24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Lütfen sayfayı çeviriniz CBT1046/21 6 Nisan 2007 Cahit Bey muhteşem egosunu Bu anlaşılmaz olayın sebebi besleyecek kadar büyük bir hayise çok basitmiş. Cahit Bey bu seran kitlesine sahipti. Buna ben de fer kendi hayranlarını toplamak dahildim. Emekli olarak İstaniçin TÜBİTAK Marmara Araşbul’daki hayatında ise mahzundu. tırma Merkezi’nde uygulamalı Epey konuştuk. matematik bölümünü seçmişti. Tabii ki ona Yılmaz’ın doÖnceden bahsettiğim "bir bilen" çentlik sınavındaki skandalı anise, onu Bebek’ten kendisiyle belattım. Cahit Bey’in reaksiyonu raber Gebze’ye getirecek otomoçok şiddetliydi. Bunun Türkibili tahsis eden bölüm başkanıyye’de yazılmış olan doçentlik tezmış. lerinin yüzde 90’ından daha daha Cahit Bey’le en son konuştuiyi olduğunu ve jürinin bilimsel ğumda kendisinin bizi bir otomohatasının düzeltilmesi gerektiğini bile sattığını söyledim, arkamdan söyledi. koşarak yapmak istediği açıklaBen bunu ciddiye aldım ve maları dinlemek istemedim, teypkanunlara göre bir düzeltme yapıleri iade ettim ve kâğıt ve müreklıp yapılamayacağını araştırdım. kebime döndüm. Arada sırada Erdal Beyle görüşme ATATÜRK’ÜN fırsatım oluyordu. Ona bilimsel GEOMETRİ KİTABI davalarda uzmanlık dalı olan en Bütün bunlar bana babamın iyi avukatın adını sordum ve böykafama tokmakla çaklelikle Yahya Zabun’dan randevu altığı sözlerini hatırlattı: Cahit Bey’le en Çok eskiden babam dım. Yılmaz’ın matematikçi kardeşi Erbana Atatürk’ün yazson konuştusan’ı yanıma alıp gitğumda kendisi dığı Geometri kitabını tim randevuya. göstermişti. Bütün nin bizi bir oto devlet işleri arasında Avukat Yahya mobile sattığını Atatürk’ün CumhuriBey’in bize söylediği çok kesindi: Doçentyet nesillerini rasyosöyledim, arlik sınavında 50 rednel düşünceye yöneltkamdan koşadedilen bir adayın itimek için seçtiği en rak yapmak israz hakkı olmadığını, önemli reform bu geancak eğer biz emekli ometri kitabıydı. Betediği açıklabir ordinariyüs profenim zamanımda ise maları dinlesörü şahit gösterebipedagogların yazdığı mek istemedim, uyduruk ders kitapları lirsek davayı yüzde teypleri iade et vardı. Ancak Ata100 kazanacağını söyledi. türk’ün icat ettiği getim ve kâğıt ve İstanbul’a döndüometri sözcükleri kalımürekkebime ğümde sevinçten cı olduklarını ispat etdöndüm. uçuyordum ve hemen mişti. Cahit Bey’i ziyarete Hocam Chandragittim. Ama o da ne, Cahit Bey sekhar bana yeni bir kavram piposunu tellendirirken yüzüme ürettiğinde en önemli olan ona bile bakmıyordu. Kendisini şahit kalıcı isim vermenin olduğunu olarak istediğimizi söylediğimde söylemişti. Böylelikle açık refebiraz irkildi ama gene hiçbir şey rans vermeseler bile kimin bu esesöylememeye devam etti. Benim ri yarattığı belli oluyordu. tanıdığım Cahit Bey yürekli, doğTahsile gideren babam bana ru bildiğinden şaşmayan bir bilim Atatürk’ün geometri ders kitabını adamıydı. Şimdi ise kaçıyordu. tekrar hatırlattı ve dedi ki "TürkiOlayın üstüne gitmeye karar verye’ye döneceksin, muvaffak oladim ve düşüncesindeki değişiklicaksın, öğrenci yetiştireceksin, ğin nereden kaynaklandığını sorFatma ile evleneceksin...." dum. Gene püf püf piposunu çekBen bunların hepsini yaptım, ti ama sonunda doçentlik tezinin ama şimdi bakıyorum ki belki de sadece bir araştırma raporu olmaboşunaymış. Gene de ben Voltadığını ve esasında adayın fikirleriire'in dediği gibi, kendi bahçemin ni iyi ifade edebildiğini gösteren önünü süpürmeye devam ediyobir belge olduğunu söyledi. Evet, rum. Şimdi hayatımın sonuna geYılmaz makalesinde eşi Ayşelirken ilerideki bilim adamlarımıRuth’a uykusuz Arabistan geceleza bir tavsiyem var: Bilimsel yarari için teşekkür etmişti, ancak bu tıcılık tek bir insanın beyninin bilimsel hakemlerin hiç umuruniçindedir. da olmayacak bir laftı. Bu görüşSakın "hocanızın" sultasına leri ilk başta Cahit Bey kendisi boyun eğmeyin. Bu sizin rahatınıeşlerimizi çay bardağına benzetezı sağlamayacaktır, ama bilim rek ileri sürmüştü. Ama şimdi dünyasına kalıcı eser vermenizin tam geri patinaj yapıyordu. yolunu açacaktır. Ortak zorunlu yabancı dil dersi: İngilizce Aytekin Keskin, Mersin Üniversitesi aytekinkes@gmail.com C BT son sayılarında üniversitelerde ders programlarında yer alan ortak zorunlu dersler olarak anılan Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Türk Dili ve İngilizce (yabancı dil) derslerinden, Türk Dili dersi tartışılıyor. Önce Prof. Dr. Tahir Balcı ve son olarak da Prof. Dr. Sebahattin Bektaş'ın yazıları yayımlandı. Ortak zorunlu derslere ilişkin bu durum, üniversitenin bütün bileşenlerince bilinir; ancak, nedense düzenleme çabası içine girilmez. Kalabalık sınıflar ve öğretim elemanlarının ders yükü gibi çok da gerekçelendirilemeyen, daha doğrusu üniversite ile çok ilişkilendirilemeyecek sorun çözme(me) çabası ile öylece bırakılır. Bizim üniversitemizdeki uygulamada özellikle, zorunlu yabancı dil (Bu dersin, uygulamalarla belirlenen doğru adı İNGİLİZCE oldu! Zaman içinde ortaöğretim kurumlarında olduğu gibi, diğer yabancı diller hemen hemen yok sayıldı.) dersleri iki yarı yılda toplam 60 ders saati yerine; haftada 4 saat; toplam 112 saat olarak uygulanır. Dersler de yine, olası ders yükünden dolayı haftalık ders programına bir günde ve arka arkaya konulur. Salt bu durumun kendisi bu derslerin veriminin, öğretbilim (didaktik) ilkelerle açıklanamayacak düzeyde olduğunun somut göstergesi sayılabilir. Öğretbilimsel bilgidir; haftada 2 veya 4 saat ile 18 yaş üzeri bireylerde yabancı dil becerisi geliştirilemez. Temel eğitim ve orta eğitimde, söz konusu dersin izlendiği de düşünüldüğünde, böyle bir dersin anlamı sorgulanmalıdır; çünkü, bulunduğumuz kurum üniversitedir. Bu kuruma gelen birey ler, burada olası sorunlara nasıl yaklaşıldığını deneyimleyerek, toplumsal yaşama entelektüel kişilikler olarak katılır. Bu kişilerin en önemli özellikleri de sorun çözme yeterliği olacaktır. Yabancı diller yüksekokulları, isteği olan ve başvuran öğrencilere, düzeylerine uygun yabancı dil dersleri olanağı sunarak eldeki kaynakların (her türlü kaynak; öğretim elemanı, ders araç gereçleri ve mekan) nasıl verimli kullanıldığının örnek uygulamalarını bile gösterebilir. Diğer yandan üniversite, yaptığı bir etkinliğin amaçlarına uygunluğunu da göstermiş olur. Söz konusu bu düzenleme, Avrupa Konseyi Yabancı Diller Öğretimi Çerçeve Programı ve 2000 Avrupa Diller yılı gibi çağrılara uygun adımlar olarak da değerlendirilecektir. Üniversiteler çözümün parçası olmalı savsözünden dolayı, bütün öğrencilerin katıldıkları bu derslerin, eğer kaldırılamıyorsa en verimli ve en etkin biçimde sürdürülmesinin olanakları yaratılmalı; çünkü, hiçbir dersin bu kadar sayıda öğrenci ile buluşma olanağı yoktur. Eğer YÖK temel yasasında vurgulanan hedefler, ulaşılmak için konulmuşsa, bu dersler çok etkin ve üniversiteye uygun yapılandırılabilir. Öneri: Uygulamaların da yol göstericiliğinde, üniversite ve üniversite anlayışı ile çok da örtüşmediği anlaşılan İKİNCİ ÖĞRETİM kaldırılmalı. Öğretim elemanlarının üniversite ile olan ilişkilerinin sorgulanır olmasının nedeni olarak görülebilecek ders ücreti uygulamasına da son verilmeli. Bu adımlar diğer akılcıl adımların da öncüsü ve üniversitelerimizde Bologna Süreci kapsamındaki gelişmelerle örtüşen bir adım olacak. Eğitim fakültelerinin yeniden düzenlenmesi Prof. Dr. Emrullah Güney, Dicle Üniversitesi, Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi, eguney@dicle.edu.tr H er şeyden önce ders süresi yetersizdir. Eylül ayı ortalarında derslerin başlayacağı belirtilse de, bu hiçbir zaman gerçekleşmez. Dersler ancak Ekim ayının ilk, bazen ikinci haftasında başlar. Arasınavlar sırasında, öğrenci sürekli baskı yapar, sınavının olduğunu belirterek, öğretim elemanının ders işlemesine engel olur. Dönem sonu sınavlarından sonra tatil başlar. İkinci dönem Şubat ayı ortalarında başlarsa da, kayıt haftasında yine dersler yapılamaz. Özetle, 365 gün içinde, ancak 6070 gün ders yapılabilir. Bu süre, öğretmen adaylarının eğitimi söz konusu olunca kesinlikle yeterli değil. Bu nedenle, nitelikli öğretmen yetiştirildiği ileri sürülemez. Girdiğim bütün derslerin kitaplarını hazırlayıp yayımlattığım halde, öğretmen adaylarını eğitim yaşamına tam donanımlı olarak hazırladığımız savında olamam. Süre azlığı yanında tam donanımlı, pedagojik formasyon verilmiş nitelikli ders verenlerin yetersizliği de önemli bir sıkıntıdır. Ne yapalım da, eğitim fakültelerini başarılı öğretmenlerin yetiştirildiği birer eğitim ocağına, gerçek birer pedagoji enstitüsüne dönüştürelim? Tezsiz Yüksek Lisans yapmış olarak mezun olan öğretmen adaylarının bilgi birikimlerinde, eğitselkültürel donanımla TARTIŞMAEDİTÖRE MEKTUP
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle