20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5EYLÜL2010/SAYM276 -r- PAZARI Röntgenci birtoplum olduk Füsun Demirel, yeni bir diziyle dönüyor ekrana. Küstüm Çiçeği, bir mahalle dizisi tadında, sıcak ve samimi. Zaten Demirel için de bu çok önemli. "Keşke diziler yapılırken reyting derdi olmasa ya da çuvalla para kazanma hırsı. Ancak televizyon dünyası bir sanat eseri yaratmadığı için dizilerin sosyal ve toplumsal duyarlılığı oldukça eksik" diyor. ZUHAL AYTOLUN B irbirine düşman iki ailenin çocukları: İsmail ve Asuman. Birbirine âşık olur ve istanbul'a kaçarlar. Asuman 30 yıl sonra annesinin ölüm döşeğinde olduğunun haberini alarak Kilis'e gittiğinde işler değişir. Ismail'le tartışırlar, evliliklerini bitirme kararı alırlar. istanbul'a tekrar döndüklerinde ise artık onlar birbirine rakip iki restoranın işletmecisidir. Bu hikâye "Küstüm Çiçeği" dizisine ait. Yeni sezonda Füsun Demirel'in Asuman'ı canlandıracağı sıcak ve samimi bir mahalle dizisi. Biz de Demirel'le söyleşmek için buluşuyoruz. Diziden yola çıkıp bir anda televizyon dünyasında buluyoruz kendimizi. Demirel, yıllardır sürdürdüğü kendinden emin ve muhalif tarzını koyuyor ortaya. Televizyonun dramdan yararlanıp, onun kanıyla beslenmesine ve tüm bunları reytinge dönüştürülmesine oldukça da öfkeli. Kızgınlıklarının, kaygılarının, korkularının yanı sıra başka heyecanları da var Demirel'in. Anne olmanın keyfiyle açtığı yeni sayfanın mutluluğunu yaşıyor. - Küstüm Çiçeği'yle tekrar ekrana döndünüz. Peki bu dizide sizi çeken neydi? - Her sezon birkaç senaryo geliyor. Ancak birine gönlümüz kayıyor. Onun da sebebi hikâyede buldugumuz sıcaklık. Önerilen rolün işlevselliği de önemli tabii. Ancak bu dizi hem hikâyesi hem de önerilen Asuman karakteri açısından beni etkiledi diyebiliriz. - Sizce bir dizinin nasıl bir derdi olmalı? Hassasiyet gösterdiğiniz nokta nedir? - Keşke diziler yapılırken reyling derdi olmasa ya da çuvalla para kazanma hırsı. Ancak televizyon dünyası bir sanat eseri Genç kalmaya ihtiyacım var - lleri bir yaşta anne oldunuz. Bu süreç içinde neler yaşadınız? Artık nasıl bir dünya var önünüzde? - Hamileligim agır geçti. Dizi çekimlerim de devam ediyordu. Riskli bir hamilelikti ama şansım iyi gitti. Erken doğum yaptıgım için bebeklerim 15 gün yogun bakımda kaldı. En ağırı da buydu. Minik bedenlerinden bir sürü kablolar geçiyordu. Ne güzel ki o günler geride kaldı. Artık sadece onlar için yaşıyorum. Tek gayem onlara güzel bir gelecek bırakabilmek. - Annelikle beraber hayata karsı sorumluluklannız, kaygılannız da arttı mı? - Bütün dünyam onlar oldu sanki. işim ve çocuklarım dışında başka sorumluluğum yokmuş gibi hissediyorum çoğu zaman. Onların geleceği resmen beynimi kemiriyor. Nasıl bir Türkiye'ye bırakacagım, egitimleri nasıl olacak... Endişelerim çok yoğun. Biraz panik atak oldum galiba. - Onlan izledikçe nasıl bir dünyaya giriyorsunuz? - Çocuk olasım geliyor. Yıllardır bekledigim mutlulugu geç de olsa yakaladım ve kaybetmemek için sıkı sıkı yumuyorum avuçlarımı. Onlar beni daha da çok hayata baglıyor ama aynı zamanda kaybetme korkusu da içimi kemiriyor. - Artık hayat daha mı hızlı akıyor? Zamanla dertleriniz arttı mı? - Kendime ayırdığım zaman çok az. Bu zamanlarda dosllarımla vakit geçirmek ve eglenmek istiyorum. Galiba genç kalmaya ihtiyacım var. Bunun için gayret ediyorum. Gerçekten hayat çok hızlı geçiyor. Artık eskisinden daha çok çahşmam lazım. Dertlerim arttı diyemeyecegim, sorumluluklarım çoğaldı. Bu da beni yukarı çekiyor. ikizlerimle hayatımın akışı tamamıyla degişti. Bu değişim de beni yeniden var etti. • yaratmadığı için dizilerin sosyal ve toplumsal duyarlılığı oldukça eksik. Toplumsal duyarlılık gördüğüm kadarıyla sadece iktidarın yaptırımıyla RTÜKlarafından yasaklanan içki, sigara veya argo sözcüklere hapsolmus durumda. Kendilerini ahlak savunucusu zanneden iktidarlar aslında toplumda en yaygın ahlaksızlığa çanak tutanlar oldu. Bunun en büyük örneği de televizyon programları ve dizileri. Ensest ilişkiyi anlatıp reyting rekorları kıran dizilerin yaratıcılarına sorsanız, "Hayatın içinde bunlar var" derler. Oysa, hayatta tecavüz vardır ama onun vahşetini anlatmak ayrı bir duyarlılık ve ustalıktır. - Peki şimdi televizyonda nasıl bir manzara görüyorsunuz? Içerikleri çokça birbirine benzeyen diziler ya da eğlence adı altında yapılan reality şovlan sizce toplumu nasıl etkiliyor? -Toplum olarak bizi sürükledikleri nokta içimi acıtıyor. Zaten televizyon sayesinde röntgenci bir toplum olduk. Başka hayatları ağzımızın suyu akaıak izliyoruz. Çocukları, gençleri geliştirecek programlar ne kadar da eksik. Farkında mısınız artık çocuk şarkıları bile duyamıyoruz. Onlar küçücükten pop şarkılarla, arabeskle tanışıyor. - Bu nasıl bir strateji sizce? - Televizyonlar insan dramlarından yararlanıp, onun kanıyla beslenip, bu dramları reytinge dönüştürme telaşı içindeler. Bizi yönetmeye talip olanlarsa insanların ya din imanla ya meme ve popo şovlarıyla ya da ikiyüzlü dramalarla oyalanmalarından pek mullular. Çünkü beyni uyuşuk birtoplum, talepkâr ve isyankâr olamaz. Sigara yasağı getiren zihniyetler, toplumu başka türlü uyuşturuyorlar. • Hayat koskoca bir labırent - Yaklaşık 26 yıldır sanat dünyasındasınız ve çok sayıda üretiminiz var. Nasıl bir duruş sergilemeyi tercih ediyorsunuz? - Evet, ilk günden bugüne sanatsal duruşumda bir değişiklik olmadı. Sanat üretimi aslında çok ciddiyet ve disiplin gerektirir. Hayatı dolu dolu, çocuksu, eğlenceli ama bir o kadar da ciddiye alarak yaşarken mesleğimi ürettiğimi düşünüyorum. Bizim derdimiz insan ve insan yaşamları. Hayat koskoca bir labirent. İnsanın o labirent içinde kaybolmadan yolunu bulmasını çözmek ve onu anlatmak bizim tek derdimiz olmalı sanırım. - Peki televizyondaki muhalefeti nasıl değerlendiriyorsunuz? Sanatçılar, muhalif işler yapıyor mu? Yoksa kimsenin artık böyle dertleri kalmadı mı? - Referandumda "hayır" demeliyiz diye bir sitkom ya da dizilerde bir bölüın olabilir mi sizce? Ben rastlamadım. Televizyon eğlence kutusudur ve insanları eğlendirirken en doğru muhalefeti yapabilir. Zamanında Levent Kırca "Olacak o kadar" da yapılabilecek en iyi muhalefeti yapmıştı. Sanırım paranın esiri olduktan sonra kimsenin böyle bir derdi de kalmadı. Zaten toplumsal muhalefet Kemal Kılıçdaroğlu'dan ibaret olduğundan, bu suskunluk karşısında televizyoncular ne yapsın ki. Neyse ki Kılıçdaroğlu sayesinde bir hareketlenme başladı toplumda. Bakarsınız yakında iktidara muhalefet eden bir dizi de yapılır. - Siz yıldız oyuncu sistemine de uzak duran bir oyuncusunuz. Bu nasıl bir tercih? - Buna karşı değilim, ama dediğiniz gibi böylesini tercih ettim. Çünkü bu ruhu taşımıyorum. En iyi bildiğim iş oyunculuk. Belki bir başkası otelcilik, bankacılık, fırıncılık mesleğinde uzmanlaşmıştır. Ben göz önünde olmanın bir ayrıcalık olduğunu düşünmüyorum. Bu biraz militan tavrımdan kaynaklanıyor sanırım. Hayattan, insanlardan kopuk kaf dağlarında yaşayıp, kendi küçük dünyasına hapsolan ' yıldızların ayakları yere bastığında yer ayaklarının altından kayıveriyor. Onlar gökte parıldayan yıldızlar olarak oralarda, uzaklarda yaşarken bizler yeryüzünde el ele, omuz omuza, itiş kakış içinde dolaşıp el sallıyoruz o yıldızlara. • Katy Perry keşke gospel söylese! ALÎ DENİZ USLU "I Kissed A Girl", "Hot'N Cold", "One Of The Boys" şarkılan ıııüüik üünytısıııı auıamuyu Lwlt.ıı.iiı>ıcJCı klm&ö Katy Peny ismini tanımıyordu. Amerika ve ardından da Avrupa sarsıntıyı hissetmeye başladığında Katy Perry de pop müzigin yeni ikonlarından biri olmuştu. Henüz 24 yaşında olmasına ragmen "One Of The Boys" albümü ile bugüne kadar iki milyonun üzerinde ve singlelarıyla toplamda 20 milyonu aşkın dijital satışa ulaşması da bu yüzden şaşırtıcı değil. Belki de hikâyenin asıl başlangıcı Madonna'nın agzından çıkan bir övgü ile başladı. Madonna'nın bundan iki yıl önce Ryan Seacrest'e, Perry'nin "Ur So Gay" şarkısının çok başarılı olduğunu söylemesiyle ateşlenen fitil artık sönmeyen bir yangına dönüştü. Perry, çıkışsingle'i cüretkârve kışkırtıcı "I Kissed A Girl" ile tüm müzik listelerine aylarca demir attı. MTV müzik ödüllerinde "En İyi Yeni Sanatçı" dahil olmak üzere beş farklı dalda ödüle aday gösterildi. Rolling Stones okuyuculan tarafından da 2008'in "En İyi Yeni Sanatçısı" • V • ••• seçildi. Avrupa ve dünya turnesine çıktığında Türkiye'ye de uğradı. Gelelim Katy Perry'nin hikâyesine. Amerikan popüler müzik dünyası gospel müziğe gerçekten çok şey borçlu! Zira pop ve popüler müzikte başarı yakalayan pek çok müzisyen bu Kiliue ıııüiigi ugilinıîruJün gûçmlç durumclıı. Bu müziklerine dogrudan yansımasa da bir şekilde onlara duyum, teknik ve vokal yetenegi olarak geri dönüyor, bu kesin. işte Katy Perry de ayinler söylerken kendini birden müzigin içinde bulmuş. Hatta ilk olarak 2001'de Katy Hudson yani kendi ismiyle bir gospel albümü yayımladı. Sonuç fiyasko degildi belki ama ortada bir başarı da yoktu. ilk olarak internette ünlenen "UR So Gay" parçasını EP olarak yayımlayan Peny, Greg Wells. Dr. Luke, Butch Walker, Max Martin ve Cathy Dennis'le birlikte çalıstıgı "One of the Boys" albümünü 2008'de piyasaya çıkarttı. Ne olduysa sonra oldu. Çıkış parçası "I Kissed a Girl", İTunes listesinde zirveye çivi çakarken, klibi de en çok izlenen video olmayı başardı. Katy Perry şimdi yeni albümü "Teenage DreanV'i yayımladı. İlk albümün başarısı üzerine riskli bir çalışma bu. Ne de olsa beklenti fazla. Çıkış parçası "Calilornia Gurls" bu anlam bir hayal kırıklığı olmasa bile beklentilerin biraz altında. Her ne kadar "California Gurls", Mediabase Top 40 Airplay listesine göre bir haftada 13 bin 167 kere çalınmasıyla rekor kırnıış, Amerika'da radyoların Top 40 rotasyonunda en sık . çalınan parça olen da "Peny riaha lyisinı yupubilirdi" dedirtiyor. Snoop Dogg'un da vokallerde eşlik ettigi "California Gurls" yazın bitip sonbaharın geldiği bu günler için yine de güzel bir şarkı sayılabilir. Albümün aritmetiginde pek çok tarklı ismin imzası var; Greg VVells, Guy Sigsworth, Dr. Luke,Max Martin, Ryan Tedder, Rivers Cuomo, Thaddis "Kuk" Harrell, Greg Kurstin, Benny Blanco, Darkchild, Cathy Dennis, Ester Dean, The-Dream ve Christopher "Tricky" Stevvart. Albümün çıkış videosu, Yoann Lemoine'in yönettigi "California Gurls" tuhaf bir şeker dünyası üzerine, ters göndermeler ve uçuk fantezilerle dolu. "Alice Harikalar Diyan'nda"nın Perry yorumu da diyebiliriz belki. ikinci video "Teenage Dream" ise daha bir izlenebilir ve dinlenebilir olmuş. Bakalım Katy Perry ilk albümünde kazandığı sıradanlıktan uzak kalma mirasını bu albümünde ne kadar koruyabilecek? • Katy Perry "Teenage DrearrTde eskisi kadar cüretkâr değil. Yeni albümü beklentileri pek karşılamıyor ama maç henüz başladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle