come”). Bu slogan internetin ve web’in ilk patladığı yıllarda derhal web dünyasına taşındı. If you build it they will come! Yani “Eğer [web siteni] inşa edersen, [internete bağlananlar siteni ziyarete] gelecekler”. Bu slogandaki temel mesaj herkesin, özellikle de her firmanın illa ki bir web sitesinin olması gerekliliğinin altını çizmekti. Çünkü o yıllarda (90’lı yılların başı) firmalar hâlâ “neden bir web sitem olsun ki?” diye interneti sorguluyorlardı. Bugün web sitesine sahip olmak firmalar için artık bir tereddüt unsuru olmaktan çıktı. Ancak web sitesine sahip olma süreci bireylerde nispeten daha yavaş ilerledi. Bunun da temel nedeni web sitesi yapmak için bazı teknik bilgilere sahip olma zorunluluğu idi. Bu sıkıntı önce web üzerinde basit de olsa web sayfası oluşturma imkânı veren web siteleri sayesinde aşılmaya başladı. Daha sonra da bu ilkel örneklerin gelişmiş hali olarak ortaya çıkan weblog (blog) yapısı bireylerin web’i yeniden keşfetmesini sağladı. Ancak blogosferdeki dinamizm, yani çok hızlı ve kolay bir şekilde sayfa içeriğini değiştirme, ekleme imkânı sayesinde bireysel web diyebileceğimiz bloglar, web site içeriğini oluşturma nedenlerinde de ciddi bir değişikliğin yaşanmasına neden oldu. Bugün hemen hiçbir firma kendi web sitesinde, şirkette olan biteni günbegün web sitesine yansıtmıyor; buna en yakın içerikler ya HABERLER köşesi oluyor ya da ANKET türü etkileşimler. Ancak bireylerin web’ini oluşturan blogosfer, bireyin her gün her dakika yaptıklarını dilediği şekilde web’e taşıma imkânı getirdi. Internet adeta milyonlarca netizenin devasa bir günlüğü haline geldi. Ancak yine de blogosferin bildiğimiz anlamda günlükten bir farkı var. O da okurların yazılanla ilgili görüş bildirebilmesi. Bir başka deyişle bireyler arasında bugün yeryüzünde her zamankindan daha yüksek düzeyde bir etkileşim söz konusu. İletişim uzmanlarının bu konuda bilimsel araştırma yapmakta olup olmadığı bilmiyorum. Ancak görünen o ki internet bireyler arasındaki iletişimi, bildiğimiz haliyle iletişim sorunlarının tamamını olmasa bile önemli bir kısmını ortadan kaldırıyor ya da başka bir forma dönüştürüyor. Örneğin iki bireyin fiziksel ortamda bir arada bulunmalarının yarattığı iletişimsizlik sorunu yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Bireyler karşılarında gözlerini dikmiş insanların olmadığı ortamda, bu kişilerle (MSN, chat gibi imkânlarla senkron ya da eposta, blog yazılarına yorum ekleme vb. gibi imkânlarla asenkron) çok daha kolay iletişim kurabilmekte. Düşüncelerini çok daha açık bir şekilde ifade edebilmekte. Elbette ki bu tüm iletişim sorunlarının çözülmesi anlamına gelmemekte. Hatta belki de iletişimin bu yeni formu nedeniyle yeni kategoride sorunların ortaya çıkmasına da neden olabilecek. Ancak yaşanan bu değişimin paradigmasal bir sıçrama olduğunun da altını çizmek gerek. Blogosfer (internetteki bloglar dünyası) 21. yüzyılın bireyinin tüm dünya ile kolayca iletişim içine girmesini sağlamakta. Bugün doğal olarak, “daha karşı dairedeki komşusunu tanımadığı” için bireyler eleştirilirken, bunun temelinde eski anlayışın, “eski paradigmanın” yer aldığını ve paradigmaların da zamanla değiştiğini unutuyoruz. İçinde kırk elli ailenin yaşadığı apartmanlar her ne kadar o eski mahalle ortamını ortadan kaldırdıysa da insanlar arasındaki iletişimi ortadan kaldırmadı. Apartmanlarda yaşayan ailelerin yine dostları, arkadaşları var; birbirleriyle yine iletişim kurabiliyor; etkileşimde bulunabiliyorlar. Blogosfer aslında tüm dünyayı koca bir köye çeviriyor. Fiziksel olarak bir araya gelme imkânları olmasa bile yüzlerce birey, ırk, din, dil ayrımı gözetmeden, sadece ortak paydalarda buluşarak, birbirleriyle etkileşim içine girebiliyorlar. Sahi öteden beri de istenilen, arzu edilen bir şey değil miydi bu? MAKTUL KATİLİNİ ELE VERİYOR Yapay ağzı denemek için Arvisenet ağzın içine elma parçaları ve yapay tükürük yerleştirdikten sonra çiğneme hızını ayarladı. Daha sonra yapay ağzın çiğnediği elma püresini normal bir insanın çiğnedikleriyle karşılaştırdı. Vücutta bırakılan en silik parmak izini bile okuyabilen yeni bir teknik sayesinde cinayete kurban giden cesetler katillerinin kimliğini ortaya çıkaracak. Yüzeyi Büyüten Raman Spektroskopi (SERS) adı verilen cihazdan yararlanılan bu yöntemde, malzemenin üzerine lazer ışını tutuluyor. Dağılan ışığın dalga boylarından, malzemenin bileşimi tespit edilebiliyor. SERS ayrıca malzemenin üzerindeki bir maddenin dağılımının görüntülenmesinde de kullanılıyor. Parmak izinin tespit edilmesi için deriye gümüş nanoparçacıkları içeren bir eriyik sürülüyor. Daha sonra SERS, derinin salgılarına yapışan gümüşü görüntülemekte kullanılıyor. Bu arada herhangi bir parmak izi tespit edilirse, izin sahibi belirlenebiliyor. Bu tekniği geliştiren Tennessee’deki Oak Ridge National Laboratory’deki bilim insanları, şimdi cinayet mahallinde kullanılabilecek boyutta SERS tarayıcısı geliştirmeye çabalıyor. 4.000 MEKÂN HAKKINDA DETAYLI BİLGİ Sosyal yaşamın paylaşım platformu mekanist.net, 13 farklı kategoride 4.000’e yakın mekan hakkında detaylı bilgi barındırıyor. mekanist.net, tamamen kullanıcı tabanlı bir platform olma özelliği taşıyor. Kullanıcılar, mekanist.net veri tabanına diledikleri mekânları ekleyebiliyor ve diğer kullanıcıların eklediği mekanlara yorum yazabiliyorlar. Böylece site ziyaretçileri, sisteme girilen yorumlar sayesinde mekânlar hakkında objektif bilgilere ulaşabiliyorlar. Mekanist.net aynı zamanda işletmeler için de pek çok yenilik sunuyor. İşletmelerin hedef kitlelerine doğrudan ulaşmalarını sağlayan bir altyapıya sahip olan mekanist.net, aynı zamanda işletmeler için yeni bir reklam ve pazarlama mecrası olma özelliği taşıyor. Aynı zevkleri paylaşanları bir araya getiren mekanist.net, birbirini tanımayan kişilere en uygun mekanı bulma konusunda deneyim ve görüşlerini objektif olarak birbirleriyle paylaşma imkânı sunuyor. Kullanıcılar, mekanist.net sayesinde kuru temizlemeci veya çiçekçi gibi hizmetler hakkında önceden bilgi sahibi olarak kendilerine en uygun adresi seçebiliyorlar. Derleyen: Reyhan Oksay CBT 1108/ 19 13 Haziran 2008
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle