Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
AY YOLCU LUĞU Yaşında lo 11, üç astronotu Ay'a götürmeden önce üç insansız uzay aracı Ranger, Lunar Orbiter ve Surveyor Ay'ın 100 bini aşkın fotoğrafını Dünya'ya yollamıştı. 196168 arasında yapılan bu çalışmalar, Ay'a güvenli bir şekilde uçuş yapılabileceğini gösterdi, astronotların olası iniş yeıierini belirledi. 196163 yıllarında Mercury projesl kapsamında insanlı uçuşlar yapıldı. 196566 Gemini projesiyle ise insanın uzayda iki hafta kalabileceği gösterilmiş oldu ve astronotların uzayda araç kullanma yetenekleri geliştirildi. Bu uçuşların üçünde astronotlar araçlarından ayrılarak uzayda dolaşmışlardı. 1966'ya gelindığinde ABD, birbiri ardına başarı kazanan projeleriyle uzay teknolojisinde Sovyetlere karşı üstünlüğü ele geçirmişti; ancak Ocak 1967'de yaşanan trajik bir olay uzay yolculuğunun risklerinin de olduğunu gösterdi: 4 kişilik Apollo ekibi bir elektrik kontağından çıkan yangın sonucu kalkıştan hemen önce yaşamını yitirdi. Bu kazadan sonra Apollo' projesi gözden geçirildi ve bulunan eksikler giderildikten sonra 1968 Noeli'nde Frank Borman, James Lovell ve VViliam Anders Ay yörüngesinde ilk uçuşu yaptılar. Yine de NASA acele etmedi ve Ay'a inişten önce Apollo 9 ve 10 ile iki test uçuşu daha yapıldı. Bu uçuşlarda Tom Stafford ve Gene Cerman yörüngedeki Apollo'dan ayrılarak örümceğe benzeyen Ay modülü ile Ay yüzeyine 14.5 km k" dar yaklaşarak son inişkalkış tesuorıni yaptılar. Şimdi sıra Ay'a gidecek olan üç astronotun seçimlne gelmişti, Ay serüveninde mutlu sonun oynanacağı son perde açılmak üzereydi. Bu tarihsel görev için seçilen astronotlar Neil Armstrong, Michael Collins ve Buzz Aldrin 1930 doğumluydu. Astronotlar Amerikalı olmasına karşın projeyi gerçekleştiren ekip uluslararası nitelikteydi. Ekipte başta Almanlar olrnak üzere, Ingiliz, Kanadalı ve diğer Avrupa ülkelerinden uzmanlar da çalışmıştı. Bu nedenle bir ara astronotların Ay'a Amerikan bayrağı yerine Birleşmiş Milletler bayrağı dıkmesi gündeme geldi ancak Kongre'nin sağ kanadı, Ay'a Amerikan bayrağı dikilmesinin ABD'nin prestiji ve teknolojik üstünlüğünün dünyaya gösterilmesi için gerekli olduğu savıyla bu öneriye karşı çıktı. Bayrak direği sıkı bir şekilde Ay zeminine çakıldıktan sonra devrilmemesi için gerilen tellerle tutturulacaktı. Politikacılar da bu önemli olayı kaçırmıyordu, başkan Nixon yolculuktan bir gün önce astronotları Beyaz Saray'da bir akşam yemeğine davet etmişti. Ancak astronotların tıbbi kontrolünden sorumlu olan Dr. Chuck Berry, davete şiddetle karşı çıktı çünkü astronotların uçuş öncesinde tam bir tıbbi gözetim altında olmaları gerekiyordu, Beyaz Saray'daki yemeklerden alabilecekleri basit bir mikrop bile uzayın bilinmeyen koşullarında sağlıklannı tehlikeye sokabilirdi. Astronotlar Başkan'ın davetinin reddedilme sine çok bozuldular. Uçuştan iki gün önce düzenlenen basın toplantısında da salondaki hava akımı, astronotlardan izleyıcilere doğru olacak şekilde ayarlanmış, böylece bakteri ve virüslerin hava yoluyla astronotlara ulaşması engellenmek istenmişti. Hastalık korkusu uçuştan sonra değişik bir şekilde devam etti: Bu defa da Ay'dan gelebilecek ve Dünya'da önü alınamayacak bir salgına neden olabileceğinden korkulan uzay mikropları nedeniyle astronotlar özel bir laboratuvarda üç hafta süreyle karantinaya alındılar. Ay'dan getirilecek taşlar da kuşku yaratıyordu: Bir jeolog, bu taşların Dünya atmosferine girdiğinde oksijen şokuyla patlayacağını öne sürmüştü. Bu olumsuz kehanetlere rağmen Apollo 11 misyonu, neredeyse sıkıcı denecek kadar kusursuz bir şekilde gerçekleşti. Uzaydaki her manevra, bilgisayar hesap Ay üzerinde bir adam yürüyor. Aldrin 'in bu fotoğrafını Armstrong çekti. Lunar 17 modülünün pilotu Jack Schmitt bir Ay kayasından ömek alıyor. Arabası ise kayanın öbür ucunda görulüyor. Ay yüzeyi ronot kendisini milyonlarca kişinin izlediğini biliyor... nin ıssızlığı korkutucu düzeyde, ama ast lanndan kıl payı şaşmadan yapıldı. Ancak dört dakıkalık iniş asamasında bir aksilik meydana geldi. Armstrong, Ay'a yaklaştıklannda, inişin planlandığı Sükunet Denizi adı verilen bölgenin inişe elverişsiz taşlık bir zemini olduğunu farketti. Radar kontrolü yapan bilgisayar aşırı yüklenmişti ve inişin durdurulması için alarm verildi. Bilgisayar, inişten vazgeçilerek Kartal'a geri dönulmesini öneriyordu. Yer merkezindeki uçuş mühendisi Steve Bales, bu alarmın gerçeği yansıtmadığını ve bilgisayarın aşırı yüklenmesinden kaynaklandığını saptadı. Armstrong da inişten vazgeçme niyetinde değildi, Sükunet Denizi'nde taşsız bir yer buluncaya kadar dolaştı. Iniş manevrası için 20 saniyelık yakıt kaldığında uygun yer bulunmuştu ve Kartal, Ay yüzeyine gayet yumuşak bir iniş yaptı. Astronotlar Ay yüzeyinde altı saat kalacaktı. Yirmıbir dakika içinde mürettebat giyindi, aracın iç basıncı sıfırlandıktan sonra kapı açıldı. Dünya'da o zamana kadar en büyük TV izleyici topluluğu nefeslerini tutmuş Ay'dan gelen siyah beyaz TV görüntülerini seyrediyordu ve Armstrong Ay'da ilk adımını atarken tarihe geçecek sözlerini söyledi: "Bu, benim için küçük, insanlık için büyük bir adım." Armstrong ve Aldrin Ay yüzeyinde iki buçuk saat kaldılar. Bu süre içinde kanguru gibi zıplayarak Ay'ın Dünya'dakinin altıda biri olan çekim gücüne uyum sağlamaya çalıştılar, bayraklarını diktiler. Ay yüzeyine çaktıkları levhada "Bütün Insanlığın banş içinde yaşaması adına geldik." cümlesi yer alıyordu. Astronotlar Başkan Nixon ile telefon görüşmesi yaptılar. Bu küçük törenlerden sonra bilimsel çalışmalara sıra geldi. Astronotlar meteorit çarpmalarına ve Ay'daki depremlere karşı çok duyarlı olan ve bu sinyalleri Dünya'ya iletebilen bir lazer yansıtıcısı ve sismometreyi monte ettiler. Ay'dan topladıkları 21.75 kg ağırlığındakı