Katalog

1 EK M 2011 CUMARTES CUMHUR YET SAYFA HABERLER Boşanmak istediği eşi tarafından tehdit edilen kadın sokakta öldürüldü Vesaire, vesaire! 3 Polisler, askerler, sivil memurlar, savcılar, yargıçlar, gazeteciler, köşe yazarları, sabıkalılar, muhbirler, gizli tanıklar, açık tanıklar, sıradan vatandaşlar… Gerçeklere, hukuka, adalete aykırı işler yaparken neler hissederler? Kişisel vicdanlarına aykırı bir iş yaparken kendilerini nasıl ikna ederler? Suçluluk duygusundan nasıl kurtulurlar? Ya kolektif bir bilince, yani kolektif bir kimliğe veya kolektif bir vicdana sığınırlar… Onun adına iş yaptıklarını düşünür, bu nedenle de suçluluk duymazlar. Veya yaptıkları işin sorumluluğunu bireysel olarak yüklenmezler… Suçu başkalarına, astlarına, üstlerine, bürokrasi gibi, siyaset gibi, emirkomuta zinciri gibi, hukuk düzeni gibi, yasalar gibi soyut kavramlara atarlar. Ama günün birinde: Bir bomba sanığı çıkar, ifadesinin zorla ve rüşvetle alındığını söyler… İnfazcı bir polis çıkar, ölüm emirlerini kimin verdiğini açıklar… Bir yargıç çıkar, adaletin kalmadığını belirterek istifa eder… Bir emniyet müdürü çıkar, güvenlik güçlerinin bir cemaate nasıl mahkum edildiğini anlatan kitap yazar… Bir gazeteci çıkar, polisin ve yargının içindeki yasal olmayan işleri açıklayan araştırmalar yapar. Bütün bunları susturabilirsiniz… Hapse tıkar, hatta öldürebilirsiniz de… Ama gerçekler bir gün mutlaka su yüzüne çıkacak… Adalet mutlaka bir gün tecelli edecektir. Uygarlık, bireysel vicdanların, kolektif sorumluluklara veya vicdanlara sığınma gereksinmesi duymadığı… Ve hatta bunlara karşı direnebildiği noktalarda gelişir. Devlet yine korumadı Soygunu çocuk önledi İstanbul Haber Servisi Bağcılar’daki bir kuyumcu soygunu 12 yaşındaki bir çocuk tarafından önlendi. Hadımköy’de ise bir banka şubesini soyan 3 kişi güvenlik görevlisin ağır yaraladı. Bağcılar’da yüzünü ameliyat maskesi ve güneş gözlüğü ile gizleyerek bir kuyumcuyu soymaya çalışan zanlıyı, 12 yaşındaki E.K. adlı çocuk durdurdu. Kuyumcuda görevli tezgâhtarın oğlu olan E.K’nin silahın üzerine atılmasıyla paniğe kapılan zanlı kaçtı. Güvenlik kameralarından eşkâli belirleyen polis Mustafa Z. adlı kişiyi kuyumcuya iki sokak uzakta gözaltına aldı. AB D N YAĞMUR Kolektif Sorumluluk ve Bireysel Vicdan Birbirinden bağımsız gibi görünen ama eşzamanlı büyüyen iki sorunla karşı karşıyayız: 1) Terör tırmanıyor, cinayetler artıyor… 2) Adaletsizlik yaygınlaşıyor. Bireysel vicdan nasıl susturulur? “Herkes yapıyor…” “Ben yapmasam başkası yapacaktı…” “Mecbur kaldım…” “Kendimi savundum…” “Emir aldım…” “Benim karşı çıkmam bir şey değiştirmezdi ki…” “Yapmasam işimden olurdum…” “Yapmasam hain derlerdi…” “Bana mı kaldı dünyayı düzeltmek…” “Benim yaptığım önemli değil, asıl kararları başkaları veriyor, sorumluluk onların…” “Önüme evrak gelmiş, ben gereğini yaparım…” “Bana güvendiler…” “Bana görev verdiler…” “Ben büyük bir zincirin bir parçasıyım…” “Evde çoluk çocuk ekmek bekliyor…” “Başka seçeneğim yok ki, bu benim hayatım…” “Elime silah verip yolladılar…” “Özgürlük için savaşıyorum…” “Hainlerle savaşıyorum…” “Hainleri ihbar ediyorum…” “Hainleri cezalandırmak için sahte belge üretiyorum…” “Hainleri öldürüyorum…” “Kanıt yok ama mutlaka yapmıştır…” “Bunlar zaten suçlu…” “Önce içeri atalım, sonra yargılarız…” MERSİN Tarsus ilçesi Cumhuriyet Caddesi’nde 7 ay önce eşi Mustafa Yakıcı’dan (52) boşanmak için dava açan ve geçimini sağlamak için semt pazarlarında sıkma ve börek yaparak satan 4 çocuk annesi Hayriye Yakıcı (49), dün sabah işe gitmek için evden çıktı. Bu sırada kiraladığı otomobil ile eşini izleyen Mustafa Yakıcı, onu yolda görünce üzerine tabancayla kurşun yağdırdı. Vücudunun çeşitli yerlerine kurşun isabet eden Hayriye Yakıcı, çağrılan ambulansla götürüldüğü Tarsus Devlet Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. Katil zanlısı Mustafa Yakıcı ise otomobili Gözlükule Mahallesi’nde terk ederek kayıplara karıştı. Acı haberi duyarak hastaneye gelen Yakıcı’nın yakınları sinir krizi geçirdi. Hayriye Yakıcı’nın bir süre önce Cumhuriyet Savcılığı’na, “Eşim tarafından tehdit ediliyorum. Başıma bir şey gelirse bunun sorumlusu eşimdir” diye dilekçe verdiği öğrenildi. Buna karşın devlet tarafından herhangi bir önlem alınmadığı belirtildi. Olayla ilgili soruşturma başlatan polis, kaçan katil zanlısını yakalamak için çalışma başlattı. Eşi kayıplara karıştı 11 yıl sonra aydınlanan cinayete aile meclisi karar vermiş. MAHMUT ORAL Güvenlikçiyi yaraladılar Hadımköy Çakmaklı mevkisindeki banka şubesine giren üç kişi, şüphe üzerine kimlik soran güvenlik görevlisi Gökhan Çınar’ı tabancayla ayağından yaraladı. Veznedeki 110 bin lirayı alarak çıkışa yönelen soyguncular, kendilerini yaralı halde müdahale etmeye çalışan güvenlik görevlisi Çınar’ı göğsünden vurarak kaçtı. Çınar’ın durumunun ciddi olduğu öğrenildi. D YARBAKIR Elazığ’ın Palu ilçesinde 11 yıl önce kaybolan Zinnur Çimener’in töre cinayetine kurban gittiği ortaya çıktı. Çimener’i öldürüp gizlice bilinmeyen bir yere gömdükleri gerekçesiyle eşi Senayi Çimener (46), ağabeyi Murat Çimener (51) ve kayınbiraderi Reşit Çimener (57) tutuklandı. 17 yaşındayken halasının oğlu Senayi Çimener ile berdel usulü evlendirilen ve 3 çocuk sahibi olan Zinnur Çimener, iddiaya göre 2000 yılında ilçede askerlik yapan bir kişi ile Ankara’ya kaçtı. Bunun üzerine aynı yıl içerisinde Senayi Çimener, Cinayete kurban gitmiş ağabeyi Murat Çimener ve kayınbiraderi Reşit Çimener’le (57) gittiği Ankara’da eşini bularak Palu’ya getirdi. Adı kötüye çıktığı gerekçesiyle Zinnur Çimener, aile fertleri tarafından Palu Kalesi yakınlarında tabancayla başından vurularak öldürüldü. Polis, 8 ay önce yapılan ihbar üzerine olayı aydınlattı. Kantin işletmeciliği ile yemek hizmetinin birbirinden ayrılması gerekiyor. Hangi koşullarda üretildiği belli olmayan yemekler öğrencilere servis ediliyor ş hamburgere yasakla bitmiyor İstanbul Haber Servisi İstanbul Yemek Sanayicileri Derneği (İYSAD) Başkanı ve Keyveni Kurumsal Hazır Yemek kurucusu Sadık Çelik, Sağlık Bakanlığı’nın okul kantinlerinde Sadık Çelik hamburger, kola, çikolata gibi yiyecekleri yasaklamasının doğru bir adım olduğunu belirterek “Asıl tehlike kayıtdışı, nerede, hangi malzemeler ve nasıl koşullarda üretildiği belli olmayan yemeklerin çocuklarımıza servis edilmesi. Bu oluşum çocuklarımızın sağlığını ciddi anlamda tehdit ediyor” dedi. Kantin işletmeciliği ile yemek hizmetinin birbirinden ayrılması gerektiğini vurgulayan Sadık Çelik, okullardaki yemek hizmetinin kantinciler tarafından belirlenerek yerine getirilmesi ve kantincilerin bu konuda söz sahibi olmasının yanlış olduğunu ifade etti. Bu hizmetin mutlaka Tarım Bakanlığı’ndan üretim izni ve sicili olan, altyapısı yeterli, eğitimli, bilinçli, sektörde deneyimli ve referanslı üreticiler tarafından sağlanması gerektiğini dikkat çekti. Mesleki eğitim inancı arttı Eğitim Servisi Koç Holding’in mesleki eğitime destek olma hedefiyle Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğiyle 2006’dan bu yana yürüttüğü “Meslek Lisesi Memleket Meselesi (MLMM) Projesi” kapsamında projenin ilk 4 yılında yapılan çalışmaları anlatan “Sosyal Etki Raporu” açıklandı. Rapora göre, bu 4 yılda 81 ildeki yaklaşık 8 bin bursiyer öğrencinin mesleki eğitime olan inancı arttı. Meslekiteknik eğitimin önemi konusunda toplumda farkındalık yaratmayı amaçlayan MLMM Projesi, beşinci yılına girdi. Koç Topluluğu bünyesindeki 20 şirketten 333 çalışanın meslek lisesi koçu olarak görev aldığı proje kapsamında hazırlanan “MLMM Sosyal Etki Raporu”nda her yıl 264 okula gönderilen değerlendirme anketi sonuçları yer aldı. Rapora göre bursiyerlerin yüzde 69’u meslek lisesinde okumanın önemini proje sayesinde anladıklarını belirtti. Raporda, öğrencilerin giderek artan bir başarı grafiği gösterdiği de belirtildi. C MY B C MY B