01 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Biyoteknolojide büyük fırsat eleceğin bilim dalı olarak nitelendirilen, ancak insanlık tarihi kadar eskilere dayanan bir alan BİYOTEKNOLOJİ .. Tarımsal Biyoteknoloji, Endüstriyel Biyoteknoloji, Gıda Biyoteknolojisi, Tıbbi Biyoteknoloji, Farmasötik Biyoteknoloji, Çevre Biyoteknolojisi, Biyogüvenlik v.b gibi hepsi de son derece önemli alt dalları bulunuyor. Günümüzde, gelişmiş ülkeler biyoteknoloji konusunda ulusal politikalar geliştiriyor, Avrupa Birliği 6. ve 7. Çerçeve programlarında bu alana geniş bir bütçe ayrılıyor. Biz de buradan yola çıkarak özellikle Tarımsal Biyoteknoloji alanında çalışmalar yapan bir şirketi sayfalarımıza konuk ettik. Simbiyotek Biyolojik Ürünler, 2004 yılında kurulan henüz çiceği burnunda, gencecik bir şirket. Şirketin kurucu ortaklarından ve halen Yönetim Kurulu Başkanlığını yürüten Dr. Talat Çiftçi’ye sorularımızı yönelttik. Sayıları az da olsa, Türkiye’de de biyoteknoloji şirketleri kurulmaya başladı. "Simbiyotek Biyolojik Ürünler" şirketi bunlardan biri. 2004 yılında kurulan henüz çiceği burnunda, gencecik bir şirket, ama üniversiteler ve yerel yönetimlerle ortak projeler yapıyor ve yeni ürünler ortaya çıkartıyor.. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Talat Çiftçi’ye sorularımızı yönelttik. Özlem Yüzak G luşlar arasındayız. Yaşama geçirdiğiniz somut bir projelerinize örnekler verebilir misiniz? ArGe aşamasından ürün haline getirdiğimiz birçok proje var. Bazı ürünler için patent müracaatları da yapmaktayız. Ürünlerimizden örnekler vermek gerekirse; hayvan yemine katılan mikroorganizmalar, tohum ve fidelerle birlikte kullanılan mikroorganizmalar, yem veya gıda üretiminde kullanılan aşılar ve arıtma tesislerinde kullanılan mikrobiyal ürünleri sayabiliriz. Bir diğer deyişle kültür, probiyotik ve benzeri ürünlerin geliştirilmesi ile ilgileniyorsunuz. Bu çalışmalar ArGe olarak da tanımlanabilir mi? Aslında yaptığımız işler çoğunlukla ileri teknoloji gerektiren ve ArGe niteliği olan çalışmalar. Bunun için de sahip olduğumuz insan kaynağı büyük önem taşıyor. Simbiyotek dar ama son derece nitelikli bir kadro ile ArGe, ürün geliştirme ve üretim için çalışıyor. Ayrıca, Simbiyotek üniversiteler ve araştırma merkezleri ile çeşitli projelerde işbirlikleri yapıyor. Ege, Trakya, Sabancı ve İstanbul Teknik Üniversiteleri ve bazı araştırma merkezleri ile çeşitli projeler yapıyoruz. Örneğin, ürettiğimiz bazı mikrobiyal ürünlerin sera denemelerini Ege Üniversitesi’nde gerçekleştirdik. Sabancı Üniversitesi ile işbirliği içinde Çevre ve Tarımsal Biyoteknoloji alanında projeler yapıyoruz. Çevre kirliliği, özellikle evsel ve endüstriyel atıklarla özdeşleşmiş bir sorun olarak karşımızda durmaktadır. Sizce bu sorun nasıl aşı lır? Biyoteknolojinin bu alanda rolü ne? Bilindiği gibi büyükşehirlerde yaşayan nüfus, kişi başına günde yaklaşık 1 kg Evsel Katı Atık (yani çöp) ortaya çıkıyor. Evsel katı atıkların, toplanması, taşınması ve yok edilmesi çok zor ve pahalı bir iş. Doğa’dan esinlenen biyoteknolojik süreçlerle, bu maddeler çürütülerek bir çeşit gübreye dönüştürülebiliyor. Bu işlemler sonucunda ortaya çıkan ürüne kompost adı veriliyor. Kompost, tarım ve orman alanları ile parklarda gübre olarak kullanılabiliyor. Bu nedenlerle, evsel katı Atıklardan kompost üretilmesi günümüzde tercih edilen çevre dostu bir yaklaşım. Bu konuda çalışmalarınız var mı? "İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kemerburgaz Kompost Tesisinde Üretilen Kompostun Bitki Yetiştiriciliğinde ve Çim Sahalarda Dr. Talat Çiftçi bir televizyon programında "Simbiyotek" şirketi ne tür çalışmalar yapıyor? Simbiyotek, isminden de anlaşılacağı gibi, Doğa’da çeşitli canlılar arasında görülen, türler arasında karşılıklı destek, yani simbiyosis’e dayanarak yeni ürünlerin geliştirilmesini hedeflemektedir. Bu amaçla Simbiyotek, organik ve sürdürülebilir tarım ve hayvancılık ile bunların devamı olan gıda sektörlerine yönelik çalışmalar yapıyor. Bu sektörlerde doğal ve çevreye dost maddelerin kullanılması giderek artıyor, hatta kimi durumlarda tek seçenek olarak ortaya çıkıyor. Örneğin, organik tarımda kimyasal ilaç kullanımına izin verilmediği için, zararlı organizmalara karşı biyolojik savunma (biyokontrol ajanları) yöntemleri kullanmak yegane seçenek. Bir diğer örnek ise, kısa bir süre sonra tavukçulukta yemlere konulan antibiyotiklerin kullanımı yasaklanacağı için doğal mikrobiyolojik seçeneklerin (probiyotikler olarak laktik asit kültürleri) önem kazanacak olması. Simbiyotek’in hedefi,Türkiye’de halen kullanılan ve gelecekte kullanılabilecek mikrobiyolojik ürünleri yerel kaynaklardan elde etmek, geliştirmek ve üretmek. Tarım ve hayvancılıkta görülen çeşitli sorunların mikrobiyolojik ürünlerle giderilmesinde kullanılan kültürlerin kaynağı çok önemli. Biz, genetik değişiklik yapmadan, sadece Doğa’dan elde edilen kültürlerle, tarım, hayvancılık, gıda ve çevre alanlarında çalışmalar yapıyoruz. Biyoteknolojik yöntemlerle, mikroorganizmalar ve onlardan elde edilen çeşitli ürünler üretiyoruz ve Türkiye’de konusunda özgün ve yerel üretim yapan ender kuru Organik Gübre Olarak Kullanılabilirliğinin Araştırılması’’ projesi İSTAÇ, İBB Çevre Koruma ve Atık Maddeleri Değerlendirme San. ve Tic. A.Ş., için Sabancı Üniversitesi önderliğinde, İstanbul Teknik Üniversitesi Çevre MühendisliSimbiyotek, ği ve Simbiyotek Biyolojik Ürünler Sanayi ve Ticaret hayvan yemine A.Ş.’nin desteği ile yapılan çakatılan mikrolışmaları kapsıyor. Sabancı Üniversitesi, özellikle toprak ve bitorganizmalar, kisel uygulamalar, İTÜ Çevre tohum ve fideMühendisliği Bölümü kompost lerle birlikte üretim teknolojileri, Simbiyotek A.Ş. ise mikrobiyal teknolokullanılan mikji ve ürün geliştirme konularınroorganizmada faaliyet gösteriyor. Türkiye, biyoteknolojide neler gıda üretiminyapılabilir ve ne tür destek mekanizmaları gerekiyor? de kullanılan Günümüzde Biyoteknoloji aşılar ve arıtalanında bütün Dünya için bazı ma tesislerinfırsat pencereleri açıldı. Pekçok üniversitemizde ve sanayi kurude kullanılan luşlarımızda bu fırsatları değermikrobiyal lendirebilecek yetkin uzmanların olduğunu hepimiz biliyoruz. ürünler üretti.. Ne yazık ki bu alanda akademik ve sinai hedefleri birleştiren projelere pek rastlamıyoruz. Akademik ve sinai kimliği olan bir takımız. Bu nedenle, üniversitelerle işbirliklerinin başarılı olabildiğini görüyoruz. Bu heyecanı paylaşan ve işbirliği yapabilen yeni nesil akademisyen ve sanayicilerin ortaya çıktığını görüyoruz. Hepimize, yeni nesil Biyoteknoloji uzmanlarının daha iyi yarınlara doğru gidişine destek olmak düşüyor. lar, yem veya CBT 1004/7 16 Haziran 2006 ARGEŞİRKETLER
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle