21 Eylül 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

TEKNOLO Jİ ÇE VRE Su terazisi de | yenilendi Derleyen: Daniyal Erinç Yatağan Santralı radyasyonye kanser tehlikesi Termik santralın küllerinin fçerdiği ve yaydığı radyasyon sonucu, 2025 yıl sonra Yatagan ve çevresinde yüzlerce kanserli insan oluşacak... Dr. Bedriye Gürkan, NÜSHED Muğia Temsiicisi atağan Termik Santralı ile ijgili yazılarda şimdiye dek özellikle SO 2 gazı ve asit yağmurlarının çevre üzerindekietkilerinden söz edildi. Gerçekten, özellikle orman ve tarım alanları üzerinde SO2 gazının yaptığı olumsuz etkiler elle tutulur, gözle görülür sonuçlar verdi. Bu somut veriler araştırmaların ve ilginin özellikle bu alana kaymasına neden oldu. Oysa Yatağan Termik Santralı küllerinin içerdiğl uranyum ve öbür radyoaktlf elementler ile yaydıkları radyasyon, yaptıkları radyoaktif kirlilik, boyutları korkutucu olmasına karşın gerekli ilgiyi çekemedi. Belki de bunda radyasyonun görülebilir, koklanabilir bir kirlilik nedeni olmaması, ayrıca da radyasyonradyoaktivite konusunun zor anlaşılabilir bir konu olması etken olmuştur. Kömürle çalışan termik santrallar da çevreyi radyoaktivite yönünden kirletmektedir. Bu kirletme 0 derecededir ki termik kömür santrallarının çevresinde yaşayan toplumlar, en kötü model ve çalışma koşulları olan bir nükleer santralın çevresinde yaşayanlardan 100 kat daha fazla nükleer radyasyona maruz kalmaktadırlar. Hatta bu oran Çernobil kazası sonrası oldukça fazla kontaminasyona uğrayan Almanya'daki Karlsruhe kentinden bile 10 kat fazladır. (1) Yukarıda verileri açıklanan araştırma, Almanya'da yapılmış bir çalışmadır. Almanya'da termik santrallarda kullanılan kömürlerin bizdeki kadar radyoaktif element içermedikleri bilinen bir gerçektir. Türkiye uranyumtoryum yatakları açısından oldukça zengindir ve Ege bölgesindeki linyitlerde de uranyum ve öbür radyoaktif elementler Almanya'dakinden fazladır. Gerçekten 1976 ve 1984 yıllarında yapılan araştırmalarda (2), (3) Yatağan Termik Santralı küllerinde yılda 250320 ton uranyum oluşumu olduğu açıklanmakta ve bu miktarın birkaç nükleer santralın yıllık yakıt gereksinimi olan uranyuma eşdeğer olduğu hesaplanmaktadır. Yine bu araştırmaiarda küllerden elde edilecek uranyumun H2SO4 kullanılarak %87%91 verimle özütlenebileceğl kanıtlanmıştır (Burada gereken H 2 SO^ çevreye esas zararı veren SOo gazınılutacak olan desulfrizasyon tesisınden elde edilebilir ve pahalıya çıkacağı gerekçesiyle yapılmayan bu tesisin kendini amorti ede S u terazisi, genellikle inşaat ve işlerinde çalışan ustaların sıkça kullandıklan ve ellerinden hiç eksik etmedikleriyararlı birgereçtir. Bunun sayesinde, örneğin döşemelerin yatay olması, su borularının, kalorifer radyatörlerinin düzgün durması.duvarayerleştirilecekrafların'tam düzecinde" monte edılmesi gibi önemli işlemlerbirçırpıdagerçekleştirilir... Ayrıca endüstrinin daha karmaşık ve ince işçilik isteyen konularında "duyarlı tesviye ruhu" denilen çok hassas tiplerini kullanarak, mesleğinde iyi yetişmiş teknisyenler makine montajlarını ve gerekli ölçümleri kolaylıkla yaparlar. Arazi çalışmalarında kullanılan ve "Nivo" adı verilen tesviye aletleriyle su kanallarının, karayolu ve demiryolu güzergâhlarının istenildiği ölçülere uygun biçimde saptanması mümkündür. Elektrik enerjisi taşıyan yüksek gerilim hatlarının projesinin hazırlanması için de bu aletin kullanılması kaçınılmazdır. İşte bu kadar önemli ve birçok işe yarayan bu "terazilerin" kullanılmasını kolaylaştıran ve geliştirilmesine yeni boyutlar getiren buluşlar, elektroniğin uygulaması olarak piyasaya çıkarıldı. Bu yeni "su terazilerinın" ilk modeli "Şık Terazl" adını taşıyor. Aletin dayandığı ilke, aslında böyle aletlerde kullanılan bir ince tüpün içindeki sıvının oluşturduğu hava kabarcıgı düzeninin yerine, yerçekimi kuralından yararlanarak çalışan bir "elektronlk sensör (duyarga)" konulmuş olmasından ibaret. Bu alet resimde, yatay olarak duran ve üzerinde (05.5°) yazılı açı göstergesi bulunan, ağaçtan gövde üzerinde alüminyum çerçeve çevrilmiş olarak görünüyor. Böylece, kışın soğuk günlerinde bina dışındaki çalışmalar sırasında madenin ele yapışması ve üşütmesi önlenmiş bulunuyor. Bu aletin üstünlüğünü sağlayan elektronik duyarganın özelliği, üzerindeki açı değerinin ortalama üç metre uzaktan rahatça okunması ve cihazın kendi kalibrasyo nunu kendisinin yapabilmesidir. Açının değeri de istenilen duyarlıkta ölçülebiliyor; dileğinize göre yarım, 1/5 veya 1/10 derece toleranslarla... Bunu saglamak Içln göstergenin hemen sağındaki küçük butona basmanız yeterii. Göstergenin solundaki butona basılınca, açı yerine bu kez ölçülen düzlemin, yataya göre yüzde olarak eğimi doğrudan doğruya okunuyor. Bunun yararı ise hemen görulOr; örneğin bir drenaj borusunun eğimini istenilen öl Y çülerde tutmak için, bu sayede hesap yapmaya gerek kalmaksızın en doğru biçimde döşemek olanağı vardır. Bu alette kullanılan elektronik duyarganın büyüklüğü ortalama 500 liralık kadar, en önemli fonksiyonu kendi kendisini düzeltebilmesi. Sistem bir 9 voltluk batarya ile çalışıyor. Üç dakika devre kullanılmazsa otomatik olarak akım kesilerek bataryanın tükenmesi önleniyor. Ayrıca pilin bitmesi halinde durum ekranda görülüyor. Sıvı kristalli ekran ve bütün devre su geçirmez duruma getirilmiş bulunuyor. Altmış santimetrelik modelinin fiyatı 100 dolar. bileceği bir yol bulunmuş olur). Termik santralın çevreye verdiği zarar konusunda oldukça duyarsız olan, hatta tüm uyarılara kulak tıkayıp reddeden devlet kuruluşları da küllerin uranyum ve öbür radyoaktif elmentleri yüksek oranda içerdiğini kabul etmişlerdir. (4), (5) Yatağan Termik Santralı günde 15.000 ton linyit kullanmakta ve çıkan günlük ortalama 50006000 ton kül santral çevresindeki yerleşim birimlerinde yaşayan on binlerce kişiye 310 km uzaklıktaki bir alanda sekiz yıldız depolanmaktadır. %99.2 verimle çalıştığı iddia edilen elektrofiltreler tam verimle çalıştığı zaman bile 50 ton kül günde bacalardan havaya savrulmakta ve kilometrelerce ötelere gitmektedir. Sık sık oluşan filtre anzaları, ünitelerin devreye girişleri sırasında 35 saat filtrelerin çalıştırılamaması, %35'in üzerinde kül içeren kömürün yakılması sırasında filtrelerin devreden çıkarılma zorunluluğu, radyoaktif element içeren bu küllerin binlerce tonunun yine çevreye saçılmasına neden olmaktadır. Yatağan Termik Santralı çevresinde yaşayan on binlerce insan "extra extra radyasyona maruzdur." (6) Artık radyasyon için "kabul edilebilir doz" düşüncesi terk edilmiş, ALARA ilkesi, yani "olabildiğince az radyasyon" ölçüsü kabul edilmektedir. Ayrıca radyasyon etkisinin yakınlığa ve maruz kalınan süreye bağlı olarak arttığı da bilinen bir gerçektir. Görünen odur ki önlem alınmadığı takdirde 2025 yıl sonra Yatağan ve çevresinde yüzlerce kanserli ortaya çıkacaktır. (1) Dr. 8ezgln«r N., Sönmez M., "Nükteer Güç Reaktörieri ve Kömürle Çalışan Termik Elektrik Santrallarının Çevreyi Radyoaktivite Yönünden Kirletmeleri" ÇNAEMistanbul. (2) H*pş«n T., "MuğlaYatağan Bölgesindeki Uranyumlu Linyitlerden Uranyumun Değerlendlriimesi" İTÜNEE, ÇNAEM1978. (3) Prof. Ün»«ıw E., Kalayoğlu S., "Yatağan Termik Santralı Küllerinin Değerlendirilmesi, Küllerden Uranyum Tayini ve Uranyum Kazanılması." İTÜNEE 1968. (4) D*mwn D., "MuğlaYatağan Termik Santralı KuHerinden Uranyum Kazanılması Amactyla Yapılan özutleme Deneyleri" MTA19B4. (5) TAEK Yatağan Asliye Hukuk HAkimliği'nln 5.12.1989 tarih ve 1989/716 sayılı yazısına yanıt. (6) Prof. Sclman Kınaçı ile 12.10.1990 günü yapılan goruşme. Ege Üniversitesi Nükleer Bllimler Enstltüsü. Sonuç Çiçek açan patates öceklere dirençli gen teknolojisinin yeni harikası patatesler mahsüllerini verdiler bile. Desiree diye adlandmlan yeni patates bezelyeden alınan ve bitkiyi böceklerden koruyan bezelye lektın genini içeriyor. Bu gen lektin proteinine çevrilerek bitkinin hayatsal önem taşıyan proteinlerinin böcekler tarafından yenmesini önlOyor. Bezelyedeki gen, patateslere toprakta bulunan Agrobactreium tumefaciens bakteıisi aracılığıyla aktarılıyor. Asfında tümör yapıcı olan bakterinin bu özelliği yabancı geni patatesin genetik materyali içlne yerleştirmekte kullanılıyor. Bu patates türü diğerlerinden çok farklı: Çiçek açıyor, yemiş ve tohum veriyor. Ingittere'de ilk mahsül alındı bile. (•k) B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle