19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
BİBER GAZLI 29 EKİM C 2012’NİN ‘MUHTEŞEM’ TARTIŞMA Muhteşem Yüzyıl tartışması: Başbakan Erdoğan bir açılış töreninde, “Ecdadımızın at sırtında gittiği her yere biz de gideriz, her yerle biz de ilgileniriz ama bunlar televizyon ekranındaki ecdadımızı zannediyorum o ‘Muhteşem Yüzyıl’ belgeselindeki gibi tanıyor. Bizim öyle bir ecdadımız yok. Ben o dizilerin yönetmenlerini de o televizyonun sahiplerini de milletimizin huzurunda kınıyorum. Ve bu konuda da ilgilileri uyarmamıza rağmen yargının da gerekli kararı vermesini bekliyorum” dedi. Dizi yapımcıları bu açıklamadan “vazife” çıkardı, Hürrem Sultan örtünüp namaza durdu. Her kürtaj Uludere’dir Başbakan Erdoğan’ın “Sezaryenle ilgili doğumlara karşı olan bir başbakanım. Kürtajı bir cinayet olarak görüyorum. Buna kimsenin müsaade etme hakkı olmamalı. Ha anne karnında bir çocuğu öldürürsünüz ha doğduktan sonra öldürürsünüz. Hiçbir farkı yok” sözleri tartışma yarattı. Erdoğan, AKP Genel Merkez Kadın Kolları 3. Olağan Kongresi’nde, kürtaj ve sezaryene karşı olduğunu yineleyerek “Yatıyorsunuz kalkıyorsunuz ‘Uludere’ diyorsunuz. Her kürtaj bir Uludere’dir” dedi. Tartışmaların ardından sezaryeni sınırlayan yasa çıkarıldı, kürtajla ilgili yasa taslağı hazırlandı. Biber gazlı 29 Ekim: Ankara Valiliği’nin yasakladığı “Cumhuriyet Buluşması” ile “Seferberlik Yürüyüşü” tüm engellemelere karşın gerçekleştirildi. Anıtkabir’e yürümek isteyenlere polis, biber gazı, tazyikli su ve gaz bombasıyla müdahale etti. Ancak barikatları aşan binlerce yurttaş Anıtkabir’e yürüdü. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “resmi törenler” yerine 29 Ekim’i halkla kutlamayı tercih etti. Müdahale Başbakan Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Abdullah Gül arasında da soğukluk yarattı. Gül, Ankara Valisi’ne “esnek davranılması” talimatı verdiğini açıkladı. Erdoğan, “Ben Cumhurbaşkanımızın böyle bir talimat vereceğine de inanmıyorum. Çünkü bu ülkeyi çift başlı bir yönetimle bugüne kadar getirmedik, bundan sonra da çift başlı bir yönetimle bu ülke, bir yere varmaz” dedi. İZLERİ MİT krizi ve ÖYM’ler Özel yetkili İstanbul Savcısı Sadrettin Sarıkaya’nın KCK soruşturmasında MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın arasında bulunduğu teşkilatın üst düzey 4 yöneticisini şüpheli sıfatıyla ifadeye çağırması aylarca gündemden düşmedi. Krizin çıkmasında, hükümet ile cemaat arasında yaşanan mücadelenin etkili olduğu konuşuldu. “Talimatı ona ben verdim. Alacaklarsa beni alsınlar” diyerek meydan okuyan Başbakan Erdoğan, müsteşarını ifadeye göndermedi. Bir hamle daha yapan iktidar, MİT’çilerin izin alınmadan soruşturulamayacağına ilişkin yasa değişikliği yaptı. Bu sırada MİT’çilerin dosyası, Sarıkaya’dan alındı. Daha sonra ise Sarıkaya’nın özel yetkileri HSYK tarafından kaldırıldı. Ekrandan yargılama Siyasette 2012 yılına Balyoz davası kararı ile Ergenekon, KCK, Redhack ve 12 Eylül askeri darbesi davaları damgasını vurdu. Uludere katliamı, yeni anayasa, “dindar nesil” ve eğitimde 4+4+4 tartışmaları, Başbakan Erdoğan’ın “Her kürtaj bir Uludere’dir” sözleri ve Muhteşem Yüzyıl dizisinde anlatılan “ecdadımıza” tepki gösterip yargıyı göreve çağırması da yılın en çok tartışılan konuları arasında yer aldı. SİYASET yine mahkeme Mehmet Öcalan, İmralı Cezaevi’nde yüz yüze görüştüğü ağabeyinin açlık grevlerine son verilmesi çağrısında bulunduğunu bildirdi. Bunun üzerine, bazı cezaevlerinde 12 Eylül 2012’den bu yana açlık grevi yapan tutuklu ve hükümlüler, 18 Kasım’da bu eylemlerine son verdi. Kadın milletvekiline şiddet: TBMM KadınErkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi AKP Ağrı Milletvekili Fatma Salman Kotan’ın boşanmak istediği eşi İlyas Kotan tarafından şiddete uğradığı iddiaları basına yansıdı. Kotan önce dayak iddialarını yalanladı, ancak daha sonra şiddet gördüğü yolunda ifade verdiği ortaya çıktı. Eşinden boşanan Kotan’a koruma tahsis edildi. kapısındaydı I Siyaset gündeminde yıl boyunca Balyoz davası kararı, Ergenekon ve KCK davaları, 12 Eylül askeri darbesiyle ilgili dava, 28 Şubat soruşturması kapsamındaki tutuklamalar, futbolda şike davası ile Redhack davası başta olmak üzere yargılamalar öne çıktı. Deniz Feneri davasında örgüt suçundan takipsizlik kararı verilmesi ve bu soruşturmadaki savcıların yargılanması gündemde kaldı. Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ tutuklandı. Odatv davası kapsamında tutuklu yargılanan Nedim Şener ve Ahmet Şık, 375 gün tutukluluktan sonra tahliye oldu. Balyoz davasında sanıklara ceza yağdı. Kamu kuruluşlarının internet sitelerini hackeleyen Redhack de gündemdeydi, 3 öğrenci 9 ay sonra tahliye olabildi. KCK davalarında çok sayıda sendikacı ve öğrenci tutuklandı.13 Aralık günü Ergenekon davasında esas hakkında mütalaa beklenirken destek amacıyla binlerce kişi Silivri’ye geldi. Soğuk havaya karşın cezaevi önünü gün boyu miting alanına çevrildi. 12 Eylül askeri darbesiyle ilgili davada 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya yargılanmaya başlanırken davanın başlamasından 7.5 ay sonra telekonferans yöntemiyle ifadeleri alındı. Kasım ayındaki duruşmada görüntüleri LCD ekrana yansıtıldı. Evren ve Şahinkaya, “Bugün de olsa aynı şekilde ihtilal yapardık. Biz, kurucu iktidarız, bu yüzden mahkeme bizi yargılayamaz” dedi. Dindar nesil Başbakan Erdoğan’ın grup toplantısındaki “Niye dindar bir nesil gelmesin?” sözlerine CHP lideri Kılıçdaroğlu sert tepki verdi. Erdoğan, “Kılıçdaroğlu, sen bizden, muhafazakâr demokrat parti kimliği sahibi AK Parti’den ateist bir nesil yetiştirmemizi mi bekliyorsun? O belki senin işin olabilir, senin amacın olabilir. Ama bizim böyle bir amacımız yok” diyerek sözlerinde ısrarlı oldu. 4+4+4 yürürlükte Zorunlu eğitimi kademeli olarak 12 yıla çıkaran öneri yasalaştı. Kuranıkerim ve Hz. Muhammed’in hayatı seçmeli ders oldu. 28 Şubat döneminde kapatılan imam hatip ortaokulları açıldı. Başbakan Erdoğan, “Bizler tarihimize kara bir leke olarak yazılmış, bin yıl süreceği iddia edilen 28 Şubat’ın son izini, 28 Şubat’tan 15 yıl sonra, geri dönmemek üzere tarihin tozlu raflarına Allah’ın izniyle gönderdik” dedi. Daha sonra Kılık Kıyafet Yönetmeliği değiştirilip tek tip giysi zorunluluğu kaldırılarak kız öğrencilerin türban takabilmesi yolu açıldı. Aygün kaçırıldı HP Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün, ağustos ayında PKK’liler tarafından kaçırılıp 2 gün alıkondu. Aygün’ün bırakıldıktan sonra “Oradaki çocuklar yeni katılmış tertemiz insanlardı. Bu nedenle serbest bırakıldığımda örgütün olumsuz yaklaşımına rağmen, kan dökülmesine son verilmesi özlemini, o çocuklardan aldığım dilek ve temennilerimi dile getirdim” sözleri partisi içinde tartışma yarattı. 68 günlük açlık grevleri: Abdullah Öcalan’a tecritin sona erdirilmesi için açlık grevleri başlatıldı. BDP milletvekilleri ve Leyla Zana’nın da katıldığı açlık grevleri 68. gününde sonlandırıldı. Abdullah Öcalan’ın kardeşi Uludere’nin C FAİLİ meçhul! rak’a sınır ötesi operasyon düzenleyen TSK unsurları, 28 Aralık 2011 gecesi, Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu köyü yakınlarında, “terörist” sandığı köylü yurttaşları bombaladı. İktidar “sorumluların mutlaka bulunacağı” sözü verdi ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde bir alt komisyon kurularak inceleme başlatıldı. Yaşamını yitiren yurttaşların yakınları olaydan hükümeti sorumlu tutarken muhalefet de “vur emrini” verenlerin bulunmasını talep etti. AKP’lilerin ağırlıkta olduğu TBMM Alt Komisyonu Başkanı İhsan Şener, “kusur tespiti” yapamayacaklarını açıkladı. Şener, “Bu olayla ilgili sivil otoritenin bypass edildiği görünüyor” diyerek hükümetin siyasi sorumluluğu olmayacağı mesajı verdi. Komisyon raporunu bir yıldır tamamlayamadı. Paul Auster atışması Başbakan Erdoğan, bir gazeteye verdiği röportajda “Cezaevindeki tutuklu gazeteciler nedeniyle Türkiye’ye gelmeyeceğini” açıklayan ABD’li yazar Paul Auster’a “Aman! Biz sana çok muhtacız. Gelsen ne olur gelmesen ne...” diye çattı. Kılıçdaroğlu, Auster’ı Türkiye’ye davet etti. Erdoğan, “CHP’nin davetine icabet eder de buraya gelirse, lütfen Türkiye’den sonra birlikte İsrail’e gitsinler. Aksi takdirde bu seyahat eksik kalır. ‘İsrail’de tutuklu gazeteci ve yazar yok’ demek, en hafif tabiriyle yalancılıktır, cahilliktir ” dedi. Cumhuriyet’e sansür KP 4. Olağan Büyük Kongresi’ne Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, Kırgızistan Devlet Başkanı, Irak Meclis Başkanı, Sudan Devlet Başkan Yardımcısı, Irak Cumhurbaşkan Yardımcısı ile Irak Bölgesel Yönetim Başkanı Mesud Barzani, Filistin Hamas lideri Halid Meşal’in de aralarında bulunduğu çok sayıda konuk katıldı. Kurultayı Cumhuriyet, Sözcü, Aydınlık, BirGün, Evrensel, Özgür Gündem, Yeniçağ gazeteleri ile Ulusal Kanal ve İMC TV’nin izlemesine izin verilmedi. Yeni anayasa çalışmaları: “Sivil anayasa” iddiasıyla TBMM Başkan Cemil Çiçek’in öncülüğünde TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu ekim ayından itibaren çalışmaya başladı. 4 partiden eşit üyenin katılımıyla başlayan çalışmalar sonucu yeni A BDPPKK’lilerin kucaklaşması Hakkâri’nin Şemdinli ilçesinde PKK’liler, BDP milletvekillerinin 50 araçtan oluşan konvoyunu durdurdu. 1’i kadın 5 PKK’li vekillerle sohbet etti. Van Cumhuriyet Başsavcıvekilliği, “Bunun bir yol kesme değil, teröristlerle buluşma” olduğu iddiasıyla inceleme başlattı. 10 milletvekili hakkında hazırlanan fezleke Meclis’e gönderildi. anayasayla ilgili “Temel Hak ve Özgürlükler” bölümüne ilişkin maddelerin büyük bölümünün görüşmesi tamamlandı. Ancak “yasama ve yürütme” bölümünde AKP, “başkanlık sistemi”nde diretince görüşmeler tıkandı. Başkanlık sistemi, kuvvetler ayrılığı: Erdoğan yılın son ayında, “kuvvetler ayrılığı” tartışması başlattı. “Bürokratik oligarşi ve yargıdan” yakınırken “Dışarıdan bakanlarda zannediyor ki, ‘326 milletvekiliniz var, yine bahane’ diyor. Ama kuvvetler ayrılığı denilen olay var ya o geliyor sizin önünüze bir engel olarak dikiliyor” dedi. Emine Erdoğan resepsiyonda: Cumhuriyetin 89. kuruluş yılı dolayısıyla Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eşi Hayrünnisa Gül, Çankaya Köşkü’nde resepsiyon verdi. Resepsiyona eşi Emine Erdoğan ile katılan Başbakan Erdoğan, “Eşiniz neden ilk defa geliyor” sorusuna “Bizi buraya sokmayanlara sorun” karşılığını verdi. Arınç’ın ayrımcı üslubu: CHP’li Aylin Nazlıaka, Vakıflar Genel Müdürlüğü bütçesinde kurumla ilgili eleştirilerde bulunurken Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç “Bana bakmadan konuşun. Ben mahcup bir insanım, zarif bir hanımefendinin bana bakmasından sıkılabilirim” dedi. Nazlıaka’nın sert tepkisi üzerine de kürtaj tartışmaları sırasındaki “Başbakan vajina bekçiliği yapmasın” sözlerine göndermede bulunarak “Evli bir bayan milletvekili, çocuğu olan milletvekili organını nasıl böyle açıkça konuşabilir, nasıl bundan yüzü kızarmaz” dedi. Nazlıaka, Arınç’ı mahkemeye verdi. CHP’de çifte kurultay CHP’de yeni tüzük kavgası çifte kurultaya neden oldu. Kurultaylardan Kılıçdaroğlu’nun çağrısıyla toplanan ilkinde tüzük değişiklikleri kabul edildi. Kürsü önüne gelen ve kurultayın hukuksuz olduğunu söyleyen muhaliflerden Mersin Milletvekili İsa Gök, dışarı çıkarıldı. Ertesi gün ise muhaliflerin 362 imzasıyla toplanan kurultayda tüzük değişikliği istemleri reddedildi. 17 Temmuz günü toplanan CHP’nin 34. Olağan Kurultayı’nda PM için liste kavgaları yaşandı. Kılıçdaroğlu 60 kişilik Parti Meclisi (PM) için il başkanlarıyla birlikte 98 kişilik bir anahtar liste hazırlayıp bu sayıyı 60’a indirmeyi örgüte bırakınca “anahtarın anahtarı” listesi kavgaları yaşandı. Kılıçdaroğlu “İkinci adam artık yok” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle