Katalog

sanevı şehırleııne degınırler Bırçok arkeolog Atlantıs hıkâyesının bu yokolmuş yuksek uygarlıklara bır kopı u oluşturdugunu tahrnın edıyorlar Tanhçı Lehmann, Platon'un herhangı bır şekılde Denız Halklan tstılası hakkında bılgı sahıbı oldugunu duşunuyoı Gerçeklen de Platon anlatısında Atlantıslılerı ıstılacılar olarak gosteıır Buyuk bır denız gucune sahıp olan ulkenın butun yonetıcılerı bır araya gelerek Mısır ve Ak denız'ın dıger uygarlıklaıını "buyuk bır saldırıyla boyundurluk altına almak" ıçın bırleşırler (Platon) Nıl'e kadar ılerlerler, ama o anda sahneye "EskıAtına" çıkar ve duşmanı yenmek ıçın fıravunlara yardım eder Bazı tarıhçıler Denız Halkları ve Atlantıs savaşı arasmdakı benzerlıgı çok dıkkat çekıcı buluyorlar Platon'un, Tunç çagında yaşanan bu felaketten nasıl haberdar oldugu ıse tartış ma konusu Zangger'm destekledığı du şunce, Solon'uıı notlarırun Platon un elınde olması, çunku ancak bu şekılde bakırçmko alaşımı, kanallaıın ozellıklerı ve uzun zaman once yokolmuş uygarlıklarla ılgılı bılgılere sahıp olabılııdı Profesor Görgemann ıse başka bır olasılık uzerrnde duruyor Aıaştırmalarına gore Atlantıs yazılmadan once Perslere karşı savaşta destek ve sılah aramak ıçın bır Mısır delegasyonu Atına'ya gelmıştı Platon'un arkadaşlarından kurnandan Chabrias goıuşmeleıde hazır bulunmuştu Gorgemann'a gore belkı de Mısırlı delegeler yanlarında Saıs ıle Eskı Atına arasmdakı sılah arkadaşlıgını anımsatmak ıçın Denız Halkları savaşlan ıle ılgılı belgeler getırrnışlerdı goıulen Hisarhkta 130 yıl once Heinrich Schliemann 'Iroya'yı bulmuştu. Dok sanlı yüların başına kadar burasj hâlâ ku çuk bır balıkçı koyu olarak kabul edılıyor du, çunku Schliemann sadece Akropolıs to çalışmış ve 6000 metrekarelık bır yerı or taya çıkarmıştı Manfred Korfmann başkanlıgın dakı kazı ekıbının çalışmaları sayesınde Troya nın şehırlerı gun ışıgına çıktı Kaledo 300 000 metrekarelık bır alan kesm olarak belırlendı şehrın daha da buyuk oldugu tahmın edılıyor, ancak dış surları henuz bulunamadı Konumu, Troya'ya buyuk bır avantaj saglıyordu Tunç çagı denızcılerı ıçın, guçlu kuzey ruzgarlarının estıgı Çanakkale Bogazını (Dardanelles) geçmek hemen hemerı ımkansızdı Ruzgârların sureklı yon degıştırdıgı bu bogazı geçmenm ne kadar zor oldugunu, geçtıgımız yıllarda Tim Severin bır kez daha ıspatladı Argonotların yolculugunu tekrarlayan maceracı ekıp (20 kureklı, basıt bır seren yelkenlısı ıle 16 metre uzunlugunda aslına uygun olarak yapılan bır Mıken teknesı ıle) Çanakkale bogazını bırçok sonuçsuz den emeden sonra ruzgârın ve kas gucunun yardımıyla zar zor geçmeyı başarabıldı Jeoarkeolog Zangger'e göre, Troya'nın iç llmanı İki ırmaktan besleniyordu. Bir çökeltme havuzu limanı nehir iularının neden oldugu tortulafmadan koruyordu. Deniz seviyeıi uzerindekl Kesik kanal Ise liman glriflnl, denlzin getlrdiğl kumlardan koruyordu. Celen gemller kızak lar iizerinden çekilerek Iç limana Indlriliyorlardı, Troya büylik bir zenginlik Bu şartlar altmda efsanede adı geçen Priamos gıbı bırçok Troya kralı buyuk bır zenginlik ıçınde yaşamış olmalı Akık, kehrıbar, Kaskas atları Karadenız uzerınden gelen tum degerlı mallar Tro ya'nın kontrolu altındaydı Antık dunyanın ozellıkle sılah yapımında ıhtıyaç duydugu bıonzun hammaddelermden bırısı olan kalayın da tıcaretı bellı kı Troya'nın elın deydı Şımdıye kadar bu maden yataklarının nerede oldugu bılınmıyordu Maden uzmanı Pernicka nın yaptıgı ve henuz yayınlanmamış araştırma sonuçlarına gore, Kazakistan ve Özbekistan'da çok sayı da kalay çıkartılan maden ocagı bulunmaktadır En buyugu, Pamlr dağında Musıstondakı 3000 metıe yukseklıktekı maden ocagı, burada prehıstorık donemden kalan galerıler de bulunmuş Bu ocaklar dan çıkartılan cevher Karadenız e getırılı yor ve oradan gemılerle Çanakkale boga zına gonderılıyordu Troya'nın buradakı onemı henuz tahmm edüemıyotsa da, bılınen şu kı, şehrın bu kıtalararası tıcaret ıçın buyuk bır limana ıhtıyacı vardı Platon'a gore Atlantis'in de bu amaçla denızle şehır arasındcikı yalıyaı arkasına yapılmış yapay bır ıç limanı vardı Su yolları ve kanallardan limana "dunyanın her yerınden tuccarlar" gelıp gıdıyoruz (Platon) Korfmann karşı Troya kazı ekıbı başkanı Korfmann bu tarz spekulasyonlara kulak asmıyor "Troya =Atlantıs denklemı onun ıçın tama men saçmalık Ancak Zangger Almanya Yerbılımlerı ve Maden Enstıtusu'nun des tegını de alaıak tezını ıspatlamaya çalışa cak Araştırma ek±ıinın en çok ügısını çeken, Troya'nın onundekı yalıyarda yer aları, 30 metre derüıgınde ve 500 metre uzunlu gundakı yarık (Kesık kanal) Benzer şekılde Platon da Atlantıslıle ıın, kıyıdakı kayaları yararak ıç limana bır geçıt açtıklarını behrtıyor Arkeolog Jablonka bu tıp paralellıklerı kabul etmiyor, çunku Kesık kanalı su sevıyemın altına ınmedıgı ıçm gemüerın buradan geçmesı olanaksız Zangger de bu gerçegı yadsı mıyor, ancak Kasım ayında yaymlanan kıta bında bu gedık ıçın başka bır tez gelıştırmış Ona gore burası, gemılerın ıplerle çekıldigı kızaklı bu rampa gorevını goruyor Bu fıkrı Zangger Odysseıada Phaıakların adası ıle ılgılı bolumden almış (gemılerın kızaklar uzerınden çekilerek bır gole ındırılmesı) Gerçekten de bu Antık dunyada kullanılan bır yontemdır ve en uzun ornegı Korınthos kıstagmdadır Hıdrolojı uzmanları Zangger'ın bu sıradışı kızak senaryosunu akla yakın bıılu yorlar çunku Tunç çagı mımarları ve ınşaat ustaları gerçeklen şaşıı tıcı su tesıslerı kurmuşlardı (muhendıs Garbrecht) Tartışmalar ve spekulasyonlar de vam etse de ortaya çıkan şu kı, Atlantis'in tamamen bır hayal urunu oldugu tezı artık eskı cazıbesıru kaybetmeye başladı Alev Kırım Kaynak Spıegel 53/98 618/15 Spekülasyondan gerçeğe Tabıı bunların hepsı spekulasyon ve bunlarla geçmış şekıllendınlemıyor Ancak araştırmalaı, uzun sure tarıhçıler tarafindan hayal urunu olarak nıtelenen bazı antık metınlerm gerçek oldugunu ortaya çıkarıyor Ornegın Herodot'un soz ettıgı, fı ravun Necho Il'nın Fenıkelı denızcılerı Af rıkd kıtasınm etrafinı dolaşmalan ıçın go revlendırmesı gıbı Gunumuzde bırçok araştırmacı 20 000 kılornetreden daha uzun olan bu yolculugun geçekleştıgıne ınanıyoı, burıun nedenı Herodot'un verdıgı bır astronomı bılgısı "Her ne kadar ınana mıyorsam da" (Herodot) dıpnoruyla verı len bılgıde, denızcılerın guneşı kuzeyde gorduklerı belırtılıyor Bu gozlem sadece guney yarımkureden yapılabılır Aynı şey belkı Platon ıçın de geçeılıdır Eger hıkâye Denız Halklaıı ıstılasını yansıtıyorsa Atlantıs'ın yerı dogu Akdenız'de aranabılıı Istüacı kavımlerın Ege ve Batı Anadolu'dan geldıklerı bılınıyor Bu saldırıda Troya en on saflarda savaşmış olabılıı Mısır'lı rahıplere gore Atlantis iki denizi birbirine bağlayan "bir boğazın" onunde kurulmuştu. Atlantis'in içinde yeraldığı deniz, karayla çevrili bir "iç okyanus" olarak tasvir edilmişti. Solon bu boğazın Cebelıtarık oldugunu tahmin etti ve Atlantis'in yerini daha batıda gösterdi. Ancak Cebelitanğın batısındaki denizin dunyadışı bır kara ile çevrilmiş olması gerekirdi. Bu garip fikir Dublin'li tanhçı John Luce tarafından bir harita haline getirildi. Luce'nin haritası Antik dünyada yaygın olan goruşu temsil etmiyor. Bu görüşe göre Yer'ın etrafında Okeanos denilen bir ırmak akmaktadır. Platon, tamamen farklı olarak biçimlendirdiği topografyayı doğru olarak kabul ettıği ve bilimsel bir yazının içine aldığı için bir çok uzman yanlışın Solon'dan kaynaklandığını düşunüyor. Cerçekte burası Cebelitarık Boğazı değil, başka bir boğazdı: Dardanelles. Bu duşünceye gore Platon'un "Atlantik denizi" dediği, çevresi Avrasya topraklarıyla çevrili Karadeniz olabilir. önündeki Şehir Anadolu sır küpü Atlantıs arkeolojık açıdan tamamen bır bılmmeyendır Dıger taraftan, "Metalurjırıın beşığı" (Pernırka) efsanevı krallar Kroisos ve Mıdas ın vatara Anadolu, top ragın altmda pek çok sırrı saklamaktadır Bır zamanlar basıt bır tepe olarak