Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
7 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ [email protected]
KISA... KISA... KISA...
İşçi emeklisine 25 lira zam
İşçi ve Bağ-Kur emekli aylõklarõna bu ay-
dan geçerli olmak yüzde 3.59 zam yapõlacak.
En düşük işçi emekli aylõğõ yaklaşõk 25 lira
zamla 720, esnaf emekli aylõğõ 19 lira zamla
545, çiftçi emekli aylõğõ 14 lira zamla 387 li-
raya yükselecek.
UçuşlarõAnadoluJetyapacak
Türk Hava Yollarõ (THY) , THY tarafõndan
icra edilen Sabiha Gökçen çõkõşlõ ve varõşlõ
yurtiçi, yurtdõşõ uçuşlarõn, 2 Ağustos
2010’dan itibaren markasõ AnadoluJet tara-
fõndan gerçekleştirileceğini açõkladõ.
[email protected]
Dünyanın 6. büyük ekonomisi
Fransa şu aralar harıl harıl
yabancı yatırımcıyı ülkesine
çekmek gayreti içinde. Bu amaçla
oluşturulan Fransa Yatırım
Ajansı’nın (IFA) dünyanın birçok
bölgesinde açtığı ofislere
geçtiğimiz ay ortasında İstanbul
da eklendi. Her ne kadar
Türkiye’nin AB üyeliğine karşı
olumsuz tavrını korusa da, belli ki
iş yatırımlara gelince, özellikle de
eğer bu yatırımlar istihdam
yaratıcı yatırımlarsa Türkiye’nin
önemi artıyor. IFA Başkanı David
Appia “BRIC ülkeleri olarak
tanımlanan Brezilya, Rusya,
Hindistan ve Çin ile Türkiye hedef
olarak belirlediğimiz ülkeler” diyor
ve ekliyor “bu 5 ülke Fransa için
stratejik önceliği olan ülkeler.
Moskova, Yeni Delhi ve Çin’de
zaten yatırım ajanslarımız var.
İstanbul’dakini 15 Haziran’da
açtık. Şimdi ise Sao Paulo’da
açmaya hazırlanıyoruz. Dünyada
toplam 24 yatırım ofisimiz
bulunuyor.”
Appia ile bu sohbeti Paris’te
IFA’nın merkez ofisinde
yapıyoruz. IFA, başkanlığını
Alpaslan Korkmaz’ın yaptığı
bizdeki yatırım ajansının bir
benzeri. Fransız hükümetinin,
Fransa’da iş kurmak isteyen
yabancı girişimcileri teşvik etme
stratejisi çerçevesindeki tüm
tanıtım ve koordinasyon
faaliyetlerini yürütüyor.
Türkiye’de yatırım yapan
Fransız şirketlerin sayısı 350’yi
geçmiş ve 70 bin kişiye istihdam
sağlıyor. Fransa’da yatırımı olan
Türk şirketlerinin sayısı ise 30’u
bile bulmuyor. David Appia bu
şirketlerin daha çok kimya,
makine ekipmanı, seramik, cam,
tekstil üzerinde yoğunlaştıklarını
söylüyor. 30 şirketin yaptıkları
toplam yatırım 800 milyon Avro,
sağladıkları istihdam ise 800 kişi.
Yatırımlar çoğu zor durumdaki
şirketlerin satın alınması yoluyla
gerçekleşmiş. Appia, Türk
yatırımcılara “gelin ve krizden
etkilenen şirketleri satın alın’
çağrısı yapıyor. Amaç Fransa’nın
da önemli sorunlarından biri olan
işsizliği bir nebze olsun
azaltabilmek. Bu arada şu bilgileri
de verelim: Fransa, ABD ve Çin’in
ardından dünyanın en çok
doğrudan yabancı yatırım çeken
üçüncü ülkesi; Avrupa’da da
istihdam yaratan yatırımlar
açısından İngiltere’den sonra
ikinci sırada. Appia, ekonomik
krizin yeni yatırımlar üzerindeki
etkilerini anlatırken “Büyük
sanayi yatırımı sayısı azaldı
ama buna karşılık daha çok
stratejik alanlara yatırımlar
arttı. Yüksek teknoloji, yeşil
teknoloji, yenilenebilir enerji,
biyoteknoloji üzerinde
yoğunlaştığımız ve Ar-Ge
desteklerini arttırdığımız
alanlar” diyor.
Bu arada Fransa’nın
kümelenmeye de son yıllarda
hayli önem verdiğini öğreniyoruz.
Son bir ay içinde peşpeşe altı
merkez yaşama geçirilmiş.
Kümelenme diye tanımlanan, aynı
ya da birbirini tamamlayan
sektörlerdeki işletmelerin, Ar-Ge
tesisleri ve üniversite ile bir arada
toplandığı merkezlerden biri de
Bourgogne bölgesinde.
Bourgogne şarapları ile ünlü bir
bölge. Ancak önemli bir özelliği
de Fransa’da sanayi devriminin
Bourgogne’da başlamış olması.
Bu yüzden nükleer enerji
çalışmalarının çoğu o bölgede
toplanmış durumda. 2005 yılında
ilk nükleer kümelenme
Bourgogne’da başlamış. Paris’e
hızlı tren ile 1.5 saatlik bir
mesafede olan Bourgogne,
Belçika büyüklüğünde bir bölge.
47 bine yakın şirket bu bölgede
faaliyet gösteriyor.
Dünyada nükleer
enerjiye ilginin giderek
artması üzerine 2005
yılında Bourgogne
Nükleer Parkı
oluşturulmuş. Nükleer
reaktörlerle ilgili tüm
şirketler, laboratuvarlar
araştırma ve eğitim
merkezlerinin hepsi bir
arada. Tabii metalürji,
optik, lazer, görüntüleme
merkezleri de… Bourgogne
Kalkınma Ajansı’nın
yetkilileri ile konuştuğumuzda
bölgede mühendis açığına dikkat
çekiyorlar. Fransa’da belli ki
eğitim sisteminden kaynaklanan
nedenden ötürü öğrencilerin
mühendislik alanına ilgisi son
yıllarda hayli azalmış. Bu yüzden
Türkiye’de mühendislik alanında
kendilerini geliştirmek isteyen
öğrencilere de bu bölge bir fırsat
olabilir.
Fransa’nın Stratejik Önceliği
BRIC + Türkiye
EKONOMİ POLİTİK
ERİNÇ YELDAN
Spekülatif-Yönlü
Büyüme, Yeniden...
“Spekülatif-yönlü büyüme” kavramı Kolorado
Üniversitesi profesörlerinden Ilene Grabel’e ait.
Dr. Grabel, bu kavramı iktisadi kalkınma yazınının
artık gelenekselleşmiş modellerinden olan
“ihracata-yönelik sanayileşme” ya da biraz daha
eskiye giderek, “ithal-ikameci sanayileşme”
kavramlarına öykünerek ilk olarak 1995 yılında
kaleme aldığı bir makalede kullanmıştı.(*)
“Spekülatif-yönlü büyüme” kavramı ile
kastedilen, yükselen piyasa ekonomisi diye
adlandırılan ülkelerde özendirilen yoğun finansal
sermaye girişlerine dayalı büyüme olgusu idi. Söz
konusu finansal sermaye girişleri çoğunlukla
yüksek faiz aracılığıyla cezbediliyor ve kısa vadeli
finansal sermaye (sıcak para) girişlerinin yarattığı
döviz bolluğu sayesinde ithalat hacmi
genişletiliyordu. Ancak yaratılan bu finansman
biçimi, özü itibarıyla kısa vadeli sıcak para
girişlerine dayanmakta olduğundan kalıcı bir
finansman olanağından ziyade, uluslararası finans
şebekesinin spekülatif dürtülerine, deyim
yerindeyse, “kaprislerine” bağımlı kalıyordu. En
küçük bir tedirginlik anında yönünü
değiştirmekten çekinmeyen bu tür finans akımları
gittikleri ülkede güvensiz ve istikrarsız bir büyüme
yaratıyor; ve çoğunlukla şiddetli bir krizin ön
habercisi oluyorlardı.
Dahası, bu tür büyüme tüketimi kamçılayarak
ulusal tasarrufları geriletiyor ve dış açığı
körüklüyordu. Dış açığın (cari işlemler açığının)
finansmanı çoğunlukla “dış borçlanmayı arttırıcı”
nitelikler sergiliyor ve üretimin dışa bağımlılığının
artmasına neden oluyordu. Giderek dışa bağımlı
hale dönüşen bu sahte cennet, bir yandan da
içeride istihdamın gerilemesi ve kaybedilen
rekabet avantajının telafi edilebilmesi için daha
düşük ücretler ve daha kalitesizleştirilmiş,
güvencesizleştirilmiş bir işgücü piyasasının
oluşmasına yol açıyordu.
Türkiye ekonomisi 2010 yılının ilk çeyreğinde
yüzde 11.7 oranında genişleme gösterdi. Söz
konusu performans resmi çevrelerde bir bayram
havası ile karşılandı ve rekor olarak nitelendirildi.
Geçen hafta boyunca yapılan yorumlar,
büyümenin aslında 2009’un eşdeğer döneminde
yine rekor kırarak daralmış bir ekonominin
ardından gelen baz etkisine dayalı olduğunu ve
Türkiye’nin kriz öncesine görece henüz net bir
büyüme içerisinde olmadığını vurguladılar.
Teknik değerlendirmeler bir yana, 2010’un
büyüme performansının ardında yatan gerçek çok
açıktır: Türkiye ekonomisi büyümesini yeniden dış
açık (cari işlemler açığı) veren; ve söz konusu dış
açıkları da spekülatif nitelikleri ağır basan ve dış
borçlanmaya dayalı sıcak para girişleri aracılığıyla
finanse etmektedir.
Bu süreçte cari işlemler açığı finanse
edilebildiği ölçüde ekonomi büyüme konjonktürü
içinde kalacak, ancak finansmanın yönü
değiştiğinde tekrar aşağı doğru dalgalanma
tehdidi devam edecektir. Nitekim Türkiye
ekonomisinin yakın geçmişi büyümenin, cari
açığın finansmanına ne kadar duyarlı olduğunu
vurgulamaktadır. Aşağıdaki şekil bu tespiti
yakından doğrulamaktadır.
Kaynak: TC Merkez Bankası, veri dağıtım
sistemi.
Şekilde sol eksende cari açığın finansman
kalemleri olan sermaye hareketleri ve net hata ve
noksan girişleri; sağ eksende de büyüme hızı yer
almaktadır. Krizin hemen öncesi 2007’den, son
veri dönemi 2010’un birinci çeyreği sonuna değin
gösterilen veriler, ekonomideki yavaşlama, kriz ve
sonrasının finansal sermaye akımlarınca nasıl
doğrudan belirlenmekte olduğunu açık olarak
belgelemektedir.
Gerçekten de Türkiye ekonomisinin yakın
dönem tarihi bu tür spekülatif büyüme – kriz –
spekülatif büyüme iniş çıkışlarıyla bezenmiştir.
Profesör Grabel’in spekülatif büyüme diye
adlandırdığı yukarıdaki süreç Türkiye
ekonomisinde hormonlu büyüme veya istihdamsız
büyüme sıfatlarıyla da betimlenmiş idi.
Bu konuda daha başka ne yazmak gerekir
bilemiyoruz. Bu öyküyü daha kaç kez
dinleyeceğiz?
________________
(*) Grabel, Ilene (1995) “Speculation-Led
Economic Development: A Post-Keynesian
Interpretation of Financial Liberalization
Programmes in The Third World” International
Review of Applied Economics 9(2): 127-149.
Yõlõn ilk 6 aylõk dönemi için memura yüzde 1.06 enflasyon farkõ verilmesi memur sendikalarõnõ çileden çõkardõ
Memurlardan 1.06’ya tepkiMUSTAFA ÇAKIR
ANKARA - Türkiye İstatistik
Kurumu’nun ilk 6 aylõk enflasyon ra-
kamlarõ sonrasõnda maaşlarõna yüz-
de 1.06’lõk fark yansõtõlacak olan me-
murlar, enflasyonun hesaplanma
yöntemine tepki gösterdi. Memur
sendikalarõ ve konfederasyonlar me-
murlarõn yoksulluktan kurtulmasõnõn
tek yolunun toplusözleşme oldu-
ğunu kaydederek, düşük ücret alan
memurlarõn geçim sõkõntõsõnõ gerçek
anlamda telafi edecek ek zam ya-
põlmasõ gerektiğini ifade ettiler.
KESK Başkanõ Sami Evren, tem-
muz zammõna yüzde 1.06 oranõnda
enflasyon artõşõ yansõtõlmasõnõn ka-
mu emekçilerinin krizle birlikte kat-
merlenen yoksulluklarõnõn aşõlma-
sõnda hiçbir etkisinin olmayacağõnõ
dile getirdi. Evren, “Siyasi iktidar
hak arama yollarını tıkayarak ve
tek taraflı ücret artışları konu-
sunda inadını sürdürerek ülkenin
hem ekonomisine hem de de-
mokrasiye zarar vermektedir. Si-
yasi iktidarın bu uygulamasını
kabul etmiyoruz. 2011 ücret ar-
tışları, çalışma koşulları ve sosyal
haklarımız için hemen toplusöz-
leşme masasına oturulmasını isti-
yoruz” diye konuştu.
Rakamlar gerçekçi değil
Kamu-Sen Genel Sekreteri İs-
mail Koncuk, memur maaşlarõna
farkõn belirleneceği temmuz başõn-
da eflasyonun düşük çõkmasõnõn
“manidar” olduğunu belirterek,
“Bu oran doğru bir oran değildir.
Enflasyonun hesaplanma şekli,
kamu çalışanlarını, dar ve sabit
gelirlileri ilgilendiren bir şekil de-
ğildir. Bizleri ilgilendiren kalem-
ler hesap edildiğinde enflasyon
oranının çok daha fazla olması la-
zım. Boyaları, pinpon topunu da-
hil ettiğinizde oran tabii bu şekil-
de düşük çıkacak ama memuru il-
gilendiren temel gıda maddeleri-
ni, sağlık, eğitim harcamalarını,
ulaşımı, kirayı dahil ettiğinizde en-
flasyon oranı çok daha gerçekçi
olarak tespit edilecektir” yoru-
munu yaptõ.
HAK-SEN Başkanõ Ayhan Çivi
de, “Bu hesaplamaya göre me-
murların gecekonduda, asgari üc-
retlinin de sokakta yaşaması ge-
rektiğini” dile getirdi.
Demokrat Eğitimciler Sendikasõ
Başkanõ Gürkan Avcı, hükümetin,
düşük ücret alan memurlarõn geçim
sõkõntõsõnõ gerçek anlamda telafi
edecek, ekonomik büyümeden dü-
şen payõ verecek bir ek zam yapõl-
masõ gerektiğini ifade etti.
Sendikalar ve konfederasyonlara göre düşük ücret alan memurlarõn geçim sõkõntõsõnõ gerçek
anlamda telafi edecek, ek zam yapõlmasõ gerekiyor. Sendikalara göre enflasyon hesaplarõna pinpon
topu yerine temel gõda harcamalarõnõn konulmasõ daha gerçekçi rakamlarõ ortaya çõkaracak.
4/B’lilere
kötü haber
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Sağlõk Bakanlõğõ, halen üniversite has-
tanelerinde görevli olan ya da bu ku-
rumlardan istifasõnõn üzerinden bir yõl-
dan az süre geçen 4/B’li sağlõk çalõ-
şanlarõndan, KPSS sonucuna göre son
kurada bakanlõk hastanelerine yerleş-
tirilenlerin atamasõnõn yapõlamayacağõnõ
duyurdu.
Bakanlõk Personel Genel Müdürlü-
ğü’nün genelgesinde, yasaya göre, is-
tisnai durumlar hariç sözleşmelerini tek
taraflõ feshedenlerin bir yõl geçmeden
kurumlarõn sözleşmeli personel pozis-
yonlarõnda istihdam edilemeyeceğinin
hüküm altõna alõndõğõ belirtildi. Türk
Sağlõk-Sen, söz konusu personelin
mağduriyetinin giderilmesi için dü-
zenleme yapõlmasõ istemiyle Sağlõk
Bakanlõğõ‘na başvurdu. Sağlõk-Sen’in
tercih kõlavuzunda da böyle bir sõnõr-
lamanõn öngörülmediği belirtildi.
Pasaport harcı
iade edilecek
Ekonomi Servisi - Gelir İdaresi
Başkanõ Mehmet Kilci, 20 Hazi-
ran’dan önce tahsil edilmiş olmakla
birlikte bu tarihten itibaren düzenle-
nen veya temdit edilen pasaportlar
için tarife değişikliğinden kaynakla-
nan harç farkõnõn yurttaşlara iade edi-
lebileceğini söyledi.
Kilci, pasaport harcõ konusunda
Vergi Dairesi Başkanlõklarõna bir
genelge gönderdi. Genelgede, pasa-
port harçlarõna ilişkin iade için, pa-
saport aslõ ve harcõn ödenmiş oldu-
ğuna ilişkin alõndõnõn aslõ veya tah-
silatõ yapan muhasebe birimi tara-
fõndan onaylanmõş örneğinin, tahsi-
latõ yapan veya adõna tahsilat yapõlan
birime başvurulmasõ gerektiği de
ifade edildi.
Tekstilciye ucuz elektrik fırsatı
Ekonomi Servisi - İstanbul Tekstil ve
Konfeksiyon İhracatçõ Birlikleri Ortak Satõn
Alma Platformu (İTKİB OSAP), Aksa Elek-
trik ile yõllõk 400 milyon dolar ucuz enerji alõ-
mõ için anlaştõ. Enerji temini, grubun 3 adet
rüzgâr santralõndan karşõlanõrken indirimden
4 bin firma yararlanacak. Benzer bir anlaşma
bir anlaşma doğalgazda da yapõlacak.
İTKİB OSAP ve Aksa Elektrik iş-
birliğine ilişkin düzenlenen basõn
toplantõsõnda konuşan İTKİB Baş-
kanõ Hikmet Tanrıverdi, AKSA
Elektrik Toptan ile imzalanan an-
laşmayla firmalarõn, yüzde 9-31.5
arasõnda tasarruf elde edeceklerini be-
lirterek, İTKİB üyeleri arasõnda yapõlan araş-
tõrmaya göre yaklaşõk 4 bin firmanõn aylõk 150
ile 250 milyon kilovatsaat arasõnda enerji tü-
kettiğini söyledi.
Aksa Elektrik ile yapõlan anlaşmadan, İs-
tanbul’daki 4 bin firmanõn yararlanabildiğini
belirten Tanrõverdi, Anadolu’daki firmalarõn
da faydalanmasõ için görüşmeleri sürdürdük-
lerini anlattõ. Tanrõverdi, “Söz konusu indi-
rimler sadece üretim merkezlerinde değil
ticarethanelerde de geçerli olacak. Bu sa-
yede markalarımız, sayısı on binleri bulan
mağazalarında da indirimli elektrik kulla-
nabilecek. Örneğin, Orta Gerilim Sanayi ta-
rifesinde aylık 400 bin lira gideri olan üye-
lerimizden Betareks Tekstil, elektrik gide-
rini 360 bin liraya düşürerek her ay 40 bin
lira tasarruf sağlayacak. Orta Gerilim Ti-
carethane tarifesinde aylık 22 bin lira gideri
olan Karahan Tekstil ise elektrik giderini
16 bin liraya indirebilecek ve 6 bin lira
avantaj elde edecek. Alçak Gerilim Sana-
yi tarifesinde aylık 11 bin lira gideri olan
Kardem Tekstil, elektrik giderini 10 bin 200
liraya düşürecek. Her ay 800 lirası kasa-
sında kalacak” dedi. Tanrõverdi, enerji indi-
rimi ile firmalarõn kur baskõsõndan oluşan sõ-
kõntõlarõnõ azaltmak ve rekabet gücünü artõr-
mak istediklerini söyledi.
Aksa Elektrik Toptan Yönetim
Kurulu Başkanõ Cemil Kazancı,
enerji temininin grubun 3 adet rüz-
gâr santralõndan karşõlanacağõnõ
açõkladõ.
İTKİB OSAP Başkanõ Ümit Özü-
ren ise yõllõk 100 bin kilovattsaat
elektrik tüketen bir firmanõn ‘serbest tüketi-
ci belgesi’ almaya hak kazandõğõnõ söyledi. Bu
belgeyi almaya 4 bin firmanõn hak kazandõğõnõ
bildiren Özüren, ayrõca firmalarõn kullandõk-
larõ şebeke üzerinden enerji almaya devam ede-
ceklerini, faturasõnõn ise Aksa Elektrik üze-
rinden indirimli olacağõnõ söyledi.
400 MİLYON
DOLARLIK
ANLAŞMA
Aksa Elektrik Toptan ile
varılan anlaşmadan
faydalanmak isteyen
firmaların, bağlı
bulundukları elektrik
dağıtım şirketlerinden
Serbest Tüketici Belgesi
almaları gerekiyor.
Bunun için firmaların son
bir yıl içinde en az 100
bin kilovatsaat elektrik
tüketiyor olmaları da
şart. Yıllık 100 bin kilovat
saat tüketimi yaklaşık
olarak aylık 2 bin 800 lira
elektrik faturasına denk
geliyor, en az 4 bin İTKİB
üyesinin bu rakamın
üzerinde enerji gideri
bulunuyor.
B‹ L G ‹ T O P L U M U N A D O / R U / Ö Z L E M Y Ü Z A K
Orhan Holding’in
başarısı
Fransa’da en büyük
yatırımı yapan Türk şirketi
Orhan Holding. Holdinge
bağlı Nobel Otomotiv
Fransa’nın Champagne
bölgesinde Vitry’de yaklaşık
500 kişiye istihdam sağlıyor.
Ekonomik kriz yaşayan bir
Amerikan firması olan Nobel
Otomotiv’i 2008
yılında satın alan
Orhan Holding
burada bir aracın
içinde yer alan tüm
boruları üretiyor.
En büyük alıcısı ise
Peugeot ve
Renault. Holdingin
merkezi Bursa’da.
Murat Orhan’ın
yönetim kurulu
başkanlığını
yaptığı bir aile
şirketi. Vitry’deki
fabrikanın yöneticisi Fabien
Porignaux boru üretiminde
Fransa’daki pazar paylarının
yüzde 30 olduğunu söylüyor.
Sonuçta yılda 50 bin
kilometre boru ürettiklerini
belirten Porignaux Nobel
Otomotiv olarak
Meksika’dan Kore’ye 9
ülkede 21 fabrikalarının
bulunduğunu vurguluyor.
İTKİB OSAP projesi kapsamõnda tekstilciler Aksa
Elektrik’ten alõnacak olan elektrik indirimi ile 4 bin firma
her yõl toplam 60 milyon dolar tasarruf yapacak.
ÜNİVERSİTE HASTANELERİ