19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 7 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] KISA... KISA... KISA... İşçi emeklisine 25 lira zam İşçi ve Bağ-Kur emekli aylõklarõna bu ay- dan geçerli olmak yüzde 3.59 zam yapõlacak. En düşük işçi emekli aylõğõ yaklaşõk 25 lira zamla 720, esnaf emekli aylõğõ 19 lira zamla 545, çiftçi emekli aylõğõ 14 lira zamla 387 li- raya yükselecek. UçuşlarõAnadoluJetyapacak Türk Hava Yollarõ (THY) , THY tarafõndan icra edilen Sabiha Gökçen çõkõşlõ ve varõşlõ yurtiçi, yurtdõşõ uçuşlarõn, 2 Ağustos 2010’dan itibaren markasõ AnadoluJet tara- fõndan gerçekleştirileceğini açõkladõ. [email protected] Dünyanın 6. büyük ekonomisi Fransa şu aralar harıl harıl yabancı yatırımcıyı ülkesine çekmek gayreti içinde. Bu amaçla oluşturulan Fransa Yatırım Ajansı’nın (IFA) dünyanın birçok bölgesinde açtığı ofislere geçtiğimiz ay ortasında İstanbul da eklendi. Her ne kadar Türkiye’nin AB üyeliğine karşı olumsuz tavrını korusa da, belli ki iş yatırımlara gelince, özellikle de eğer bu yatırımlar istihdam yaratıcı yatırımlarsa Türkiye’nin önemi artıyor. IFA Başkanı David Appia “BRIC ülkeleri olarak tanımlanan Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin ile Türkiye hedef olarak belirlediğimiz ülkeler” diyor ve ekliyor “bu 5 ülke Fransa için stratejik önceliği olan ülkeler. Moskova, Yeni Delhi ve Çin’de zaten yatırım ajanslarımız var. İstanbul’dakini 15 Haziran’da açtık. Şimdi ise Sao Paulo’da açmaya hazırlanıyoruz. Dünyada toplam 24 yatırım ofisimiz bulunuyor.” Appia ile bu sohbeti Paris’te IFA’nın merkez ofisinde yapıyoruz. IFA, başkanlığını Alpaslan Korkmaz’ın yaptığı bizdeki yatırım ajansının bir benzeri. Fransız hükümetinin, Fransa’da iş kurmak isteyen yabancı girişimcileri teşvik etme stratejisi çerçevesindeki tüm tanıtım ve koordinasyon faaliyetlerini yürütüyor. Türkiye’de yatırım yapan Fransız şirketlerin sayısı 350’yi geçmiş ve 70 bin kişiye istihdam sağlıyor. Fransa’da yatırımı olan Türk şirketlerinin sayısı ise 30’u bile bulmuyor. David Appia bu şirketlerin daha çok kimya, makine ekipmanı, seramik, cam, tekstil üzerinde yoğunlaştıklarını söylüyor. 30 şirketin yaptıkları toplam yatırım 800 milyon Avro, sağladıkları istihdam ise 800 kişi. Yatırımlar çoğu zor durumdaki şirketlerin satın alınması yoluyla gerçekleşmiş. Appia, Türk yatırımcılara “gelin ve krizden etkilenen şirketleri satın alın’ çağrısı yapıyor. Amaç Fransa’nın da önemli sorunlarından biri olan işsizliği bir nebze olsun azaltabilmek. Bu arada şu bilgileri de verelim: Fransa, ABD ve Çin’in ardından dünyanın en çok doğrudan yabancı yatırım çeken üçüncü ülkesi; Avrupa’da da istihdam yaratan yatırımlar açısından İngiltere’den sonra ikinci sırada. Appia, ekonomik krizin yeni yatırımlar üzerindeki etkilerini anlatırken “Büyük sanayi yatırımı sayısı azaldı ama buna karşılık daha çok stratejik alanlara yatırımlar arttı. Yüksek teknoloji, yeşil teknoloji, yenilenebilir enerji, biyoteknoloji üzerinde yoğunlaştığımız ve Ar-Ge desteklerini arttırdığımız alanlar” diyor. Bu arada Fransa’nın kümelenmeye de son yıllarda hayli önem verdiğini öğreniyoruz. Son bir ay içinde peşpeşe altı merkez yaşama geçirilmiş. Kümelenme diye tanımlanan, aynı ya da birbirini tamamlayan sektörlerdeki işletmelerin, Ar-Ge tesisleri ve üniversite ile bir arada toplandığı merkezlerden biri de Bourgogne bölgesinde. Bourgogne şarapları ile ünlü bir bölge. Ancak önemli bir özelliği de Fransa’da sanayi devriminin Bourgogne’da başlamış olması. Bu yüzden nükleer enerji çalışmalarının çoğu o bölgede toplanmış durumda. 2005 yılında ilk nükleer kümelenme Bourgogne’da başlamış. Paris’e hızlı tren ile 1.5 saatlik bir mesafede olan Bourgogne, Belçika büyüklüğünde bir bölge. 47 bine yakın şirket bu bölgede faaliyet gösteriyor. Dünyada nükleer enerjiye ilginin giderek artması üzerine 2005 yılında Bourgogne Nükleer Parkı oluşturulmuş. Nükleer reaktörlerle ilgili tüm şirketler, laboratuvarlar araştırma ve eğitim merkezlerinin hepsi bir arada. Tabii metalürji, optik, lazer, görüntüleme merkezleri de… Bourgogne Kalkınma Ajansı’nın yetkilileri ile konuştuğumuzda bölgede mühendis açığına dikkat çekiyorlar. Fransa’da belli ki eğitim sisteminden kaynaklanan nedenden ötürü öğrencilerin mühendislik alanına ilgisi son yıllarda hayli azalmış. Bu yüzden Türkiye’de mühendislik alanında kendilerini geliştirmek isteyen öğrencilere de bu bölge bir fırsat olabilir. Fransa’nın Stratejik Önceliği BRIC + Türkiye EKONOMİ POLİTİK ERİNÇ YELDAN Spekülatif-Yönlü Büyüme, Yeniden... “Spekülatif-yönlü büyüme” kavramı Kolorado Üniversitesi profesörlerinden Ilene Grabel’e ait. Dr. Grabel, bu kavramı iktisadi kalkınma yazınının artık gelenekselleşmiş modellerinden olan “ihracata-yönelik sanayileşme” ya da biraz daha eskiye giderek, “ithal-ikameci sanayileşme” kavramlarına öykünerek ilk olarak 1995 yılında kaleme aldığı bir makalede kullanmıştı.(*) “Spekülatif-yönlü büyüme” kavramı ile kastedilen, yükselen piyasa ekonomisi diye adlandırılan ülkelerde özendirilen yoğun finansal sermaye girişlerine dayalı büyüme olgusu idi. Söz konusu finansal sermaye girişleri çoğunlukla yüksek faiz aracılığıyla cezbediliyor ve kısa vadeli finansal sermaye (sıcak para) girişlerinin yarattığı döviz bolluğu sayesinde ithalat hacmi genişletiliyordu. Ancak yaratılan bu finansman biçimi, özü itibarıyla kısa vadeli sıcak para girişlerine dayanmakta olduğundan kalıcı bir finansman olanağından ziyade, uluslararası finans şebekesinin spekülatif dürtülerine, deyim yerindeyse, “kaprislerine” bağımlı kalıyordu. En küçük bir tedirginlik anında yönünü değiştirmekten çekinmeyen bu tür finans akımları gittikleri ülkede güvensiz ve istikrarsız bir büyüme yaratıyor; ve çoğunlukla şiddetli bir krizin ön habercisi oluyorlardı. Dahası, bu tür büyüme tüketimi kamçılayarak ulusal tasarrufları geriletiyor ve dış açığı körüklüyordu. Dış açığın (cari işlemler açığının) finansmanı çoğunlukla “dış borçlanmayı arttırıcı” nitelikler sergiliyor ve üretimin dışa bağımlılığının artmasına neden oluyordu. Giderek dışa bağımlı hale dönüşen bu sahte cennet, bir yandan da içeride istihdamın gerilemesi ve kaybedilen rekabet avantajının telafi edilebilmesi için daha düşük ücretler ve daha kalitesizleştirilmiş, güvencesizleştirilmiş bir işgücü piyasasının oluşmasına yol açıyordu. Türkiye ekonomisi 2010 yılının ilk çeyreğinde yüzde 11.7 oranında genişleme gösterdi. Söz konusu performans resmi çevrelerde bir bayram havası ile karşılandı ve rekor olarak nitelendirildi. Geçen hafta boyunca yapılan yorumlar, büyümenin aslında 2009’un eşdeğer döneminde yine rekor kırarak daralmış bir ekonominin ardından gelen baz etkisine dayalı olduğunu ve Türkiye’nin kriz öncesine görece henüz net bir büyüme içerisinde olmadığını vurguladılar. Teknik değerlendirmeler bir yana, 2010’un büyüme performansının ardında yatan gerçek çok açıktır: Türkiye ekonomisi büyümesini yeniden dış açık (cari işlemler açığı) veren; ve söz konusu dış açıkları da spekülatif nitelikleri ağır basan ve dış borçlanmaya dayalı sıcak para girişleri aracılığıyla finanse etmektedir. Bu süreçte cari işlemler açığı finanse edilebildiği ölçüde ekonomi büyüme konjonktürü içinde kalacak, ancak finansmanın yönü değiştiğinde tekrar aşağı doğru dalgalanma tehdidi devam edecektir. Nitekim Türkiye ekonomisinin yakın geçmişi büyümenin, cari açığın finansmanına ne kadar duyarlı olduğunu vurgulamaktadır. Aşağıdaki şekil bu tespiti yakından doğrulamaktadır. Kaynak: TC Merkez Bankası, veri dağıtım sistemi. Şekilde sol eksende cari açığın finansman kalemleri olan sermaye hareketleri ve net hata ve noksan girişleri; sağ eksende de büyüme hızı yer almaktadır. Krizin hemen öncesi 2007’den, son veri dönemi 2010’un birinci çeyreği sonuna değin gösterilen veriler, ekonomideki yavaşlama, kriz ve sonrasının finansal sermaye akımlarınca nasıl doğrudan belirlenmekte olduğunu açık olarak belgelemektedir. Gerçekten de Türkiye ekonomisinin yakın dönem tarihi bu tür spekülatif büyüme – kriz – spekülatif büyüme iniş çıkışlarıyla bezenmiştir. Profesör Grabel’in spekülatif büyüme diye adlandırdığı yukarıdaki süreç Türkiye ekonomisinde hormonlu büyüme veya istihdamsız büyüme sıfatlarıyla da betimlenmiş idi. Bu konuda daha başka ne yazmak gerekir bilemiyoruz. Bu öyküyü daha kaç kez dinleyeceğiz? ________________ (*) Grabel, Ilene (1995) “Speculation-Led Economic Development: A Post-Keynesian Interpretation of Financial Liberalization Programmes in The Third World” International Review of Applied Economics 9(2): 127-149. Yõlõn ilk 6 aylõk dönemi için memura yüzde 1.06 enflasyon farkõ verilmesi memur sendikalarõnõ çileden çõkardõ Memurlardan 1.06’ya tepkiMUSTAFA ÇAKIR ANKARA - Türkiye İstatistik Kurumu’nun ilk 6 aylõk enflasyon ra- kamlarõ sonrasõnda maaşlarõna yüz- de 1.06’lõk fark yansõtõlacak olan me- murlar, enflasyonun hesaplanma yöntemine tepki gösterdi. Memur sendikalarõ ve konfederasyonlar me- murlarõn yoksulluktan kurtulmasõnõn tek yolunun toplusözleşme oldu- ğunu kaydederek, düşük ücret alan memurlarõn geçim sõkõntõsõnõ gerçek anlamda telafi edecek ek zam ya- põlmasõ gerektiğini ifade ettiler. KESK Başkanõ Sami Evren, tem- muz zammõna yüzde 1.06 oranõnda enflasyon artõşõ yansõtõlmasõnõn ka- mu emekçilerinin krizle birlikte kat- merlenen yoksulluklarõnõn aşõlma- sõnda hiçbir etkisinin olmayacağõnõ dile getirdi. Evren, “Siyasi iktidar hak arama yollarını tıkayarak ve tek taraflı ücret artışları konu- sunda inadını sürdürerek ülkenin hem ekonomisine hem de de- mokrasiye zarar vermektedir. Si- yasi iktidarın bu uygulamasını kabul etmiyoruz. 2011 ücret ar- tışları, çalışma koşulları ve sosyal haklarımız için hemen toplusöz- leşme masasına oturulmasını isti- yoruz” diye konuştu. Rakamlar gerçekçi değil Kamu-Sen Genel Sekreteri İs- mail Koncuk, memur maaşlarõna farkõn belirleneceği temmuz başõn- da eflasyonun düşük çõkmasõnõn “manidar” olduğunu belirterek, “Bu oran doğru bir oran değildir. Enflasyonun hesaplanma şekli, kamu çalışanlarını, dar ve sabit gelirlileri ilgilendiren bir şekil de- ğildir. Bizleri ilgilendiren kalem- ler hesap edildiğinde enflasyon oranının çok daha fazla olması la- zım. Boyaları, pinpon topunu da- hil ettiğinizde oran tabii bu şekil- de düşük çıkacak ama memuru il- gilendiren temel gıda maddeleri- ni, sağlık, eğitim harcamalarını, ulaşımı, kirayı dahil ettiğinizde en- flasyon oranı çok daha gerçekçi olarak tespit edilecektir” yoru- munu yaptõ. HAK-SEN Başkanõ Ayhan Çivi de, “Bu hesaplamaya göre me- murların gecekonduda, asgari üc- retlinin de sokakta yaşaması ge- rektiğini” dile getirdi. Demokrat Eğitimciler Sendikasõ Başkanõ Gürkan Avcı, hükümetin, düşük ücret alan memurlarõn geçim sõkõntõsõnõ gerçek anlamda telafi edecek, ekonomik büyümeden dü- şen payõ verecek bir ek zam yapõl- masõ gerektiğini ifade etti. Sendikalar ve konfederasyonlara göre düşük ücret alan memurlarõn geçim sõkõntõsõnõ gerçek anlamda telafi edecek, ek zam yapõlmasõ gerekiyor. Sendikalara göre enflasyon hesaplarõna pinpon topu yerine temel gõda harcamalarõnõn konulmasõ daha gerçekçi rakamlarõ ortaya çõkaracak. 4/B’lilere kötü haber ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sağlõk Bakanlõğõ, halen üniversite has- tanelerinde görevli olan ya da bu ku- rumlardan istifasõnõn üzerinden bir yõl- dan az süre geçen 4/B’li sağlõk çalõ- şanlarõndan, KPSS sonucuna göre son kurada bakanlõk hastanelerine yerleş- tirilenlerin atamasõnõn yapõlamayacağõnõ duyurdu. Bakanlõk Personel Genel Müdürlü- ğü’nün genelgesinde, yasaya göre, is- tisnai durumlar hariç sözleşmelerini tek taraflõ feshedenlerin bir yõl geçmeden kurumlarõn sözleşmeli personel pozis- yonlarõnda istihdam edilemeyeceğinin hüküm altõna alõndõğõ belirtildi. Türk Sağlõk-Sen, söz konusu personelin mağduriyetinin giderilmesi için dü- zenleme yapõlmasõ istemiyle Sağlõk Bakanlõğõ‘na başvurdu. Sağlõk-Sen’in tercih kõlavuzunda da böyle bir sõnõr- lamanõn öngörülmediği belirtildi. Pasaport harcı iade edilecek Ekonomi Servisi - Gelir İdaresi Başkanõ Mehmet Kilci, 20 Hazi- ran’dan önce tahsil edilmiş olmakla birlikte bu tarihten itibaren düzenle- nen veya temdit edilen pasaportlar için tarife değişikliğinden kaynakla- nan harç farkõnõn yurttaşlara iade edi- lebileceğini söyledi. Kilci, pasaport harcõ konusunda Vergi Dairesi Başkanlõklarõna bir genelge gönderdi. Genelgede, pasa- port harçlarõna ilişkin iade için, pa- saport aslõ ve harcõn ödenmiş oldu- ğuna ilişkin alõndõnõn aslõ veya tah- silatõ yapan muhasebe birimi tara- fõndan onaylanmõş örneğinin, tahsi- latõ yapan veya adõna tahsilat yapõlan birime başvurulmasõ gerektiği de ifade edildi. Tekstilciye ucuz elektrik fırsatı Ekonomi Servisi - İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçõ Birlikleri Ortak Satõn Alma Platformu (İTKİB OSAP), Aksa Elek- trik ile yõllõk 400 milyon dolar ucuz enerji alõ- mõ için anlaştõ. Enerji temini, grubun 3 adet rüzgâr santralõndan karşõlanõrken indirimden 4 bin firma yararlanacak. Benzer bir anlaşma bir anlaşma doğalgazda da yapõlacak. İTKİB OSAP ve Aksa Elektrik iş- birliğine ilişkin düzenlenen basõn toplantõsõnda konuşan İTKİB Baş- kanõ Hikmet Tanrıverdi, AKSA Elektrik Toptan ile imzalanan an- laşmayla firmalarõn, yüzde 9-31.5 arasõnda tasarruf elde edeceklerini be- lirterek, İTKİB üyeleri arasõnda yapõlan araş- tõrmaya göre yaklaşõk 4 bin firmanõn aylõk 150 ile 250 milyon kilovatsaat arasõnda enerji tü- kettiğini söyledi. Aksa Elektrik ile yapõlan anlaşmadan, İs- tanbul’daki 4 bin firmanõn yararlanabildiğini belirten Tanrõverdi, Anadolu’daki firmalarõn da faydalanmasõ için görüşmeleri sürdürdük- lerini anlattõ. Tanrõverdi, “Söz konusu indi- rimler sadece üretim merkezlerinde değil ticarethanelerde de geçerli olacak. Bu sa- yede markalarımız, sayısı on binleri bulan mağazalarında da indirimli elektrik kulla- nabilecek. Örneğin, Orta Gerilim Sanayi ta- rifesinde aylık 400 bin lira gideri olan üye- lerimizden Betareks Tekstil, elektrik gide- rini 360 bin liraya düşürerek her ay 40 bin lira tasarruf sağlayacak. Orta Gerilim Ti- carethane tarifesinde aylık 22 bin lira gideri olan Karahan Tekstil ise elektrik giderini 16 bin liraya indirebilecek ve 6 bin lira avantaj elde edecek. Alçak Gerilim Sana- yi tarifesinde aylık 11 bin lira gideri olan Kardem Tekstil, elektrik giderini 10 bin 200 liraya düşürecek. Her ay 800 lirası kasa- sında kalacak” dedi. Tanrõverdi, enerji indi- rimi ile firmalarõn kur baskõsõndan oluşan sõ- kõntõlarõnõ azaltmak ve rekabet gücünü artõr- mak istediklerini söyledi. Aksa Elektrik Toptan Yönetim Kurulu Başkanõ Cemil Kazancı, enerji temininin grubun 3 adet rüz- gâr santralõndan karşõlanacağõnõ açõkladõ. İTKİB OSAP Başkanõ Ümit Özü- ren ise yõllõk 100 bin kilovattsaat elektrik tüketen bir firmanõn ‘serbest tüketi- ci belgesi’ almaya hak kazandõğõnõ söyledi. Bu belgeyi almaya 4 bin firmanõn hak kazandõğõnõ bildiren Özüren, ayrõca firmalarõn kullandõk- larõ şebeke üzerinden enerji almaya devam ede- ceklerini, faturasõnõn ise Aksa Elektrik üze- rinden indirimli olacağõnõ söyledi. 400 MİLYON DOLARLIK ANLAŞMA Aksa Elektrik Toptan ile varılan anlaşmadan faydalanmak isteyen firmaların, bağlı bulundukları elektrik dağıtım şirketlerinden Serbest Tüketici Belgesi almaları gerekiyor. Bunun için firmaların son bir yıl içinde en az 100 bin kilovatsaat elektrik tüketiyor olmaları da şart. Yıllık 100 bin kilovat saat tüketimi yaklaşık olarak aylık 2 bin 800 lira elektrik faturasına denk geliyor, en az 4 bin İTKİB üyesinin bu rakamın üzerinde enerji gideri bulunuyor. B‹ L G ‹ T O P L U M U N A D O / R U / Ö Z L E M Y Ü Z A K Orhan Holding’in başarısı Fransa’da en büyük yatırımı yapan Türk şirketi Orhan Holding. Holdinge bağlı Nobel Otomotiv Fransa’nın Champagne bölgesinde Vitry’de yaklaşık 500 kişiye istihdam sağlıyor. Ekonomik kriz yaşayan bir Amerikan firması olan Nobel Otomotiv’i 2008 yılında satın alan Orhan Holding burada bir aracın içinde yer alan tüm boruları üretiyor. En büyük alıcısı ise Peugeot ve Renault. Holdingin merkezi Bursa’da. Murat Orhan’ın yönetim kurulu başkanlığını yaptığı bir aile şirketi. Vitry’deki fabrikanın yöneticisi Fabien Porignaux boru üretiminde Fransa’daki pazar paylarının yüzde 30 olduğunu söylüyor. Sonuçta yılda 50 bin kilometre boru ürettiklerini belirten Porignaux Nobel Otomotiv olarak Meksika’dan Kore’ye 9 ülkede 21 fabrikalarının bulunduğunu vurguluyor. İTKİB OSAP projesi kapsamõnda tekstilciler Aksa Elektrik’ten alõnacak olan elektrik indirimi ile 4 bin firma her yõl toplam 60 milyon dolar tasarruf yapacak. ÜNİVERSİTE HASTANELERİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle