25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Eksen Kayması Lafı Nereden Çıkıyor? Gül, en son “Times” söyleşisinde Avrupalılara gene, “Türkiye mi? Eksen kayması mı? Hâşâ! Nereden çıkardınız?” manasında bir çıkış yaptı ya... Söyleşinin çıktığı gün (3 Temmuz) ben hasbelkader Lütfi Kırdar’da bir “Türkiye - Avrupa” forumundaydım... Hayli kalabalık olan forum, İspanya ve İtalya gibi ülkelerin en etkili yayın organlarından en üst düzey yorumcuları bir araya getirmişti... Bulunduğum uluslararası platformu fırsat bilerek, önüme gelene sordum: “Baksanıza Cumhurbaşkanımız, yemin billah, zinhar böyle bir şey yoktur diyor. ‘Türkiye AB için çok ısrarcı. AB üyeliği bizim stratejik yönümüzdür. Bu siyasetin üzerinde olan bir konu’ diye diretiyor. Hal böyleyken bu eksen kayması dedikodularını nereden çıkarıyorsunuz?” ‘AKP Filistin’i Türkiye’nin iç sorununa dönüştürdü’ Yoluma önce Çizme’nin TÜSİAD’ı - Confindustria- namı diğer İtalya’nın müesses nizam gazetesi “Il Sole 24 Ore”nin Türkiye uzmanı Alberto Negri çıktı. Negri soruma “Gazze krizi Türkiye’yi Avrupa’dan iyice uzaklaştırmıştır” yanıtını verdi: “Türkiye’nin AB entegrasyonu önünde zaten engel teşkil eden yeterince iç problemi vardı. AKP hükümeti bunlara şimdi bir de bir dış sorun; Gazze’yi ekledi. Burada sabah akşam Filistin ve Gazze’den başka şey konuşulmuyor. Böyle büyük bir uluslararası sorunun Türkiye’nin iç sorunu olması demek, ‘çözüme yardımcı olmak’ adına yola çıkan Türkiye’nin sorunun parçasına dönüşmesi demektir. Bu, Türkiye’nin AB üyeliğini iyiden iyiye çıkmaz ayın son çarşambasına erteler. Kaldı ki AB’nin kendi problemleri -ekonomik kriz, Avro krizi, Belçika gibi bölünme tehdidiyle karşı karşıya ülkeler- başından aşmış. Bunlara bir de Filistin’i iç sorun haline getiren Türkiye’nin eklenmesi düşünülemez!” “Ankara’nın stratejik yönünün AB üyeliği” olduğunu ilan etmek, demek ki yetmiyor. Elin adamı.. ortadan.. “rüşveti kelama” kulak asmıyor. Fiiliyata bakıyor. Fiiliyatta da -öyle az buz değil- Filistin sorununun Türkiye’nin bir iç sorunu haline geldiğini görüyor. Ve Ankara’nın ekseninin, Brüksel’den.. “Arap âlemine Mescid-i Aksa’da cuma sözü” veren Davutoğlu ile birlikte dosdoğru Kudüs’e kaydığını görüyor. Bitmedi... Mavi Marmara krizinde AKP hükümetinin “İHH” gibi STK’leri kullanmasını da “Batı’dan uzaklaşmada” fevkalade kaygı verici bir yeni işaret olarak algılıyor... Negri bunu bana şöyle anlattı: “İslam ya da AKP İslamcılığı, sorunun (eksen kayması sorununun) parçası. Bugüne değin bu konu, Türkiye’nin bir iç meselesiydi... Türkiye neticede kendi yolunu seçmekte serbest. Ancak ne var ki.. uluslararası ilişkilerde Batı ile bağları nedeniyle -NATO ve ‘AB adaylığı’ kontenjanından- Brüksel hattından ayrılmaması gerekir. Ankara devletler arası ilişkilerde bu İslamcılık siyasetinde devlete bağlı olmayan (İHH misali) bazı oluşumları devreye soktuğunda işin rengi değişiyor. İşte orada (eksen babında) tehlikeli bir sürükleniş başlıyor...” Ba ba ba ba... Eksen kayması dedikoduları niye durmuş durmuş da.. Mavi Marmara’nın Gazze seferiyle pıtrak gibi böyle ortalığa saçılmış, bunu şimdi anlıyoruz... İslamcılık dış mesele olunca.. Külahlar değişiyor Çoktandır ülke içinde biz eksenin kayıp gittiğini söylerken, kimse bu sözleri dışarıda fazla ciddiye almıyordu. Anayasa Mahkemesi’nin özellikle iki yıl önceki “AKP laiklik karşıtı odak” kararının ardından, “tehlikeli sürükleniş” kör kör parmağım gözüne ortaya çıkmıştı... Şimdi anlıyoruz ki Ankara’nın Batılı ortakları, buna “İslamcılık.. Türkiye’ nin sonuçta bir iç meselesidir. Kendi tercihidir!” gözüyle bakmışlar. Ve AKP’ye böyle bir devasa “tolerans marjı”(!!) tanımışlar. AKP liderliğine üstü kapalı, “Dış politikada Batı çıkarlarının çizgisinden çıkmadığın sürece, içeride ne yaparsan yap, bileceğin iş!” sinyali vermişler. Bir tür yani “centilmenlik anlaşması” yapmışlar: “İç politikada ne yaparsan yap. Kendi bileceğin iştir. Yeter ki dışarıda sözümüzden çıkma!” Mavi Marmara ile bu eşiğin işte aşıldığı anlaşılıyor ve böylece bu “centilmenlik anlaşması” bozulmuş oluyor. “Türkiye’nin iç sorunu” gözüyle bakılan AKP İslamcılığı, birden devletler arası bir kriz faktörü olarak uluslararası camia önünde zuhur ediyor. Batı basınındaki ani “eksen kayması” yaylım ateşinin dinamiği bundan; Türk tarafının -heyhat!- Batı için sürpriz olan biçimde bu “centilmenlik anlaşmasını” ihlal etmesinden kaynaklanıyor. Alberto Negri’den sonra, İtalya’nın gene etkili yayın organlarından “La Stampa” köşe yazarı Vittorio Parsi ile konuştum. Negri gibi bir Türkiye ve Ortadoğu uzmanı olan Parsi de aynen meslektaşı gibi, devreye giren bu “yeni unsur” İHH için “tüm bölgeyi tutuşturmak riski içeren STK’ler” ifadesini kullandı. Ve Batı’nın bölgedeki “en önemli iki müttefikini” karşı karşıya getiren bu yeni “STK politikası”(!) için ilginç çözümlemeler yaptı. Yerim kalmadığı için onlar da gelecek yazıya... 6 TEMMUZ 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr CMYB C M Y B Getto duvarõnda Filistin bayrağõ Dış Haberler Servisi - Polonya’nõn başkenti Varşova’da 2. Dünya Savaşõ sõrasõnda on binlerce Yahudiye mezar olan “getto” bölgesinden kalan duvar anõtõnõ ziyaret edenler, İbranice “Tüm get- tolara özgürlük” yazõsõnõn hemen altõnda, İn- gilizce “Özgür Gazze, Filistin” yazõsõyla ve he- men yanõna asõlõ Filistin bayrağõyla karşõlaşõyor. Eylemcilere öncülük eden Yonatan Şapira, 2. Dünya Savaşõ dönemindeki Yahudi soykõrõ- mõnõn izlerini görmek için Varşova’yõ ziyaret eden genç İsraillilerin dikkatini çekmek iste- diklerini belirtti. İsrail Hava Kuvvetleri pil- otuyken “vicdani retçi” olan Şapira, amaçlarõ- nõ şöyle açõkladõ: “İsra- illi gençler eğer bugün burada ne yazdığımızı görürlerse, ister bura- da, Varşova’da ister Gazze’de olsun, baskı- nın baskı olduğunu, iş- galin işgal olduğunu ve insanlığa karşı işlenen suçun insanlığa karşı işlenen suç olduğunu belki hatırlarlar.” Şa- pira, ailesinin büyük bölümünün Polonya’da fa- şistler tarafõndan kurulan kamplarda katledildi- ğini belirterek, “Varşova gettosundan geriye kalanlar içinde yürürken, Gazze’de hem açık hava ha- pishanesine tıkılmış hem de benim 2003’te ihraç edilme- den önce hizmet ettikleri- min savaş uçakları tarafın- dan bombalanan insanları düşünmeden edemiyorum” diye konuştu. ‘Bugün getto Gazze’dir’ “Bugünün gettosunun Gazze olduğunu” söyleyen Şapira, İsrail ordu radyosuna verdiği de- meçte ise “Nazi ölüm kamplarındaki cana- varlıkla bir kıyaslama yapmıyorum ama bu- gün insanlar getto gibi bir yere hapsedilmiş- ken İsrail’de ve dünyadaki sessizlikten ko- nuşmalıyız” dedi. Şapira ve 26 arkadaşõ 2003 yõ- lõnda yayõmladõklarõ açõk mektupta, işgal altõn- daki Filistin topraklarõ üzerinden uçmayacakla- rõnõ ilan edince ordudan atõlmõştõ. Yahudi soykõrõmõnõn anõlarõnõ yaşatmak için Kudüs’te kurulan Yad Vaşem Müzesi’nden ya- põlan açõklamada ise Şapira eleştirilerek, “Onun eylemlerini hem soykırım hem de Filistin - İs- rail anlaşmazlığının tarihini çarpıtan bir kış- kırtma olarak görüyoruz” denildi. Özür dilemek gibi bir niyetimiz yok Dış Haberler Servisi - İs- rail Dõşişleri Bakanõ Avigdor Lieberman, Gazze’ye yar- dõm götüren gemilere saldõrõ- nõn ardõndan özür bekleyen Türkiye’nin talebini karşõla- mayacaklarõnõ, asõl Türki- ye’nin özür dilemesi gerekti- ğini söyledi. Baltõk ülkelerin- den Letonya’yõ ziyareti sõra- sõnda gazetecilere açõklama yapan Lieberman, “Bizim özür dilemek gibi bir niyetimiz yok. Bizce tersi doğru olur” diye konuştu. İsrail Dõşişleri Bakan- lõğõ Sözcüsü Yigal Pal- mor da, Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu’nun, İsrail 31 Mayõs’taki sal- dõrõ için özür dilemezse diplomatik ilişkilerin ke- sileceği yolundaki de- mecinin ardõndan yaptõ- ğõ açõklamada “İsrail va- tandaşlarını koruduğu için asla özür dileme- yecek. Can kayıpların- dan ötürü elbette üz- günüz, ancak şiddeti körükleyen biz değiliz” dedi. Palmor daha son- ra, “Özür dilenmesini istediğinizde tehdit ve ültimatomlara başvur- mazsınız. Her şey bize Türkiye’nin gizli bir ajandası olduğunu dü- şündürtüyor” ifadesini kullandõ, ancak bu konu- da ayrõntõya girmedi. İs- rail Başbakanõ Binya- min Netanyahu da Tür- kiye’den özür dilenme- yeceği yolunda açõkla- malar yapmõştõ. LIEBERMAN: BİZCE TERSİ DOĞRU Barak: Zamanlama yanlıştı Dış Haberler Servisi - İsrail Savunma Bakanõ Ehud Barak, Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davu- toğlu ile İsrail Sanayi ve Ticaret Bakanõ Binyamin Ben-Eliezer arasõnda Brüksel’de yapõlan gö- rüşmenin zamanlamasõnõ yanlõş bulduğunu söyledi. İsrail basõnõnda yer alan ha- berlere göre, Barak, İsrail parla- mentosunun (Knesset) Dõşişleri ve Savunma Komisyonu’nda yaptõğõ açõklamada, iki hafta ön- ce ABD’yi ziyareti sõrasõnda, Davu- toğlu ve Türkiye’nin Washington Bü- yükelçisi Namık Tan ile görüşmesi için Türk tarafõnõn çaba gösterdiğini ancak kendisinin bunu kabul etmedi- ğini ileri sürdü. Barak böyle bir görüşmenin yapõlma- sõ durumunda, Türkiye’nin Gazze yardõm gemileri için soruşturma, tazminatlar ve benzeri taleplerinin gündeme geleceğini çok açõkça gördüğü ve bunun yanlõş ol- duğunu düşündüğü için görüşmeyi red- dettiğini belirtti. ABD’den İsrail’e döndüğünde, Baş- bakan Binyamin Netanyahu’nun ken- disine Türkiye ile bir toplantõ ihtimali bu- lunduğundan bahsettiğini anlatan Barak şöyle devam etti: “Ben de ona, bana gö- re toplantının zamanlamasının uygun veya doğru olmadığı konusundaki ki- şisel görüşümü aktardım. Ertesi gün Ben-Eliezer bana, Netanyahu ile ko- nuşup, Türk Dışişleri Bakanı ile gö- rüşmeyi kabul ettiklerini anlattı. Ben de kendisine iyi şanslar diledim.” Göz yumamayız Komisyondaki konuşmasõnda Barak Türkiye-İsrail ilişkileri için, “Türkiye ile bir anlaşmazlık yaratmak İsrail’e ya- rar sağlamaz. Ama (Türkiye’nin tav- rında) gözlemlediğimiz eğilimin de- rinliğine ve yapısına göz yummak da doğru olmaz” dedi. Barak ayrõca Gazze Şeridi’ne muhtemel diğer yardõm gemi- leri girişimlerine karşõ da uyarõda bu- lundu.Davutoğlu, Eliezer’le görüşmesi- nin İsrail tarafõnõn talebi doğrultusunda gerçekleştiğini açõklamõştõ. Bazõ İsrail ga- zeteleri Davutoğlu-Ben-Eliezer görüş- mesini, koalisyon ortağõ ve Dõşişleri Ba- kanõ Avigdor Lieberman’õn duyma- masõ için İsrail başbakanlõğõnõn büyük ça- ba harcadõğõnõ yazmõştõ. Barak, bugün yapõlmasõ planlanan Ne- tanyahu’nun ABD Başkanõ Barack Oba- ma ile Beyaz Saray’daki görüşmesi ön- cesinde yaptõğõ konuşmada, İsrail ile ge- lecekteki Filistin devleti arasõndaki sõ- nõrlarõ da çizen net bir barõş planõnõn, İs- rail tarafõndan ABD’ye sunulmasõ ge- rektiğini ifade etti. 2. Dünya Savaşõ dönemi öncesinde Yahudilerin yaşadõğõ Varşova semtinden kalan duvara, ‘Tüm gettolara özgürlük’ ve ‘Özgür Gazze, Filistin’ yazõp Filistin bayrağõ asan eski İsrail ordusu pilotu Şapira, ‘Bugünün gettosu Gazze’dir’ dedi Dış Haberler Servisi - İsrail’deki Birleşik Mimarlar Birliği (IUUA), Filistin’in Gazze Şeridi bölgesine insani yardõm götürmek üzere yola çõkan Mavi Marmara gemisine İsrail komandolarõnõn düzenlediği kanlõ baskõnõ kõnadõ. Türkiye Mimarlar Odasõ’nõn Gazze filosuna saldõrõnõn ardõndan yayõmladõğõ basõn bildirisine yanõt veren IUUA, “İsrail’in güç kullanımı sonucunda yaşanan can kaybı ve yaralanmalardan üzüntü duyduklarını ve şiddet kullanımını kınadıklarını” bildirdi. IUUA yanõtõnda, Türkiye ve İsrail arasõndaki iyi ilişkilerin yeniden temin edilmesini ümit ettiklerini de belirtti. İSRAİLLİ MİMARLAR KANLI BASKINI KINADI İsrail Savunma Bakanõ Ehud Barak, Knesset’te yaptõğõ açõklamada, iki hafta önce ABD’yi ziyareti sõrasõnda, Davutoğlu ve Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Namõk Tan ile görüşmesi için Türk tarafõnõn çaba gösterdiğini ancak kendisinin bunu kabul etmediğini ileri sürdü. TÜRKİYE TATBİKATTA YOK ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mavi Marmara gemisine düzenlenen askeri operasyon nedeniyle Türkiye, önümüzdeki ay İsrail ile ortak yapõlmasõ planlanan “Güvenilir Denizkızı” adlõ arama kurtarma tatbikatõndan çekildiğini, Tel Aviv’e resmen bildirdi.Türkiye ve İsrail silahlõ kuvvetleri arasõnda yaklaşõk 10 yõldõr düzenli olarak yapõlan “Güvenilir Denizkızı” arama kurtarma tatbikatõna Türkiye’nin katõlmayacağõnõ ilk olarak Başbakan Yardõmcõsõ ve Devlet Bakanõ Bülent Arınç, 31 Mayõs’ta açõklamõştõ. Arõnç’õn bu açõklamasõndan sonra Türkiye, tatbikata katõlmayacağõnõ İsrail makamlarõna resmen iletti. Tatbikatõn amacõ her ülkenin Akdeniz’de faaliyet gösteren donanmalarõn arama-kurtarma çalõşmalarõnda deneyim kazanmasõydõ. Barak ile Filistin Yöneti- mi Başbakanı Se- lam Feyyad dün Kudüs’te bir araya geldi. King David Oteli’ndeki görüşme- nin İsrail Başbakanı Netanyahu’nun bugün ABD Başkanı Obama ile Beyaz Saray’da bir araya gelmesi öncesin- de gerçekleşmesine dikkat çekiliyor. Gö- rüşmenin İsrail ve Fi- listin Yönetimi ara- sında yaklaşık 2 ay önce başlatılan do- laylı görüşmeler sonrasındaki ilk en üst düzey te- mas olduğu be- lirtiliyor. nilgun@cumhuriyet.com.tr (Fotoğraf:AP)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle