Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
En çetin koşullarda yaşam En çetin yaşam koşullarma dayanıkh canlılardan biri de tardıgrad olarak adlandınlan sevimli, kuçuk (1.2 milimetre uzunlukta) su yaratıkları. Derin denizlerden, yosunların yapraklarını kaplayan ince su tabakalarına kadar çeşitli ortamlarda yaşayan bilinen 400 türü bulunan bu yaratıklara, agır hareketlerı ve sekiz adet kütüge benzeyen bacaklarından dolayı 'su ayıları' adı verilmış. Kuraklık dönenılerinde bu minik yaratıklar, tum metaboüzmalarının durdugu bir tür 'dinlenmeye' çekiliyorlar. tşte bu koşullar oldukça çetin olabiliyor. Nitekim mutlak sıfırın altında 20 derece, yani 253 dereceden 151 derece sıcakhga kadar dayanüdı olan bu yaratıklardan, eter ya da alkole batırılanlann büe bir damla suyla hiçbir şey olmamış gibi yaşama dondugü gözlenrniş Ancak belki de en şaşırtıcı olan, 300 megapascal (Mpa), yanı yaklaşık 3000 atmosfer, basınca hiçbir bakterinin büe dayanamamasına karşın, Kanagawa Üniversitesi'nden Kunıhiro Sekı ve Masato Toyoshima'nın Nature dergisinin ekim sayısında yer alan araştırmasına göre bu yaratıkların 1000 metre derınlıktekı su basıncına eşdeğer 600 Mpa degermdekı basınçlara dayanıklı olmaları. Üstelik yüksek basıncın yanı sıra bu basmcın uygulanma ve kaldırümasınında son derece hızlı yapılmasma karşın, Macrobiotus occidentalis türünun %95'inin Echiniscus japonicus türünün ise %80'inin suyla yaşama gerı döndügü saptanmış bulunuyor. nnın yardımıyla tamyabüeceklerını kanıtladüar. Soguk suyu olan fokların kızıl ötesı kameralarla alınan görüntuleri, burunlarının sıcaklık odagı oldugunu ortaya koymuştur. Ek kan destegıyle bıyüdar, yani bunların ucunda yer alan bir dizi sinir ucu, sürekli olarak belü bir sıcaklücta tutulmaktadır. Araştırmacüara göre burunlanndan çok mıktarda ısı yıtıren foklar için bu, dokunma duyularını işler halde tutabümek için ödedüderı küçük bir bedeldir. Bilgisayar yardımıyla evrim Hayvanlann davranışlarının evrimi, beklenmedik bir kaynak aracüıgıyla, bir bügısayar programı yardımıy 'fosil kalıntüarını' anımsatan modelleri nasü urettıgını açıklıyor. Program, bilgisayar büimcüerinin 'yapay yaşam' ya da 'AL' adını verdıklerı ve mutasyon ve dogal seçım gibi evrim süreçlerini taklıt etmek üzere tasarlandı. AL, bügisayar büimi için dınamik bir araştırma alara olup, dogal ekosistemlerin yapısından, bügısayar guvenligını delebüen bügisayar virüslerinin becerısine ve bilgisayarın bir problemi çözme yetenegine kadar her şeyin modelinı çıkarmak ıçın kullanüıyor. Karmaşık hayvanlara aıt fosıl kayıtları, neredeyse ani bir biçimde 550 müyon yıl öncesine dayanıyor. 1 'Kambriya Patlaması adı verüen bu geçişin gerçek olma olasüıgı çok yüksek. Bu, daha da eski bir sınıfa dahil olan ender fosülerle ve sahiplerinin, büyük bir olasılıkla solucanların düzenine sahip oldukça buyük (yanı çıplak gözle görulebüecek boyutta) hayvanlar olduguna işaret eden izler ve inlerle de açıklanabiliyor Hammer, bu tür solucan ızlerinın, bu izleri bırakan hayvanlann davranışlannı açıklamak için AL'den yararlandı. Bügisayannda, 'besin kaynaklarının1 gelişiguzel lekelerle betimlendigi, eski bir deniz tabanına benzeyen düz bir düzlem modeli oluşturdu. Yapay evrim, besinleri bulma konusundakı başansı gitgıde artan bir dizi program bolumlerı uretti. Burada besm kaynaklarını bulma basansı gösteren iz bırakıcüara, bir sonraki nesli oluşturma izni tanındı. Böylelikle fıziksel olarak incelenemeyen varsayımlar yaratıkların geçirdıgi evrimi anlamamıza olanak tanınmaktadır. Organik tarım la ıncelenıyor Paleontologia Electronice dergisinde yer alan araştırmasında, Oslo Paleontoloji Müzesi'nden Oyvind Hammer. basit bir programm, ilk hayvanlara aıt Orgaruk tarım, geleneksel tarıma göre çevreye daha dost olmakla kalmıyor, gerek ürün gerekse kârlüüc açısından da daha verımli. Bu sayede urun kaybı olmaksızın olu topraklar canlanmakta, kirlılık önlenmekte, hatta sera etkisiyle mücadele edümekte. Bıyıkların sıcaklığı Foklar ve ayıbalıklan denızaltında hareket ederken dokunma duyusu ıçin bıyıklarını kullanırlar. Bonn Universitesi'nden G. Dehnhardt ve arkadaşlarının Journal of Experimental Bıology'de belirttıgı gibi, bir fok için bu bıyıklar oylesine buyuk onem taşır kı, zaman zaman buzlu sularda ısı yıtirme riskine karşın büe oldukça üık bir sıcaklücta tutulurlar. Neptün'ün uydusunda su Neptun gezegeninin uzaklardaki uydusu Nereid'ın yuzeyınde su ya da buz saptandı. Kalıforniya Teknolojı Enstitusu'nden Michael E. Brovvn ve arkadaşlarının, Astrophysıcal Journal Letters'ta yayınlanan bulgulan, bu küçük ve garip uydu üe guneş sıstemımızin diger buzlu ve kayalık sakinlerınin kokemne üişkın açüdama sağlayabüir Neptün'un büınen sekiz uydusu bulunuyor. Bunların altısı, her biri 400 km'den kuçuk çapta ve gezegene yakın yorüngeleri olan uydular. Tumu de, 1989 yılında Neptun'u ziyaret eden Voyager 2 uzay aracı tarafından belirlendi. Neptün'ün diger bir uydusu olan Triton ıse, 2700 km çapıyla kuçuk bir gezegen boyutlarında Tri ton, 1846 yılında, Neptün'un keşfmden bir ay sonra bulundu. Triton, güneş sisteminde, ters yonde hareket eden, yanı Neptün'un çevresinde gezegene ters yonde dolanan tek buyuk uydu olması açısından alısümışm dışı bir uydu. Neptün'ün son uydusu Nereid ise, 1949 yüında Gerard Kuıper tarafından belirlendi. 350 km. çaplı Nereid. Neptün'ün ekvatoru üe açı yapan bir egimde, hafıfçe eliptik bir yörüngeye sahıp olup, gezegene olan uzaklıgı 1.353.000 üe 5.980.200 km. arasında degişiyor. Güneş sistemınde, uzak, eliptik ve egımli yorüngeleri bulunan küçük uyduların bulunmasında bir olagandışıük söz konusu degü. Bunların, aıt oldukları gezegenın çekim kuvveti tarafından yaklanmış asteroıtler oldugu varsayılır. Ama Brovvn ve arkadaşlarına gore, bu durum Nereid için söz konusu olmayabilir. Araştırmacılar savlannı spektroskopik kanıtlara dayandırıyorlar. Havvaii'deki Keck teleskobuyla elde ettıklerı Nereid'in yakm kızü ötesi görüntulerinden, uydunun yüzeyinın kimyasal büeşimine üişkın çok sayıda bügi elde eden Brovvn ve arkadaşlarına gore Nereid, Uranüs'ün Oberon ve Umbriel adlı iki büyük uydusuna benzemektedır. Bu ikisi gıbı Nereıdın de yuzeyının bir bölumu buzdan oluşur, Aynca Nereid'ın tayfi, Neptün'ün ötesinde yer alan 'Kuiper Kuşagı' kokenlı oldugu duşunulen 'Sentorların' bir kuyrukluyüdız ailesi ya da asteoıdimsı cisımlerın koyu ve daha kırmızı tayflarından farklıdır. Senatorlar, dev gezegenlerce yakalanan uydular ıçin iyi bırer model oluşturur. Brovvn ve arkadaşlarına gore Nereıd, her zaman geleneksel bir uydu olmuştur. Garip yorungesinin nederu, Triton olabilir. Triton'un ters yorungesi ve büeşimine ilişkin veriler, bu uydunun, guneş sistemınin ük zamanlarında Neptün'ün çekim gücü tarafından 'yakalanmış' Plutonbenzeri bir cisim oldugunu ortaya koyuyor. Belkı de bu yakalanrrıa, Nereid'ın dairesel olan yorungesinin şimdiki haline dönüşmesine neden oldu. '•' ' Feza Akça, nns Hepimiz sogugun eldivensiz parmak uçlannda nasü bir duygu yaratabüdıgını biliriz. Yaklaşık 20 C sıcaklıgm altında dokunma duyusundan sorumlu sinır uçları et • kmligını yıtırmeye egilimlidir. Sogukta kan, ısı kaybını en az düzeye ındırmek için yüzeyden çekılır. Insanların parmak uçları, bu açıdan, fokların bıyıkları üe benzerlik gostermektedır. Araştırmacılar, Almanya'da bir vahşi yaşam parkında ısıtümamış bir havuzda yaşayan iki liman fokunu (Phoca vitulina), ustlerınde farklı yıvler bulunan ü<i tabakayı birbırınden ayırt edebümelerı ıçın egıttüer. Deneyler, suyun 22 C oldugu yaz aylarında ve 1.2 C oldugu kış aylarında iki bolumde yapıldı. Fok balıklan, yiv derınlikleri farklı tabakaları, sıcaklıktan bagımsız olarak bıyıkla618/6 Sayfa haberleh: Feza Akça