14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

FİZİKDEHA Bilinmeyen yönleriyle Einstein2 Bu sayımızda Einstein'ın atom bombası üretimine ne katkısı olduğu ve ailesinden başka bilim insanlarının da çıkıp çıkmadığı, hayatta kalan aile bireylerinin bugün ne yaptıkları gibi konulara yer veriyoruz. EINSTEIN'IN ATOM BOMBASININ GELİŞTİRİLMESİNDE ROLÜ Dünyada pek çok insan Albert Einstein'ın atom bombasının üretiminde fiilen çalıştığına inanıyor. Acaba bu görüşün ne kadarı doğru? 1945 yılında atom bombasının Japonya'ya atılmasından birkaç ay sonra, Time dergisi Einstein'ı kapak yaptı. Resimde Einstein'ın portresinin arkasında mantar şeklinde patlamakta olan bir bomba ve üzerinde E=mc2 formülü görülüyordu. Dergide yer alan yazıyı kaleme alan editör şöyle yazıyordu: “Albert Einstein doğrudan atom bombası üzerinde çalışmadı. Fakat iki önemli nedenden dolayı bombanın babası sayılır: 1) ABD, onun inisiyatifi ile bomba üzerinde çalışmalarına başladı; 2) Atom bombası kuramsal olarak onun denklemi sayesinde (E=mc2) mümkün olabildi.” Benzer şekilde Newsweek dergisi de Einstein'ı “Her Şeyi Başlatan Adam” başlığı ile kapağa taşıdı. Aslında bu görüşün ardında ABD yönetimi vardı. Einstein'ın atomik zincir reaksiyonunun yol açabileceği tehlikeler konusunda ilgileri uyarmak amacıyla Başkan Franklin Roosevelt'e yazdığı mektuba büyük bir önem atfeden Amerikan yönetimi, resmi tarihi bir anlamda kendi çıkarları doğrultusunda çarpıtıyordu. Bütün bunlar Einstein'ı çok rahatsız etti. Newsweek'e “Eğer Almanların atom bombasını üretme başarısını gösteremeyeceklerini bilseydim, parmağımı bile kıpırdatmazdım” diye konuşan Einstein, gerçekten da atom bombasının üretiminde fiilen çalışmadı. Bir Japon dergisi ile yaptığı söyleşide, “Benim atom bombasının üretiminde katkım, tek bir eylemden ibarettir: O da Başkan Roosevelt'e hitaben yazılmış bir mektubun altına imza atmak.” Soldan, saat yönünde: Besteci Paul Einstein, büyük büyük babasının posteri önünde; Albert'in torunu Bernhard'ın eşi Aude Einstein; genç Albert ilk eşi Mileva Maric ve büyük oğulları Hans Albert; Einstein ailesini bir arada gösteren bu resimde Albert, oğlu Hans Albert (şapkalı) ve torunları Klaus (solda) ve Bernhard; Torun Evelyn Einstein ailesiyle ilgili kitabı okurken; Hans Albert, 1936'da oğlu Bernhard ve babası ile birlikte. MEKTUBUN ÖYKÜSÜ Ne dünya kamuoyundaki genel kanı ne de bilim adamının kişisel itirazları, Einstein ve bombanın karmaşık öyküsünün gerçek yüzünü yansıtıyor. Genel inanışın aksine, Einstein bombanın altında yatan nükleer parçacık fiziği hakkında çok az şey biliyordu. Diğer taraftan arşivlerden anlaşıldığı üzere, Einstein Roosevelt'e yazılan mektubu yalnızca imzalamamış, kaleme alınmasından, düzeltilmesine ve başkana iletilmesine dek tüm süreçlerde aktif bir rol oynamıştı. Öykü, Einstein'ın dostu Macar fizikçi Leo Szilard'ın Nazilerden kaçarak New York'a gelmesi ve Columbia Üniversitesi'nde nükleer zincir reaksiyonu üzerinde çalışmalar yapmasıyla başladı. Szilard, uranyum kullanılarak yapılan fizyonun keşfedildiğini duyar duymaz, bu elementin zincir reaksiyonunu yaratmakta da kullanılabileceğini düşündü. Szilard bu olasılığı arkadaşı Eugene Wigner'e iletti. Wigner de Macaristan'dan kaçan bir fizikçiydi. İkisi de Almanların Kongo'da bulunan zengin uranyum kaynaklarına el koyup tehlikeli bir silah yaratacağından kuşkulanıyordu. O dönemde Kongo Belçika'nın bir sömürgesi idi. İki Macar göçmeninin ilgilileri uyarmasının fazla ses getirmeyeceğini düşünen fizikçiler, Einstein'in devreye girmesinin daha etkili olacağına karar verdiler. Einstein, arkadaşlarının kaygılarını haklı buldu ve üçü bir araya gelip bir uyarı mektubu hazırladılar. Mektubu Başkan Roosevelt'e, dönemin ünlü ekonomistlerinden Alexander Sachs'ın elden vermesinin daha doğru olacağına karar verdiler. Mektup Başkan'ın eline geçmeden önce bir kez daha gözden geçirildi. Almanların uranyuma el koymalarından yola çıkarak, silahın üretilmesinde Almanlardan önce davranılmasının aciliyeti vurgulandı. Ayrıca Başkan'ın bu konu üzerinde çalışan fizikçilerle zaman yitirmeden ilişki kurması önerildi. Einstein bu mektubu imzaladı. 11 Ekim 1939 tarihinde Einstein'ın imzasını taşıyan mektup Başkan Roosevelt'e Sach tarafından elden verildi. Başkan'ın mektubu göz ardı etme olasılığını orta CBT 1094/8 7 Mart 2008 dan kaldırmak için, Sach, mektubu sesli olarak okudu ve konu hakkında Başkan'ı bilgilendirdi. Bir hafta sonra Einstein Başkan'dan uyarılarından dolayı bir teşekkür mesajı aldı. Başkan bakanlar kurulunu topladığını ve uranyum elementinin yarattığı olasılıkların inceleneceğini bildiriyordu. Ancak Szilard ve Einstein bu çabaların yavaşlığından ve araştırmalara ayrılan fonların yetersizliğinden tatmin olmadıkları için Başkan'a ikinci bir mektup daha yazdılar. Roosevelt'i harekete geçirmek için elinden geleni yapmasına karşın Einstein hiçbir zaman bomba projesinde fiilen çalışmadı. Yalnızca proje mühendislerinden gelen bir talep üzerine izotopların nasıl ayrıştırılacağına ilişkin spesifik bir konuya çözüm getirdi. Bu sorunu çözmek Einstein'ın yalnızca iki gününü almıştı. Proje üzerinde çalışmalar ilerledikçe bilim adamları, gelişmeleri Einstein ile paylaşmak istedilerse de Washington'ın atadığı proje müfettişleri bu girişime engel oldular. Sonuç olarak bomba yapımının fikir babası olduğu halde, Einstein güvenilir bulunmadığı gerekçesiyle bilinçli olarak projenin tümüyle dışında tutuldu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle