19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 OCAK 2013 SALI 8 İstanbul S Edirne S Kocaeli S Çanakkale S İzmir PB Manisa PB Denizli PB Zonguldak PB Sinop PB Samsun B 11 7 11 10 15 13 12 10 10 12 HABERLER TÜRKİYE Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sivas Antalya B B S S Y S Y 12 11 10 8 8 5 16 Adana Mersin Erzurum Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB 18 PB 18 S 10 S 9 B 10 B 9 B 9 S 1 S 5 S 7 Oslo A 1 Helsinki Y 3 Stockholm B 5 Londra B 8 AmsterdamY 9 Brüksel Y 8 Paris B 9 Bonn Y 7 Münih PB 8 Berlin Y 9 DIŞ MERKEZLER Budapeşte B Madrid B Viyana PB Belgrad B Sofya A Roma B Atina B 5 13 5 8 10 14 15 Zürih Moskova Aşkabat Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Tahran Y B A K B B B B A A 8 0 4 2 8 1 7 18 14 8 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada TV’lerde yılbaşı gecesi izleyiciyi bağlayacak sazlı sözlü eğlence programları reklamları geniş yer tutuyordu... O kadar! Diyanet İşleri Başkanı’nın yılbaşı kutlamalarına karşı çıkan fetvasını sallayan yoktu büyük kentlerde. Alıveriş merkezleri çocuğuna, eşine hediye alanlarla dolup taştı. Noel ağaçları süslendi. 2012’yi her birey kafasına göre yorumladı. 2013’ten beklentiler? Rafta yalancı dolma yersen diyemedi pek çok insan. Müslüman Başbakan RTE, Şanlıurfa’da başarı masalları anlatmaktan fırsat bulup, gâvur icadı yeni yıla umutla bakmaya özendirecek bir iki cümle söyleyemedi. ??? Ama söz sırası Suriyeli kardeşlerine geldi mi, RTE’yi tutabilene aşk olsun! Sığınanların sayısı 150 bini buldu. Bu sayı ürkütmesin, korkutmasın sizi. Zira 200 binlere ulaşırsa rakam, buna da şükredeceğimiz günler gelebilir... Zira hükümetin ufku geniş mi geniş. Geçenlerde bir yerde konuşurken yine bir iki günde Beşşar Esad’ı indireceğini sandıkları Suriye politikalarını öven Dışişleri Bakanı Davutoğlu, sığınmacı aşkında Başbakanı’nı solladı. “Olanağını bulsak bütün Suriye halkına ülkemizi açarız” dedi... Başbakan da kampları ziyaretinde “Burası ikinci eviniz. Gelin, gelin” diye seslendiği Suriye halkına ve sığınmacılara, bugüne dek 5 trilyon lira harcandığını açıkladı. Evvel Allah nasip ederse ve gerekirse daha trilyonlar harcarız! Kafa bu!.. ??? O paralar yöreye, yöre halkımıza sarf edilseydi? Tövbe tövbe! Soru mu bu? Halkımızın üç seçimdir başının tacı ettiği RTE’yi yeni yılın ilk günü böyle olasılıklarla sorgulamayalım. Bakın neden: Büyüğü küçüğü muhalefetimiz, “Sığınmacılara 5 trilyon harcadın. Pekâlâ; ama kampların bulunduğu illerin ilçelerine, kasabalarına ve halkına bugüne dek kaç trilyon sarf ettin?” içeriğinde bir soru sormuyor iktidara. ??? Sığınmacılara Arapça “Men sabera zafera!”, gazetelerde tercümesini okuduk; Türkçesi “Sabreden zafere ulaşır” diye seslenirken giydiği yöresel kıyafet aba ile... …RTE, TC Başbakanı’ndan çok, hayranı olduğu Arap ülkelerindeki bir çöl şeyhine benziyor... Allah Araplara bağışlasın RTE’yi! Amin! ??? Oysa, kafalardaki soru; acaba ne zaman ulaşacağız “zafera!”... Yılın son günlerinde OBC’nin (Objektive Research Center) açıkladığı ankete göre bugün seçim olsa; AKP yüzde 48.2, CHP 27.4, MHP 14.1 oy alacak. Üç partinin 2011 genel seçimlerinde aldığı oylar ise: AKP 49.9, CHP 25.94, MHP 12.9. 2011’de alınan oylardan ankette çıkan sonuçları çıkarırsak; …AKP’nin yaklaşık yüzde 1.7 oy yitirdiğini… CHP’nin oyunun yüzde 1.5 yükseldiğini varsaymak gerekiyor. Bu sonuçlar, AKP iktidarının her alanda eleştirilen yaptırımlarına karşın oylarında büyük oranda düşme olmadığının… …ana muhalefetin de son yıllarda bir arpa boyu yol aldığının kanıtı. ??? Toplumun aynası anketler; söyle bana; ne zaman “zafera”?.. ??? Yıllardır insanlarımız hayal ettiği sürece yaşıyorsa eğer… …yeni yılınız kutlu olsun sevgili okurlar! Siyasi liderler yeni yıl mesajı yayımladı... ‘2012 AKP’nin zam, zulüm, zindan yılı...’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, yeni yıl mesajında anayasa çalışmalarında ortak akılla hareket edilmesinin ve bu çalışmaların milletin beklentisi doğrultusunda hızla sonuçlandırılmasının siyasi partilere ve parlamentoya düşen tarihi bir sorumluluk olduğunu ifade etti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da yeni yıl mesajında, “AKP’nin zam, zulüm, zindan politikası nedeniyle haksızlığın, hukuksuzluğun, yoksulluğun ve yolsuzluğun yılı olan 2012’yi yolcu ediyoruz” görüşüne yer verdi. Kılıçdaroğlu, “2013’ün ise halkın iktidarına giden bir yıl olması” dileğinde bulundu. BDP, Türkçe ve Kürtçe yayımladığı yeni yıl mesajında 2013 yılının “barış ve özgürlük yılı” olması dileğinde bulundu. CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün de seçmenlerine “iki dilli” mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Gül, yeni yıl nedeniyle mesaj yayımladı. Türkiye’de siyasetten ekonomiye ve ticarete, demokratik standartlardan hukuk sistemine ve sosyal hayata kadar her alanda köklü bir değişimin söz konusu olduğunu savunan Gül, “Gerçekleştirilen reformlar, ülkemizin bugünlerini değil, bütün geleceğini de şekillendirecek bir mahiyettedir. Bu sürecin temel ayaklarından biri de yeni bir anayasanın hazırlanmasıdır. Anayasa çalışmalarında ortak akılla hareket edilmesinin ve bu çalışmaların milletin beklentisi doğrultusunda hızla sonuçlandırılmasının, siyasi partilere ve parlamentoya düşen tarihi bir sorumluluk olduğunu hatırlatmakta fayda görüyorum” ifadelerini kullandı. Terör başta olmak üzere ülke gündemindeki ciddi sorunların göz ardı edilemeyeceğini belirten Gül, “Yeni bir yıla girerken, tüm ülkelerin sağduyuya dayalı daha yaşanabilir bir dünya hedefi doğrultusunda gerekli her türlü çabayı göstermesini umut ediyorum” dedi. BDP eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak, yeni yıl mesajlarında 2012 yılının demokrasi ve özgürlükler açısından yoğun baskıların yaşandığı bir yıl olduğu, baskı, zulüm, yasaklamalar ve engellemelerle muhalif seslerin susturulmaya çalışıldığı bir yıl olduğuna işaret ettiler. BDP eşbaşkanları mesajlarında, hükümetin izlediği yanlış politikalar nedeniyle Kürt sorunu, demokratikleşme, sosyal adalet, hak ve özgürlükler gibi ülkenin önündeki en temel sorunların çözüme kavuşturulması noktasında da 2012’nin “kayıp yıl” olduğu görüşüne yer verildi. Yeni Yılı Okurlarla Karşılamak Bu zincirleme “zaman” muhabbetinin müsebbibi, Kenter Tiyatrosu’ndan gelen bir yeni yıl kutlaması oldu. Kenter Tiyatrosu, ilk fırsatta görmeyi arzuladığım son oyunları “Toplu Hikâyeler”den hoş bir alıntı taşıyan “zaman temalı” bir yeni yıl kutlaması göndermiş. Bunun üzerine “İçimizden Geçen Zaman” başlıklı bir yazı yazdım. Gelen okur mektuplarını görünce, AKP iktidarlarının niye tiyatroya düşman olduğunu anladım... Tiyatronun, başka hiçbir sanat dalında olmayan çok geniş spektrumlu bir düşünceyi kamçılama gücü var. Bir yılbaşı kartıyla bunu yapabiliyorsa.. bir tiyatro temsiliyle gönülleri ve zihinleri nasıl açar ve fetheder varın siz hesap edin... Aldığım okur mektupları, deniz derya gibi derin… Yerim elverdiği ölçüde aşağıya koyuyorum. ‘Baskılar arttı’ Zamana ‘nanik’ çekmek Amerikalı tiyatro yazarı Donald Margulies’in sözleri “Yürüdüğüm yollarda şimdi senin yürüdüğünü görüp de geçen zamanı düşünmemek elde değil... Derdim bu. Görmüyor musun? Zaman.” alıntısıyla başlayan son yazıma Aygün C. “Ne yaptınız Nilgün Hanım” sorusuyla karşılık veriyor: “Zaten zamanla köşe kapmaca oynamaktaydım. Üstünde zıpladım, altını oydum, akıp gitmesini önleyemedim zamanın... Bir de katlamayı deneyeyim, dedim. Baktım ki gençliğimin tam üstündeyim. Şimdiki aklım işe yarıyor, ama o zamanki beden nerede? Gideyim şu ODTÜ’ye, gençlerin önüne gerileyim, bana gelsin gaz bombaları, ne de olsa eski tüfeğim, doktor ‘Dur!’ dedi. Ne yaptınız Nilgün Hanım? Tam da ben gençliğimle yaşlılığımı barıştırmaya çalışıyorken... Tam da kendimi ve yaşlılığımı kandırıp zamana bir genç edasıyla nanik çekiyorken... Oldu mu şimdi!... Oldu... Çok da güzel oldu. Zaman bana çok şey katarak, ben onun cebinden gizlice dakikalar çalarak, baharı da, yazı da geçirdik... Şimdi sonbahar zamanıdır... Güneş denizin dalgalarından şıkır şıkır binlerce şavkır, dağlardaki taze yağmış göz kamaştıran karlardan da... Yüzümden yansıyıp ölülerimin mezar taşlarından şavkır... Şimdi hem gencim, hem yaşlıyım. Zaman eskimemiş bir dost gibi yanı başımda, dilimizde özgürlük türküleri, el ele yürüyoruz kentin meydanlarında... Müthiş bir yazıydı... Ellerinize sağlık, yüreğinize sağlık... Kaleminize güç, sağlık ve özgürlük diliyorum yeni yılda size... Bu yazı beni benden aldı...” DİSK Başkanı, yıkım politikalarına karşı ortak hareket çağrısı yaptı Mücadele artacak İstanbul Haber Servisi DİSK Genel Başkanı Erol Ekici, yeni bir dünyanın kapısının “emekle”açılacağını belirterek “2013, AKP’nin yıkım politikalarına karşı emek cephesinin mücadelesinin artacağı bir yıl olacaktır. Herkese bu konuda görev düşmektedir. DİSK olarak görevimizin bilincindeyiz ve görev başındayız. 2013’ü yükselen emek cephesinin güçlü sesiyle inşaa edeceğiz”dedi. Erol Ekici yayımladığı yeni yıl mesajında, 2012’nin başta emekçiler olmak üzere toplumun geniş bir kesimi için olumsuzluklarla geçtiğini, yoksullaşmanın yaygınlaştığı, önemli sayıda emekçi için işsizliğin sorun haline geldiği, işten atılma korkusunun toplumda bir travma yarattığı, haklar ve özgürlükler yönünden önemli bir iyileşmenin görülmediği, örgütsüzleştirmenin, kuralsızlaştırmanın, hukuksuzlaştırmanın yaygınlık kazandığı dönem olduğunu kaydetti. Ekici, emekçiler olarak yeni yıl beklentilerini şöyle özetledi: Yoksulluk çemberinin kırıldığı, işsizliğin ortadan kaldırıldığı, çalışanların refahını yükseltildiği, temel hak ve özgürlüklerin engelsiz, kısıtlamasız uygulandığı, sendikal örgütlenme ve toplusözleşmelerin önündeki engellerin kaldırıldığı... Yaşam mücadelesi veren çalışanların sorunlarının çözüldüğü, insanca yaşatıldığı.. Hukukun üstünlüğünün istisnasız kabul edildiği... Düşüncelerinden ve siyasi çabalarından dolayı kimsenin yargılanmadığı, ayrımcılığa uğramadığı... Herkesin sosyal güvenlik sisteminden yararlanabildiği, ulaşılabilir bir sağlık ve parasız/eşit eğitim olanağına kavuştuğu... Kimliklerin, farklılıkların sorgulanmadığı, demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla işlediği Halkların kardeşçe yaşadığı bir ülkede.. Barışın egemen olduğu ve silahların sustuğu bir dünyada yaşamak istiyoruz... Bankalara telefon ve faks yağmuru İstanbul Haber Servisi 3. köprüye kredi verecek bankalar, mimar ve mühendisler tarafından faks ve telefon yağmuruna tutuldu. Kredi verecek bankaların kent suçu işlememesi için dün Yapı Kredi, İş Bankası, Vakıfbank, Garanti ve Halk Bankası genel müdürlüklerine faks göndererek ve telefon ederek çağrıda bulunan mimar ve mühendisler, “İstanbul’un geleceğini karartacağı bilimsel olarak saptanmış projeye kredi açılmamasını” vurguladılar. Yurttaşlık Hakları Platformu sözcüsü Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Ulaştırma Anabilim Dalı emekli öğretim üyelerinden Prof. Dr. Zerrin Bayraktar 3. köprünün İstanbul için cinayet olduğunu belirtirken, İMO İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe de Boğaz’a yeni köprüler yapılarak kentin ulaşımının çözülmesinin mümkün olmadığını, çözümün metro ve ona bağlı entegre ulaşım sistemleri olduğunu bir kez daha yineledi. Uzun gecenin zamanı… Osman Aydoğan da; bir Halil Cibran alıntısıyla söze giriyor: “Halil Cibran’ın ‘Deli’ isimli kitabında ‘çoğu zaman geceyi dinlenmenin zamanı olarak düşünür ve anarsınız, oysa gerçekte gece aramanın ve bulmanın zamanıdır’ diye yazar. Yine Cibran geceye şöyle hitap ederdi; ‘Evet, biz ikiz kardeşiz, ey Gece; çünkü sen evreni görünür kılarsın, ben ruhumu.’ Yılın bu son uzun gecelerinde görünür kıldığım ruhumda neler aradım neler, neler buldum neler... Önce Fransız şair ve politikacı, Türk dostu Lamartine’yi aradım, Onun bir şiirindeki dizeleri buldum: “Ebedi gecesinde bu dönüşsüz seferin/Hep başka sahillere doğru sürüklenen biz/Zaman adlı denizde bir gün bir lahza için/ Demirleyemez miyiz? İnsan için liman yok, sahil yok zaman için/O geçer, biz göçeriz.” Sevgili okurum Osman Aydoğan yılın bu son uzun gecelerinde… Karacaoğlan’ı, Veysel’i, Yunus’u, Melih Cevdet Anday, Bedia Akarsu, Marcus Aurelius’u ve Marquez’i aramış ve anmış zamanın izinde... Hepsini buraya sığdırmam olanaksız. Ancak okurumuzun seçkisindeki çok değerli iki düşünce insanının alıntısına yer vermeden geçemeyeceğim: Melih Cevdet Anday; “Binlerce yıl sözü masaldır, ‘bir gün’ ise gerçektir” diyor: “Zaman birimlerinin çoğulu doğaya, tekili bize ilişkindir, bizim yaşamış olduğumuzu gösterir.” Felsefeci Bedia Akarsu içinse.. zamanın kesintiye uğraması fikri, aldatıcı bir yanılsamadan ibaret. “Geçmiş zaman sürekli olarak bugüne akar” diyor ünlü felsefecimiz: “Böyle bir akıntıda ‘zaman’ ortadan kalkar ‘süre’ başlar. Süreyi yaşayabilmemizin koşulu, bellektir. Bellek zaman aralıklarını yener, geçmiş şimdi olarak yeniden yaşanır!” Ben de bir Andy Warhol saptamasıyla bitireyim bu yazıyı: “Zamanın hep her şeyi değiştireceği söylenir, ama bir şeyleri değiştirecek olan asıl sizsiniz!” Evet karşıladığımız 2013’ün içinde geçmiş yılların ağır yükü var. Yeni yılın bize, değiştirmek istediklerimizi değiştirme olanağı vermesi umuduyla... Diyarbakır’da büyük operasyon ? DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Diyarbakır’ın Lice, Hani ile Bingöl’ün Genç ilçesi üçgenindeki kırsal alanda bir grup PKK’linin kış üslenmesi hazırlığı yaptığının belirlenmesi üzerine bölgeye bu sabah saatlerinde hava destekli operasyon düzenlendi. Bölgeye Sikorsky helikopterlerle Jandarma Özel Harekât Timleri indirilirken, Kobra helikopterleri de teröristlerin kaçış güzergâhını havadan bombaladı. Akşam saatlerine kadar devam eden çatışmalarda 3 PKK’linin öldürüldüğü bildirildi. ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Birecik’te ruhsatsız silah bulundurmakla suçlanan sanığın evinde “Cumhuriyet savcısı hazır olmaksızın” arama yapılmış, Yargıtay Başsavcılığı’nın itirazı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulu delilleri hukuka uygun saymıştı. Kararı değerlendiren Muğla Barosu Başkanı Mustafa İlker Gürkan, “Delillere kıymayalım denilerek usulsüzlük yapmakla, yanlış bir yol açılıyor. Yargıtay Ceza Genel Kurulu; polis usulünü, ceza usulüne üstün duruma getiriyor” dedi. Sansür merkezi mi kurdunuz? CHP’li Oran, Başbakan Erdoğan’a işten atılan memurları sordu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, Ankara Defterdarlığı’nda çalışan 6 görevli hakkında sosyal paylaşım sitelerinde Penguen, Leman, Gırgır’ı beğenip paylaştıkları gerekçesiyle soruşturma açılmasını TBMM gündemine taşıdı. Oran, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, şu soruları yöneltti: “Mizah denetim merkezi, karikatür sansür merkezi mi kurdunuz? Bu birimde hangi uzmanlığa sahip kaç kişi çalışmaktadır? İnsanların neye gülüp, neyi eleştireceğine, 74 milyonun hangi durumda hangi tepkiyi vermesi gerektiğine siz mi karar vereceksiniz? Söz konusu 6 maliye çalışanı ile ilgili soruşturma talimatını bizzat siz mi verdiniz? Avukatlarınız bu tür durumlarda suç duyurusunda bulunmadan önce olayvakakişi bazında sizi bilgilendiriyor mu? Hangi heykellerin uygun olduğuna, dizilerdeki kostümlerin tarihsel gerçeklikle uyumuna, film ve dizilerdeki karakterlerin ve diyalogların ecdadı rahatsız edip etmeyeceğine, gazetelere alınacak haberlerin hükümette rahatsızlık yaratıp yaratmayacağına, atılacak manşetlerin hangi puntoyla yazılacağına hep sizin karar vermeniz durmadan sözünü ettiğiniz ‘ileri demokrasinin’ uygulamaları mıdır?” Yargıtay kararına tepki İnşaatta göçük: 7 işçi yaralandı ? ADANA (Cumhuriyet) Adana’nın merkez Çukurova Belediyesi’nin yeni hizmet binası inşaatında çatı kalıplarını hazırlayan işçiler, beton dökülürken tablanın altındaki iskeleyi sağlamlaştırmak için inşaat sahasına girdi. Bu sırada yaş betonun ağırlığını taşıyamayan iskele, büyük bir gürültüyle çöktü. İnşaatta çalışan işçiler iskele ve tahta kalıpların altında kaldı. Olay yerine gelen ekipler ve çevrede bulunanların da yardımıyla göçük altında kalan 7 işçi yaralı olarak çıkarıldı. Ambulanslara taşınan yaralılar çeşitli hastanelere sevk edilirken, bir işçinin hayati tehlikesinin bulunduğu belirlendi. ‘Sokaktan korkuyorlar’ ABİDİN YAĞMUR MERSİN Mersin’de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde yürüyüş düzenledikleri için 15 ay hapse mahkum edilen eski SES Şube Başkanı Yılmaz Bozkurt, eski BES Şube Başkanı Gürsel Şenşafak ve eski EğitimSen Şube Başkanı Orhan Yıldırım Yargıtay’ın bozma kararı üzerine tahliye edildi. Haksız yere 4 ay hapiste tutulduklarını belirten Yılmaz Bozkurt, “Bizi Mersin’e gözdağı vermek için tutukladılar. Ama biz bundan sonra yine sokakta olacağız” dedi. Tahliyesinin ardından SES Mersin Şubesi üyeleriyle birlikte basın açıklaması düzenleyen Bozkurt, “Bu ülkeyi yönetenlerin sadece sokaktan korktuklarını gördüm. Onun için sokağa çıkanlara operasyon yapıyorlar” diye konuştu. Öte yandan geçen eylül ayında KCK operasyonu kapsamında tutuklanan EğitimSen Mersin Şube Kadın Sekreteri Aynur Şahin de, hâkim karşısına çıkmadan tahliye edildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle