Katalog

7 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR [email protected] CMYB C M Y B İ stanbul Müzik Festivali yerini Caz Festivali’ne aktarõrken İstanbul’da temmuz ayõ önceki yõllara göre çok yoğun müzik etkinlikleriyle sürü- yor. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü’nün ilk kez gerçek- leştirdiği İstanbul Opera Fes- tivali, ardõndan Bale Ya- rõşmasõ; Cem Mansur yöne- timindeki Ermeni-Türk or- kestrasõnõn konseri, EN- KA’daki etkinlikler, ken- ti sürekli harekette tu- tuyor. Bu arada beste- ci ve yorumcularõmõ- zõn yurtdõşõndaki ba- şarõlarõ da çağdaş Türk müziğini yürek- lendiriyor. Kamran İnce’nin (1960) “Domes” adlõ bestesi bir Hollywo- od filminin müziği ola- rak yer aldõ. Bestecinin “Roma Büyük Ödülü” kazanarak bir yõl Roma’da yaşamayõ hak ettiği dö- nemde, oranõn atmosferin- den esinlenip bestelediği gi- zemli bir çalõşmasõ. Bizim uluslararasõ alandaki film mü- ziklerine katkõda bulunan ilk bestecimiz İlhan Mimaroğlu (1926) olsa gerek: Fellini’nin “Satyricon” adlõ filminde iki parçasõ yer almõştõ. Geçtiğimiz günlerde Özkan Manav’õn (1967) “Kış Görünümleri: Kış” adlõ yapõtõ 28 ülkeden 84 yarõşmacõnõn katõldõğõ 2010 Sofya Uluslararasõ Kompozisyon Yarõşmasõ’nda birincilik kazandõ. BORUSAN YAYLI ÇALGILAR DÖRTLÜSÜ’NÜN BÜYÜK BAŞARISI Hep yakõnõrõz, ülkemizde oda müziği grupla- rõ uzun ömürlü olmaz, diye. Çünkü bugüne ka- dar hemen hepsi amatörce özverilerle kurul- muştur. Borusan’õn desteğiyle 2005’te kurulan Yaylõ Çalgõlar Dörtlüsü’nün üyeleri kendi hü- nerleri bir yana ellerindeki tarihi çalgõlarla da dik- kat çekiyorlar. Geçtiğimiz ay, ABD’de düzen- lenen Uluslararasõ Oda Müziği Yarõşmasõ’nda Boston kentinde kuvartet dalõnda birincilik ve ay- nõ yarõşmanõn New York Carnegie Hall’de dü- zenlenen finalinde ise altõn madalya kazandõlar. Dünyanõn dört bir yanõndan gelen doksan top- luluk arasõndan birinci olmalarõ kõvanç verici. Ya- rõşmada Fazıl Say’õn en son bestelerin- den birisi olan “Kuvartet”ini (opus. 29) çalmalarõ ayrõ bir önem taşõyor. Esen Kıvrak (birinci keman), Olgu Kızılay (ikinci keman), Efdal Altun (vi- yola) ve Çağ Erçağ’dan (çello) oluşan topluluk, Juilliard Yaylõ Çalgõlar Dört- lüsü’nün ustalõk sõnõfõna katõlmõş ve ha- len Alban Berg Dörtlüsü’nün üyelerin- den Gerhard Schulz’un danõşmanlõ- ğõnda çalõşõyor. En kõsa zamanda CD ka- yõtlarõnõ bekliyoruz. ULUSAL MÜZİK KONSEYİ’NE DOĞRU Ulusal Müzik Konseyi ülkemizin müzik per- formansõ, müzikbilim, müzik eğitimi ve müzik teknolojisi alanlarõndaki müzik insanlarõmõzõ örgütlemek için kurulacak bir konsey. Bu çalõş- manõn öncülüğünü yapan değerli keman sanat- çõmõz Prof. Dr. Cihat Aşkın şöyle anlatõyor: “Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına, ko- nuyla ilgili her türlü yasal düzenlemeye ve ka- rarlara riayet ederek çalışmalarını sürdüre- cek olan konseye, ülkemizin hemen her ye- rinden gelerek katılacak olan insanlar mesleki örgütlenme ile kültür ve sanat sorunlarının da- ha iyi yönetilmesini sağlayacak ve bizzat fa- al olarak çalışacaklardır. Her meslek grubu altında alanlarının önde gelmiş temsilcilerini seçerek komiteler nez- dinde çalışıp fikir üretecek ve bu fikirlerin ha- yata geçirilmesi için faal çalışma yapacak- lardır. Yukarıda bahsi geçen 4 temel dal al- tında her şehrimizden bir temsilci seçilecek ve mesleki örgütlenme çalışmaları başlayacaktır. Bu ör- gütlenme sayesinde ülkemizin mü- zik eğitimi, sanatçılık, orkestra ve korolar, CD endüstrisi, müzik bi- limi araştırmaları ve her türlü ak- la gelebilecek sorunlar masaya ya- tırılarak ortak bir akıl ile karar alı- nacak ve uygulanması için yetkili birimlere tavsiye edilecektir. Ulusal Müzik Konseyi çalışmaları için hemen her şehrimizden baş- vuracak olan temsilcilerin bir listesi oluşturulacaktır. 18 Eylül 2010 Cumartesi günü katılımcı sayısına ve lojistik imkânlara göre büyük konsey toplantısı yapılacaktır. Bu girişimin tüm ülkemize hayırlı ol- masını diliyorum, müzik emekçi- lerinin yapacağı katkılarla dün- yamızın daha da güzelleşeceğine olan inancım sonsuzdur.” Biz de başarõlõ olmasõnõ diliyoruz. [email protected] Sanatçõlarõmõzõn yurtdõşõndaki başarõlarõ çağdaş Türk müziğini yüreklendiriyor Kamran İnce’nin ‘Domes’ adlõ bestesi bir Hollywood filminin müziği olarak yer aldõ. Özkan Manav’õn ‘Kõş Görünümleri: Kõş’ adlõ yapõtõ da Sofya Uluslararasõ Kompozisyon Yarõşmasõ’nda birincilik kazandõ. Borusan Yaylõ Çalgõlar Dörtlüsü ise ABD’de düzenlenen Uluslararasõ Oda Müziği Yarõşmasõ’nda kuvartet dalõnda birincilik ve altõn madalya kazandõ. SENEM ÖZCAN Y urtdõşõnda ör- nekleri bulu- nan ancak Türkiye’de pek rast- lanõlmayan türden bir ‘kültür turu’ gerçek- leşti geçtiğimiz pazar günü. Turda, Ahmet Ümit’in “Bir İstan- bul Hatırası” adlõ ro- manõnda geçen me- kânlar gezildi. Ro- manõnda tarihi eser kaçakçõlõğõnõ polisiye bir kurgu içinde ele alan Ümit’in amacõ ise tari- hi karakterleri kullana- rak tarihi yapõtlarõn bir ruhu olduğunu hatõr- latmaktõ. Mekânlara ait tarihi bilgileri ayrõntõlarõyla veren Ahmet Ümit, bu bilgilerle romanõ ara- sõndaki bağlarõ da okurlarõyla paylaştõ. İstanbul’da kurulan ilk şehir olan Byzantion, yani Sa- rayburnu gezinin ilk ayağõnõ oluşturdu. İkinci mekân Çem- berlitaş Sütunu’ydu. Daha sonra sõrayla Yedikule’de bu- lunan Altõn Kapõ, Ayasofya Müzesi ziyaret edildi, beşinci mekân olan Fatih Ca- mii’ne ise trafik sorunu nedeniyle gidilemedi. Topkapõ Sarayõ ve Süley- maniye Camii daha sonra- ki ziyaret noktalarõydõ. Okuyucular tarafõndan ilgiy- le karşõlanan etkinlikte romana uygun olarak ‘oyuncak kurban’larla canlandõrma yapõldõ. Gezi boyunca tarihin önemine ve çok değer verdiği Mi- mar Sinan’a da sõk sõk deği- nen Ahmet Ümit, tarihi eser ka- çakçõlõğõna değinen romanõnda ve yapõlan gezide amacõnõn in- sanlarda şehirlilik bi- linci yaratarak tarihi ve kültür miraslarõna sahip çõkõlmasõnõ sağlamak oldu- ğunu belirtti. İlk kez bir ki- tap üzerinden kültür turu dü- zenlenmesi hakkõndaki sordu- ğumuz soruya, “Bu turda ken- ti bugüne taşıyan mekânlara yer veriliyor. Gösterilen ilgi, ülkemiz tarihinin insanlara doğru şekilde anlatıldığında göreceği talebin de göstergesi” yanõtõnõ veren gezinin danõşmanõ Buket Aşçı, gezilerin fark- lõ yazalarla süreceğini belirtti Ahmet Ümit ile ‘Bir İstanbul Hatõrasõ’ Kültür Servisi - Festivalin Açõk Hava Sahnesi’ndeki ilk konse- ri bu akşam saat 21.00’de Chick Corea Freedom Band ile başlayacak. Dünyaca ünlü İspanyol kökenli Amerikalõ caz piyanisti ve besteci Chick Corea, bugüne kadar sayõsõz albüme imza attõ ve 16 Grammy ödülüne layõk görül- dü. “Müziğin özgür ruhları- nın birleştiği bir proje” ola- rak tanõmladõğõ yeni grubuyla Corea, sahnede saksofonda uzun yõllar Miles Davis’le bir- likte çalan Kenny Garrett, akustik ve elektrik basõn ustasõ Christian McBride ve davul- da bu yõl 85 yaşõna giren ef- sanevi Roy Haynes ile birlikte çalacak. “European Jazz Club” konser- leri serisinde ise bu akşam sa- at 22.30’da Salon’da Volkan Hürsever Trio ve İsveçli sak- sofoncu Magnus Lindgren bir araya gelecek. Klasikten moderne uzanan doğaçlamala- rõ ile Volkan Hürsever Trio, kontrbasta Volkan Hürsever, piyanoda Burçin Büke ve da- vulda Volkan Öktem’den oluşuyor. Volkan Hürsever Trio, geçtiğimiz yõl “Hediye” isimli albümle bir araya gel- mişti. Özgür ruhlar, toplaşõn! İSTANBUL CAZ FESTİVALİ’NDE BUGÜN Kültür Servisi - İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansõ Sahne ve Gösteri Sanatlarõ Yönetmenliği ile Devlet Opera ve Balesi Ge- nel Müdürlüğü’nün işbirliğinde düzenlenen çağdaş dans- drama projesi “Barbaros”, Kap- tan-õ Derya Barbaros Hayrettin Paşa’nõn ha- yatõnõ ve 16. yüzyõl Ak- deniz Türk akõncõlõğõnõ çağdaş dans ve tiyatro üslubuyla sahneye taşõyor. 1 Temmuz’da Aspendos Uluslararasõ Opera Bale Fes- tivali’nde dünya prömiyeri gerçekleştirilen “Bar- baros”, 15 ve 16 Temmuz tarihlerinde Muhsin Er- tuğrul Sahnesi’nde İstanbul seyircisi ile buluşacak. İstanbul’un denizle olan dokusunu, çağdaş yaşamda insan-su ilişkisini tarihsel bağlantõlarla işleyerek, Bar- baros kardeşler ve onlarõn dönemindeki “reis”lerin hayatõndan yola çõkan “Barbaros”, Devlet Opera ve Balesi’nin solist nitelikli 52 dansçõsõndan oluşan ge- niş kadrosuyla bugüne kadar gerçekleştirilen en bü- yük sahne prodüksiyonu olma özelliğini taşõyor. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansõ Sahne ve Gösteri Sanatlarõ Direktörü Beyhan Murphy tarafõndan tasarlanarak koreografisi yapõ- lan projenin müzik yönetmenliği ise Mercan Dede’ye ait. “Barbaros” ayrõca, 14 Ağustos’ta “8. Uluslar- arası Bodrum Bale Festivali”nin açõlõşõnda sahne- lendikten sonra eylül sonunda yeniden İstanbul iz- leyicisi ile buluşacak. “Barbaros”un son temsili ise 26 Eylül’de Barbaros Hayrettin Paşa’nõn Andrea Dor- ya’ya karşõ zafer kazandõğõ Preveze deniz savaşõnõn yõldönümünün hemen öncesinde gerçekleştirilecek. Barbaros’un seferi Caravaggio’nun kemikleri sergileniyor Kültür Servisi - Barok sanat akõmõnõn öncülerinden. Işõk- gölge ustasõ İtalyan ressam Michalengelo Merisi de Caravaggio’nun kemikleri ilk kez bu hafta sonu Toskana bölgesindeki Ercole Limanõ’nda sergilenecek. Yaklaşõk 400 yõldõr isimsiz bir mezarda bulunduğu belirtilen ünlü ressamõn kalõntõlarõ önceki gün Ercole Limanõ’na kristal bir kapta, bir tekneyle getirildi. Caravaggio’nun kemiklerini içeren kap, bir ay boyunca Fort Stella’da sergilendikten sonra ressamõn doğduğu yer kabul edilen Milano’nun yakõnlarõndaki kentte kalacak. Caravaggio’nun 1610 yõlõnda Toskana bölgesinde sõtma nedeniyle hayatõnõ kaybettiği tahmin ediliyor. Fotoğraf:EmreKeten Besteciveyorumcularımızın başarıları