Katalog

POLİTİK BİLİM Aykut Göker http:/www.ınovasyon.org;[email protected] Sinirbilimciler Çalıştayı Klinik ve Temel Sinirbilim alanında çalışmalar yapanlar “Sinirbilimlerinde Translasyonel Araştırma Çalıştay”ında bir araya geliyor. 34 Nisan tarihlerinde Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü’nün ev sahipliğinde gerçekleşecek çalıştayta yetkin meslektaşlar birikimlerini genç araştırmacılarla paylaşacak. Katılım ücretsiz. Katılmak isteyenler iletişim adresine bilgi vermeleri gerekli (Tel: 0.232.4124676; Fax:0.232.2776584; email:[email protected]) Açılış: Prof. Dr. Görsev Yener, Prof. Dr. Gül Güner, Prof.Dr. Emin ALICI. Antioksidan Genler ve Yaşlanmayı Geciktirmedeki Rolleri (Yard.Doç.Dr. Ahmet Koç); Genlerimiz Beynimizi Nasıl Değiştiriyor? (Prof. Dr. Ali Saffet Gönül); Nöronda Mikrotübül Yapı ve Fonksiyonu (Doç.Dr. Arzu Karabay Korkmaz) Periferik Sinir ve Spinal Segmental Sistemin Nörofizyolojisi; Klinik Uygulamalar (Doç.Dr. Cengiz Tataroğlu); ETS Bölgesi İçeren Transkripsiyon Faktörlerinin Nöronal Canlılık ve Aksonal Gelişimdeki Rolleri (Doç.Dr. Işıl Aksan Kurnaz); İnsanda Biyolojik Saat (Yard. Doç. Dr. İ. Halil Kavaklı) 4 Nisan 2008: Müzik ve Matematiğin İnsan Beynindeki Ayak İzleri: Şizofrenide Kallozal Diskonneksiyon (Doç.Dr. Kubilay Aydın); Eritropoetin’in Nöroprotektif Etkileri (Doç. Dr. Şermin Genç) Moleküler Nöroşirürji'de Anjiojenez Araştırmaları: Laboratuvardan Hasta Uygulamalarına (Doç.Dr. Türker Kılıç) ARGE destekleri, sanılmasın ki, sâdece, geçen hafta işaret ettiğim, TTGV ve TÜBİTAK’ın sağladıkları desteklerden ibârettir. Sağlanan başka destekler de vardır... Peki, sonuç? ARGE Destekleri Ne Sağladı? Sanayi kuruluşlarının ARGE ve inovasyon faaliyetlerini destekleme programlarından firmalar düzeyinde alınan sonucun olumlu olduğunu söylemiş; ancak, ARGE ve inovasyon faaliyetinde bulunan [dolayısıyla, bu programlardan yararlanan] firma sayısının az olduğunu da îmâ etmiştim. Buna ek olarak, ülkenin hâlâ, uzun vâdeli bir bilim, teknoloji, inovasyon ve sanayi stratejisi yoksa ve ‘elde ne var ne yok, yabancıya satma noktasına doğru gidiliyorsa’, bu desteklerin [son çözümlemede] ulusal ölçekte bir yararı olmayacağını da belirtmiştim. ARGE destekleri, sanılmasın ki, sâdece, geçen hafta işaret ettiğim, TTGV ve TÜBİTAK’ın sağladıkları desteklerden ibârettir. 2000’li yıllarda yapılan yasal düzenlemelerle ARGE faaliyetinde bulunan sanayi kuruluşlarına, başka destekler de sağlanmıştır. Örneğin, 26 Haziran 2001’de kabul edilen 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’na göre, “bu bölgelerde faaliyet gösteren mükelleflerin, münhasıran bu bölgelerdeki ARGE ve yazılım faaliyetlerinden elde ettikleri kazançları beş yıl süreyle gelir ve kurumlar vergisinden muaf tutulmuştur.” Kanun’da yer alan bir başka düzenlemeye göre de, “bölgede çalışan yazılımcıların ve ARGE personelinin ücretleri, bölgenin kuruluş tarihinden itibaren on yıl süreyle her türlü vergiden muaf tutulmuştur.” Kanun, akademisyenleri, bu bölgelerdeki sanayi kuruluşlarınca yürütülen ARGE faaliyetlerinde yer almaya teşvik eden hükümler de getirmiştir. 25 Aralık 2003 tarihinde kabul edilen 5035 sayılı Kanun’la yapılan bir düzenlemeyle de Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’nun getirdiği muafiyetlerden yararlanabilme süreleriyle ilgili beş ve on yıllık sınırlamalar yerine bu muafiyetlerden 31 Aralık 2013 tarihine kadar yararlanılabileceği hükmü getirilmiştir. 16 Temmuz 2004’te kabul edilen 5228 sayılı Kanun’la da, “mükelleflere, işletmeleri bünyesinde gerçekleştirdikleri münhasıran yeni teknoloji ve bilgi arayışına yönelik ARGE harcamaları tutarının %40’ını”, gelir vergisi beyannamesinde bildirecekleri gelirlerinden düşürebilme, dolayısıyla daha az gelir vergisi ödeme hakkı tanınmıştır. Ayrıca, KOSGEB’in de, KOBİ’lerce yürütülen ARGE ve inovasyon faaliyetlerine çeşitli adlar altında destek sağladığı bilinmektedir. Ne var ki, makro düzeyde bakıldığında, dolaylı dolaysız bütün bu desteklerin, sanayimizi ARGE ve inovasyona yöneltmede yeterince etkili olmadığı anlaşılıyor. Nereden mi? Türkiye İstatistik Kurumu’nun yaptığı 2006 yılı ARGE Faaliyetleri Araştırması’nın sonuçları ortada: Türkiye’de ARGE harcamalarının GSYİH içindeki payı %0,76 (binde 7,6)!.. Bu harcamaların %51,3’ü yükseköğretim, %37’si ticarî kesim ve %11,7’si kamu kesimince gerçekleştirilmiş. ARGE harcamaları, finansmanı sağlayan kesimler îtibâriyle incelendiğindeyse, harcamaların %48,6’sının kamu kesimince, %46’sının ticarî kesimce karşılandığı görülüyor (kalan %4,9 diğer yurtiçi; %0,5 yurtdışı kaynaklardan). Bu rakamlar bize, sanayimizin, ARGE harcamalarında, hem mutlak değer hem de oransal olarak, OECD ve AB ortalamalarının gerisinde kaldığını; bütün pazar ekonomileri arasındaki sıralamalarda da, ülke olarak neredeyse en geride kaldığımızı söylüyor. Gözünüze çarpmıştır; 28 Şubat’ta yeni bir kanun daha çıkarıldı: 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun... Bu kanunla da, mükellefler Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’nde olmasalar bile, kanunda sayılan şartlara sahipseler, “yapacakları ARGE ve inovasyon harcamalarının kurumlar vergisi ve gelir vergisine tâbî ticarî kazançlarının tespitinde indirim konusu yapılması; çalıştırdıkları ARGE ve destek personelinin Kanun’da belirtilen oranlarda gelir vergisinden muaf tutulması; bu personelin sigorta primi işveren hissesinin yarısının, her bir çalışan için beş yıl süreyle Maliye Bakanlığı bütçesinden karşılanması” gibi imkânlar sağlandı. Yeni kanun ARGE ve inovasyona yönelmede bir sıçrama sağlar mı? Yerim bitti, lütfen, ya geçen hafta yazdıklarıma ya da yukarıda, ilk paragrafta yaptığım hatırlatmaya tekrar göz atın... Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü 1. Bilim ve Eleştiri Kongresi: 8 9 Mayıs 2008 Geçmişten günümüze sosyal disiplinlerin 'bilim' olma sürecine ilişkin tartışmalar ile farklı sosyal disiplinlerde egemen yaklaşımlar ve bunların dönüşüm süreçlerine ilişkin öngörü ve önerilerin yer alacağı kongrede ana başlıklar aşağıdaki gibi belirlenmiştir. 1. Sosyal disiplinlerin "bilim" olma süreci; 2. İdeoloji ve Sosyal Bilimler; 3. Sosyal disiplinlerde egemen yaklaşımlar; 4. Sosyal disiplinlerde eleştirel yaklaşımlar; 5. Küreselleşme ve sosyal bilimler; 6. Sosyal bilim/bilimcileri bekleyen sorunlar; 7. Katılımcıların önereceği konu ve paneller www.bilimelestiri.gazi.edu.tr/kongre/ Veteriner Hekimliği Öğrencileri Bilimsel Araştırma Kongresi Her yıl büyük çapta katılımla gerçekleşen Uluslar arası Veteriner Hekimliği Öğrencileri Bilimsel Araştırma Kongresi ‘nin onuncusu bu yıl 15–17 Mayıs tarihleri arasında düzenlenecektir. Katılımlar, Türkiye ‘nin dört bir yanındaki fakültelerden ve yurt dışından öğrenci, öğretim üyeleri ve klinisyenler olmak üzere üç yüz ile dört yüz arasındadır. Kongreye, veteriner hekimlik başta olmak üzere; tıp, diş hekimliği, eczacılık, su ürünleri, biyoloji bölümü, ziraat, orman fakültesi öğrencileri katılabilir, Kongre 15 Mayıs Perşembe günü İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Oditoryumu’nda başlayacaktır. Ardından bilimsel sunumlar fakülte binası konferans salonunda başlayacaktır. Aralarda katılımcıların gezebilecekleri çeşitli firmaların ve derneklerin iştirakleri ile oluşturulan stand alanı da mevcut olacaktır. Kongrenin düzenlenmesindeki amaç, ülkemizi uluslar arası platformda bilim alanında tanıtmak, böylesi büyük organizasyonların ülkemizde diğer üniversitelerce de yapılmasını teşvik etmek ve yurt dışından gelen katılımcılara ülkemizi tanıtmaktır. Tayfun Akgül CBT 1097/ 6 28 Mart 2008