25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 18 TEMMUZ 2010 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Büyükada’da Eksen Kayması “Şavarma, şavarma, şavarma!” Çarşı içindeki “dönerciler”; müşterilere artık böyle sesleniyor. Müşteriler Arap. Adanın ikinci dili de bu durumda Arapça. Aklınıza gelebilecek her Arap ülkesinden turist var bu yaz: Fas, Mısır, Irak, Suriye, Ürdün, Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri… Renk renk türbanlar, çarşaflar, peçeler… “Büyükada” deyince, gözümde artık sadece tesettür ve örtünmenin çeşitli halleri canlanıyor… Çarşaf ve peçelilerin halleri örneğin bambaşka… Peçeli kadınlar.. tek başlarına yürümüyor. Mutlaka “aile”yle dolaşıyorlar. “Aile” derken.. “genişletilmiş aile”yi kastediyorum: Önde -genelde “entarili”- kara gözlüklü, kara tenli bir erkek; arkada iki, üç kara çarşaflı, peçeli kadın.. üç-beş de çocuk bulunuyor… Fransızlar “peçeyi” yasaklamanın gerekçesi olarak boşuna; “peçe” yalnız bir örtünme biçimi değil, aynı zamanda “kadını ikinci/üçüncü/beşinci sınıflaştırmanın” ve çok kadınlı evliliğin simgesi diye tutturmuyor… “Ada”, avuç içi kadar olduğu için; mikroskop altına tutulmuş gibi burada farklı “örtünme tarzlarına” karşılık gelen “yaşam anlayışlarını” da.. öyle uzun boylu sosyolojik araştırmalara gerek kalmadan saptayabiliyorsunuz. “Örtünme”nin dilini.. değişik inceliklerini, ötesini, berisini, sosyolojisini, uluslararası farklarını.. kestirmeden incelemeye merakınız varsa.. Fatih’in “Çarşamba” mahallesi falan kesmez. Yaz ayları bir “ada” gezmesi yapmanızı öneririm. Temmuzun en can yakıcı sıcaklarında mendil büyüklüğündeki Büyükada çarşısında bulacağınız “örneklemenin”, daha zenginine dünyanın başka hiçbir köşesinde rastlayamayacağınıza bahse girerim. Son yeniliğimiz: Pakistan açılımı “Türk Arapsız yaşayamaz; kim ki yaşar der… delidir!” düsturunun yaşama dönüştürüldüğü ada sokaklarındaki “şark manzaralarına”; vizenin kalktığı son ülkelerden.. Pakistan’dan gelen konuklarımız da ilave oldu bu yıl. Saat kulesinden 23 Nisan Caddesi’ne uzun bir insan zinciri halinde kıvrıla kıvrıla uzanan fayton kuyruğunda “şalvar-kamiz” tabir edilen renkli Pakistan giysileri ile bekleşen turistler, bu 2010 sezonunun son yeniliği… Adanın “eksen sapması” öyle bir hal aldı ki; bugün yalnız “dönerci” -pardon “şavarmacı”!- “lahmacuncu”, çeşit çeşit “köftecinin” bulunduğu çarşıya vaktiyle şortla, mini etekle indiğimiz günleri düşündüğümde… “Acaba ben mi yanlış hatırlıyorum? O Büyükada’yı biz yaşadık mı? Öyle bir Büyükada hiç oldu mu? Var mıydı?” diyorum. Ve nerdeyse aklımdan şüphe ediyorum. Yirmi, otuz, kırk yıl öncesinin Büyükada’sını hatırlayanlar söylesin… Sahiden var mıydı öyle bir ada? Yoksa onu yalnız ben mi hayal ettim? Bu ne pehriz, ne lahana turşusu! Konserleri, festivalleri, sergileri, bir yıldır duyuruları yapılan müze açılışları.. ile bir yandan da “hava”sından geçilmeyen “Büyükada”nın bu son hali; İstanbul’un - küçük ölçek- bir “mikrokozmos”u oldu. Bakıyorsunuz, metropoldeki gibi tam; şimdiye dek adada hiç benzerine rastlamadığımız etkinlikler yapılıyor… Kumsal boyunda “antika pazarları” kuruluyor…. Çocuklar için özel resim sergileri düzenleniyor… Deniz otobüsü iskelesinin karşısındaki “Atatürk Meydanı’nda”; gelen herkese açık, bedava, dört dörtlük klasik müzik konserleri veriliyor… O kadar ki kendinizi Venedik’in muhteşem “San Marco” meydanında sanabilirsiniz... Ama bir de o konser gecesinin sabahını göreceksiniz… Sabah 10-11 sularında, aynı mekâna yanaşan “Mavi Marmara”(!) seferlerinden -bir, iki, üç, beş…- inen Arap kafileleri; bulut gibi birden çarşı içine yayılıyor. Kimi fayton kuyruğuna yollanıyor. Kimi adam başı “25 liraya” fiks menü sunan sahil restoranlarına dağılıyor ve -gün oluyor- restoran sandalyelerinde bağdaş kurup, yemek yiyorlar. “Atatürk Meydanı” çimlerindeki ağaçların altına çekilip serinlemeyi yeğleyenler; bakıyorsunuz; gazete kâğıdı, bez parçası.. - kirlidir, temizdir demeden- üzerinde namaza duruyor… Bunlar her gün tanık olduğumuz manzaralar… Bir de hafta sonları var... “El Arabiya” karelerine o zaman.. kendi, yerli turistlerimiz de ekleniyor. Dipleri pet şişelerle “çöplüğe” dönüşen küçük palmiyeler arasına kurulan bebek salıncakları mı istersiniz; entarileriyle denize giren kadınlar mı; atlet, don, havlularını.. sahil boyu çalılara, ağaçlara asan; çıtlattıkları çekirdek kabuklarını gam yemeden sağa sola saçan tatilciler mi; dövmeci, simitçi, şekerci, mayocu.. aklına estikleri her yere tezgâh açan işportacılar mı? Bu ne perhiz, ne lahana turşusu… Müzesiydi, konseriydi.. yıllardır olmadığı denli iddialı etkinliklerle adından söz ettiren bir sayfiye yerine, bu denli başıboşluk reva mı? Evrenin en benzersiz köşelerinden biri olan ve “insanlık mirası” sayılması gereken bu muhteşem “ada”nın sahip çıkanı yok mu? Olmayacak mı? nilgun@cumhuriyet.com.tr BALIKESİR 1. SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI DOSYA NO: 2009/7 SATIŞ Mahkemece ortaklõğõn giderilmesi sureti ile satõşõna karar verilen; Balõkesir Merkez Gümüşçeşme Mahallesi: SIRA: 1- ADA: 6787 PARSEL: 1 MİKTARI m2: 31.212.58 CİNSİ: Arsa KIYMETİ TL: 5.930.390,00 SATIŞ SAATİ: 14.00-14.20 TAŞINMAZIN ÖZELLİKLERİ: Taşõnmaz imar parselidir. Balõkesir Belediyesi’nde sa- nayi sitesi içerisinde spor alanõ olarak görünmektedir. Şehir merkezine yaklaşõk 5,00 km. uzaklõktadõr. Sanayi girişi 3. Kapõsõ yanõndadõr. Balõkesir-Bursa karayoluna cephelidir. Ara- zi topoğrafyasõ düzdür. İMAR DURUMU: İmar parselidir. Sanayi içerisinde spor alanõ olarak görünmektedir. SATIŞ ŞARTLARI; 1 -Taşõnmazõn satõşõ 27 Ağustos 2010 Cuma günü (birinci arttõrma) yukarõda yazõlõ saat- lerde Balõkesir 1. Sulh Hukuk Mahkemesi Satõş Müdürlüğü’nde açõk arttõrma suretiyle ya- põlacaktõr. Bu arttõrmada tahmin edilen kõymetin % 60’õnõ ve satõş masraflarõnõ geçmek şar- tõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok arttõranõn taahhüdü baki kalmak şartõyla 06 Eylül 2010 Pazartesi günü aynõ saatte ve yerde ikinci arttõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu arttõrmada da malõn tahmin edilen kõymetinin % 40’õnõ bulmasõ ve satõş giderlerini geç- mesi şartõyla en çok arttõrana ihale olunur. 2- Arttõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetin % 20’si oranõnda pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõ- cõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere süre verilebilir. KDV, damga vergisi, tapu harç ve giderleri alõcõya aittir. 3- Kendisine ihale yapõlan kimse verilen süre içinde ihale bedelini ödemediği takdirde ihale kararõ bozulur ve bu yüzden doğacak ihale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca bir hükme ha- cet kalmaksõzõn kendilerinden tahsil olunur. 4- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup, gideri ve- rildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 5- Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacakla- rõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarda yazõlõ dosya numarasõ ile Balõkesir Sulh Hukuk Mahkemeleri Satõş Müdürlüğü’ne başvurmalarõ ve satõş ilanõn tebliğ edilemeyen alakadar- lara İİK. 127. Mad. göre tebliğ yerine kâim olacağõ ilan olunur. 13/07/2010 (Basõn: 49719) ‘Sınırlar açılmayacak’ ALMATI (AA) - Avrupa Güvenlik ve İş- birliği Teşkilatõ dõşişleri bakanlarõ gayriresmi toplantõsõ için Kazakis- tan’õn Almatõ kentine giden Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu, Er- menistan’la sõnõrlarõn açõlmasõnõn söz konusu olmadõğõnõ belirtti. Azerbaycan Dõşişleri Bakanõ Elmar Mem- medyarov ile görüşme- sinde konunun gündeme geldiğini söyleyen Da- vutoğlu, “Sõnõrlarõmõzõn açõlmasõ diye bir şey söz konusu değil, kimse böyle bir beklentiye gir- mesin” diye konuştu. KKTC’den maaş tepkisi LEFKOŞA (ANKA) - KKTC’de Demokrat Parti Genel Başkanõ Serdar Denktaş, Başba- kan Tayyip Erdoğan’õn KKTC Başbakanõ İrsen Küçük ile görüşmesin- de KKTC’deki maaşlarõ gündeme getirmesine tepki gösterdi. Erdo- ğan’õn Kõbrõslõlarõ kü- çük düşürdüğünü savu- nan Denktaş, “İkide bir gönderilen paralarõn ba- şõmõza kakõlmamasõ ge- rekir” dedi. İran’dan ‘kara liste’ tehdidi Dış Haberler Servisi - İran, nükleer programõ gerekçe gösterilerek uy- gulanan yaptõrõmlar ne- deniyle projelerden çeki- len şirketleri “kara liste- ye” alacağõnõ bildirdi. Petrol Bakanõ Mesud Mirkazemi, Rus enerji şirketi Lukoil’i örnek göstererek “Bir daha ül- kemizde çalõşamayacak- lar” diye konuştu. İngilizler de peçeye karşı LONDRA (AA) - İn- giltere’de YouGov araş- tõrma şirketince yapõlan bir araştõrma, halkõn yüz- de 67’sinin peçeli çarşa- fõn yasaklanmasõnõ iste- diğini ortaya koydu. 14- 16 Temmuz’da yapõlan araştõrmada Londra’da yaşayanlarõn ise yüzde 32’si ise peçeli çarşafõn “yasaklanmamasõ gerek- tiğini” ifade etti. Fransõz Cumhurbaşkanõ’nõn televizyonda sarf ettiği sözler çelişki ve hatalarla dolu Sarkozy’nin yalanları UĞUR HÜKÜM PARİS - Fransa Cum- hurbaşkanõ Nicolas Sar- kozy’nin pazartesi günü televiz- yonlardan yaptõğõ konuşmada aktardõğõ çok sayõda bil- ginin yalan ve yanlõş olmasõ muhalefet ve basõnõn tepkisini top- ladõ. Farklõ kaynak- lar Sarkozy’nin propaganda nite- likli belli başlõ ar- gümanlarõnõ şöyle çürütüyor:  “Fransızlar OECD üyeleri arasında en az çalışan halk.” Fran- sõzlar 2008 sonu resmi verilerine gö- re, yasal süre haftada 35 saat olma- sõna karşõn ortalama 36.5 saat çalõ- şõyor. Sõrasõyla İsveçliler 35.6, Al- manlar 34.6, Danimarkalõlar 34.5, ABD’liler 33.9 ve Norveçliler ise haftada 33.2 saat çalõşõyor.  “Çalışma süresini en fazla yükselten ülkeler işsizliği en çok düşüren ülkelerdir.” 2010 Mayõs itibarõyla Almanya’da işsizlik ora- nõ yüzde 7.5, Danimarka’da 6, Hollanda’da 4.3, Norveç’te 3.7’e inerken çalõşma süresini yükselten Fransa’da işsizlik yüzde 10’a vur- mak üzere.  “Fransa yüksek gelirlerden en fazla vergi alan ülke.” En yük- sek gelirli bin kişinin ödediği vergi oranõ ortalama yüzde 25’e inerken vergi piramidinin tepesindeki 10 kişi ancak yüzde 20 vergi ödüyor.  “Ben seçilmeden önce yüzde 100 vergi ödeyen mükellefler var- dı.” Uzmanlar bu sözleri Sark- zoy’nin en kaba yalanõ olarak gö- rüyor. Zira Fransa’da hiç kimse, hiç- bir zaman yüzde 100 vergi ödeme- di. Bugün en yüksek vergi dilimi is- tisnai yüzde 40.  “Bilimsel araştırmacılar ko- lektifi artık konuşmuyor, grev yapmıyor.” Sarkozy’nin sözünü ettiği “Araştırmayı Kurtaralım” kolektifi ertesi gün bir açõklama yaparak, üniversiteler ve araştõrma kurumlarõnda 2009 senesinde 1968’den beri görülmeyen oranda grev ve eylemlere gidildiğini, eylem sayõsõnõn 1600’ü aştõğõnõ duyurdu. İl- gililer, “Bugün Fransa’da araş- tırmacılar greve gittiğinde, onla- rı çalışıyor sanan tek kişi varsa o da Sarkozy” dedi. “Fransa’da işsizlik oranı yüz- de 10 değil, yüzde 9.5’tir.” Ulusal İstatistik Enstitüsü’nün haziran ayõ itibarõyla verdiği rakamlara göre iş- sizlik oranõ artan bir eğilimde ve tam yüzde 9.9.  “Yeni emeklilik tasarısında, Fransa’da ilk kez çalışanların yıpranma payı ve hakkı konuyor.” Demiryolcular, maden işçileri gibi fizik olarak çok yorucu ve yõpratõcõ işlerde çalõşanlara ilişkin özel re- jimler 100 yõlõ aşkõn süredir mevcut. Skandal soruşturuluyor Sarkozy, kozmetik devi L’Oré- al’in sahibesi Liliane Bettenco- urt’un vergi kaçõrõrken kendisine ve Çalõşma Bakanõ Eric Woerth’e pa- ra yedirdiği iddialarõnõ yalanlarken “Tanıklıklar eridi” dedi. Tanõklar sözlerinin arkasõnda dur- duğunu açõklarken Bettencourt’un yakõn dostu fotoğraf sanatçõsõ Fran- çois-Marie Baniere, şahsi serveti- ni yöneten Patrice de Maistre, ai- lenin eski avukatõ Fabrice Gogu- el ve ailenin vergiye bildirmeden sa- tõn aldõğõ Arros Adasõ’nõn idareci- si Carlos Vejarano mali poliste sor- gulandõktan sonra önceki gün ser- best bõrakõldõ. İSRAİL’E ŞARTLAR SUNDU Abbas kõrmõzõ çizgilerini belirtti Dış Haberler Servi- si - Filistin yönetimi li- deri Mahmud Abbas, İsrail’in bazõ ilkeleri ka- bul etmesi halinde doğ- rudan barõş görüşmele- rine geçebileceklerini söyledi. Ürdün gazetesi El Gad’a konuşan Ab- bas, şartlardan biri ola- rak, 1967 savaşõyla be- lirlenen sõnõrlar içinde kurulacak Filistin dev- letinin dõş güvenliğinin “üçüncü bir tarafa” verilmesini saydõ. İsra- il ile Batõ Şeria’daki ba- zõ toprak parçalarõnõn takas edilebileceğini be- lirten Abbas’õn, işgal altõndaki bölgede Ya- hudi yerleşimi inşaat- larõnõn durdurulmasõ şartõna değinmemesi dikkat çekti. İsrail yö- netimi doğrudan görüş- meler için hiçbir ön şart olmamasõnõ savunuyor. Hastalığı nedeniyle devlet başkanlığından ayrıldıktan sonra uzun süre ortalarda görünmeyen Küba lideri Fidel Castro, bu hafta 5. defa kameraların karşısın- daydı. Çeşitli ülkelerde gö- rev yapan Küba büyükelçi- leriyle önceki gün Dışişleri Bakanlığı’nda bir araya ge- len Fidel, ABD ve İsrail’in İran’a yönelik tehditlerinin Ortadoğu’da savaş olasılı- ğını arttırdığını söyledi. Gö- rüşmenin ardından Fidel bakanlık çalışanlarıyla soh- bet etti. (Fotoğraf: AP) Endonezya’da kıble krizi Küba casusu ABD’li çifte hapis L’Oréal skandalõ ve emeklilik reformu tasarõsõ nedeniyle tepki çeken Fransa Cumhurbaşkanõ’nõn halka seslenişindeki yalanlarõ ortaya dökülüyor. Fidel elçilerle buluştu Haber Merkezi - Dünyanõn en fazla Müslüman nüfusunun yaşadõ- ğõ Endonezya’da halkõn uzun yõllar- dõr yanlõş yöne doğru namaz kõldõğõ ortaya çõktõ. Endonezya Ulema Kon- seyi (MUI) bir bildiri yayõmlayarak, şimdilik camilerin yõkõlmasõna gerek olmadõğõnõ açõkladõ. 200 milyondan fazla nüfusa sahip olan ve nüfusunun yaklaşõk yüzde 86’sõ Müslüman olan Endonezya’da kõble krizi yaşanõyor. Reuters’e konuşan MUI Başkanõ Halil Rıdvan, “Camilerin Mekke ye- rine Somali veya Kenya’ya doğru baktığını fark ettik. Şimdi halktan yönlerini bir parça kuzeybatıya çe- virmelerini istedik” dedi. Rõdvan, “namazların boşa gittiği” korkusu- nun yaşanmamasõ gerektiğini söyledi. Dış Haberler Servisi - ABD’de Küba hesabõna casusluk yapmaktan yargõlanan ve aynõ zamanda telefo- nun mucidi Alexander Graham Bell’in torununun oğlu olan ABD Dõşişleri Bakanlõğõ’ndan emekli Walter Kendall Myers (72), ömür boyu hapis cezasõna çarptõrõldõ. Yine casusluk suçlamasõyla yar- gõlanan Myers’in eşi Gwendolyn Steingraber Myers da 81 ay hapis cezasõ aldõ. 30 yõl boyunca Küba için casusluk yaptõğõnõ kabul ederken ABD’ye zarar vermeyi amaçlamadõğõnõ söy- leyen Walter Kendall Myers, mah- kemede verdiği ifadede “Küba hal- kı kendini ABD tehdidi altında hissediyor ve bunun için geçerli nedenleri de var” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle