Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
A'dan Zzzzzz'ye horlama Soru: Horlamanın nedenleri, belirtıleri ve çözümleh nedir? Yanıt: Bugüne dek kaydedilen en şıddetli horlama 63 desibeldir; 85 desibelde yatak arkadaşında kalıcı sagırlık meydana gelir. Hareket halindeki bir trenin çıkarttığı sese eşıt olan bu ses, pek çok evliligin çökmesine yol açacak kadar önemli bir sorundur. Son yapılan bir araştırma, insanlann yüz de 80'inin hemen hemen her gece horladıgını, geriye kalan yuzde 20'nin ise arada sırada horladığını iddia ediyor. Horlama agır bir akşam yemeginden sonra veya soguk algınlıgı sırasında daha da artar. Ancak kabul edilen oran insanlann yüzde 45'ınin arada sırada horladıgı yönündedır; erkeklerin horlama sıklıgı kadınlara göre 4 misli fazladır. Ve orta yaş kuşagındaki 4 erkekten biri düzenli olarak horlar. Horlama yalnızca eşleri rahatsız eden bir durum degil, kişinin kendi saglıgını tehdit eden uzun vadeli bir rahatsızlıktır. Horlamanın en tehlikeli oldugu durum "uyku apnesi" denilen hastalıktır. Uyku apnesinde kişi giderek artan bir şiddetfe horlarken , dilın arkasındaki kaslann yıkımı sonucu bir ild saniye soluk alamaz. Normal solunuma geri dönerken hasta birkaç saniye için uyanır. Uyku apnesi kalpdamar hastalıklan riskini arttırırken, bir sonraki gunun verimini düşürur. Trafık kazalannın nedenleriyle ilgüı araştırmalar, sürücü hatasmdan kaynaklanan kazaların beşte bırini, direksiyon başında uyuklayan suruculere baglıyor. Horlamanın yol açtıgı rahatsızlıklardan kurtulmak isteyenler ve bu kişilerın eşlen tedavi ıçın uyku merkezlerine ve uzmanlara başvurmalıdır. Saygın tıp dergisi Lancet'tte yayınlanan bir yazıya gore uyku apnesi, hastanın uyku sırasında bir maske takmasıyla onlenebiliyor. Bu maske hastaya surekli pozitif, hava basmcı veriyor. Maske hastanın uyanmadan, uykusunu normal olarak almasını saglıyor. Daha hafif vakalarda pijamanın içine yerleştirilen terus topu, burun delıklerinı açan cihazlar gibi antihorlama cihazlan kullanılabilir. Yanıt: Önlenebilen bir hastalık olan dag veya yükseklik hastalığı her yıl pek çok tedbirsız dagcının ölümüne yol açar. Çogunlukla 3.600 ile 4.200 metre arasında meydana gelen rahatsızlık, seyrek de olsa 2.100 metre yukseklikte de görülebilir, 3.000 metrede can kaybı tespit edilmiştr, Dağcı ne kadar hızlı hrmanırsa, yükseklik hastalıgına yakalanma riski de o denli artar. 20 yaşın altındaki veya 40 yaşın üstündekilerin hastalıktan etkilenme olasüıgı, 2040 yaş arasındaküerden daha yüksektir. Bir kez bu hastalıga yakalanın bir kez daha yakalanma olasüıgı da fazladır. "Aklimatızasyoniklime alışmak" veya inış sürecini yavaşlatmak çok onemlidir. Hastalık en hafıf şekliyle ıştah kaybı, uykusuzluk, mıde bulantısı, başagnsı ve gögüste sıkışma hissi gibı belirtilerle kendini gosterir. Hastalıgın ciddi belirtileri yavaş yavaş veya birdenbire ortaya çıkar. Atmosferdeki düsük oksijen basıncına baglı olarak dokulara giden oksijenın azalmasıyla ortaya çıkan hastalık, hızb ve zor nefes alma, kalbin zorlanması gibi belirtilerle başlar. Akcıgerler su toplayabilir, kol ve bacaklarda morarmalar görülebilir. Hafıf başagrısı giderek denge kaybı, uyku hali, bilinçte bulanıklık ve en sonunda koma ile sonuçlanır. Koşu parkuru Bülent ile Can her sabah evlermın önundekı parkta koşu yaparlar. Koşu parkuru daire şeklindedir Bulent paıkuru genellikle 5 dakdkada tamamlarken, Can aynı mesafeyi 4 dakikada koşar. Bir sabah Ja arkadaş yanşmaya karar verirler. Ûası de aynı noktadan başlayarak saat yonünün teraine koşmaya başlarlar. Daha ilk turu tamamlamadan Can birden yon degiştirerek ters yöne dogru kuşar. Sonuçta ıkısı bııden aynı anda başlangıç noktasına geldiklerinde yarış bitmış olur. (Yanşa başladıklarmdan beri bu ilk kez başlanna gelmektedir). Soru: Koşu sırasmda Bülent üe Can'ın 5 kez birbirlerini geçtiklerini vareayaısak, Can'ın saat yönünün tersine koştugu sure nedır? 649.sayıdaki "Çoklu kaydırmaca" isimli bulmacanın yanıtı: 102564x4 = 410256 142857x5 = 714285 ' • • Bu bulmacayı dogru bilen okuyuculanmız: Orhan Zeki DemirayAnkara, Gungor BmgölIstanbul, Aydın BingolAnkara, Umut Banş BarutÇorum, HolmesAnkara, Serdar DogruelIstanbul, Oguz Yaşar Alan Ankara.Ömür CeylanlıAntalya, Ismet Ozkolay MilasMugla. uyuru TÜBA Ödülleri er Alzheimer ve kafa travmaları Soru: Kafa travmalan ıle Alzheimer hastalığı arasında bırılışkı varmı? Yanıt: Bilim adamları nıhayet kafa yaralanmaları ile Alzheimer hastalığı arasında bir baglantı oldugunu kanıtladı. Söz konusu araşürmanın sonuçlan geçugımiz gıinlerde "Journal of Neuropathology and Experımental Neuıology" isirnli noroloji dergisınde yayınlandı. Doktorlar bu yazıdan hareketle, araç kuUanırken emniyet kemeri takmayanlan ve boks gibi kafa travması riski doguran sporlarla ugraşanlan uyanyor. Pennssylvania Üniversitesi'nden bir grup araştırmacının gerçekleştirdiği çalısmada denek olarak domuzlardan yararlanıldı. Anestezi altmda bu domuzların kafalanna, araba kazasında yaralanmışcasına, zarar verildi. Bu tür bir yaralanma sinır lıflerınin uzamasına ve kopmasına yol açarken, vucutta acı netıcesinde Abeta adı verilen bir madde açıga çıktı. Işte bu Abeta Alzheimer'a zemın hazırlıyor. Universıtenin nöroşirürji uzmanlarından Douglas Smith bu konuda şunları söylüyor:"Genetik faktorlerin yanı sıra kafa yaralanmaları da Alzheimer'a davetıye çıkartır. Genetik olarak Alzheimer hastalıgına yakalanma egilimi olanların kafalarını hedef alan bir yaralanma hastalık riskinın buyuk ölçüde arttırır. Bu kişilerin kafalanna zarar verebilecek sporlardan kaçınmalan gerekir. Beyin bir kez hasar gorduyse yapılacak fazla bir şey yoktur. Şu arıda onerecegımiz tek şey onlem almaktır. Bu nedenle emniyet kemerinı kullanmayı ihmal etmeyelım." Dağ hastalığı Soru: Dağcüaıda, atmosferdeh oksıjen yoğunluğunun azalmasma bağlı olarak ortaya çıkan hastahğa karşı ahnacak onlemlernelerdır? 1999 yılında TÜBA Akademi Konseyi, odule aday gosterilen bilim insanlan arasında gereklı değerlendirmeyi yapmak uzere oluştuniugu Odül Komisyonu'nun bu konudaki in celemelerini ve önerüerinı de dikkate alarak, 1999 yüı Bilim Odülu'nun Prof. Dr. Vedia Dökmeci ye Hizmet Odullerının Prof. Dr. ttmet Sungurbey, Prof. Dr. Yuluğ Tekin Kurat ve Prof. Dr. Talat S. Halman'a; Teşvik Odullerının ıse Doç. Dr. Hasan Güıkan Tekman ve Doç. Dr. Mehmet Baç'a verümesini kararlaştırdı. Prof. Dr. Vadia Dökmeci, "Hiyerarşik sistemler konusunda yaptıgı çalışmaların kendi adını taşıyan temel bir model olarak uluslararası literature girmiş olması, bilımsel çakşmalannın oncül, özgün ve uluslararası duzeyde bulunması ve "multifırm multısector models" konusundaki modelinın ana modellerden biri olarak degerlendırilmesi" nedeniyle Bılırn Odulune; Prof. Dr. İsmet Sungurbey, "Türk hukuku için vazgeçilmez nıtelikte olan hukuk kitaplan; Avrupa hukuk lıteratüründe yankı bulan bilımsel görüşleri; yetiştiıdigi lisans, yuksek lisans ve doktora ogrencileri ve Türk hukuk dilinin arıtılmasına yaptıgı büyuk katkılar" nedeniyle, Prof. Dr. Yulng Tekin Kurar, "Görev aldıgı kurumda tarih bolumunun kurulup gelışmesını saglaması ve Turk Devrim Tarıhi derslerinin oluştunılmasını uzun yülar ustlenmiş olması ve bu alanda bırçok eleman yetistirilmesine katkıda bulunması" nedeniyle, Prof. Dr. Talat S. Halman, "Turk Dilini ve yazınını özellıkle yurtdışında tanıtma ve görev aldıgı yurtdışı uruversitelerinde Turk dilinin ve yazımının ogretiminin saglanmasındakı katkıları" nedeniyle Hizmet Odulune; Doç. Dr. Goıkan Tekman, "Bilişsel deneysel psikoloji ve bılışsel bilim çahşmaları ve araştırmalan ile bilime gelecekte uluslararası duzeyde katkılarda bulunabilecek başan ve yetenegı" nedeniyle, Doç. Dr. Mehmet Baç, "Mikroıktisat Kuramı alanında uluslararası düzeydekı çalışmalarının nitehgı ve surekliligi üe bu alanda gosterdigı başan ve yetenegi" nedeniyle Teşvık Odülü'ne layık yorulduler. Turkıye'de bılım alanlarındaki araştırmaları, bilima kişilıginı ve araştırmacılıgı ozendirmek ve bu alanlarda emegi geçenleri onurlandırmak, Turkiye'deki büımcılerin ve araş tıncıların toplumsal statülerınin yükseltümesi ve korunmasına çalışılmak amacıyla kurulmuş bulunan Türkiye Bilimler Akademisi, kısa adıyla TUBA, 7 Ocak 1994 'ten iti baren faalıyetlerıni yurutmektedir. Çalışmalarını TÜBÎTAK gibi (son 35 yılda Temel Bihmleri, Saglık Bilimlerını ve Doga Bılimlerıni destekleyen) onemlı bir kurumun yaranda. Sosyal Bılımlerın halen bir TUBÎTAK'ı bulunmadıgmdan "Sosyal Bilimlere" agırlık veerrek surdurmektedir. TUBA, Sosyal Bilimler alanında çeşıüı faaliyetlerine ek olarak, bilim insanlarının seçkin araştırma, çalışma ve hizmetlerirü degerlendirerek, kamuoyuna duyurmaka ve bir ozendırme unsuru olmak uzere Sosyal Büimlerde "Bilim", "Hizmet" ve "Teşvik" odulunden oluşan bir "Ödül Programı"nı 1994 yılında uygulamaya koydu Illa "Hizmet Ödülü" olarak 199S yılında Sayın Prof. Dr. Semavi Eyice'ye verildi. 1996 yılında Hizmet Odullerı'ru merhum Prof Dr Mahmut Esat Bozkurt ıle Sayın Prof Dr. toanna Kuçuradi aldı. 1997 yılında, Bılım Odulu Sayın Prof Dr Şerafettin Turan'a, Hız rnet Odullerı ıse merhum Prof. Dr. Turan Oguzkan, merhum Prof. Dr. Kemal Oguzman ile Saym Prof. Dr Korknt Boratav'a verildi 1998 yılının Hizmet Odullerı Prof Dı Doğan Aksan Prof Bahri Savcı, Prof Dr. Metin And ve Prof Dr Teo Grünberg'e; Teşvik Odullen ıs Doç. Dr. Edhem Eldem, Doç. Dı. Erinç Yeldan ve Doç Dr Erol Taymaz'a verildi. 651/23