Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
11 EYLÜL 2010 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
GEÇMİŞTEN
GELECEĞE
ORHAN ERİNÇ
Mülkiye Paşaları...
Ülkemizin acayip yanlarından biri de bilginin
siyasallaştırılması konusundaki uzmanlarının
çokluğudur.
Şayet politikacı iseniz her şeyi hem de en
iyisini bilenler grubuna dahil olursunuz. Böyle
bir genelleme haksızlığı da içerdiğinden bir
parantez açıp vurgulamalıyım ki istisnalar
kaideyi bozmuyor.
Son günlerde gündeme gelen ama pek de
şık olmayan yaklaşımla sadece iktidar
politikacılarının işe burnunu sokma hakkı ve
yetkisi vardır. Başkaları, nedense ülkemizde
başta sanatçılar olmak üzere çoğunluğun
tepkisini de yansıtan açıklamalar ya da
eylemler yapmaya niyetlenince, devletlilerimiz
haklı olarak (!) kızar ve yargılarını açıklamakta
gecikmezler: “Otur oturduğun yerde. İşine bak,
her işe burnunu sokma.”
Türkiye’de özel nedenlerle yaratılan sorunlar
yalnızca dünyaya da örnek olacak
halkoylaması olsa öpüp de başımıza
koyabiliriz.
Önce “dünyaya örnek olacak” dememin
nedenini açıklayayım.
Siyasal iktidarımız sayesinde başlıca insan
haklarını da halkoylamasına sunarak
uluslararası hukuk düzleminde yeni bir çığır
açmayı başaracak olmamızı unutmamalıyız.
Yine uluslararası kuralları bir yana atıp
elmalarla armutları toplamaya benzeyen bir
yaklaşımla 26 soruya bir tek yanıt istenmesi de
demokrasi dünyasının bir başka yeniliğine imza
atmak üzere olduğumuzun göstergesidir.
Başta Avrupa Birliği’nin kimi sözcüleri olmak
üzere, ülkemizde yapılacakların alkış ve destek
görmesi de, dünyanın acayiplikten hoşlanan
başka ülke vatandaşlarının da var olduğunu
kanıtlamaktadır.
Halkoylaması sonuçlarının hayır çıkması (ki
bulunduğum yerden öyle görünüyor) halinde
bile iktidar yanlıları vurguladığım iki nedenle
başarılı sayılmayı hak edeceklerdir.
Seçmeni “evet” demeye, gerçekdışı bilgileri
de aktararak, aba altından sopa göstermeyi
bırakıp ellerine geçirdikleri sopaları halkın
gözüne sokarcasına tehdit edenler, oylama
saati yaklaştıkça daha da hırçınlaşıyorlar.
Nedeni, koltukları ve dolayısıyla yakaladıkları
özel kazanımları kaybetme sinyallerini alıyor
olmaları mı, bilemiyorum.
Ama geldikleri nokta, ötekileştirme
konusundaki uzmanlıklarının yeni boyutlar
kazandığını da ortaya koyuyor.
İnsanları ırklarına, dinsel inançlarına hatta
mezheplerine, yerleşim yerlerine göre bölme
girişimleri yetmemiş olmalı ki sıra düşüncelere
göre bölmeye geldi.
Son söylemlerine göre “evet” diyenler
demokrat, “hayır” diyenler de darbeci oldular.
Çünkü değişiklik öngören maddelerin
içeriklerini içtenlikle savunma olanakları büyük
ölçüde ellerinden alındı. Tek çare olarak da
ellerinde yanıltacak söz söyleme (mugalata) ve
tehdit kaldı.
Madem 12 Eylül anayasası böylesine baskıcı,
insanların sömürülmesine olanak sağlayıcı,
demokrasiye aykırı idi neden sekiz yıl
beklediniz sorusu bir kez daha yanıtını bekliyor.
12 Eylül paşaları anayasayı hayallerindeki
Türkiye’yi gerçekleştirmek için
şekillendirmişlerdi.
İktidar partisi kızdıklarını açıkladıkları 12 Eylül
paşalarının yöntemini, öteki partileri yok sayıp
niçin kullanıyor dersiniz?
Yoksa kendilerini Osmanlı dönemindeki
mülkiye paşaları olarak mı görüyorlar?
Bilen bilir, sadrazam, başvekil, nazır, vekil ve
vali olan siviller aynı zamanda paşa sanını da
kazanırlardı.
oerinc@cumhuriyet.com.tr
Süper beyinler
geri çağrılıyor
ANKARA (AA) - TÜBİTAK, Türk beyin
gücünü yurda döndürmek için aralõkta
ABD’ye çõkarma yapacak. “Destination
Turkey” sloganõyla düzenlenecek büyük
çaplõ etkinlikte, AB ve TÜBİTAK
fonlarõyla ülkeye geri dönmesi hedeflenen
süper beyinlere, Türkiye’nin üniversite ve
sanayi kuruluşlarõnõn imkânlarõ sunulacak.
AB fonlarõyla bugüne kadar 100’e yakõn
Türk araştõrmacõ yurda
döndü; etkinlikle
yüzlerce süper beynin
daha ülkenin stratejik
araştõrmalarõnda
çalõşmasõ bekleniyor.
Etkinlik, Avrupa
Komisyonu’nun, tersine
beyin göçü amacõyla
ABD’de destek vereceği
programlarõn ilki olma
özelliği taşõyor. TÜBİTAK 7. ÇP Ulusal
Koordinatörü Okan Kara, ilgili alanlarda
doktorasõnõ tamamlamõş olanlar, halen
yurtdõşõnda ikamet edenler ve alanõyla ilgili
bir işte en az 2 yõl çalõşanlarõn, Türkiye’de
araştõrma yaptõklarõnda TÜBİTAK’tan
aylõk 2 bin 750 TL burs alabileceğini
anõmsattõ. Kara, Türkiye’nin, 2007-2010
yõllarõ arasõnda, tersine beyin göçünü teşvik
eden AB fonlarõndan en fazla yararlanan
2. ülke olduğunu bildirdi.
TÜBİTAK ABD YOLCUSU
KPSS’de telekulak kuşkusu
BELGELERDE TARİH ÇELİŞKİSİ
Balyoz Darbe
Planı’nda
sahtecilik iddiası
ELÇİN POYRAZLAR
WASHINGTON - Balyoz Darbe Planõ
iddialarõna yönelik belgelerde tarihlere yö-
nelik çelişkiler sahtecilik iddialarõnõ yeni-
den gündeme getirdi.
“Balyoz Planı” soruşturmasõ çerçevesin-
de tutuklanan eski 1. Ordu Komutanõ emek-
li Orgeneral Çetin Doğan’õn kõzõ Pınar
Doğan ve damadõ Dani Rodrik, “Çetin
Doğan ve Gerçekler” isimli internet sitele-
rinde 2003 yõlõnda hazõrlandõğõ ileri sürülen
belgelerde 2008 yõlõnda yapõlan isim deği-
şikliğinin yer aldõğõnõ ortaya koydu.
Balyoz belgeleri arasõnda 11 numaralõ
CD’de bulunan “İstanbul’da bulunan özel
hastaneler” isimli listede “Medikal Park
Sultangazi” hastanesi yer alõyor. Rodrik ve
Doğan sitelerinde 1996’da kurulan bu has-
tanenin Balyoz Planõ’nõn hazõrlandõğõ iddia
edildiği 2003 yõlõnda Sultan Hastanesi ismi-
ni taşõdõğõna ve bu tarihten tam beş yõl son-
ra 2008’de hastanenin Medikal Park Grup
tarafõndan satõn alõnmasõnõn ardõndan ismi-
nin “Medikal Park Sultangazi” şeklinde
değiştirildiğine işaret etti.
Doğan ve Rodrik çifti aynõ listede Gazi-
osmanpaşa ilçesindeki Avrupa Şafak Hasta-
nesi’nin de yer aldõğõna ve bu hastanenin de
isminin Balyoz belgelerinin yazõldõğõ iddia
edilen tarihten tam 23 ay sonra 2004 yõlõnõn
Aralõk ayõnda değiştirildiğine dikkat çekti-
ler. Doğan ve Rodrik sitelerinde “Bu has-
tane Aralık 1998’de Şafak Hastanesi
adıyla kuruluyor ve Aralık 2004’te dev-
redilmesiyle birlikte Avrupa Şafak Has-
tanesi adını alıyor” ifadelerini kullandõlar.
Põnar Doğan darbe planlarõyla ilgili tüm
belgelerin 11 numaralõ CD’de toplandõğõnõ
ve TÜBİTAK raporuna göre bu CD’nin “gö-
rünen oluşturulma tarihinin 5 Mart 2003”
olduğunu söyledi. Belgelerde tarihlere yöne-
lik göz ardõ edilemeyecek çelişkiler bulundu-
ğunu ifade eden Doğan, bu belgelerin “oriji-
nal” olmadõğõnõ savundu. Doğan ayrõca kimi
yazar ve gazetecilerin bu çelişkilere kõlõf uy-
durmaya çalõştõklarõnõ da ifade etti.
DİN İBARESİNİN KALDIRILMASI
Hükümet
AİHM kararını
görmüyor
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) -
Avurapa İnsan Haklarõ Mahkemesi’ne baş-
vurarak Türkiye’de nüfus cüzdanlarõnda din
ibaresinin yer almasõnõn, Avrupa İnsan Hak-
larõ Sözleşmesi’nin din ve vicdan özgürlü-
ğüyle ilgili 9. maddesine aykõrõ olduğu yö-
nünde karar aldõran Sinan Işık, kararõn uy-
gulanmadõğõnõ savunuyor. Işõk, AİHM kara-
rõnõn 2 Şubat 2010 tarihinde alõndõğõnõ ve
hükümete itiraz için verilen 6 aylõk sürenin
dolduğunu söyleyerek “Kazanımım ya-
şamsal karşılığını bulamıyor” diyor.
Işõk, nüfus cüzdanõ hanesine “Alevi”
yazdõrmak için 2004 yõlõnda İzmir’de mah-
kemeye başvurdu. Yerel mahkeme, Diya-
net İşleri Başkanlõğõ’ndan da görüş alarak
Işõk’õn istemini reddetti. AİHM’ye başvu-
ran Işõk, burada uzun yõllara varan hukuk
mücadelesini devam ettirdi.
AİHM, Işõk’õn dosyasõnõ 2 Şubat 2010 ta-
rihinde karara bağlayarak Türkiye’de nüfus
cüzdanlarõnda din ibaresinin yer almasõnõn,
Avrupa İnsan Haklarõ Sözleşmesi’nin, din
ve vicdan özgürlüğüyle ilgili 9. maddesine
aykõrõ olduğu yönünde karar verdi.
AİHM’nin kararõ gereğince, Türkiye’de, nü-
fus cüzdanlarõndaki din hanesi bölümünün
kaldõrõlmasõ gerekliliği doğdu.
Işõk, AİHM’nin verdiği karara, hüküme-
tin itiraz süresinin dolduğunu ve bu süre
içerisinde, hiçbir itirazda bulunulmadõğõnõ
söyleyerek “Bu karardan sonra, hüküme-
tin itiraz etmek için 3 aylık vakti vardı.
O süre içinde itiraz etmediler. O süreç
tamamlandığında, ikinci bir 3 aylık süre
daha verildi. Onun adı da yasallaşma sü-
reci oldu. Bu süre de 3 Ağustos 2010 tari-
hinde doldu. Ancak aradan geçen zaman
içerisinde hiçbir adım atılmadı” yönünde
görüş belirtiyor. Işõk, “Şimdi hükümete
konuyla ilgili ihtar çekeceğiz. Cevap gel-
mez ise AİHM’nin bir üst yargı organına
müracaat edeceğiz” diyor.
Haber Merkezi - KPSS sõna-
võndaki kopya iddialarõyla ilgili
soruşturma devam ederken Eği-
tim Bilimleri Testi’nde “şekilli
anlatım içeren sorular”a ait ce-
vaplarõn sõzmamõş olmasõ dik-
katleri telekulak şüphesine çekti.
NTV’nin haberine göre;
ÖSYM’deki Yüksek Güvenlikli
Test Geliştirme ve Araştõrma
Merkezi’nden sorularõn nasõl ve
kim tarafõndan sõzdõrõldõğõ araştõ-
ran polis, ilginç bir detaya ulaştõ.
Her sõnav öncesi sorularda hata
olup olmadõğõnõn son kontrolü
okuma yöntemiyle yapõlõyor. Ya-
ni her soru bir uzman tarafõndan
yüksek sesle okunuyor, diğer uz-
manlar da soru ve cevaplarõ din-
leyerek anlatõm bozukluğu ya da
hatalõ seçenek olup olmadõğõnõ
kontrol ediyor. Bu yõl da Eğitim
Bilimleri Sõnavõ’ndaki 120 soru-
dan 117’si bu yöntemle kontrol
edildi. Ancak sözle ifadesi müm-
kün olmayan 19, 20 ve 41. soru-
lar sadece kitapçõk üzerinden
doğrulandõ. Bu üç sorunun ce-
vaplarõnõn sõzmadõğõ tespit edildi.
ÖSYM Başkanõ Ünal Yarı-
mağan, bu okumalar sõrasõnda
dinleme olabileceği şüphesini
dile getirdi. Savcõlõk şimdi so-
rularõn dinleme yoluyla sõzdõğõ
iddiasõna ilişkin inceleme yapõ-
yor. Emniyet yetkilileri sorula-
rõn hazõrlandõğõ odanõn konu-
mu itibarõyla teknik cihazlarla dõ-
şardan ya da basit bir dinleme ci-
hazõyla içerden kayõt alõnmasõnõn
mümkün olduğu görüşünü dile
getiriyor. İddianõn ardõndan MİT
tarafõndan ÖSYM’ye telekulak
konusunda brifing verildiği or-
taya çõktõ. 2010 yõlõ başõnda
MİT görevlilerinin Test Geliş-
tirme ve Araştõrma Merkezi’ne
gelerek çalõşanlarõ dinlemeler
konusunda uyarõp önlemleri an-
lattõklarõ öğrenildi.
ÖSYM’ye yeni düzen
YÖK’ün hazõrladõğõ taslakta gizliliğe uymayanlara 4 yõla kadar hapis cezasõ geliyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - YÖK’ün, KPSS ile ilgili
iddialar gündeme gelmeden önce
hazõrlayarak Milli Eğitim Ba-
kanlõğõ’na (MEB) sunduğu kanun
taslağõnda, Öğrenci Seçme ve
Yerleştirme Merkezi (ÖSYM)
ile ilgili önemli düzenlemeler
öngörülüyor. Geçen haziran ayõn-
da hazõrlanan taslağa göre, gizli-
lik ilkesi başta olmak üzere ku-
rallara uymayanlar Türk Ceza
Yasasõ’na (TCK) göre cezalan-
dõrõlacak. Ancak iddialar nede-
niyle taslakta değişiklik yapõla-
bileceğine dikkat çekiliyor.
Taslakta, kurallara uygun dav-
ranmadõğõ tespit edilenler hak-
kõnda TCK’nin ilgili hükümle-
rince cezalandõrõlmalarõ için so-
ruşturma yürütülmesi kuralõ ge-
tiriliyor. Soru hazõrlanmasõndan
sõnavõn son aşamasõna kadar gö-
rev alanlar, belirlenecek kuralla-
ra titizlikle uymakla yükümlü tu-
tuluyor. Taslak, isteyenin istedi-
ği zaman bilgisayar ortamõnda sõ-
nava girebilmesine olanak sağla-
yacak TOEFL benzeri sõnav gibi
uygulamalarõn da önünü açõyor.
Geçen haziran ayõnda hazõrlana-
rak MEB’e sunulan taslakta,
ÖSYM ile ilgili ayrõntõlõ düzen-
lemelere gidiliyor.
ÖSYM Yönetim Kurulu
nasıl oluşacak?
? ÖSYM Başkanlõğõ’nõn yö-
netimi ve yönetim kurulu karar-
larõnõn uygulanmasõndan sorum-
lu olan ÖSYM Başkanõ, YÖK
Başkanõ tarafõndan profesör un-
vanõna sahip üniversite öğretim
üyeleri arasõndan 3 yõllõğõna ata-
nõr. Merkezin karar organõ olan
yönetim kurulu, ÖSYM başkanõ
dahil 7 kişiden oluşur.
? Yönetim Kurulu’nun baş-
kan dõşõndaki üyeleri, Devlet Per-
sonel Başkanlõğõ’ndan daire baş-
kanõ veya üstü görevde çalõşan 1,
YÖK’te daire başkanõ veya üstü
görevde çalõşan 1, MEB’den ölç-
me ve sõnav konularõnda uzman
daire başkanõ veya üstü görevlerde
çalõşan 1; ÖSYM Başkanõ’nõn
önerdiği, üniversitelerde merke-
zin görev alanõna giren konular-
da görev yapan 6 aday arasõndan
YÖK Genel Kurulu tarafõndan se-
çilen 3 öğretim üyesinden oluşur.
Kurulun görevleri
? Sõnavlarda sorulacak sorula-
rõn hazõrlanmasõna veya sõnavla-
rõn yapõmõna yönelik olarak ge-
rekli komisyonlarõ oluşturmak.
? Kurallara uyulmadõğõ tespit
edilen durumlarda veya zorunlu
hallerde sõnavlarõn kõsmen veya
tamamen iptaline karar vermek.
Dönmez kararı bozuldu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Askeri Yargõtay, Ankara Zir Vadi-
si’nde bulunan mühimmatla ilgili
olarak 4 yõl hapis cezasõna çarptõrõlan
ve TSK’den ihraç edilen Yarbay
Mustafa Dönmez hakkõndaki kararõ
“usule aykırılık ve noksan soruş-
turma” nedeniyle bozdu.
Edinilen bilgiye göre, Askeri Yar-
gõtayõn kararõnda, “usule aykırılık ve
noksan soruşturma nedeniyle, hu-
kuka aykırı bulunan mahkûmiyet
hükmünün, sanık ve müdafisinin
temyizlerine atfen ve resen 353 Sa-
yılı Askeri Mahkemelerin Kurulu-
şu ve Yargılama Usulü Hakkında
Kanunun 221. maddesi uyarınca
bozulduğu” belirtildi. Kararda, bi-
lirkişi heyetinin, aramalarda ele geç-
tiği kabul edilen 671 adet G3 piyade
tüfeği mermisi ve 400 adet G3 piya-
de tüfeği izli fişeğinin mutlak suret-
te askeri eşya niteliğinde olduğunu ile-
ri sürdüğü, buna karşõn Emniyet Ge-
nel Müdürlüğü’nün cevabi yazõsõnda
G3 piyade tüfeğinin 1980’den itiba-
ren Genel Müdürlük envanterinde
yer aldõğõnõ açõkladõğõ bildirildi.
Adli Tıp’a sorulacak
Dönmez’de ele geçirilen giyim ve
teçhizat türündeki malzemelerin nitelik
ve özellikleri de dikkate alõndõğõnda,
bunlarõn bir kõsmõnõn, eşi de subay
olan Dönmez’e istihkak olarak veril-
miş olabileceği ve malzemelerin sivil
piyasadan da tedarik edilebileceğinin
dikkate alõnmasõ gerektiği ifade edi-
len kararda, bilirkişi heyetinin giyim
ve teçhizat türündeki malzemeleri
tekrar incelemesi, hangilerinin mutlak
surette askeri eşya, hangilerinin sanõk
ve eşine ait istihkak olabileceğini
açõklamasõ gerektiği kaydedildi.
Dönmez’in Yenikent’teki loj-
manõnda ele geçtiği belirtilen ajan-
dadaki krokide yer alan yazõ, sayõ
ve işaret olarak gösterilen sem-
bollerin, sanõğõn eli ürünü olup
olmadõğõnõn, sayfada yer alan tüm
yazõlarõn aynõ cins veya türdeki mü-
rekkepli kalemle yazõlõp yazõlma-
dõğõnõn Adli Tõp Kurumu’ndan so-
rulmasõ gerektiği bildirildi.
Dönmez hakkõndaki dava, Ge-
nelkurmay Askeri Mahkemesi’nde
29 Eylül’de görülecek.
Askeri Yargõtay, Zir Vadisi davasõnda usule aykõrõlõk ve eksik soruşturma tespit etti
Eğitim Bilimleri Testi’nde şekilli anlatõm içeren sadece 3 sorunun yanõtõnõn sõzmadõğõna dikkat çekiliyor
Yükseköğretim ile ilgili
bütün sõnavlarõn usul ve esaslarõ ile tabi olacağõ
kurallarõn YÖK’ün onayõyla gerçekleşeceği be-
lirtilen taslakta, öne çõkan bazõ düzenlemeler
şöyle: ? ÖSYM’nin sõnav hizmetleri, merkeze
doğrudan bağlõ olarak oluşturulan sõnav koordi-
natörlükleri ve gerekli hallerde illerde oluşturu-
lan il temsilcilikleri vasõtasõyla yerine getirilir.
? Yükseköğretim kurumlarõ ve MEB başta
olmak üzere tüm kamu kurumlarõnõn sõnav yap-
maya uygun mekânlarõ ÖSYM tarafõndan yapõ-
lan sõnavlarda kullanõlabilir.
? ÖSYM tarafõndan gerçekleştirilen seviye
tespiti veya yarõşma sõnavlarõ, o alanla ilgili öğ-
retim elemanõ veya uzmanlar tarafõndan hazõr-
lanan sorularõn, tüm adaylara farklõ mekânlarda
eş zamanlõ olarak sorulduğu kâğõt ortamõnda
yapõlan sõnavlar veya ilgili soru-
larõn alan dağõlõmõ ve zorluk düzeyine göre gü-
venli biçimde saklandõğõ zengin bir soru banka-
sõndan, başvuran her bir adaya farklõ zamanlar-
da farklõ sorularõn sorulabildiği bilgisayar ta-
banlõ sõnavlar biçiminde yapõlabilir.
? Sõnavlar, bilimsel özerklik ve gizlilik ilke-
leri çerçevesinde gerçekleştirilir. Kurallara uy-
gun davranmadõğõ tespit edilenler hakkõnda
kadrosunda bulunduklarõ kurumlar tarafõndan
disiplin soruşturmasõ açõlmasõnõn yanõ sõra fiilin
mahiyetine göre TCK’nin “görevi kötüye kul-
lanma” başlõklõ 257. maddesi ile “göreve iliş-
kin sırrın açıklanması” başlõklõ 258. maddesi
hükümlerine göre cezalandõrõlmalarõnõ temin
için adli soruşturma yapõlõr. Söz konusu mad-
deler, 4 yõla kadar hapis cezasõ öngörüyor.
GETİRİLEN
DÜZENLEMELER
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - KPSS
sorularõnõn sõzdõrõldõğõ ve kopya çekildiği id-
dialarõyla ilgili Isparta’da da savcõya ifade ve-
ren Baki Saçı’nõn “Bu sorular cemaat bağ-
lantılı olabilir. Cemaatten birileri Berat Ko-
şucu’ya göndermiş olabilir” dediği belirtildi.
Saçõ ifadesinde, KPSS sorularõnõ “Sana bir
hediyem var” diyerek e-mail’ine gönderdiği-
ni söylediği Koşucu’nun bir akrabasõna da ge-
çen yõllarda e-mail yoluyla Yüksek Lisans Sõ-
nav Sorularõ’nõn (ALES) geldiğini iddia etti.
Saçõ, Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’ndan
önce, Yalvaç Cumhuriyet Savcõlõğõ’na ifade
vermiş ve serbest bõrakõlmõştõ. Milliyet’in ha-
berine göre Saçõ, Yalvaç’taki sorgusunda orta-
okulu Yalvaç Anadolu İmam Hatip’te bitirdi-
ğini söyledi. 2004’te Bursa Uludağ Üniversite-
si Eğitim Fakültesi Sõnõf Öğretmenliği bölü-
münü kazandõğõnõ belirten Saçõ, 2009
KPSS’de aldõğõ puanla sözleşmeli öğretmen
olarak atamasõnõn yapõldõğõnõ kaydetti. Saçõ,
cemaatle olan ilişkisini şu sözlerle dile getirdi:
“Lise sona giderken Gölcük Dershanesi’ne
gittim. Dershanenin yöneticileri Gülen ce-
maatine bağlıydı. Beni cemaate yakınlaştır-
dılar. Ancak etkinlikte bulunmadım. Üni-
versiteyi kazanınca müdür ve öğretmenle-
rin ‘Bursa’da yerimiz, yurdumuz var, evde
kalmanõ sağlarõz. Burs veririz’ demeleri üze-
rine, Bursa’da 4 yıl Gülen cemaatine ait ev-
lerde kaldık. Bu evlerde abilerimiz vardı.
Okul bittikten sonra ilişkimi kestim” dedi.
Saçõ, “Arkadaşım Koşucu’nun aynı cemaat-
le bağlantısı vardır” ifadesini kullandõ.
SINAV SORULARINI ABİLER Mİ GÖNDERDİ?