20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BİLİM TARİHİ HUKUK POLİTİKASI Hayrettin Ökçesiz İstanbul’da İlk Hayvan Hastanesi 25 Nisan 1927 tarihli Cumhuriyet gazetesinden; [email protected] Hükümet, "Türkiye Hâkimler ve Savcılar Birliği Kanunu Tasarısı"nda "Hâkim ve savcılar, dernek kurucusu ve üyesi olamazlar. Ancak, resim, müzik, heykel gibi güzel sanatlar ile spor alanlarında kurulmuş derneklerin kurucusu ve üyesi olabilirler" diyerek hangi görküşte olduğunu ortaya koydu,,, Ş CBT 1046/15 6 Nisan 2007 ehremaneti’nin (Belediye) uzun zamandan beri Fatih’te inşa etmekte olduğu hayvan hastanesi dün merasimle açılmıştır. Küşad resminde (açılış töreninde) Şehremini Muhiddin Bey ile Cemiyeti Umumiyei Belediye azaları, emanet erkânı ve şehrimizdeki baytarlar hazır bulunmuşlardır. Saat 16’00da şehremini Bey, Cemiyeti Umumiyei Belediye azalarıyla birlikte hastanenin önüne gelmiştir. Bu esnada emanet Umuru Baytariye (veterinerlik işleri) Müdürü Esad Bey bir nutuk irad ederek hastaneyi açmak için çalışan şehremini ile tahsisatı veren Cemiyeti Umumiyei Belediye azalarına teşekkür etmiştir. Esad Bey müteakıben hastanenin yapacağı işlerle, şehre olan faydalarını izah ederek demiştir ki: " Halkın her nevi hasta hayvanlarının meccanen (parasız olarak) muayene ve tedavisi maksadıyla tesis edilen bu fenni müessese, şehrimizin bu ana değin her nasılsa nazarı dikkate alınamamış olan esaslı bir ihtiyacını tesviye edeceği (karşılayacağı) gibi, tababeti baytariyeyi (veteriner hekimliğini) bugüne kadar icabı Belediye Başkanı Muhiddin Bey, ilk hayvan hastanesinin derecede takdir edeaçılışını yaparken memiş olan halka da bir numune olacaktır. Şimdiye kadar müracaat edecek bir menbaı şifa (tedavi kurumu) bulamadıklarından dolayı hasta hayvanlarının tedavisi için nalbantlara müracaattan başka yapacak bir şey bulamayan ve bu suretle evlad ü ıyalinin (çoluk çocuğunun) maişetini tedarike medar (yarayan) canlı sermayesinin mahv ve helakına yüreği yanarak şahit olan halk, gitgide ihtiyaç nisbetinde tevsii (genişletilmesi) tabii bulunan bugünkü şu küçük müessesede hastalarına derman buldukça, ilim ve fenne itimadı artacak ve tababeti baytariyyenin kıymeti ve zaruri lüzumu daha iyi anlaşılacaktır. Hayvanların birçok hastalığı vardır ki, bunlar gerek canlı hayvandan ve gerek (et, süt, sucuk, pastırma, ilh.) gibi madde ve hayvan mahsullerinden insanlara geçerek (şarbon, ruam, verem gibi) öldürücü neticeler doğuracak hastalıklara sebep olur. İşte bu hastane ve bunun dahilindeki laboratuvar, şehrin bu husustaki sıhhi ihtiyaçlarını da temin edecektir. Müessesenin resmi küşadının icrasını muhterem şehreminimizden istirham ederim." Müteakıben Şehremini Muhiddin Bey de hülasaten demiştir ki; " Hastane şehrin ihtiyaçlarını tamamıyla tatmin edecek kadar büyük olmamakla beraber istikbal için bir ümit menbaı (kaynağı) olduğundan ehemmiyete şayandır. Memleket için hayırlı olmasını temenni ederim." Muhiddin Bey bu sözlerden sonra ilerlemiş ve bir tepsi içinde duran makası alarak kapıda gerili olan kırmızı beyazlı kurdeleyi kesmiştir. Bundan sonra hazır bulunanlar hastaneyi gezmişlerdir. Hastanede emrazı sariye (bulaşıcı hastalıklar) koğuşu, nalbanthane, emrazı dahiliye koğuşu, laboratuvar, eczane, baytar odası, ameliyathane, ahırcı odası ve emrazı hariciye koğuşu daireleri vardır. Ameliyathanede otomatik bir travay bulunmaktadır. Bu travayda hayvanlar kımıldanmadan ameliyat olacaktır. Diğer dairelerin de bütün hazırlıkları tamam olup temizlikleri şayanı zikrdir (söz etmeye değer niteliktedir). Hastanenin laboratuvar şefliğine muallim Mehmet Halit, baytarlığına muallim Salih Zeki beyler tayin edilmiştir. Bunlardan başka iki nalbant ile dört de ahırcı alınmıştır. Hayvanlar şimdiye kadar ahırlarda ameliyat edilmekte ve sari (bulaşıcı) hastalıkları diğer hayvanlara da geçirmekte idiler. Hastane bu suretle çok faydalı olacaktır. Hastaneye bugünden itibaren hasta kabul olunacaktır. Dünkü resmi küşatta hazır bulunanlara bir de çay ziyafeti verilmiş, müteakıben hazır bulunanlar dağılmışlardır. Hazırlayan: Osman Bahadır Yarsav’ı Kapatmalı mı? "Öte yandan; gerek anayasamızda gerekse Dernekler Kanunu’nda yapılan değişikliklerle, herkesin önceden izin alınmaksızın dernek kurma ve bunlara üye olma ya da üyelikten çıkma hürriyetine sahip olduğu hüküm altına alınmış ise de, anayasanın 33’üncü maddesinin altıncı fıkrasında, getirilen bu hürriyete, Silahlı Kuvvetler ve kolluk kuvvetleri mensupları ile görevlerinin gerektirdiği ölçüde devlet memurları bakımından kanunla sınırlamalar getirilmesine engel bulunmadığı açıkça vurgulanmıştır. Hiç şüphesiz yargı erkini kullanan hâkim ve savcıların örgütlenmeleri önem arz etmektedir. Ancak örgütlenme biçimi belirlenirken mesleğin gerektirdiği hassasiyetlerin dikkate alınmasının daha da önemli olduğu izahtan varestedir. 1970’li yıllarda kamu personelinin siyasi düşünceye, etnik temele ve dini görüşe göre ayrışan örgütsel yapılanmalarının demokratik ve laik cumhuriyetimizi ve devletimizin üniter yapısını ne denli tehdit ettiği hafızalardadır. Yargı mensupları arasında ayrışmalara neden olabilecek bu tür yapılanmaların çok daha vahim sonuçlar doğuracağı şüphesizdir. Bu itibarla, hâkim ve savcıların Türkiye Barolar Birliği, Türkiye Noterler Birliği, Türk Tabipler Birliği gibi tek çatı altında güçlü bir örgüt yapısına kavuşmalarını teminen, anayasanın 33’üncü maddesinin altıncı fıkrası uyarınca dernek kurma özgürlüğüne sınırlama getirilmiş, hâkimlik ve savcılık mesleğinin niteliği gereği hâkim ve savcılar ancak, resim, müzik, heykel gibi güzel sanatlar ile spor alanlarında kurulmuş derneklerin kurucusu ve üyesi olabilecekleri, bunlar dışındakilere kurucu ve üye olamayacakları ifade edilmiştir." 7 Mart Perşembe günü TBMM Adalet Alt Komisyonu’na gönderilen "Türkiye Hâkimler ve Savcılar Birliği Kanunu Tasarısı"nda hükümet böyle düşünüyor! Tasarı gerekçesinde böylesine ilginç sözlerin sarf edilmesine dayanak oluşturan ve kafa yapısını ortaya koyan turnusol kâğıdı, tasarıdaki şu hükümdür: "Geçici Madde 3 (1) Hâkim ve savcılar, dernek kurucusu ve üyesi olamazlar. Ancak, resim, müzik, heykel gibi güzel sanatlar ile spor alanlarında kurulmuş derneklerin kurucusu ve üyesi olabilirler. (2) 2. maddenin (ç) bendinde nitelikleri sayılanlar tarafından birlik ile aynı veya benzer amacı gerçekleştirmek amacıyla kurulmuş derneklerin tüzel kişilikleri, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren kendiliğinden sona erer." YARSAV (Yargıçlar ve Savcılar Birliği) bu sırada aralarında "Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu"nun seçilmiş üyelerinin, Danıştay ve Yargıtay üyelerinin de bulunduğu, 501 kurucu üye ile kurulan ve kısa sürede üye sayısı 800’ü aşan, "Dünya Yargıçlar Birliği"ne üyeliği kabul aşamasında olan bir dernek… YARSAV’ın internet sitesinden (http://www.yarsav.org.tr) bu tasarının anlamsızlığına, haksızlığına, yanlışlığına ve tehlikesine ilişkin daha pek çok şeyi öğrenebiliyoruz. Mahkeme kararı yerine sözde genel, ama aslında özel bir kanun hükmüyle bir derneği kapatma girişimi hukuka bağlılığın içtenlik derecesini gösteren ilginç bir yeltenmedir. Yargıç ve savcıların kendi temel hak ve özgürlüklerini koruma savaşımında yürütme ve yasamanın saf sıklaştırarak bir temel hakkın ve özgürlüğün özüne dokunmaya niyet etmesi, hikâyesi çok öncelere giden ve bugün ülkenin o nedenle başka ağır sorunların derin sancısını çektiği bir başka temel ilkenin ihlaline dayanmaktadır. Yürütme ve yasamanın bu denli birbirlerinin yerine iş görebildikleri bir çarpıklık ancak bu ilkenin çiğnenmesiyle ortaya çıkabilirdi. Yönetimde istikrarın temsilde adaletin bertaraf edilmesi ile gerçekleşebileceğini düşünenlerin bugün gerçek istikrarın adaletle olanaklı olduğunu kavramış olmaları gerekiyor. Nemo dat, quod non habet (Dig. 50, 17, 54, Ulpian) – Kimse kendisinde olmayan bir şeyi başkasına veremez! Haklar için söylenen bu söz özgürlükler için de geçerli olmalıdır. Adalet tanrıçasının hizmetkârları İnsan’ın ayakları üzerine doğrularak yürümesinin hukuksal ve siyasal anlamını, başlarını aynı güneşe doğru kaldırdıkça daha iyi görüp kavrayabileceklerdir. YARSAV böyle bir başkaldırıdır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle