26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

EINSTEIN'IN ÇOCUĞU OLMANIN DAYANILMAZ AĞIRLIĞI Einstein, ne yazık ki çocuklarına kaldıramayacakları kadar ağır bir yük bıraktı. Bilimin tanrısı olarak görülen bir insanın çocuğu olmak onlar için şans mı yoksa talihsizlik miydi? Tarihçiler, bilim insanları ve sıradan insanlar Albert Einstein'ı putlaştırmaktan hiç vazgeçmediler. Oysa Ailesi için Einstein adı, taşımakta zorlandıkları, altında ezildikleri bir yükten başka bir şey değildi. Bugün yaşayan iki torunu ve torunlarının beş çocuğu, Einstein'a tapanların bitmez tükenmez ilgilerinden ve ünlü fizikçinin muazzam yeteneğinin gölgesi altında yaşamaktan yorgun düşmüş durumdalar. Sıradan insanlar gibi yaşasalar bile Einstein'ın çocukları ailenin mirasından kaçamıyorlar. Albert Einstein olağanüstü yeteneklerine karşın, ciddi kusurları olan bir insandı. Donkişotvari davranışları ve kişisel ilişkilerindeki gerilimler, torunlarının yaşamlarını karartmaya devam ediyor. Bugün Einstein'lar birbirinden son derece kopuk bir yaşam sürüyorlar. nında varlık gösteremedi” diyor. Ancak Hans Albert de yeterince zekiydi. Zürih'teki İsviçre Federal Teknoloji Enstitüsü'nde okumuş ve hidrolik mühendisi olmuştu. Hans Albert 21 yaşındayken kendisinden 9 yaş büyük Frieda Knecht ile tanıştı. Frieda da Hans Albert'in annesi Mileva gibi çok zeki ve dik kafalı bir kadındı. Albert Einstein ve Mileva, üç yıl önce şiddetli kavgalar sonrası ayrılmış olmalarına karşın, bu evliliğe karşı çıkma konusunda birleştiler. Albert Einstein Mileva'nın ve Frieda'nın ailesine şu mektubu gönderdi: “İki ailede de Mileva'nın ve Frieda'nın ailelerini kastediyor ciddi kalıtsal kusurlar var. Eğer hiç çocukları olmayacağını bilsem ağzımı bile açmazdım. Ancak çocuklarımız son derece kusurlu bir kalıtsal mirasa sahip.” Bu, duygusal açıdan çok ağır bir ifade idi. Albert Einstein her zaman Mileva ve ailesini “kötü genlere” sahip oldukları gerekçesiyle suçlamıştı. Ancak hiçbir zaman kendi ailesinde de bazı kötü genler olabileceğini kabul etmedi. Ne var ki Hans Albert ve Frieda bu itirazlara karşın evlendiler ve ölünceye kadar evli kaldılar. etmeyerek ticarete atılmaya karar verdi. Bugün Los Angeles bölgesinde çeşitli mobilya mağazaları bulunuyor. Evli ve çocukları var. Bernhard ve Aude'un tek kızları Mira Einstein Yehieli 1965 yılında doğdu, Şu anda İsrail'de eşiyle yaşıyor. Mira'nın da müziğe büyük yeteneği olduğu söyleniyor. Bernhard ve Aude'un son çocukları Charly, 1971'de doğdu. Şu anda ailesiyle birlikte İsviçre'de yaşıyor. “Einstein World” adında bir bilgisayar mağazasında bilgisayar oyunları satıyor. Bir Einstein olmanın ne demek olduğunu şöyle açıklıyor: “İnsanlar Einstein'i bir nevi tanrı sanıyor. Dolayısıyla pek çok insan beni tanrının torununun çocuğu olarak görüyor. Açık söylemek gerekirse, bu benim için çok tuhaf ve yabancı bir duygu”. AİLENİN ORTAK ÖZELLİĞİ TORUNLAR Lieserl ölüp, Tete psikiyatrik tedavi altında olduğu için Einstein'ın genlerini gelecek nesillere aktarma işi Hans Albert'e kalmıştı. 1930'da doğan Bernhard Einstein ilk torundu. Daha sonra 1932'de Klaus doğdu. 1938'de aile İsviçre'den ABD'ye göç etti ve South Carolina'da Clemson'a yerleşti. Burada Hans Albert ABD Tarım Deney İstasyonu'nda toprağın korunması üzerinde çalışmalarına başladı. Ancak bir yıl sonra aile bir trajedi ile derinden sarsılacaktı. Klaus difteri nedeniyle yaşamını yitirdi. Bazı biyografi yazarları çocuğun ölümünden aileyi suçluyor çünkü Hans Albert, Christian Science denilen dini akımın kuralları gereğince çocuğuna tıbbı müdahale yapılmasına izin vermemişti. Hayatta kalan tek erkek torun olan Bernhard zamanını İsviçre ve Kaliforniya arasında geçiriyordu. Üniversiteye Zürih'te gitti; daha sonra İsviçre silahlı kuvvetleri için çalıştı. Burada tank zırhları için kaplamalar üretiyordu. Bernhard dedesiyle ilgili bir anısını şöyle dile getiriyor: “25 yaşındaydım. Benimle fizik konusunda ilk kez konuştu. Enerji hakkında ne bildiğimi sordu. Ancak onun terimleriyle konuşmadığımı fark edince konuşmayı hemen değiştirdi. Kendisini en son o zaman gördüm.” Hans Albert ve Frieda ayrıca Evelyn'i daha bebekken evlat edinmişlerdi. Evelyn bir söyleşisinde Albert Einstein ile olan ilginç ilişkisini şöyle anlatıyor: “Genç kızlığımdan bu yana benim Albert Einstein'ın gerçek kızı olduğum söylendi. Albert Einstein'ın New York'ta tanıştığı bir dansçı ile olan ilişkisinden doğmuşum. Ancak bu konuda elimde kesin bir kanıt olmadığı için bu iddianın ne denli doğru olduğunu bilmiyorum. Bu durumda Hans Albert benim üvey kardeşim, Bernhard da yeğenim olabilir.” 1941'de doğan Evelyn'nin oldukça zeki bir kadın olduğu söyleniyor. Ancak o da oldukça sıra dışı bir yaşam sürmüş. İlk başından beri annesine yakın olan Evelyn, babasından fazla ilgi görmemiş. Daha sonra evlenip ayrılmış; çocukları olmamış. Çeşitli işlerde çalıştıktan sonra kansere yakalanmış. Şimdi engelli yardımı alarak yaşamını sürdürmeye çalışıyor. EINSTEIN'IN MİRASI Einstein'ın torununun karısı ve beş çocuğunun annesi Aude Einstein bugün yetmişli yaşlarında ve İsviçre'de yaşıyor. Albert'in torunu Bernard Einstein'dan boşanmış olan Aude, ailenin kırılgan ve dengesiz konumuna zarar verebileceği kaygısıyla aile hakkında bilgi vermekten kaçınıyor. “Kimse aklını çocuklarına miras bırakamıyor” diye yazan Albert Einstein, çocuklarının bilimsel konularda kendisi kadar başarılı olamayacağını hissediyordu. Kaldı ki, bugün hayatta olan aile üyeleri, bu efsanevi zekânın izlerini kendilerinde de arayan dünya kamuoyunun beklentilerini karşılamaktan çok uzaklar. ÇOCUKLAR Albert'in aile yaşamı, ilk başından beri romanlara konu olacak kadar çalkantılı bir çizgi izledi. İlk eşi Mileva Maric'ten üç çocuğu oldu. Lieserl, Hans Albert ve Tete olarak çağrılan Eduard, 1902 ile 1910 yılları arasında doğdu. Evlenmelerinden önce doğan Lieserl'in 21 aylıkken, annesinin Sırbistan, Voyvodina'daki evinde kızıl nedeniyle öldüğü söyleniyor. Lieserl hakkında çok az şey biliniyor. Bu küçük kızdan geriye, yalnızca kaçamak yanıtlardan ve şifreli mesajlardan oluşan bir öykü kalmış. Tete ise 38 yaşında iken Zürih'teki Burghölzli psikiyatrik hastanesinde tedavi görmüş. Kendisine şizofreni tanısı konulmuş, fakat aşırı ilaç kullanımına bağlı olarak sağlığının zarar gördüğü söyleniyor. Babası 1932 yılında, annesi Mileva'ya şunları yazmıştı: “Psikiyatrik tedaviye sıcak bakmıyorum.” Bu mektubun üzerinden iki ay bile geçmeden Tete henüz duygusal açıdan dengesini sağlama aşamasındayken, Albert kendisine şu satırları yazıyordu: “Bizi ziyarete geldiğinde bana psikoanalizin nasıl yapıldığını öğretmelisin. Böylece bu anlamsız tedavinin sana ne faydası olduğunu belki anlarım.” Tete ve Hans Albert, babalarının muazzam başarılarının altında ezilmemeye çalışarak yaşamayı öğrendiler. Hans Albert'in evlat edindiği kızı Evelyn Einstein, Einstein'in arkadaşlarının ve meslektaşlarının Tete'nin babasının zekâsını miras almış olabileceğini düşündüklerini anımsıyor. “Tete kesinlikle dâhi idi” diye konuşan Evelyn, “Oysa benim babam, Hans Albert, Tete'nin ya Saat yönünde: Albert Einstein'ın büyük oğlu Hans Albert ABD'yi 1937 yılında ilk ziyaretinde; Mileva, 1914 yılında Eduard (Tete) ve Hans Albert ile; Albert Almanya'daki bir sahil kasabası olan Caputh'da üvey kızı Lise (ikinci eşinden) ve Lise'nin eşi Rudolf Kayser; Einstein'ın ikinci oğlu Tete. TORUNLARININ ÇOCUKLARI Bernhard ve Aude Einstein'ın çocukları Thomas tıp eğitimi aldı. Üç çocuk babası olan Thomas şimdi Kaliforniya'da anestezist olarak çalışıyor. Bernhard'ın ikinci çocuğu Paul 1958 yılında doğdu. Paul'ün müziği büyük yeteneği olduğunu fark eden Bernhard ona Albert'in kemanını vermiş. Bugün Paul evli ve güney Fransa'da yaşıyor. 2004 yılında Einstein'ın 125.doğum günü için düzenlenen törende Paul, büyük dedesinin en sevdiği parça olan Mozart'ın bir sonatını çaldı. Bernhard ve Aude'un üçüncü çocukları Eduard (Ted) 1960 yılında doğdu. Üniversite eğitimine devam CBT 1094/9 7 Mart 2008 Albert Einstein sıra dışı bir insandı; ne kendi ebeveynleri ne de çocukları onun “tanrısal” yeteneklerine sahip değillerdi. Buna karşın, Charly kendisini ve ailesinin geri kalan üyelerini Einstein'a bağlayan ortak bir özellik olduğunu düşünüyor: “Biz Einstein'lar otoriteye inanmayız. Sorunları alışılmamış yöntemlerle çözme alışkanlığına sahibiz.” Derleyen: Reyhan Oksay FİZİKDEHA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle