Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
BİLİM DÜNYASINDAN K I S A BEYNİMİZDE DİN BÖLGESİ YOK Rahibelerle yapılan deneylerde, dini deneyimler sırasında çeşitli beyin bölgelerinin aynı zamanda etkinleştiği görüldü. Rahibeler dini deneyimler sırasında tek bir beyin bölgesiyle düşünmüyorlar. Beyinlerinde, örneğin duygulardan sorumlu beyin bölgesi de etkinleşmekte. Sonuç, 15 rahibeyi inceleyen Kanadalı bilim adamlarına ait. Rahibeler, Tanrıyla birleştiklerini hissettikleri zaman bilim adamları, beyin etkinliklerini fonksiyonel manyetik rezonans tomografisiyle incelemişler. Bilim adamları rahibeleri, ibadet sırasında deneye ikna edemeyince, onlardan daha önceki deneyimlerini düşünmelerini istemişler. Bu durum güncel bir mistik deneyimle karşılaştırılabilir diyor araştırmacılar. Kimi bilim adamları daha öncele H A B E R L E R yımlanan araştırma yazısına göre tüm maymunlar ve bir yaşındaki çocuklar obje değiştirilse bile sadece yerini akılda tutuyorlar. Oysa üç yaşındaki çocuklar objeyi akıllarında tuttukları için nerede olursa olsun onu bulabiliyorlar. Buradan anlaşıldığı üzere yalnızca insandaki zihinsel gelişim, strateji değişikliğine izin vermekte. İnsandaki eşsiz bilişsel gelişim, üç yaşından itibaren atalarımızdan "miras kalan" stratejiyi terk ediyor diyor bilim adamları. H5N1 virüsünden üretilen aşı, diğerlerine ise Plasebo aşılamışlar. Gerçek aşıyla aşılanan denekler farklı gruplara ayrılarak 1,25, 2,5 5 veya 10 mikrogramlık dozlar verilmiş. Aşı maddesi ayrıca bağışıklık sistemini uyaran alüminyum hidroksitle de karıştırılmış. Bilim adamlarının The Lancet dergisinde yayımlanan raporlarına göre en fazla antikor 10 mikrogramlık dozda oluşmuş. Alüminyum hidroksit gerçi, ağrı, şişme ve ateş gibi istenmeyen yan etkileri de beraberinde getirmekte ama bunlar Plasebo grubundakinden fazla değil diyen bilim adamları şimdi yeni aşıyı çocuklarda ve yaşlılarda deneyecekler. YAPAY KALP ONAYLANDI Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) dünyanın ilk yapay kalbini onayladı. Ancak AbioCor olarak adlandırılan yapay kalp uzun vadeli bir çözüm olarak kabul edilmemekte. FDA, yapay kalbi, AbioCor’un 14 hasta üzerinde denenmesiyle elde edilen verilere dayanarak onayladı. Yapılan açıklamada: "Alet, bazı durumlarda hastanın yaşamını birkaç ay da EN İLKEL ATALARIMIZ NASIL DÜŞÜNÜYORLARDI? Alman bilim adamlarına göre: insansı maymunlar ve çocuklarla bir arama oyunu oynayarak... Bir objeyi yeniden bulabilmek isteyen bir yaşındaki çocuklar ve insansı maymunlar, nereye saklandığını akıllarında tutarken, objenin neye benzediğini unutuyorlar. Bilim adamları bu stratejinin ha uzatarak ailesiyle ve dostlarıyla biraz daha vakit geçirmesine izin vermekte" deniyor. Ancak bu arada yapay kalp taşıyan hastaların hepsi yaşamını yitirdi. Yapay kalp en fazla 17 aylık bir yaşam süresi vermiş. Dünyanın ilk yapay kalbi özellikle bağışıklık sistemleri, organ nakli için zayıf olan hastalar için düşünülmüştü. Yapay kalbin içindeki pil, hastaya bir saatlik hareket imkânı sunuyor. Bir saatten sonra pilin yeniden şarj edilmesi gerekmekte. AbioCor’un yaklaşık olarak 200.000 Avro civarında olacağı tahmin edilmekte. elektronik KESMEŞEKERİ BÜYÜKLÜĞÜNDE PROJEKTÖR Cihaz henüz yeşil renkleri yansıtmıyor ama konsept bu tür aletlerin ne kadar küçültülebileceğini gösteren iyi bir örnek. Sadece tek bir aynası bulunan minik lazer projektörünün prototipi Dresden Fraunhofer Fotonik Mikro Sistemler Enstitüsü (IPMS) ve Fraunhofer Deneysel Optik ve Mekanik Enstitüsü’nde (IOF) tanıtıldı. Prototip, aynayla, projeksiyon alanını televizyondakine benzer bir şekilde çizgiler halinde göstermekte. Oysa bildik projektörlerin çok sayıda aynası vardır. Aynaların açılıp kapanmasıyla, perdede koyu veya açık noktalar oluşur ve bunlar renk diskiyle görüntüyü yansıtırlar. Bu zahmetli konstrüksiyon, aletlerin fiyatını ister istemez yükseltmekte. Yeni projektörün tek aynası iki eksende eğimli. Ve bildik yüksek basınç lambası yerine lazer ışığı veren minik diyotlarla çalışıyor. Diyotlar minik aletin içine yerleştirilecek kadar küçültülebilmiş ancak şimdilik yeşil rengi yansıtmıyorlar. Halihazırdaki lazer tekniğiyle bir projektör 10x7x3cm kadar küçültülebilmekte ve mini projektörler dizüstü bilgisayarı, cep telefonu, kamera ve benzer aletlerde kullanılacak. ri, dini tecrübelerden sorumlu olan bir beyin bölgesinin bulunabileceğini düşünmüşlerdi. Oysa fonksiyonel manyetik rezonans tomografisiyle yapılan son deneylerle, dini tecrübeler sırasında aynı zamanda çok sayıda beyin bölgesinin etkinleştiği anlaşılmış. Bu beyin bölgelerinin gündelik yaşam içindeki birçok davranış sırasında etkinleşenler olduğunu gören bilim adamları, beynimizde dini inanç bölgesi diye bir şey yok diyorlar. DÜŞÜK DOZDA ETKİLEYEN KUŞ GRİBİ AŞISI Bugüne kadar üretilen aşılar olası bir pandemide yeterli olmayacak. Bilim adamları şimdi düşük dozda etkiyen bir aşı geliştirdiler. Tüm dünya için bir tehdit oluşturan kuş gribi salgınına karşı etkili bir çözüm arayışında olan bilim adamları yeni aşıyı Çin’de denediler. Açıklamalara göre yeni aşı düşük dozda aşılandığında bile H5N1 virüsüne karşı antikor oluşmuş. Pekin’deki ÇinJapon Dostluğu Hastanesi’nde Jiangtao Lin ile çalışan bilim adamları 120 kişiden bazılarına etkisizleştirilmiş maymun ve insanın ortak atası olan insansıların besin arayışında geliştiğini düşünüyorlar. Fakat günümüz insanı üç yaşından itibaren daha farklı davranıyor. Leipzig MaxPlanck Evrimsel Antropoloji Enstitüsü (MPI Eva) bilim adamları, çocuklarla, şempanzeler, Bonobo maymunları, goril ve orangutanlarla bir tür saklama oyunu oynamışlar. İlk başta objenin yeri değişmemiş, ama bunun yerine tahta parçası yerine taş konmuş. Daha sonra ise objenin yerini değiştirmiş araştırmacılar. Eğer tüm maymunlar ve çocuklar aynı stratejiye göre hareket ederlerse, bunun aşağı yukarı 15 milyon yıl önce soyu tükenen ortak atamıza uzandığı ortaya çıkacaktı. Current Biology dergisinde ya CBT1018/4 22 Eylül 2006