Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
5 EYLÜL 2010 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
‘AKP devrimin düşmanõ’
12 Mart’ta Deniz Gezmiş’le THKO, 12 Eylül’de TDKP davasõndan yargõlanan Mustafa
Yalçõner, AKP’nin 12 Eylül’le hesaplaşma söyleminin sahtekârlõk olduğunu iddia etti
ERDEM GÜL
ANKARA - Anayasa değişiklik
paketinin halk tarafõndan oylanma-
sõna kõsa bir süre kala, AKP tara-
fõndan başlatõlan 12 Eylül’le he-
saplaşma söylemine 12 Eylül’de iş-
kence görüp yõllarca hapis yatarak
bedel ödeyen 1980 öncesi kitlesel
sol/sosyalist hareketlerin önderleri
karşõ çõktõ. 12 Mart döneminde De-
niz Gezmiş’le birlikte Türkiye Halk
Kurtuluş Ordusu (THKO) davasõn-
dan, 12 Eylül döneminde de Türki-
ye Devrimci Komünist Partisi
(TDKP) davasõndan yargõlanan
Mustafa Yalçıner de referandum-
da “Hayır” diyeceğini açõkladõ.
Yalçõner, referandum süreciyle ilgili
görüşlerini Cumhuriyet’e anlattõ:
Erdoğan da Evren gibi ‘bi-
zim çocuklar’dan: Kafalara
saksõ mõ düştü? 30 yõl sonra yeni mi
akõllara geliyor 12 Eylül? Erdoğan
da 30 yõl geçtiğini bilmez mi?.. Bi-
liyor, ama işine gelmiyor. 12 Ey-
lülcülerin “bizim çocuklar” oldu-
ğunu biliyor. Kendisi de aynõ “ço-
cuklar”dan. Siyasal İslamõn 12 Ey-
lül ve 12 Eylülcüler tarafõndan bes-
lenip palazlandõrõldõğõnõ bilmez mi,
biliyor. 12 Martçõlar yeniden parti
kurmasõ için Erbakan’õ kaçtõğõ yurt-
dõşõndan getirtmişlerdi. Evren de
her konuşmasõna Kuran’dan ayetle
başlardõ. Fethullahçõlõk 12 Eylül
günlerinde aldõ yürüdü. Yurtiçi ve dõ-
şõnda okul zincirleri, devlet ve Ame-
rikalõ emperyalistlerle birlikte ku-
ruldu. Din dersi o zaman zorunlu kõ-
lõndõ. Ama en önemlisi, “yeşil ser-
maye” o zamandan “hamuduyla
yutma”ya, palazlandõrõlmaya baş-
landõ. RP öyle büyüdü. Belediyeler
öyle alõndõ. Hükümet olmanõn önü
böyle açõldõ. Erdoğan halkõn 12
Eylül’e karşõ öfkesini istismar et-
mektedir. AKP, sağlamlaştõrmaya
giriştiği 12 Eylül Anayasasõ’nõ meş-
rulaştõrmaktadõr.
Erdoğan da Gülen gibi ağ-
lak: Erdoğan’õn gösteriş için bile
olsa “devrimciler için” ağlayabil-
mesi inandõrõcõ değil. Kapitalist dü-
zenin savunucusu ve yürütücüsü Er-
doğan devrimin ve devrimcilerin
can düşmanõdõr. Sosyalizm, komü-
nizm dendiğinde tüyleri diken diken
oluyor. Hem böyle bir gelenekten
geliyor, hem bugün de devrimin asõl
gücü ve devrimcilerin sözcülüğünü
üstlenme çabasõnda olduklarõ işçi ve
emekçilere, halka, kapitalist düze-
nin bir yürütücüsü olarak, elinden
gelen her araç ve yöntemle saldõrõ-
yor. Aldatma, küfür, aşağõlama,
cop, gaz, yetmediğinde silah… Er-
doğan, tõpkõ Gülen gibi ağlak ve
gözyaşlarõnõ siyasal etki için kulla-
nõyor; ama yine de ne için ve kim-
ler için ağlayacağõnõ iyi biliyor.
Pehlivanoğlu’na ağlõyor örneğin.
Elinizi tutan mı vardı?:
Evren, Erdoğan ve AKP tarafõndan
baş tacõ edilmiş ve el üstünde tu-
tulmuştur. 12 Eylül’le hesaplaşma
gibi, zamanaşõmõ tartõşmasõ da sah-
tedir ve gerçekleri örtmek içindir.
Evren’i ve sair darbecileri yargõla-
maya niyeti olanõn elini tutan yok-
tu bugüne kadar. Ergenekon soruş-
turmasõnda subaylar, generaller baş-
langõçta darbe suçlamasõyla mõ tu-
tuklandõlar? Çoğu hastalandõ ya da
bõrakõldõ; ancak generallerin “içeri”
alõnabilecekleri de görüldü. Ev-
ren’in de, belki anayasal engel ol-
duğu için darbe suçundan değil,
ama binlerce başka suçtan, içeri tõ-
kõlmasõ olanaklõydõ. İsteyen yapar-
dõ. 12 Eylül’le hesaplaşmaya ilişkin
tüm AKP söylemi sadece aldatõcõdõr.
Önemli olansa, AKP’nin bugünkü
Amerikancõ, neoliberal, halk düş-
manõ gerici burjuva saldõrgan poli-
tikalarõyla kendi egemenliğini ve ka-
pitalist düzeni pekiştirme gayretidir.
AKP’yi desteklemek dev-
rimcilere düşmez: Devrimci-
ler hiçbir zaman düzeni savunma-
dõlar. Hep değiştirmek için mücadele
ettiler. “Evet” düzen demektir, dü-
zenin pekiştirilmesi demektir. Yük-
sek yargõyõ hâkimler oligarşisinin
mi, cumhurbaşkanõnõn mõ belirle-
mesi, halk belirlemeyecek olduktan
sonra, ne kadar önemlidir? Halktan
yana olmayan, düzeni zayõflatma-
yacak bir değişikliğe “Evet” demek,
gericilik içindeki çekişmelerde ta-
raf olmak devrimcilerin kitabõnda
hiç yazmamõştõr. Gerici düzen par-
tisini ve politikalarõnõ desteklemek
devrimcilere düşmez.
Hacivat ve
Karagöz’lü miting
16 dernek ve sivil toplum kuruluşu, Kõzõlay Sa-
karya Caddesi’nde düzenledikleri mitingde, re-
ferandumda “hayõr” oyu kullanacaklarõnõ açõk-
ladõ. Atatürkçü Düşünce Derneği, Cumhuriyet
Okurlarõ, Bilim ve Ütopya Kooperatifi, Türkiye
Ormancõlar Derneği, TOBAV, Ankara Kõz Lise-
si Mezunlarõ Derneği, Müzik Eğitimcileri Derneği,
Cumhuriyet Kadõnlarõ Derneği, Tüketici Hakla-
rõ Derneği, Türk Hukuk Kurumu, Türkiye Genç-
lik Birliği, Engelliler Konfederasyonu, Birleşik Ka-
mu-İş, Tüm Öğretim Üyeleri Derneği, Tõp Kurumu
ve NÜSHED’in katõlõmõyla oluşan grup “AKP
anayasasõna hayõr” sloganlarõyla Sakarya Cad-
desi’ndeki İnsan Haklarõ Heykeli’nin önüne ge-
lerek “hayõr” oyu kullanacaklarõnõ açõkladõlar.
Mitingde, “Portakalõ soydum baş ucuma koydum,
ben bir anayasa uydurdum, duma duma dum, re-
ferandum” şarkõsõ çevredeki vatandaşõn katõlõ-
mõyla seslendirildi. Türkiye Gençlik Birliği üye-
lerinin hazõrladõğõ Hacivat ve Karagöz’ün “re-
ferandum tartõşmasõ” isimli oyunu sergilendi, tem-
sili sandõğa ‘hayõr’ oyu kullanõldõ.
Partinin yaptõrdõğõ bir ankette, ‘evet-hayõr’õn yüzde 50-50 çõkmasõ moralleri bozdu
AKP’de ‘hayõr’ paniği
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Başbakan Tayyip Erdoğan’õn
“Anketlerde evet oyu bir ara bi-
raz düştü, ama sonra toparla-
dık” açõklamasõnõn, evet oyunun
yüzde 50’lere kadar gerilediğini
gösteren parti yönetiminin elindeki
bazõ anketlerden kaynaklandõğõ or-
taya çõktõ. AKP’de evet oylarõnõn
yüzde 50 sõnõrõnda olduğunu göste-
ren bir anketin gizli tutulduğu be-
lirtilirken kampanya başlarken yüz-
de 60 bekleyen parti yöneticileri ara-
sõnda da, referandum tarihi yaklaş-
tõkça “yüzde 55’in üzerinde evet çı-
kacağını” söyleyen kalmadõ.
AKP yönetimi, Anayasa Mahke-
mesi’nin kararõnõn ardõndan refe-
randum kampanyasõ başlarken evet
oylarõ için hedefi “yüzde 60” olarak
belirledi. Parti içinde yapõlan de-
ğerlendirmelerde de MHP’lilerin
yarõ yarõya bölünmesi beklentisi
üzerinden evet oylarõnõn yüzde
65’lere kadar tõrmanacağõ görüşle-
ri ifade edildi. Cumhurbaşkanõ’nõn
halk tarafõndan seçilmesini öngören
referandumda yüzde 67 oranõnda
evet çõktõğõ belirtilerek, 12 Eylül re-
ferandumunda da birkaç puan fark-
la bu oranõn yakalanacağõ belirtildi.
Ancak kampanya ilerledikçe
AKP’deki “rekor evet” beklentisi,
düşmeye başladõ. AKP yöneticileri
de yüzde 60 hedefini söylememeye,
bu kez “evet çıkar” demeye, ancak
oran vermemeye başladõ. AKP’de
evet oylarõna ilişkin beklentilerdeki
düşüş partinin yaptõrdõğõ anketlerdeki
sonuçlardan kaynaklandõ.
AKP seçim ya da referandum ol-
sun olmasõn rutin olarak her ay 3 şir-
kete anket yaptõrõyor. Bu anketler
doğrudan Başbakan Erdoğan’a su-
nuluyor. Referandum sürecinde de
Denge, Anar ve Metropol şirketle-
ri AKP için anket yaptõ. Ancak ilk
kez AKP yönetimi, bu anketleri
açõklamadõ. Anketlerin açõklanma-
yõşõnda, evet oylarõnõn parti yöneti-
minin başlangõçtaki beklentisinin
altõna inip, yüzde 50’nin biraz üs-
tünde görünmesi etkili oldu. Edini-
len bilgiye göre AKP’ye gelen an-
ketler de bağõmsõz şirketlerin an-
ketlerindeki evet ile hayõr arasõnda
yüzde 1-2’lik bir fark olduğu sonu-
cunu doğruladõ. AKP’ye gelen ve
sonucu açõklanmayan anketlerden
birinde evet oylarõ yüzde 53 ora-
nõnda çõktõ. Bunun ardõndan yapõlan
bir başka anket ise AKP’de tam bir
alarma yol açtõ. Gizli tutulduğu be-
lirtilen bu ankette evet ve hayõr oy-
larõnõn yüzde 50-50 şeklinde oldu-
ğu ifade ediliyor. Partide asõl olarak
kampanya süresince evet oylarõnõn
düşüşe geçmesi ve anket sonuçlarõ-
nõn da ‘evetler’deki düşüşü göster-
mesi kaygõ verici bulunuyor.
CHP İl Başkanõ Şimşek:
Afişler korsan,
haberler yalan
C
HP İstanbul İl Başkanõ Berhan Şimşek, Avcõ-
lar’da CHP’ye ait olduğu iddia edilen afişler-
le ilgili hem basõn açõklamasõ yaptõklarõnõ hem
de suç duyurusunda bulunduklarõnõ, buna karşõn ba-
zõ basõn yayõn organlarõnda CHP’yi hedef gösterici, yan-
lõş bilgilere yer verilmeye devam edildiğini söyledi. CHP
il başkanlõğõ binasõnda basõn toplantõsõ düzenleyen Şim-
şek, Avcõlar’da CHP imzasõyla asõlan afişlerin karak-
ter, renk ve söylem bazõnda dahi CHP’nin afişleriyle
hiçbir benzerliğinin bulunmadõğõna dikkat çekti. Ba-
şörtülü ve çarşaflõ kadõnlarõn rahibelere benzetildiği af-
işlerin korsan olduğunu vurgulayan Şimşek, aynõ gün
konuyla ilgili suç duyurusunda bulunmuş olmalarõna
karşõn bazõ basõn yayõn organlarõnda CHP’nin hedef
gösterilmeye devam ettiğini söyledi. İçişleri Bakanõ Be-
şir Atalay ise yaptõğõ açõklamada “Bu afişler CHP’li
Avcõlar Belediye Başkanõ tarafõndan yaptõrõlmõş. Ne-
rede basõldõğõnõ bulduk, kime sipariş edildiğini bulduk.
Bu kişilerin hepsi konuştular. Billboard’lara asanlar
da konuştular” dedi. (Fotoğraf: MEHMET CEBECİ)
Amaç yargı
frenini
kaldırmak
YUSUF BAŞTUĞ
ADANA - Türkiye’de yargõnõn anayasal sistemin
en büyük güvencesi olduğunu belirten eski CHP Ge-
nel Başkanõ Deniz Baykal, “Yargı siyasi iktida-
rın denetlenmesinin güvencesidir. Siyasi iktida-
rın denetlenmesi, frenlenmesi açısından yargı ola-
ğanüstü öneme sahiptir. Yargıya yönelik büyük
bir saldırı planı var. Buna ‘dur’ denilmeli” dedi.
Amerika’dan döndükten sonra Çukurova Genç İşa-
damlarõ Derneği’nin çağrõlõsõ olarak Adana’ya ge-
len Baykal, Hilton Oteli’nde, “Referandum süre-
ci ve 2020’ye doğru Türkiye” konulu konferans
verdi. CHP Adana Milletvekilleri Hulusi Güvel ve
Nevin Gaye Erbatur ile CHP Adana İl Başkanõ
Zeydan Karalar’õn katõlmadõğõ konferansa Baykal’a
yakõnlõğõyla bilinen CHP’li vekiller Yılmaz Ateş ve
Tacidar Seyhan ile son dönemde görevden alõnan
bazõ il ve ilçe başkanlarõ ilgi gösterdi. Çok sayõda
kişiye seslenen Baykal, anayasalarõn toplumun te-
mel mutabakat belgeleri olduğuna dikkat çekerek,
“Anayasalar siyasi partilerin programı değildir.
Herkesin içine sindirebileceği, herkesin kabul et-
tiği belgelerdir. Anayasa yapılırken siyasi parti
düşüncesiyle hareket edilmez” dedi. Refaran-
dum sürecinde toplumun ikiye bölündüğünü ifade
eden Baykal, ‘Hayır’ diyenlerin baskõya uğradõğõ-
nõ söyledi. “Yargının önemi ne, niçin yargı he-
defte” diye soran Baykal, şunlarõ belirtti: “Türki-
ye’de yargı ulus devletin güvencesidir. Laik
devletin güvencesidir. Yargının tahribi, ulus, la-
ik devlet konusunda sorunlar getirecektir. Tür-
kiye’de yargı siyasi iktidarın denetlenmesinin gü-
vencesidir. Siyasi iktidarın denetlenmesi, fren-
lenmesi açısından yargı olağanüstü öneme sa-
hiptir. Asıl amaç o frenin kaldırılmasıdır.”
Cumhurbaşkanlõğõnõn ulus devletin, laik devletin
güvencesi olmak zorunda olduğuna dikkat çeken
Baykal, “Ama ne yazık ki, son dönemde yaşa-
nanlar bizim siyasi sistemimizin çok ihtiyaç
duyduğu fren mekanizmalarını ortadan kal-
dırmıştır. Bugün cumhurbaşkanı, başbakan
TBMM başkanı AKP’lidir. Bunun freni nerede?
Türkiye’de yanlışa ‘dur’ diyecek bir cumhur-
başkanı olsa bu anayasa değişiklikliği referan-
duma gider miydi? Bu paket reddedilirse Tür-
kiye’de demokrasinin önü açılır. Kabul edilirse
Türkiye tehlikeli şekilde bölünür. Buna ‘dur’ de-
mek hepimizin görevi” dedi. CHP lideri Kõlõçda-
roğlu’nun, “Deniz Bey’i arayacağım, mitinge
çağıracağım” dediğini aktaran Baykal, “O telefon
henüz gelmedi. Gelirse mitinge gideceğim. Ça-
ğırmazsa gitmem yakışık almaz. Bunun bir an-
lam taşımadığını, spekülasyondan ibaret oldu-
ğunu umuyorum” dedi.
Kılıçdaroğlu: Baykal’ı arayacağım
Kõlõçdaroğlu, partisinin Kocaeli mitinginin ar-
dõndan parti otobüsünde, bir gazetecinin, “Baykal’ın
Antalya mitingine katılmak için kendisinden te-
lefon beklediğini söylediğini” hatõrlatmasõ üzeri-
ne, “Mutlaka arayacağım, Antalya mitingine da-
vet edeceğim. Gelirse onur duyacağım” dedi.
Mustafa Sarıgül
‘hayır’ diyecek
Anket sonuçlarõ konusunda sõr vermekten kaçõnan AKP yöneticileri
arasõnda evet beklentisi için yüzde 55’in üstünü söyleyen kalmadõ.
Parti yöneticileri arasõnda en çok ifade edilen oran yüzde 52-53 ban-
dõnda seyrediyor. Evet oylarõnõn kampanya sürecinde düşüşünün ne-
denlerine ilişkin değerlendirmelerde, “Kampanyanõn hükümete güve-
noylamasõna dönüşmesi ve bu nedenle yaşanan kamplaşma” öne çõkõ-
yor. Başlangõçtaki “Referandumda sadece anayasa değişikliklerini
anlatacağõz. Partili partisiz herkesten evet isteyeceğiz” yaklaşõmõn-
dan kampanyada sapõlmasõnõn herkesin partisine göre oy vermesi so-
nucunu doğurduğu da belirtiliyor. Erdoğan ve parti yönetiminin de-
ğerlendirmesinde yüzde 55 “psikolojik eşik” olarak görülüyor. AKP
yönetimi, referandumun son virajõnda özellikle “Hangi partiden olur-
sanõz olun referandumda evet oyu verin. Seçimde partinize oy verin”
tarzõnda gerilimi daha düşürücü bir söylem benimseyerek evet oylarõ-
nõ yüzde 55’lere çekmeye çalõşacağõ belirtiliyor. Başbakan Yardõmcõsõ
Bülent Arõnç’õn “Evet de bizim hayõr da bizim” açõklamasõ da bunun
bir yansõmasõ olarak değerlendiriliyor.
YÜZDE 55’İN ÜSTÜNÜ SÖYLEYEN KALMADI
ESKİ CHP BAŞKANI BAYKAL:
(Fotoğraf:
HAKAN
KAYGUSUZ)
İstanbul Haber Servisi - Şişli Belediye Başkanõ
Mustafa Sarıgül, uzlaşmayla yapõlmayan anaya-
sanõn toplumun olamayacağõnõ ifade ederek “Bu
durumda toplumun kaybeden kısmını inciten,
husumete, kin beslemeye ve rövanş almaya yö-
nelten bir anayasa olur. Onun için ben bu de-
ğişiklik dayatmasına hayır diyorum.”
Şişli Okmeydanõ’ndaki cemevini ziyaret eden Sa-
rõgül’ü Hacõ Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfõ Ok-
meydanõ Cemevi Başkanõ Kamil Aykanat ve yö-
netim kurulu üyeleri karşõladõ. Burada konuşan Sa-
rõgül, yapõlacak olan anayasalarõn mutabakatla, uz-
laşmayla yapõlacağõna dikkat çekerek, “Eğer uz-
laşmayla yapılmazsa bu anayasa toplumun
anayasası olmaz. O yasayı dayatanların ana-
yasası olur. Toplumun kaybeden kısmını inci-
ten, husumete, kin beslemeye ve rövanş alma-
ya yönelten bir yasa olur. Ben bu değişiklik da-
yatmasına hayır diyorum” diye konuştu. Ana-
yasanõn aynõ topraklar üzerinde, birlikte yaşama-
ya karar vermiş bir toplumun, birlikte yaşama söz-
leşmesi olduğunu belirten Sarõgül konuşmasõnõ şöy-
le sürdürdü:“Bu sözleşme aynı nikâh gibidir. Ta-
rafların rızası şarttır. Yoksa gönüllü birliktelik
olmaz, ancak zoraki birliktelik olur. Şimdi
önümüze, taraflardan birisi önümüze bir söz-
leşme getiriyor. Bir taraf ‘evet’ diyeceksin diğer
taraf ‘hayõr’ diyeceksin diyor. Yani nikâhta bir
taraf evet diyor, diğer taraf hayır diyor. Bura-
dan mutlu bir ev çıkar mı?”
STK’lerden ‘hayır’ çağrısı
İstanbul Haber Servisi - Atatürk-
çü Düşünce Derneği (ADD) İstanbul
Şubeleri, Eğitim-İş, Birleşik Kamu-İş
üyeleri 12 Eylül Anayasa referandu-
munda “hayõr” oyu kullanõlmasõ çağrõsõ
ile Taksim’den Galatasaray’a yürüdü.
Grup adõna açõklama yapan Eğitim-İş 2
No’lu Şube Başkanõ Abidin Baysal,
“Referandum sonucunun evet çõkmasõ
halinde artõk Türkiye dönüşü olmayan
bir yola girecek, verilecek her evet oyu
diktatörlüğe giden yolun taşlarõnõ taşla-
rõnõ döşeyecektir” dedi.
‘Çakma anayasa taslağı’
İstanbul Haber Servisi - 68’liler
Birliği Vakfõ, tam bağõmsõz ve demok-
ratik Türkiye için 12 Eylül’de yapõla-
cak anayasa değişikliği referandumun-
da “hayõr” oyu verme çağrõsõ yaptõ.
Vakõf Başkanõ Sönmez Targan, anaya-
sanõn tamamõyla bir kandõrmaca oldu-
ğunu vurgulayarak, “Bu çakma anayasa
taslağõ ile AKP, toplumun tüm kesimle-
rini kucaklamak şöyle dursun, kendi
geleceğini kurtarmak ve giderek totali-
ter, baskõcõ ve din temellerine dayalõ bir
yönetim biçimini egemen kõlmayõ
amaçlõyor” diye konuştu.
‘Engelliler yok sayıldı’
İstanbul Haber Servisi - Türkiye
Kas Hastalõklarõ Derneği’nin öncülü-
ğünde bir araya gelen engelli yurttaşlar,
“Pozitif ayrõmcõlõk değil eşitlik istiyo-
ruz” pankartõ açarak, anayasa değişikli-
ğinde “Hayõr” oyu kullanacaklarõnõ be-
lirttiler. Galatasaray Lisesi önünde top-
lanan grup adõna açõklama yapan, Sa-
katlar Derneği Genel Başkanõ Şükrü
Boyraz, “Engelliler her zamanki gibi
görmezden gelinmiştir” dedi.
‘Hayır’ engelleniyor
İstanbul Haber Servisi - Halkev-
leri üyeleri, “hayõr” kampanyasõ nede-
niyle gördükleri baskõlarõ protesto ede-
rek, referandumda “hayõr” oyu istediler.
Taksim’de toplanan grup adõna açõklama
yapan Halkevleri Genel Sekreteri Oya
Ersoy, İstanbul’da “evet” afişini asan 16
saattir çalõşan taşeron işçinin, bir kazaya
kurban gitmesinin nasõl bir düzen yara-
tõlmak istendiğinin de göstergesi olduğu-
nu söyledi. (Fotoğraf: ALİ AÇAR)