19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 OCAK 2013 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER SAĞLIKÇILAR MAĞDUR 3 19 yaşındaki Dilan B’nin ölümüyle ilgili soruşturma tamamlandı Hastanede dayak hasta etti MAHMUT ORAL Sizin ‘töreniz’ batsın SAVAŞ KÜRKLÜ DİYARBAKIR Diyarbakır’daki Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde aralarında polis ve askerlerin de bulunduğu hasta yakınlarının saldırısına uğrayan sağlık çalışanları İHD Diyarbakır Şubesi’ne başvuruda bulundu. Tedavisi süren sağlıkçı Rabia Önal’ın kardeşi Gülen Önal, “Ablam bu olaydan dolayı sinir krizleri geçiriyor” dedi. Saldırıda başından darbe alan ve beyin cerrahi bölümünde tedavisi süren astım hastası Hemşire Rabia Önal’ın kardeşi Gülen Önal, ablası adına başvuru yaptı. Darp edilen sağlık çalışanı Emrullah Sevim ise hastanelere gelen hasta yakınlarının sağlık emekçilerine sürekli saldırdığını ifade ederek can güvenliğinin kalmadığını belirtti, psikolojisinin bozulduğunu anlattı. ADANA Geçen ağustos ayında, kardeşleri ve kuzeninin gözü önünde DSİ’ye ait sulama kanalında intihar ettiği iddia edilen 19 yaşındaki Dilan B’nin ölümüyle ilgili soruşturma tamamlandı. Dilan’ın kardeşi ve 2 kuzeni hakkında “töre saikiyle öldürme” suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istendi. Adana’dan oturan Dilan B, bir düğünde tanıştığı 21 yaşındaki Y.U. ile arkadaşlık yapmaya başladı. Di lan’ın arkadaşlık yaptığını öğrenen anne Maşallah B, kızını bu ilişkiyi bitirmeye zorladı. Ancak Dilan, sevdiği gençle görüşmeyi sürdürdü. Anne de oğlu R.B’ye durumu anlatıp, “Birlikte konuşun, bu ilişkiyi bitirsin” dedi. R.B. de amca çocukları Mehmet Şerif B. ve Hasan B. ile Dilan’ın arkadaşlık yaptığı Y.U’yu bulundu. Sonra da Y.U’yu evinden alarak olay yerine götürdüler. İddiaya göre, kuzenler burada gence, Dilan ile arkadaş olup olmadıklarını sordu. Genç, olumsuz cevap verince, kuzenler bu kez de Dilan’ı yüzleştirmek için küçük kız kardeşi Aslı B. ile birlikte olay yerine getirdi. İlişkilerini kabul etmeyen Y.U’yu döven kuzenler, ardından genci ölümle tehdit ederek tabancayla havaya ateş etti. Sulama kanalına atıldı Yaklaşık 15 metre uzaklıktan olanları izleyen Dilan B, DSİ’ye ait 4 metre derinliğindeki sulama kanalına atladı. Ablasının suya atladığını gören R.B. ile kuzenleri Dilan’ın peşinden suya girdi. Ancak akıntıya kapılan genç kız, karanlıkta sürüklenip kayboldu. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, şüphelileri gözaltına aldı. Dilan’ın cesedi de ertesi gün olay yerinden yaklaşık 5 kilometre uzaklıkta bulundu. Soruşturmasını tamamlayan cumhuriyet savcısı, olayla ilgili iddianame hazırladı. Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianamede, Dilan’ın kardeşi R.B. ile kuzenleri Hasan B. ve Mehmet Şerif B. hakkında “töre saikiyle öldürme” suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası talep edildi. Doğu Perinçek’in Şaşırtan Mektubu; ve Uğur Mumcu Gazetedeki arkadaşlar “Doğu Perinçek size bir elektronik posta yollamış” dediklerinde aklıma ilk gelen, Silivri’de babaoğul, ailece yaşadıkları trajedi oldu… “Herhalde hukuksuzluklardan ve aile boyu çektiklerinden söz ediyordur” diye düşündüm. Oysa mektup Atatürk’ün uzay hakkındaki sözleri hakkındaydı… Anlaşılan Doğu Perinçek, içerde de entelektüel faaliyetlerine öncelik veriyordu. Mektubun önemli gördüğüm bölümlerini aşağıya alıyorum: “…Atatürk’ün ‘Ay’a gitme’ konusundaki sözleri, Sabiha Gökçen’in anılarında yer aldığına göre doğrudur. Büyük devrimci şöyle diyor: ‘Bundan sonra insanlığın hizmetine girecek en büyük gelişmeler havacılık alanında olacaktır. Hatta gün gelecek insanoğlu uzaya gidecek, başka dünyalara gidecek, Ay’ı ve benzer gezegenleri bile fethedecektir. İşte bu çağdaş savaşlar da göklerde üstün olan uluslar tarafından kazanılacaktır.’ Bu sözlerin içine ‘2000 yılından önce’ tarihini kim ekledi, bu da ayrı bir mesele. Ancak bizim daha önemli bir sorunumuz var. O da Büyük devrimci Atatürk’ü kafalarımızdaki hurafe ağının içinde anlamaya ve anlatmaya çalışmamızdır… ...Mustafa Kemal Atatürk’ün 20. yüzyılın kapısını açan iki büyük devrimden birinin önderi olmanın ötesinde, çağının önde gelen entelektüellerinden biri olduğu biliniyor. Bunu en azından Onu inceleyenler biliyor. Onun eşsiz yeteneklerini ve uzak görüşlülüğünü ispatlamak için tarihin ve gerçekliğin zorlandığına çok sık tanık olunuyor. 30 cilt tutan Atatürk’ün Bütün Eserleri’nde Atatürk adına piyasaya sürülen uydurmalara ve rivayet kapsamındaki nakillere yer verilmedi. Tek tek binlerce belge asılları bulunarak yeniden incelendi ve eski yazılı olanlar büyük bir özenle ve en yetenekli uzmanlarca yeni Türkçe yazıya çevrildi. Başta Prof. Dr. Nejat Kaymaz ağabeyimiz ve Muazzez İlmiye Çığ olmak üzere, arkada kalan yıllarda kaybettiğimiz Prof. Dr. İlhan Arsel, Ercüment Hüsnü Baki, Nejat Birdoğan, Ahmet Hezarfen, Necdet Kurdakul, Suphi Karaman ve Sadık Perinçek’in yoğun ve titiz emekleriyle güvenilir bir kaynak yaratıldı. Babam Sadık Perinçek’in yalnızca bir sözcüğü doğru okumak için bir eski yazı uzmanıyla görüşme ihtiyacı duyup İzmir’e gittiğini hatırlıyorum…” Daha sonra Atatürk’ün Bütün Eserleri Genel Yayın Yönetmeni Şule Perinçek’ten de bir mektup aldım. O da özet olarak, çok titiz bir çalışma yaptıklarını ancak gerçekliğini saptadıkları sözleri aldıklarını, hatta bazı el yazılarını Adli Tıp’a bile onaylattıklarını anlatıyordu. Anılara ise hata olasılığı yüksek olduğu için yer vermediklerini, ancak buralarda belge varsa ya da Atatürk’ün yaşadığı dönemde yayımlanmışsa kullandıklarını açıklıyordu. Ayrıca benim yazılarım üzerine Ülger ve Kline ile de görüştüğünü ve bu metnin belgesine ulaşamadığını, hatta Ülger’in de kuşku belirttiğini açıklıyordu. Keşke yerim olsaydı da Doğu ve Şule Perinçek’in mektuplarının tümünü burada yayımlayabilseydim. O zaman tarihe nasıl bir titizlikle yaklaşıldığının güzel örneklerini daha iyi aktarabilirdim… Ama her iki mektubu da tam metin olarak pazartesi günleri “Güncel” başlığı altında özel bir yazı yazdığım internet sitemde yayımlayacağım; kendilerine teşekkür ederim. ??? Bugün sevgili Uğur Mumcu’nun yirminci ölüm yıldönümü… Ne hazindir ki, Uğur’un parmak bastığı, üzerinde araştırma yaptığı, düşündüğü, tartıştığı, hâlâ çözülmemiş olan sorunlar, yirmi yıl sonra da güncelliklerini koruyor… Onun o parlak zekâsıyla yirmi yıl önce yaptığı çözümlemeler hâlâ anlam taşıyor; Türkiye’ye yazık oluyor! Işıkara ve Kür’e veda İstanbul Haber Servisi Ka ze namazından sonra Feriköy’de, muoyunda “Deprem dede” olarak İsmet Kür de aynı camide öğlen kıda tanınan, eski Boğaziçi Üniver lınan cenaze namazının ardından Ayazağa’da toprağa vesitesi Öğretim üyesi Prof. rildiler. Dr. Ahmet Mete Işıkara Törenlere Işıkara ve (72) ve gazetemiz yazarKür’ün aileleri, yakınlalarından İsmet Kür (96) rı, dostları ve yurttaşlar düzenlenen törenlerden katıldı. BÜ Rektörü sonra toprağa verildi. Prof. Dr. Gülay BarTedavi gördüğü hastabarosoğlu, törende bir nede çoklu organ yetkonuşma yaptı. mezliği sonucu yaşımını Teşvikiye Camisi’nde kaybeden Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara için ilk Yazar İsmet Kür Kür’ün taziyelerini Pınar ve Işılay Kür kabul tören sabah saatlerinde Kandilli Rasathanesi’nde düzen etti. Kür’ün kızı yazar Pınar Kür, lendi. Işıkara daha sonra Teşviki annesinin ölüm nedeninin yaşlılık ye Camisi’nde öğlen kılınan cena olduğunu belirtti. MANİSA’DA DRAM 3 çocuk yangında öldü MANİSA (AA) Sarıgöl ilçesindeki bir evde çıkan yangında, 3 çocuk yaşamını yitirdi. Dindarlı köyünde çiftçilik yapan Nihat Keskin’e ait evde, dün saat 10.30 sıralarında henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Evden yükselen dumanları görenlerin haber vermesi üzerine, köy vidanjörü ile yangına müdahale edildi. Evin bir odasını saran alevler kontrol altına alınarak söndürüldü. Eve giren vatandaşlar, yangın çıkan odada 1 yaşındaki Ali Keskin, 3 yaşındaki Sinem Keskin ve 4 yaşındaki Sıla Keskin’in cesetleriyle karşılaştı. Yangın sırasında baba Keskin’in tarlaya, birlikte yaşadığı Gülbahar Acar’ın da hizmetli olarak görev yaptığı okula gittiği, çocukların evde yalnız olduğu belirtildi. Yangına Sarıgöl ve Buldan’dan itfaiye ekiplerinin yönlendirildiği ancak yetişemedikleri öğrenildi. Yangının, odada bulunan sobadan çıktığının tahmin edildiği, incelemenin sürdüğü belirtildi. Fotoğraf: MELTEM YILMAZ 7?O^\ L?cMJWçWUJ PNU T[NMRWR T^UUJW +Jë^[VJ\ç TXUJb T^UUJWVJ\ç TXUJb !! DOSYA MASRAFI B84 ’DEN +*ê5*B*7 /*æC 8;*75*;2 YANARAK ÖLDÜLER Yatta 2 ceset İstanbul Haber Servisi Beşiktaş ilçesindeki Arnavutköy sahiline demirlenen yatta çıkan yangın sonucu 2 kişi yaşamını yitirdi. Arnavutköy sahiline dün gece demirleyen Blacksee adlı yatta henüz belirlenemeyen bir nedenden dolayı yangın çıktı. İki itfaiye aracı ve yangın söndürme gemisi ile müdahale edilen yangın yarım saat süren çalışmaların ardından söndürüldü. Çok sayıda ambulans ve polis ekibinin sevk edildiği olay yerinde yapılan incelemelerin ardından yatta bulunan kaptan Ali Aydın Apaçık ile Merve Günay adlı kişilerin yanarak can verdiği belirlendi. Yangınla ilgili çok yönlü soruşturma başlatıldığı kaydedildi. AFYONKARAHİSAR’DA DEHŞET İki kadın ve genç kıza tecavüz ettiler AFYONKARAHİSAR (Cumhuriyet) Afyonkarahisar’da alkol alan üç kişi, girdikleri bir evdeki iki kadınla, bu kadınlardan birinin 16 yaşındaki kızına tecavüz ettikleri iddiasıyla tutuklandı. Afyonkarahisar’ın Sahipata Mahallesi’nde birlikte alkol alan Ramazan U., Gökhan A. ve Ahmet G., iddiaya göre rastgele bir evin kapısını çaldı. Kapının açılmasıyla içeriye zorla giren şüpheliler, ev sahibi 50 yaşlarındaki S.A. isimli kadın ile evde misafir olarak bulunan Z.D. ve Z.D’nin 16 yaşındaki kızı Ş.D’ye tecavüz etti. Tecavüzden sonra ellerini kollarını sallayarak evden çıkan şüpheliler, kadınların polise başvurmaları üzerine tüm kentte aranmaya başlandı. Afyonkarahisar İl Emniyet Müdürü Mustafa Uçkan’ın bizzat ilgilendiği çalışmalar sonucu, eşkali belirlenen Ramazan U., Gökhan A. ve Ahmet G. yakalandı. Sorgularının ardından adliyeye sevk edilen şüpheliler, sorgularının ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak Afyonkarahisar Kapalı Ceza ve Tevkifevi’ne konuldu. =^]J[ ?JMN /JRc 8[JWç   !!  "  " =XYUJV 6J\[JO " " =5  =5 !" =5 *bUçT 6JURbN]     !  " BçUUçT 6JURbN] 8[JWç    "    =5  =5  =5     m\] URVR]  =5 VJT\RV^V JMN  JbMé[ +JWTJ XWJbUJWJW T[NMRWRW T^UUJWéVé RäRW \XW TJ[J[é N[VN TNORU N NT KNUPN R\]NVN OJRc X[JWéWé MNçRê]R[VN QJTTéWJ \JQRY]R[ 4JVYJWbJ TJY\JVéWMJ T^UUJWMé[éUJW T[NMRUN[MNW MX\bJ VJ\[JOé JUéWVJbJLJT]é[ =JKUXMJ bN[ JUJW ]XYUJV VJ\[JO YNêRW TXVR\bXW QJbJ] \RPX[]J\é N N[PRUN[MNW XU^êVJT]J XU^Y JbUéT  béUUéT VJURbN] X[JWUJ[éWJ MJQRU NMRUVRê]R[ 1JbJ] \RPX[]J\é Y[RVR  bJê N[TNT RäRW X[]JUJVJ XUJ[JT QN\JYUJWVéê]é[ 4JVYJWbJ ! ë^KJ]  ]J[RQRWN TJMJ[ PNäN[URMR[ NWRc+JWT KR[ <KN[KJWT P[^K^ T^[^U^ê^M^[
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle