25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Bilime destek Radyasyon Uludağ Üniversitesi'nin sosyal bılımler alanında düzenlediği " 1. UlusaJ Genç Bilim adamlan Sempozyumu" so na erdi. Uludağ Üniversitesi'nin 35 yaş ve altındaki genç sosyal bilimcileri teşvik etmek amacıyla "Değişen Dünyada Türkiye'nin Önemi" ana başlığı altında düzenlediği sempozyumda toplam 28 üniversiteden 47 hildiri sunuldu. İki gün süren sempozyum boyunca genç bilim adamlarını dmIeyen bilim kurullan, iki kategoride ödüle değer bildirileri de belirledı. Bilim kurııllarının yaptığı değerlendirmeye göBirincllere ödüllerini Sampozyum re, "Türkiye'nin Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. sosyokültürel ve Merih Yurtkuran verdi. sosyoekonomik yapısı" kategorisinde, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden Arş. Gör. Engin San birinci. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi'nden Dr. Mehmet M. Marin /Arş. Gör. Mustafa Çolak/Arş. Gör. Tuğba Yolcu ikinci; Uludağ Üniversitesi lİBF'den Arş. Gör. Şenol Baştürk üçüncü oldu. Bu kategoride Erciyes Üniversitesi Nevşehir IİBF'den Yard. Doç. Dr. Şevki Özgener ile Anadolu Üniversitesi iletişim Fakültesi'nden Yard. Doç. Dr. Nezih Orhon'un bildirileri de mansiyona değer bulundu. Sempozyuında, "Türkiye'nin Jeopolitik, Jeostratejik, Jeoekonomik Durumu ve Önemi" kategorisinde bildiri sunan Işık Ünıversitesi'nden Arş. Gör. Inci Taşdemir birinci; Uludağ Üniversitesi İİBF'den Arş. Gor. Banş Özdal ikinci; Gazi Üniversitesi Endüstriyel Sanatlar Eğıtım Fakültesi'nden Öğr. Görevlisi Orhan Erden üçüncü oldu. Bu dalın mansiyona değer bfldirilerını ise, Uludağ Üniversitesi İİBF'den Arş. Gör. Çiğdem Aydın Koyuncu, Gebze Yüksek Teknoloji Enstıtüsü'nden Arş. Gör. Cökmen Kılıçoğlu /Arş. Gör. Serkan Kekevi sundu. ödül biiimciiere Cep telefonlarındaki C nım hücreleri etkiliyor den Bo Sernelius hücrelerin yalıtka özelliklerinden yola çıkarak bir ınod oluşturdu. Su moleküllerınde hücrele birbirlerine çektiğine ınanılan ve va der VVaals güçleri olarak bilinen artı \ eksi elektrik akımlı kutuplar vardır. B güçler genelde son derece etkisizdirle İki alyuvardan oluşan olabildiğiı ce basitleştirilmiş bir ınodelden yararl; nan ve farklı ışınım frukanslarının y; rattığı elektromanyetik alanların b güçler uzerındeki etkisini araştıra Sernelius hücrelerin içindeki su nıol< küllerinin artı ve eksi kutuplarıyla ışın mın oluşturduğu dalğalı çekim alanır aynı hizaya çekmeye çalıştıklarına k nık oldu. Böylece, tüm kutuplar sonund. aynı doğrultuya yönelıyor ve buııa bağ lı olarak Van der VVaals güçlerinin da ha da etkili olmaları sağlanıyordu. Sernelius'un elde ettiği bulgulara gore, cep tele fonlarında kullanılan hemen hemen eşit olan 850 me gahertzlik alanlarda çekim güçleri birdenbire mikro nevvton gücünde bir etki yaratmaktaydı. Etkinin bü yüklüğünde meydana gelen yaklaşık 11 dizilik bu ar tış'hiç beklenmedik bir sonuçtu. Sernelius'un bu araş tırması yalnızca kuramsal nitelikte olup, cep telefonla rından kaynaklanan ışınımın zararlı olabileceği yönün de somut bir kanıt sunmaktan yoksun. Gelgelelim, bu etkinin deneylerle de doğrulan ması durumunda ışınımın dokular uzerındeki etkisiyle ilgili bir açıklamanın temelini oluşturabilir. RitaUrgan Kaynak: New Scientist. 10 Nisan İsveç'te yapılan araştırma, cep telefonlanndan aldığımız ışınımın hücrelerin birbirleri arasındaki ilişkilerde çarpıcı bir ariışa neden olduğunu kuramsal olarak gösterdi. |ep telefonlarının yaydığı ışınım kansere, ya da başka hastalıklara 'yol açabilir nıı? Çok sayıda araştırmacı oyle olduğunu düşünmekle birlikte, cep telefonlarının, bırakın zarar vermeyi, biyolojik dokuları etkilediği yöniinde bile bugüne dek sotnut bir kanıt elde edilemediğine dikkat çekıyordu. isveç'te yapılan bir araştırma şimdı bu soruya olası bir yanıt getirerek. cep telefonlanndan kaynaklanan ışınımın hücrelerin birbirlerine uyğuladıkları güçlerde çarpıcı bir artışa neden olduğunu ortaya koyuyor. Bu konuda yaygın olan görüş radyo dalgalarının ancak kimyasal bağları yok edebılecek güce sahip olmaları ya da mikrodalgalar gibi dokuyu ısıtmaları durumunda hücreye zarar verebilecekleri yönünde. Ne var ki, cep telefonlarının yaydığı ışınımın bu etkilerden herhangi birini yaratamayacak denli ğuçsüz olduğu belirtiliyor. Britanya hükümeti tarafından desteklenen Mobil Telekomünikasyon ve Sağlık Araştırma Programı kapsamında mikrodalgaları ınceleyen Lonclra King's College uzmanlarından Camelia Gabriel, bugüne dek bu konuda çeşitli görüşlerin ortaya atıldığına, ancak henuz kanıtlanmış bir düzenek bulunnıadığına parmak basarak, ışınımın sağlığa zarar verdiğine inananlar için tek çıkar yolun alternatif bir düzenek bulmak olduğunu belirtiyor. HENÜZ KURAMSAL BİR ÇALIŞMA Şımdı İsveç Linköping Üniversitesi fızikçılerin Tıp Araştırmaları Enfeksiyonlar kan gruplarındaki farklılığa ışık tutuyor nsanlar A, B, AB, ya da O olarak bilinen dört farklı kan grubundan birini taşırlar. Her kan grubunun dünya üzerindeki yayılımı da farklılıklar gösterir. Loııdra Unıversity College araştırmacılarından Robert Seymour ve arkadaşları bu farklılığın virüs ve bakterılerden kaynaklanan enfeksiyonlar sonucunda orlaya çıktığını kanıtlamak içın matematiksel bir ınodelden yararlandılar. Buna göre, viruslere bağlı enfeksiyonların yoğun oldugıı topluluklarda en sık rastlanan kan grubu 0 ıken, hakterilerden kaynaklanan enfeksiyonların yoğun olduğu topluluklarda A ve B grupları ağır ha.sıyor. Elde edıleıı bu bulgular guıuıınüz dünyasında görülen kan grubu dağıhmlarıyla çok yakııı benzerlikler sergiliyor. Viıü.slere bağlı enteksiyonlar kandaki I antikorlardan oturu O grubunun daha sık görülmesıne yol açıyor. A grubu kanı olanlarda B'ye karşı antikorlara, B grubu kanı olanlarda A'ya karşı antıkorlara, () grubundakilerde her ıkısine, AB grubundakilerde ise hiçbirine rastlanmıyor. Bu durum virüsleriıı aktarımını etkiliyor. Ekibiıı üyelermden Kenth Gustafsson, kısa bir sııre once kızamık vırüslerinin bulaştıkları hucrelerden dışarıya çıktıklarında farklı kan gruplarına özgu bıı kimyasal taşıdıklarını ortaya koydu. Virüsler bu kimyasalları hücrenin yüzeyindekı proteınlere ilişik şe ker moleküllerini kopyalanıak suretıyle ure tiyorlardı. Bu da virusleri farklı kan grubuna sahip kişilerdeki antikorların saldırılarına duyarlı kılıyordu. Gustafsson A ve B grubu hücrelerinden çıkan vıruslerin, A ve B gruplarına özgü kimyasal ozellikler taşıyan moleküllere karşı etkili antikorlar içermesı yüzünden, O grubu kanla etkisiz duruma geldiklerıne tanık oldu Gelgelelim, A ve B grubu kanlar O gruhundan kaynaklanan viruslerı etkısız duruma getirmekten yoksundu. Gustafsson ve arkadaşları bu bulguları modele uyguladıklarında 0 kan grubuna sahip kışilerin A ve B grubundakılere virüs aktarmada başarılı olduklarını, ancak bu kışilerin öteki kan gruplarına bulaşan virüslere karşı çok daha iyi korunmuş olduklarını ortaya çıkardılar. Bu da, virüsleriıı tek musibet olması durumunda, yalnızca O grubu kanı olanların buna daha uzun sure dayanacakları anlamına gelıyor. Ne var ki, gerçekte durum hiç de öyle olmadığından öteki kan gruplarım O grubundan ustun kılan kımı cizellıklere sahip oldukları düşünüluyor. Model bakterılerin biı toplulukta ağırlıklı olan kan gruhuna özgü şekerlere ilişmek üzere evrildiklerini ortaya koyuyor. Öyle kı, () kan grubunun ağırlıklı olduğu toplumlarda bakteriler öncelikle bu kan grubundan olan kişileri hedef alıyor. New Scientist, 17 Nısan 896/2 22 Mayıs 2004
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle