Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bilim Tarihi duyuyordu ama özellikle de jeolojiye. Coğrafi bölgeleri belirlemeyı öğrendikten sonra henüz 23 yaşındayken madenler idare müdürü oldu ve ülkenin maden rezervlerini, kesin hesaplar ve modernleştirme önerileriyle daha verimli kullanılmasını sağlarken bir yandan da soluk maskesi ve madenci feneri geliştirdi. Annesi 1796 yılında, Humboldt'u finansal açıdan tamamen bağımsız kılacak bir mirası bırakarak yaşatna veda etti. Bu durumda Humboldt iki olanakla karşı karşıya kaldı: Ya bilgisini kullanarak parasını arttıracak ya da parayı kullanarak bilgisini arttıracaktı. O ikinci şıkkı seçerek 1799 yılında ilk büyük keşif gezisine çıktı. Arapça ve Farsça öğrenerek hazırlanmasına rağmen yaşıtı Napolyon'un o sıralarda Mısır seferinde olması nedeniyle piramitlere ulaşma inıkânı yoktu ve bu yüzden rotasını değiştirdi. seruvenc Alexande KRALI BÜYÜLEDİ İspanyol kralının huzuruna kabul edilen Humboldt, biraz da İspanyolca bilgisiyle kralı büyüleyerek Yeni Dünya'da İspanyol hâkimiyeti altındaki tüm bölgelere giriş izni almayı başarmıştı. Bu gezi Humboldt'un "Fausf'u, "Don Giovanni"si ve "Görelilik Kuramı" oldu. Beş yıl süren gezinin değerlendirilmesiyle Humboldt tam 30 yıl uğraştı. Gittiği her yerde insanoğlunun ufkunu genişlelmek için hayatını bile tehlikeye atarak bulduğu her taşı ve her bitkiyi topladı. 0nun için her şey önemli ve değerliydi. Generallerle eşlik edilen Napolyon yeni sefer planları yaparken, o Amerika'ya ayak bastığında doğaya hayran olmuş muhteşem bitkılerden ve birbirinden ilginç hayvanlardan kardeşi Wilhelm'e de söz etmeyi ihmal etmemişti. İçinde gece kuşlarının barındığı gizlerle dolu Guâcharo mağarasını bulduktan sonra Humboldt ilk büyük coğrafi araştırma için yola çıktı. Amacı Orinoco ve Amazon ırmak sistemleri arasında bir bağlantının bulunduğunu kanıtlamaktı. Bu güneye, Rio Negro'ya doğru akan bir kanaldı. Parazitler, sivrisinekler, haftalarca kurumayan giysilerle geçen bu yolculuğun sonunda Humboldt 3600 tür saptadı. Doğanın en büyük fatihi Doğabilimci ve evrensel bilgin Alexander von Humboldt, döneminin en ü'nlü dünya vatandaşıydı. Humboldt şimdi efsanevi Amerika gezisinîn 200. yılında örnek bir Alman olarak kutlanıyor. Humboldt son evrensel bilgindi, 200 yıl sonra bile bugün hâlâ aşılamadı. Elbette ki ayrı ayrı bilim dallanndaki uzmanlaşma patlaması nedeniyle hiçbir insan tüm bilim dallanna aynı anda vakıf olamaz. Ama bugün doğa bilimcilerini bütünlük modellerine sürükleyen disiplinlerarası projeler yeniden cazip hale geldi jk lexander von Humboldt bundan f \ tam 200 yıl önce beş yıllık Amerika A. ^.gezisinin ardmdan Avrupa kıtasına ayak bastığında, yeniden dirilen bir kahramaıı gibi karşılanmıştı. Dalıa önceleri Paris gazeteleri Kuzey Amerikan Kızılderilileri tarafmdan öldürüldüğünü yazmış, Hamburg Korrespondent ajansı da Acapulco'da sarı humma yüzünden yaşamın yitirdiğini bildirmişti çiinkü. Oysa Humboldt yaşıyordu ve tüm ihtişamıyla insanların karşısmdaydı. 35 yaşında romantik bir fatih gibi geri dönen Humboldt, halkları egemenliği altına almak yerine kelebek yakalamış, vahşi ormanlardaki nehirler üzerinde yolculuk etmiş ve o zaman dünyamn en yüksek dağı olduğu bilinen Chimborazo'ya tırmanmıştı. Humboldt aynı zamanda uç sporcu ve evrensel bir bilgindi. Humboldt bir kaşif, bir astronotn ve bir dünya vatandaşı o, karanlık günlerde insanları yüreklendirecek örnek bir Alman olarak gösterilecek kışiydi. İşkence ve toplu katliamlarla büyuk aydınlanma projesinin hiçe sayıldığı hu dönemde Humboldt insan olmanın ne demek olduğunu tüm ışıltısıyla yansıtıyordu. Amerikalı filozof Ralph Waldo Emerson onu Aristo ve Sezar'la karşılaştırnıış ve kırk yılda bir ortaya çıkan, insan dehasının, gücünün ve yeteneklerinin sınırını göstermek isteyen bir dünya harikası olarak adlandırmıştı. Sıradan bir insan olmanın ötesinde Humboldt, bir tutumu, bir ilkeyi vücutlaştırmıştı. rich, Goethe ve Thomas Jefferson ve Napoleon'la tanışmasına rağmen, Alman ZDF televizyonunda yayımlanın "Almanya'nın en iyileri" listesinde 61. sırada kaldı. İşte bu nedenle Enzensberger ve Greno, Humboldt'u sahneye taşımak için kollannı sıvadılar. Şimdi her yerde Humboldt rüzgârı esiyor. Humboldt, Alman biliminin gururunu yansıtan bir tür pop idol olarak sunulmakta. Enzenberger ve Greno'nun gerçekleştirmeye çalıştıkları aslında bir Restseller projesi. llumboldt'un "Ant Dağları Gözlemleri ve Amerikan Yerlilerinin Anıtları" yapıtı ilk kez Alman okurunun karşısına çıkacak. Gezi anlatımlarıyla zenginleştirilen vahşilerin ve romantik sığınakların çizimleriyle birlikte biraz etnolojik bir rüya, biraz da bilginler ve gençler için bir başucu kitabı olan bu eseri ilk kez Alman dilinde yayımlanacak. Andere Bibliothek Yaymevi tarafmdan basılacak olan ikinci e.ser ise Humboldt'un ölümüne dek otuz yıl boyu üzerinde çalışmış olduğu "Kosmos". VAHŞİLERLE KARŞILAŞTI Humboldt karılarım doğrayıp yiyenlerle, yamyamlarla ve iskeletlerle karşılaştıysa da bilgi açlığını giderecek azmi sayesinde ö'nyargılardan hep uzak durdu, bilimsel merakı çok daha ağır basmıştı. üoğa hem acımasız hem de güzeldi, onun için ilginç olan da buydu. Rio Negro bölgesindeki davranışlarından ve tutumundan bugün bile saygıyla söz edilir. Sâo Gabriel misyonerlik bölgesindeki İspanyol bir papaz, ateist Humboldt'un hiçbir zaman bir Kızılderili öldürmediğinden soz eder. Hatta onlardan kaçmak yerine, dillerini ve mitolojilerini anlamaya çalışmıştı. Ve bu tutumu onu tüm Guney Amerika kıtasında halk kahraınanı haline ğetirmişti. TANRISAL GÜZELLİK ARAYIŞI Humboldt'un en büyük hedefi o dönemdeki bilimsel bilgileri tek bir eserde toplamaktı. Kozmos, aynı zamanda tanrısal bir düzen ve güzellik gibi yansıyacaktı. Bilgin, çok erken yaştan ıtibaren piramitleri ve yanardagları araştırmaya karar vererek, siyasi ideallerden uzak durdu. Bunun yerine bilimle ilgili her şeye ilgi NAPOLYON'LA TANIŞTI Aynı şeyi "Andere Bibliothek" yayımcıları da düşünmüş olmalılar. Hans Magnus Enzensberger ve Franz Greno unutulmuş hümanisti Amerika'dan dönuşünden 200 yıl sonra Almanya gündemine taşıyorlar. Ne var ki Humboldt Büyük Fried 924/10 4 Aralık 2004