23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 5 EYLÜL 2010 PAZAR 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Kim Bırakmış Seni Kim ki, Gidesin Fazıl!.. Sevgili, Yıllar önce Almanya gezilerimden birinde, beni uyardılar: - Bir müzisyen çocuk var, olağanüstü bir şey olacak, ondan söz edildiğini duyacaksın. Fazıl Say’dan söz ediyorlardı. Haklılardı. Yalnız biz değil, bütün dünya duydu Fazıl’ı. Son Paris’in banliyölerinden birindeki konserinde olmak üzere birkaç kez karşılaştık. Ama o hep bana çok keyif veren, coşturan, direnme gücü aşılayan, (bir konuşmamızdan anladığıma göre, İlhan Selçuk da, aynı duyguları taşırdı onun için) yakın ve aziz bir dost gibi gelir Fazıl Say. Geçenlerde bir CD’sini küçük bir notla gönderdiğinde, telefonunu bulup, kendisine teşekküre çalıştım. Sonra düşündüm ve kendi kendime, - Bırak şimdi rahat Fazıl’ı, yorgundur, kimi zaman bir teşekkürü bile kaldırmak güç gelir, dedim. Yorgun olmalıydı gerçekten; son altı yıl içinde 2 büyük oratoryo, 2 büyük senfonik eser, 1 keman konçertosu, 2 piyano konçertosu, 5 solo piyano eseri, 1 bale müziği, 2 Bach uyarlaması, 4 film, 1 tiyatro müziği bestelemişti. Yorgundu Fazıl, gerçekten yorgun... Yorgundu Fazıl, hatta yorulmaya vakit bulamayacak kadar yorgun; haksız da değildi. Son altı yılda topluma 10 CD, 2 DVD, 12 nota sunmuş, aynı süre içinde 42 ülkede 326 şehirde 700 konser vermişti. Tabii ki, yorgundu. Yaptıklarından mı yorgundu, yaptıklarının ülkesinde yeterince değerlendirilmemesinden mi, düşüncelerini açıkladığında uğradığı saldırılardan mı? Sonuncusundan olduğunu sanmıyorum. Çünkü o daha çocukluğundan aldığı kültürden bilir ki, meyve veren ağaç gibi, düşünce açıklayan insan da taşlanır. Fazıl hem meyve veren ağaç, hem düşünce açıklayan insan olarak, hedefte olmayı sineye çekmeye mecbur. Şimdiye dek de, yakınları ve dostları gibi yaptı bunu. Son olarak, arabesk konusundaki sözleri büyük tartışmalara neden oldu, kendisini saldırıların hedefi haline getirdi. Onun arabesk konusundaki görüşlerini paylaştığımı, hatta daha da öteye geçtiğimi, yağma ve talan etiğinin estetiği olan arabeskin yalnız sanatımıza değil, yaşamımıza damgasını vurduğunu hatta onun ta kendisi haline gelmeye başladığını sana yazdığım bir pazar mektubunda da dile getirmiştim hatırlarsan. Ama sanıyorum, Fazıl’ı ‘arabesk’e karşı duruşunda, popülizmin ve artık onun Tayyibizm şekliyle diktaya bürünmüş baskısının şerrinden yeterince destekleyemeyip, biraz yalnız bıraktık hepimiz. Bilgisayarıma ulaşan bir iletiden gördüğüme göre, Fazıl en çok da bu yalnız bırakılmaktan, bu haksız saldırılardan yorulmuş. Hafta içinde bilgisayarımda, bu sütunun amiri Mine Hanım’dan gelmiş altına da “dikkatle oku!” notu iliştirilmiş, bir ileti buldum. Bu Fazıl Say’ın veda mesajıydı. Mesajı okurken, onun yılgın değil, ama yorgun olduğunu gördüm. “Gidiyorum” diyordu Fazıl Say. Yüreğim cız etti. Bu “gidiyorum” da, bize bunca mutluluk yaşatan, bizimle bunca dayanışma içinde olan Fazıl’a yeterince destek olamamamızın mı payı vardı acaba? Gitmesine gelince: Fazıl bir yere gidemezdi. Nereye giderse gitsin, Nâzım, Beethoven, Mustafa Kemal, Metin Altıok, İlhan Selçuk, Genco Erkal ile birlikte yaşadığı, yarım yaşamların, dama tıkılanların, yakılanların acısını içinde taşıdığı, Anadolu’nun tınıları ile dostlarının acı anılarını yanında götürdüğü aynı dünyada yaşayacaktır. Fazıl, Fazıl’ı bir elbise gibi üzerinden sıyırıp atamayacağına göre hiçbir yere de gidemeyecektir. Onun için boşuna uğraşmasın derim. Ve derim ki Sevgili, Fazıl’a birlikte seslenelim: - Kim bırakmış seni, kim, ki gidesin Fazıl? asirmen@cumhuriyet.com.tr CHP Genel Başkanõ Kõlõçdaroğlu, 270 bin nüfuslu Bolu’da 120 bin icra dosyasõ olduğuna dikkat çekti ‘Bolu Beyi’ne karşı Köroğlu’ TÜREY KÖSE BOLU-DÜZCE - Anayasa pa- ketine yönelik halkoylamasõ ön- cesi mitinglerini sürdüren CHP Genel Başkanõ Kemal Kılıçda- roğlu, dün Bolu’da “Bolu Be- yi’ne karşı Köroğlu, Recep Bey’e karşı Kılıçdaroğlu” pan- kartõyla karşõlandõ. Kõlõçdaroğlu, dünkü ilk mitin- gini Bolu’da gerçekleştirdi. Bo- lu’da alanda toplanan yurttaşlara seslenen Kõlõçdaroğlu, Bolu mi- tinginin 65. mitingleri olduğunu vurgularken meydandan “Baş- bakan Kemal” sloganlarõ yük- seldi. Kõlõçdaroğlu, yurttaşlara “Köroğlu zalime karşı müca- dele etti, mazlumun yanında ol- du, baskıyı ve zulmü reddetti. Bolu hazır mı, baskı ve zulmü reddetmeye?” diye seslendi. Başbakan Erdoğan’õn “boy bos” ile ilgili sözlerini anõmsatan Kõlõçdaroğlu, “Hiç kimse onun boyuyla uğraşmıyor. Boyunu merak ediyorsan gidersin icra dairesine, 120 bin dosyayı üst üste koyarsın, bakarsın kimin boyu uzun” dedi. Kõlõçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’õn yurttaşlarõn sesini duymadõğõnõ, ancak “ku- laklarının başka yerde çalıştı- ğını, cep telefonlarını dinledi- ğini” söyleyince alandan protes- to sesleri yükseldi. ‘İslamda israf günah’ Kõlõçdaroğlu, Sözcü gazete- sindeki Başbakan Erdoğan’õn ha- vuzlu villasõyla ilgili habere dik- kat çekerken “Fayansları İtal- ya’dan, son derece lüks. İs- lamda israf günahtır” dedi. İf- tar sofralarõnda din istismarõ ya- põldõğõnõ anlatan Kõlõçdaroğlu, “Bunlarda utanma arlanma, Allah korkusu var mı? Size gelince din iman, yukarı çıkın- ca han hamam” dedi. Kõlõçda- roğlu, İzzet Baysal’õn kente kat- kõlarõnõn altõnõ çizerken “O üni- versiteyi kurdu diye neredeyse ailesini cezalandıracaklar. Evet çıkarsa Adalet Bakanı beğen- mediği işadamlarının hepsini toplar, gece talimat verdirir, al- dırır” diye yurttaşlara seslendi. Başbakan Erdoğan’õn 1991 yõ- lõnda Almanya’da Turgut Özal için “Batı’nın uşağı” dediğine dikkat çeken CHP lideri, “Şimdi de afişlerde Özal’ın devamı- yız, diyor. O zaman ben de sa- na sorayım, Recep Bey sen de uşak mısın? Şimdi oy toplamak için milleti kandıracağını zan- nediyor” dedi. ‘Kadın-erkek eşitliğine inanmıyor’ Kõlõçdaroğlu, Başbakan Erdo- ğan’õn 12 Eylül Anayasasõ’nõ de- ğiştireceklerini söylediğini vur- gularken “Değiştirmeyecekler, 12 Eylül Anayasası’nın üstüne kaçak kat inşa ediyorsunuz. Zaten kaçakçılıktan besleni- yorsunuz” dedi. Miting alanõn- daki kadõnlarõ da özellikle se- lamlayan Kõlõçdaroğlu, “Recep Bey kadın-erkek eşitliğine inan- mıyor. Bütün kadınlar Recep Bey’e bir ders verin” çağrõsõn- da bulundu. ‘Yeni bir sayfa açtık’ Bolu mitinginin ardõndan Düz- ce’deki mitinginde de halka ses- lenen Kõlõçdaroğlu, “Buradan çok az oy aldığımızı biliyorum. Yeni bir sayfa açtık. Doğru düzgün bir sayfa açtık. Sayın Başbakan ne derse desin, benim adım Kemal. İşçi Kemal, emek- li, amele Kemal” dedi. Kõlõçda- roğlu, Başbakan Erdoğan’a “Adam gibi adamsan, yürekli adamsan, çık karşıma tartışa- lım. Yalnız çıkmam dersen bü- tün Bakanlar Kurulu’nu çağır, ben tek başıma çıkarım” diye seslendi. Kõlõçdaroğlu Düz- ce’den Hendek’e parti otobü- süyle geçtiği sõrada, yol kena- rõnda bulunan engelli bir va- tandaşõn arabasõndan düştüğü- nü gördü. Otobüsten inen Kõ- lõçdaroğlu, vatandaşõn arabasõna binmesine yardõmcõ olarak bir süre sohbet etti. Hendek ilçe- sinde de vatandaşlardan ayrõş- madan, bölünmeden CHP çatõ- sõ altõnda birleşmelerini iste- yerek hedeflerinin halkõn ikti- darõnõ kurmak olduğunu vur- gulayan Kõlõçdaroğlu, “Bana oy vermeyen vatandaşın hizme- tinde olacağım. Herkese hiz- met etmek benim boynumun borcu olacak” dedi. Kõlõçdaroğlu İzmit’te de Per- şembe pazarõ alanõna toplanan binlerce yurttaşa seslendi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dün Bolu, Düzce ve İzmit’te yurttaşlara ses- lendi. Kılıçdaroğlu, gittiği kentlerde büyük bir coşkuyla karşılandı. (Fotoğraflar: AA) OKAY’IN İDDİASI BOLU (Cumhuriyet) - CHP Genel Başkan Yar- dõmcõsõ ve parti sözcüsü Hakkı Süha Okay, AKP’nin referandum sü- recinde 40 trilyon harcadõ- ğõnõ vurgularken, “Değir- menin suyu nereden ge- liyor” diye sordu. Okay, Ankara’da evine AKP’nin ‘Evet’ afişini asanlara 250’şer lira dağõtõldõğõnõ da anlattõ. Okay, dün Bolu mitingi öncesinde gazetecilerle sohbet ederken, Anka- ra’da AKP’nin ‘Evet’ pankartlarõnõ evlerine asanlara 250 lira dağõtõldõ- ğõnõ söyledi. Okay, “Ke- çiören’de bir depo var- mış. Evine asılmasını ka- bul edenler arıyormuş, eve götürüp asıyorlar- mış, 250 lira veriyorlar- mış” dedi. Okay, kendile- rinin referandum bütçesi- nin 1 trilyona yaklaştõğõnõ söylerken, “AKP’nin re- ferandum harcamaları 40 trilyonu buluyor. Gazete ilanları, billbo- ard ilanları... Bir gazete ilanı en az 40-60 bin lira arasında değişiyor. De- ğirmenin suyu nereden geliyor? AKP kaynakla- rını açıklasın” açõklama- sõnõ yaptõ. Okay, bir gaze- tecinin sorusu üzerine, “Kaynaklardan biri de Deniz Feneri” dedi. ‘Evet afişi asana 250 lira’ Başbakan, yine yüksek yargõ organlarõnõ hedef aldõ Erdoğan: Çirkin planlar yapıyorlar ABİDİN YAĞMUR MERSİN - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Danõştay’õn, özelleştirmeler- le ilgili kararlarõnõ geç vermesi nedeniyle devletin 2.2 milyar dolar zarar ettiğini ileri sürdü. “Ben siyaset yapacaksanız cüppelerinizi çıkarın dediğimde kızı- yor beyefendiler” diyen Erdoğan, Da- nõştay ve Yargõtay üyelerini ‘kirli oyun- lar içinde olmakla’ suçladõ. Erdoğan referandum mitinglerini Mer- sin Tevfik Sõrrõ Gür Stadyumu önünde düzenlenen mitingle sürdürdü. Konuş- masõna son 8 yõlda Türk ekonomisinde yaşananlarõ anlatarak başlayan Erdoğan, MHP ve CHP’ye yüklendi. Anayasa de- ğişikliği referandumunda boykot çağrõ- sõ yapan BDP’yi ve ‘Türk bayrağının yanına bizim bayrağımız da asılma- lı’ diyen Diyarbakõr Belediye Başkanõ Osman Baydemir’i de eleştiren Erdo- ğan, “Kimse Kürt kardeşlerime ipo- tek koyamaz, onlar kendi kendileri- ne gelin güvey oluyorlar. Biz her et- nik grubu severiz, saygı duyarız ama Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığın- da birleşiriz” diye konuştu. Danõş- tay’õn, özelleştirmelerle ilgili kararlarõ- nõ gecikmeli olarak verdiğini, Türki- ye’nin bu yüzden 2.2 milyar zarara uğ- radõğõnõ ileri süren Erdoğan, “Danıştay bu verdiği zararların hesabını kime verecek. Siyaset yapacaksanız cüp- penizi çıkarın dediğimde kızıyor bey- efendiler. Ama siyaset yapmaktan da, kirli oyunlar içinde olmaktan da, çirkin planlar yapmaktan da geri duymuyorlar. Yargıtay üyelerinin telefon konuşmaları internete düştü. Hayır çıksın diye İmralı ile ittifak kur- mayı düşünüyorlar. Bu ne gözü dön- müşlüktür” dedi. Erdoğan, CHP Genel Başkanõ Kemal Kılıçdaroğlu’na da “Dürüst ol ki si- yasetçi sansınlar” diye seslendi. Kanadoğlu: YÖK’le hesaplaşın CEMİL CİĞERİM SAMSUN - Samsun Sivil Toplum Örgütleri Plat- formu’nun davetlisi olarak katõldõğõ panelde konuşan Yargõtay Onursal Cumhuriyet Baş- savcõsõ Sabih Kanadoğlu, 12 Eylül’den huku- ki olarak hesap sormanõn olanaksõz olduğunu söyledi. Kanadoğlu, “12 Eylül’den hesap sor- mak mümkün değildir. Hiçbir şeyi sora- mazsınız, yeniden yargılayamazsınız” dedi. Kanadoğlu, buna öncelikle zamanaşõmõnõn engel olduğunu, diğer bir hususun da doğru- dan doğruya sorumsuzluk hükmü getiren ana- yasanõn geçici 15. maddesi olduğunu söyledi. Sabih Kanadoğlu, “12 Eylül’le hesaplaşma diyorsanız, madem hesaplaşacaksınız YÖK’le niye hesaplaşmaya girmiyorsunuz? Eğer siz 12 Eylül’e karşıysanız RTÜK’e, YÖK’e karşı çıkacaksınız” diye konuştu. Halkõn verdiği oylara herkesin saygõ duyaca- ğõnõ ifade eden Kanadoğlu konuşmasõnõ şu sözlerle sürdürdü: “Halk eğer gücünün farkı- na varır ve bu gücünü birleştirirse zaten evet çıkması olanağı yoktur. Yeter ki halkı- mıza anlatalım. Bu anayasa değişikliği ka- bul edilse dahi, ömrü doğrudan doğruya si- yasi iktidarın ömrüyle doğru orantılıdır. Bu siyasi iktidar elbette ki gidecektir ve gitme- lidir. Bunun yolu da işte halkoylamasında ona hayırın gücünü göstermekten geçer.” CHP Beşiktaş İlçe Örgütü, Beşiktaş’ın mahallelerinde dü- zenledikleri yürüyüş- te anayasa referandu- rumunda “hayır” oyu kullanma çağrısı yap- tı. Yürüyüşün ardın- dan Çarşı Meyda- nı’nda iktidarın yasa- ma organlarını ele ge- çirmeye çalışmasına ilişkin bir tiyatro gös- terisi sunuldu. CHP Milletvekili Mehmet Sevigen, Beşiktaş Be- lediye Başkanı İsmail Ünal ve CHP İstanbul İl Başkanı Berhan Şimşek’in de katıldığı yürüyüşe çok sayıda partili destek verdi. BEŞİKTAŞ’TA ‘HAYIR’ YÜRÜYÜŞÜ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle