Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ayrılıyor? kalıp tek parça gibi işlev görürler. Profaz sırasında ayrı hareket ederler ve pek çoğu ileride mitotik iğin liflerini oluşturacak olan bir dizi mikrotübül başlatır. Kromozomlar, kendileri iğin parçası olmamalarına karşın her mitotik kromatit iğin önemli bir bileşeni olan "ftlnetokor" isimli, protein yönünden zengin bir bölge içerir. Mikrotübüller bir kinetokora bağlanır bağlanmaz ilintili kromozomlar hareket etmeye başlar. Houstan'dan Anderson ve Brlnkley, elektron mikroskobuyla yaptıkları incelemelerde, iğ mikrotübüllerinin iki temel grupta toplanabileceğini gösterdiler. Kinetokor mikrotübüllerinin bir ucu kinetokora bağlıdır, diğer ucu ise genellikle sentrozomda veya yakınında bulunur. Her kinetokora, sentrozomda büyüyen 1535 mikrotübül bağlanır. Ancak mikrotübüllerin çoğu kromozomlarla etkileşmez. Memelilerin iğlerinde yapılan çalışmalar, kinetokor olmayan mikrotübüllerin bir ucunun sentrozomda olduğünu, diğerinin ise serbest kaldığını göstermekte. İğin nasıl oluştuğu konusunda California Üniversitesi'nden Kirschner ve Mitchlson'ın bir modeli var. Bu modele göre; mitoz sırasında mikrotübüller, sentrozomlarda başlar ve sadece artı uçlarına eklenen alt birimlerle büyürler. Mikrotübüller bir süre sabit oranda, sentrozomdan uzak, uçlardan büyük, sonra aniden dağılırlar. Mitchison ve Kirscher, bu özelliğe "dinamlk Instabillte" adını veriyorlar. Bu özellik nedeniyle pek çok mitrotübül, oluşur oluşmaz yok olur. Artık mitoza dönebiliriz. Prometafazda, kinetokora bir tek mikrotübül bağlanır bağlanmaz, hâlâ birleşik kromatitlerden oluşan kromozom artık bağlandığı sentrozoma doğru ilerler. Bu hareket, statik bir mikrotübüle kuvvet uygulayan aktif bir kinetokor veya pasif kromozomun bağlı olduğu mikrotübülün kısalması nedeniyle gerçekleşiyor olabilir. Kromozom sentrozomun yakınında uzun süre kalmaz. Her iki kutup tarafından ileri geri çekiliyormuş gibi hareket ederek ekvatora yaklaşır. Prometafazın mekanizmalarında, çoğu yeterince anlaşılmamış olmasına karşın, hücrenin, her kromozomdaki iki kinetokorun zıt sentrozomlara bağlanmasını nasıl sağladığı, kısmen aydınlanmış durumda. Ouke Üniversitesi'nden Bruce Nicklas ve Donna Kubai, kinetokorların herhangi bir yönden gelen mikrotübüllerle ilinti kurduklarını gösterdiler. Zıt sentrozomlara bağlı kinetokor llfleri bir kromozomu İğin ortasına nasıl getlreblllyor? 1950lerde Uppsala Üniversitesi'nden G.östergren, bir hücrenin, "kinetokoru etkileyen kuvvetlerın büyüklüğünü, net la orantılı olacak şekilde düzenleyebildiği" tezini öner sürdü. Chapel Hill'den Hays ve VVİse, bu tezi doğrulamakla kalmayıp çeken kuvvetin gücünün kinetokora tutunan mikrotübül sayısıyla da orantılı olduğunu iddia etti. Kromozomlar, metafaza gıden yolu nasıl bulurlarsa bulsunlar, bir kez oraya vardıktan sonra, kromatitler kutuplara uygun bir düzene girerler. Bu öyle önemlidir ki, kromozomlar ekvatora ulaşmada gecikince anafaz da etkilenir. Birtakım hücresel mekanizmalar kromozomların ekvatora varışını saptayıp anafazın başlama komutunu veriyor olmalı. Kardeş kromatitlerin ayrılması, mitozun iğsel faaliyetten bağımsız bir aşamasıdır, iğin olmadığı hücrelerde bile vardır. Anafaz iki aşamada gelişir. Anafaz A'da kromozomlar kutuplara ılerlerken kinetokor mikrotübüller kısalır. Anafaz B'de ise iğ uzar. VVİsconsin Üniversitesi'den Borisy, Kirschner ve Nicklas, ayrı ayrı anafaz A'da kinetokor mikrotübüllerin, uçlarındaki alt birimleri kaybetmeleri nedeniyle kısaldığını kanıtladılar. Kinetokor ve kinetokor mlkrotübüllerl arasındaki hangi etkileşimler kromozomların ayrı ayrı sentrozomlara doğru ilerlemelerinl sağlar? Bir olasılığa göre kinetokor, mikrotübüller üstünde sıkıştırıcı (alt birim koparıcı) bir kuvvet uygular. Alternatif bir açıklamaya göre, bir çeşit elastik bileşke kinetokorla kutup arasında uzanır ve kinetokor mikrotübüller sadece bu çekme hareketini tutmaya yarar. Anafaz B'de, iğ kutuplarının ve bağlı kromozomların ayrılma mekanizmalân daha iyi anlaşılmış durumda. Liflerin artı uçlarından uzadıkları kesin olarak bulunuyor. Sonra iğin ortasındaki rıotor moleküller zıt sentrozomlardaki lifleri biribirinden uzağa iterek karşı kutuplara kaymalarını sağlarlar. Toplanan bulgularla mitotik iğin normal işlevleri konusunda kısaca ne söyleneblllr? İğ, şaşırtıcı boyutta dinamik bir yapıdır. Mikrotübülleri sentrozomlarda çekirdeklenir, büyür ve mitoz aşamaları ilerledikçe hızla çözülür. bu büyüme ve çözülmenin büyük kısmı kutuptan uzaktaki mikrotübül ucunda olur. Mikrotübüllerin hepsi aynı polariteye sahip olmasına karşın lıfler bağlandıkları iğdeki yapılara bağlı olarak farklı davranışlar göstermektedırler. Kromozomlardaki kinetokor bölgesiyle ilışki kurarlarsa kromozomların prometafaz ve anafaz sırasındaki hareketlerinde rol alırlar. Zıt kutupların mikrotübüllerle etkileşime girerlerse kutupları ayrı tutan bir deste mikrotübül oluştururlar. Bu lifler polimerizasyon ve kaymayla anafaz B sırasında iği uzatırlar; böylece kromozomların ayrılmasını kolaylaştırırlar. (Scttntıfıc AmancM «Um'M) Mini buluşlar Hazırlayan: Vehbi Belgil Aya inişin filmleri ya ilk kez 1969 temmuzunda inildi: Apolloll aracı ile. Sonra bunu 6 ıniş daha izledi. (13.'de inilmeden geri dönüldü: 13 sayısının uğursuzluğundan olacak!) Neler yapılmadı bu gezilerde? Otomobille mi gezilmedi? Çukurlar mı kazılmadı? Toprak, taş mı alınıp getirilmedi? Ama, hepsi bu kadar... Halk bunlardan fazla bir şey öğrenemedi. ikide birde karşımıza, Ay üzerindeki buruşuk Amerikan bayrağı önünde selam duran astronot sunuldu. Oysa bu kadar büyük bir olayın dizi dizi filmleri aösterilmeli idi. Şimdi bir dernek Pacific Astronomy Derneği (The Astronomical Society of the Pacific), Ay için bir dosya hazırlamış. Bunda slaytlarla birlikte açıklamalar da varmış; 24 sayfalık broşür biçiminde. Bunun öğretmenler, öğrenciler, meraklılar için ilginç olduğu haber veriliyor. 30 dolara patlıyormuş insana slaytlar ve broşür. Edinmek isteyenlerin şu adrese başvurmaları öneriliyor: The Astronomical Society of the Pacific, Moon Kit Department, NPK, 390, Ashton Avenue, San Fransisco, California 94112, USA). • A oluşturuyor. Ooğal gazların % 2080'i metan olduğundan, bu yolla petrol sağlanıyor. Demir fosfat katalizör rolu oynuyor. Bu iş için 575°C sıcaklık kullanılıyor. Etilenden neler yapılıyor? Etilen glikol (antifriz), etil alkol (solventlerde, tatlandırıcılarda, kozmetiklerde ve deterjanlarda) işe yarıyor. Bundan başka, modern plastü sanayiinin yapı taşları sayılan reçınele polimerler polıvinli klorürler ve polietilenler etilenden yapılıyor. I i İğ, nasıl oluşuyor? Etiketli an eyleklerin kışın nerelere gittiklerini, kaç kilometre yol geçtiklerini, gittıkleri yerde nasıl yaşadıklarını izlemek için hayvanların ayağına halka takılır. Sonra bu halkalar, gidilen yerde çıkarılıp okunuyor. Tabii, güvercini yakalayıp ayağına halka takmak da gittiği yerde yakalayıp incelemek de büyük emek istiyor. Ama bilimsel araştırma boyle oluyor. Aynı şeyı arıda nasıl yaparsınız? Serçe parmak ucunun yarısı büyüklüğünde bir arının ayağına halka nasıl bağlarsınız? Zavallının ayağı yok denecek incelikte. Ne kadar hafif bir maddeden halka yapsanız, hayvan bu uzvunu kullanamaz. Ama, en çok 36 kilometrelik bir alanda faaliyet gösteren arıların çalışma biçimlerinı de incelemek gerekli. Yalnız Amerikan ekonomisıne arıların katkısı 20 milyar dolar/yıl (50 trilyon lira). Arıyı nasıl damgalarsınız? Önce, hayvanın sırtına çıkmaz boya sürülmek istenmiş, olmamış. Sonra, beyaz bir zemine sayı yazılmış o da olmamış. Son bir çare şöyle bulunmuş: Bazı kitaplara fiyat yerine erişte büyüklüğünde bir şerit koyuyorlar ya. Bunda, sayısal koda göre, kitabın fiyat) yazılı: Sık, seyrek çizgiler halinde... İşte arının sırtına da boyle bir etiket konmuş. Bunun başka bir yararı var: Güçlükle görünen etiketi, laser ışıklı bilgisayar okuyup durumu ekrana Petrolün biteceği güne hazırlık L P etrol yerine kullanılabilecek yeni maddelerin araştırılması sürüyor. Şimdi, Michigan Üniversitesi'nden iki kimya mühendisi, Eran Gulari ile Ananth Annapragada, metandan etilen yapmanın yolunu bulmuşlar. Nedir metan? Nedir etilen? Metan (CH4=16) petrol bölgelerinde ve volkanik arazide yerden çıkan gazların en önemlisidir. Bitkilerın suda çürümesinden de metan çıkar. Bataklıklarda metanın çokça bulunması bundandır. Kömür ocaklarında zarnan zaman patlayan grizu da metandır. Metan, yakacak olarak kullanılması yanında, metanol (CH, OH) ve formldehid (HCHO) yapımında da kullanılıyor. Etilen de(CJH4) bir gaz. Yeni yöntemde metan gazı ile oksijen ısıtılmış bir ortamdan geçiriliyor. Ortam demir fosfat ile dolduruluyor. Bu esnada bir hidrojen atomu metanın 4 hidrojenınden kopuyor.Bu molekül, sonra bir etan, etilen, karbondioksit, su ve daha yütoek htdıoJcvbon kanşunı kuvvet kinetokora bağlı iiflerin uzunluğuy yazıyor.D 15