19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 OCAK 2013 SALI CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR Cité des Arts programına 2013 yılında katılacak ilk sanatçı İhsan Oturmak ‘tek tipleşmede ortak zeminimiz eğitim sistemi’ diyor 15 Aktör Harry Carey öldü ? Kültür Servisi Western filmlerin yanı sıra pek çok dizi ve televizyon şovunda da rol alan Amerikalı aktör Harry Carey Jr., 91 yaşında yaşamını yitirdi. John Ford’un favori oyuncularından biri olan Carey, daha çok John Wayne ve James Stewart’ın rol aldığı filmlerde yan roller üstlenmişti. Carey’nin rol aldığı filmler arasında The Rare Breed (1966), Bandolero! (1968), Something Big (1971) ve Cahill (1973) de bulunuyor. ‘İsimsiz’ tuval üzerine yağlıboya. Çin’de Hollywood egemenliği ? Kültür Servisi Çin 2012’yi yabancı filmlerin hâkimiyetinde geçirdi. Böylece Çin’de son dört yıldan bu yana ilk kez Hollywood filmlerinin gişesi ülke sinemasının filmlerini geride bıraktı. Ülkede 2012’de 2.7 milyar dolara (yaklaşık 4.8 milyar TL) ulaşması beklenen gişe hasılatının neredeyse yarısının yerli filmlerden sağlanması amaçlanıyordu. Hayatımızın kara tahtası Hızlı bir başlangıç seninki. Şimdi yine Paris’e gidiyorsun. İstanbul Kültür ve Sanat Bu kez üreterek orada yaşaVakfı (İKSV), 2009’dan bu yacaksın. Seni korkutan bir yana Paris’te yer alan ve şey var mı? 1965’ten bugüne dünyanın Hep eleştirdiğim şeyden korfarklı coğrafyalarından 18 kuyorum: Tek tipleşmekten, binden fazla sanatçıya çalışmakineleşmekten... Sırf talep ma ve yaşama olanağı sağlavar diye resim yapmak istemimış köklü sanat kurumu Cité yorum. Çünkü samimi işler yapInternationale des Arts’da, mayı seviyorum. Sorunlar üzeriTürkiye’den sanatçıların katıne odaklanıyor, bazen geçmişe labileceği misafir sanatçı gidiyor bazen bugünde kalıyoprogramına katkıda bulunurum. Örneğin Paris’e giden yor. Program, TC Kültür ve “Öğrenciler” serisindeki resimDışişleri bakanlıklarının hilerimde; okuldaki sistemle, dımayesinde, İKSV, Simit şarıdaki sistemi ilişkilendirmeDerneği ve Cité des Arts işye çalıştım. Bunun için de Do? ‘Birileri birliğiyle başlatıldı ve ğu’da terk edilmiş bir köy okuİKSV’nin koordinasyonunda farklılıklara karşı lunu gezdim, ev sahibim bir öğ2029 yılına dek sürecek. retmen, ondan okul fotoğraflaçıktığında Misafir sanatçı programırını aldım ve hikâyelerini dinlecezalandırılıyor tahta nın 2013 yılındaki ilk konudim... Bu gerçekliği takip ediönünde. ğu sayfalarımızdan da takip yorum ve bu Paris’te de süreettiğiniz gibi İhsan Oturcek. Farklılaştığımızda mak. Şikâyet etmekte zor Şu tek tipleşme meselesini hemen tahtaya landıklarımız hakkında rederinleştirelim... adımız yazılıyor. Çok simler yapan İhsan Oturmak; Toplumda olan bitenden soTürkiye’yi karatahtaya kaldıyutlanmak istemiyorum. “Öğkonuştuğumuzda tek rıyor ve adını tahtaya yazırenciler” serisinden önce topayak üstünde yor. Bu kez tek ayak üstünde lum içindeki insanları birbirinbekliyoruz. Tek durma sırası kimde? den ayıramadığım, makineleştipleşmek 1987 Diyarbakır doğumlu tiklerini düşündüğüm bir döneve Marmara Üniversitesi mim olmuştu. Bunu sorgulamaçocukluğumuzdan Atatürk Eğitim Fakültesi Reya başladım. Kapitalist sistemin geliyor.’ simİş Öğretmenliği bölümübir sonucu muydu, başka senü bu yıl bitiren genç sanatçı bepleri var mıydı? Bir yandan ile yolculuk öncesi konuştuk: da birbirlerini tekrar eden figür Bu yıl Rotary Resim Yarışması’nda, ler yapıyordum. Derken çocukluğumu hatırki henüz okulunu bitirmemiştin, büyük ladım, okulu, sınıf arkadaşlarımı ve öğretödülün sahibi oldun. Resim yarışmaları menlerimi... Hafızamdakiler ve çevremdekiçok şey değiştirir mi genç sanatçının yaler tek tipleşmede ortak bir zeminimiz olduşamında? ğunu gösteriyordu: Eğitim sistemimiz! BöyBen yaptığım işlere çok güveniyordum lece öğrencileri konu ettiğim resimler ortaya iyi bir şeyler olacağını düşünüyordum. çıktı. Ödülü almak da hem maddi hem de manevi İlkokul mezunu olan herkesin karaaçıdan önemliydi. Ardından güzel bir şey tahtada yuttuğu tebeşir tozlarını kusuoldu... Tesadüf eseri, sergilemenin olduğu yorsun adeta... yerden geçen Louis Vuitton küratörleri Beyaz yakalı siyah önlüklerimiz, maviler Herve Mikaeloff ve Marie Ange Moulon ve şimdi de serbest kıyafet... Beyinler aynı guet resimlerimle ilgilendi. Şimdi resimlekaldığı sürece elbise sadece bir araç. Birileri rim Paris’teki Louis Vuitton ChampsÉlyfarklılıklara karşı çıktığında cezalandırılıyor sées mağazasındaki sanat merkezi Espace tahta önünde. Farklılaştığımızda hemen tahCulturel’daki “Yolculuklar: Günümüzün taya adımız yazılıyor. Çok konuştuğumuzda Türkiye’sinde Gezintiye Çıkmak” sergitek ayak üstünde bekliyoruz. Tek tipleşmek sinde yer alıyor. Başka genç sanatçıları bilçocukluğumuzdan geliyor. Askeri sistemle miyorum ama bir resim yarışması yolculuyetiştirildik ve birbirimize benzetilmeye çağumu hızla değiştirdi. lışıldık hep. NAZLI PEKTAŞ Cem Adrian’dan senenin ilk konseri ‘Kuçu Kuçu’ Kozzy’de ? Kültür Servisi Yoğun turne programının ardından yeni senenin ilk konserini vermeye hazırlanan Cem Adrian, 4 Ocak Cuma akşamı saat 22.00’de Jolly Joker’de bir konser vermeye hazırlanıyor. Son albümü “Siyah Bir Veda Öpücüğü”ndeki şarkılarıyla özgün bir tarz ortaya koyan Adrian’ın albümünde ayrıca, Ayten Alpman’ın son kaydı olan “Hani Bazen” adlı şarkıya yaptıkları düet de yer alıyor. ? Kültür Servisi Özgü Namal ve Selen Uçer’in aynı sahneyi paylaştıkları Kerem Ayan’ın uyarlayıp yönettiği “Kuçu Kuçu” adlı oyun, 9 Ocak Çarşamba günü saat 20.30’da Kozyatağı Kültür Merkezi’nde görülebilir. Oyun, sırların ortaya çıkmasıyla yavaş yavaş çığırından çıkan bir karşılaşmayı komedi ve dram öğeleriyle bir araya getiriyor. BORUSAN MÜZİK EVİ 2013’e iki konserle giriyor Kültür Servisi Borusan Müzik Evi’nde yeni yılın ilk konserleri 4 ve 5 Ocak tarihlerinde gerçekleşiyor. Geçen sezon zenfunk topluluğu Ronin ile Borusan Müzik Evi’ne konuk olan İsveçli besteci ve piyanist Nik Bärtsch’ın, Makrokosmos Dörtlüsü için bestelediği “Rofu” Türkiye’de ilk kez 4 Ocak Cuma günü saat 20.00’de seslendirilecek. Bärtsch’ın ilk albümüyle aynı adı taşıyan “Rofu”, iki piyano ve perküsyon için bestelendi. Dünya prömiyeri 2012 Nisanı’nda Morton Feldman Festivali’nde yapılan 50 dakikalık eser, Bahar Dördüncü, Ufuk Dördüncü, François Volpe ve Sébastien Cordier’den oluşan Makrokosmos Dörtlüsü tarafından seslendirilecek. Berke Özcan, Kenny Wollesen ve Erland Dahlen’in ritim projesi “Big Beats Big Times Vol.1” konseri ise 5 Ocak Cumartesi akşamı gerçekleştirilecek. Sıra dışı üç davulcunun ritim projesi “Big Beats Big Times Vol.1” konseri saat 21.30’da başlıyor. AYIN KİTABI MİYASE İLKNUR’UN ‘İLHAN ABİ’Sİ 4. HANGİ İNSAN HAKLARI? FİLM FESTİVALİ SONA ERDİ ‘Beyoğlu’nda Son Tango’ sergisi ? İstanbul Haber Servisi Ressam İsmet XBilen’in yılın son sergisi “Beyoğlu’nda Son Tango”, Asmalımescit’teki XBilen Sanat Atölyesi’nde açıldı. XBilen’in 55. kişisel sergisindeki, soyut ve klasik çizgilerdeki 100’e yakın yağlıboya, akrilik ve suluboyayla yapılmış eserleri ocak sonuna dek izlenebilir. İlhan Selçuk’tan önce ve sonra Kültür Servisi PEN Türkiye Yönetim Kurulu’nun belirlediği ayın kitabında, aralık kitabı gazetemiz yazarı Miyase İlknur’un kaleme aldığı “İlhan Abi” isimli kitap oldu. PEN tarafından yapılan açıklamada, “Cumhuriyet Kitapları arasında yer alan İlhan Selçuk biyografisi hem okurları için hem de Türkiye’nin basın, düşünce ve siyaset tarihi bakımından önemli bir kitap. İlhan Selçuk daima laiklik, bilimsel düşünüş ve emekten yana mücadele etmişti.” Kitap için “İlhan Selçuk’tan bize kalan belgelerin ve biriktirdiğimiz anıların ışığı altında yazılmış biyografik bir çalışma” diyen İlknur’un kitabının arka kapağında şu ifadeler yer alıyor: “Gelecekte Türk basın tarihi yazıldığı zaman ‘İlhan Selçuk’tan önce’ ve ‘İlhan Selçuk’tan sonra’ diye kalın çizgilerle ayrılacaktır. Bu durum Cumhuriyet gazetesinin tarihi için de geçerlidir. Kimilerine bu sav çok abartılı gelebilir. Bir savı kabul etmek ya da reddetmek tarihi kimin yazdığı ile ilintilidir. Bizimkisi kendi çapımızda tarihe not düşmek. Başkaları da kendi notlarını düşecektir. Düşüyor da... Hangi notun kayda değer olduğunu elbette zaman gösterecek.” Her yerde yaşam hakkı Kültür Servisi DOCUMENTARIST’in düzenlediği 4. Hangi İnsan Hakları? Film Festivali’nin etkinlikleri yılın son günlerinde Maltepe Çocuk ve Gençlik Cezaevi ile Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde yapılan gösterim ve etkinliklerle sona erdi. “Yaşam hakkı” ana temasıyla 8 Aralık’ta başlayan festival, İstanbul’da beş ayrı mekânın yanı sıra Van ve Diyarbakır’a da uğradı. Yaklaşık 6 bin kişi tarafından izlenen festivalde birçok konuk yönetmenin katılımıyla 40’ı aşkın film gösterildi; panel, söyleşi gibi yan etkinlikler düzenlendi. VideoEylem Atölyesi, festival programının bir bölümüyle birlikte Cegerxwin Kültür Merkezi’nin işbirliğiyle Diyarbakır’a taşındı. Bir senedir Van’da deprem bölgesindeki çocuklarla atölyeler düzenleyen Hangi İnsan Hakları? Film Festivali ekibi, atölye boyunca prefabrik evlerde kalan çocuklarla, bir 3D animasyon filmi, bir radyo oyunu ve bir müzik programı gerçekleştirdi. Üretilen işler Açık Radyo’da yayımlandı ve internet üzerinden paylaşıldı. Makrokosmos Dörtlüsü
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle