19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 11 TEMMUZ 2010 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU ‘Eksen Kayması’ Doğu Sorununun Diğer Adı mı? Bu sorunun çengeli aklıma“Obama söyleşisini” okurken takıldı… Bunun çeşitli nedenleri var… İlk neden; Türkiye için kelalaka; İtalya için önemli bir gazetecinin -Paolo Valentino- ; ABD devlet başkanıyla yaptığı 15 dakikalık söyleşinin hemen yarısını bu konuya, “Türkiye’- nin eksen kaymasına” ayırmış olması… İnsan “Allah Allah!” oluyor… Paolo Valentino ayarında deneyimli bir gazetecinin odaklanması gereken onca… - başta Çizme-ABD ilişkileri olmak üzere- öncelikli konu varken; ABD Başkanı’yla söyleşinin yarısını, Türkiye’nin eksen kaymasına atfedecek ölçüde yakından ilgilenmesi… Ne iş?.. etkisi yaratıyor… “Türkiye’nin eksen kayması”; belli ki artık.. “dünyanın en öncelikli konuları” arasına girmiş. İlk soru nitekim Afganistan… (“Avrupalılar çocuklarımız niye ölüyor.. diye soruyor. Avrupa kamuoyuna mesajınız nedir?”) üzerine.. Bunun hemen ardından gelen ikinci soru “Türkiye’nin eksen kaymasına” ayrılıyor. Konu, dünya skalasında öyle vazgeçilmez önem kazanmış ki… “Afganistan” sorunsalını takip ediyor. Valentino meslektaşımız ülkesini doğrudan ilgilendiren… İtalya’ya ilişkin konuları.. neden sonra, söyleşinin kuyruğuna.. bu iki büyük “küresel meselenin” sonuna sıkıştırmış… Gazetecilikten anlayan herkesin teslim edeceği gibi.. durumda “fevkaladelik” olduğunu gösteren ilk işaret bu… Sorunun dillendiriş biçimi de dikkat çekici… “Türkiye’nin Batı eksenini yitirmesinden” söz edilirken.. gazeteci ABD Başkanı’na soruyu şöyle dile getiriyor: “ABD ve Avrupa, Türkiye’yi daha Batı-yanlısı çizgide ‘yeniden’ angaje etmek/tutmak adına ne yapmalı?” İfade… “Türkiye’yi… Batı’nın içinde/Batı’da tutmak…” değil… “Batı yanlısı çizgide tutmak”… daha doğrusu “angaje etmek” üzerine kurgulanmış… Soru böyle formüle ediliyor. Bunlar.. tartışılan ülkenin bir “nesne” olarak tartışıldığını mı; “özne” olarak konuşulduğunu mu belirleyen, ele veren “nüans”lar …. Dönüm noktası: 2003-2004 aralığı Türkiye’nin Batı ile ilişkilerinde açıkça böyle bir “nesne” olarak ele alınması… tabii ki Paolo Valentino’nun “Obama söyleşisi” ile gündeme gelmedi… Türkiye yakın tarihte Batılı güçlerin nesnesine, ayan beyan açık biçimde, ilk kez ABD’nin Irak’ ı işgali ile dönüştürüldü… 1 Mart 2003 tarihinde TBMM’nin reddettiği “tezkere” aslında; “Türkiye’nin ABD tarafından dayatılan şartlarla ‘nesne’leştirilmesine.. yükselen bir başkaldırıydı…” Aynı minvalde bir başka “nesneleştirilme”; 1 Mart tezkeresinden tam bir yıl sonra, AB tarihinde emsaline rastlanmayan; “ucu açık” ve yerine getirilmesi imkânsız şartlarla Brüksel’in “dayattığı” “müzakere süreci” ile baş gösterdi… Geri dönüp baktığımızda her şeyin o bir yılda olup bittiğini görüyoruz. Türkiye’nin Doğu-Batı ilişkilerinde Soğuk Savaş yıllarında olduğu gibi bir “değişmez” olmaktan çıkıp, “değişken” haline gelmesinin tarihi işte bu: 2003-2004 aralığı… Bir yıl arayla yapılan iki “dayatma”… 2000’ler eşiğinde, Türkiye’nin Batılı güçler nezdinde yeniden bir “nesne”ye dönüşmesinin habercisiydi. 19. yüzyılda yaşanan “Doğu sorununun” özünde yatan paradigma değişikliği tam da bu; “Batı’nın nesnesi” olmak, “Batı’nın bir nesnesine” dönüştürülmek değil miydi? Dün “Hasta Adam”dı, bugün “G- 20”de hâlâ “nesne” “Doğu sorunu” neydi.. kısaca hatırlayalım… “Doğu sorunu”; bugün olduğu gibi.. “dünya güç dengelerinin” değişmesiyle beliren bir olguydu. Rus İmparatorluğu yükselirken… Osmanlı’nın gerilemesi; bölgede -hâkim güçlerin rekabet alanına açık- “güç boşlukları” yaratmış; o “güç boşluklarının” doldurulması üzerinde çıkan mücadele, “Osmanlı İmparatorluğu’nu”, Avrupalı güçlerin “nesnesine” dönüştürmüştü. Osmanlı için kullanılan “Avrupa’nın hasta adamı” tabiri; Avrupa’nın öznesinden… nesnesine dönüşmekten başka bir şey değildi. Bugün de.. değişmekte olan dengelerle birlikte... doğan “güç boşluklarını” doldurmak için dünyada girişilen kıyasıya bir rekabet, mücadele var. “Türkiye’nin eksen konuşlandırılması” işte bu kıyasıya rekabet, mücadele ortamının göbeğinde yer alıyor. “Corriere della Sera” muhabiri Paolo Valentino, bu nedenle ahir ömründe bir kez işte ABD Başkanı’nı yakaladığında.. diğer tüm konuları bir yana bırakıp, bodoslamadan “eksen kayması” muhabbetlerine dalıyor. Ve “Türkiye’nin Batı’dan uzaklaşmasının”, birinci dereceden muhataplarıyla tartışıldığı bu kilit muhabbette Türkiye’nin başındaki hükümetin- AKP’nin- sorumluluğu bir kez dahi gündeme getirilmiyor.. Niçin? Ankara çünkü her ne kadar G-20 içinde yer alsa da; Obama ve İtalyan gazeteci nezdinde.. bugüne bugün “özne” değil, “nesne”... [email protected] ‘Sıfır sorun’ bir hayal ÖZGÜR ULUSOY Almanya’nõn önde gelen düşünce kuruluşlarõndan Friedrich Naumann Vakfõ’nõn Türkiye Temsilcisi Joerg Dehnert, “Türkiye’nin ekseninde kayma olduğu” yorumuna katõldõ- ğõnõ belirtti. Kültür Üniversitesi’ne bağlõ Küresel Siyasal Eğilimler Mer- kezi’nde düzenlenen “Ermenistan- Türkiye Yakınlaşmasında İkinci ve Üçüncü Günler” toplantõsõnda konuşan Dehnert, Cumhuriyet’in sorularõnõ yanõtladõ. Almanya Dõşişleri Bakanlõğõ’nõ elinde bulunduran liberal çizgideki koalisyon ortağõ FDP’ye yakõnlõ- ğõyla bilinen vakfõn temsilcisi Deh- nert, “dış politikada niyetler kadar, yapılanların nasıl algılandığının da önemli olduğunu” belirterek, Tür- kiye’nin dõş politikasõnda eksen kaymasõndan söz edilebileceğini be- lirtiyor. Dehnert, Ermenistan ve AB ile “sıfır ilerleme” yaşanõr ve Kürt açõlõmõ çözümsüzlüğe giderken AKP hükümetinin İran, Suriye ve Sudan ile “sıfır soruna” dayalõ bir diplo- masi izlediğine dikkat çekiyor. “Tek bir örnek, tek bir olay ol- sa başka; ancak hepsini topladı- ğınızda başka bir sonuç çıkıyor” diyen Dehnert, Türkiye’nin komşu- larõyla ilişki kurmak istemesinin çok normal olduğunu, ancak Avru- pa’yõ tamamen bunun dõşõnda tut- masõnõn soru işaretleri doğurduğunu düşünüyor. ‘Ailede bile sıfır sorun yoktur’ “İnsanın ailesinde bile sıfır sorun yoktur” diyen Dehnert’e göre, bu kadar abartõlõ hedeflerle AKP olgun bir dõş politika örneği sergilemiş ol- muyor. “Müslümanlar soykırım yapmaz” sözüne de itiraz eden Dehnert, “Dinde yoktur diyebilir- siniz ancak kişilerin bunu yap- mayacağını söyleyemezsiniz; Hı- ristiyanlar da yapmıştır, Müslü- manlar da” ifadesini kullanõyor. Dehnert, “Türkiye’nin dış poli- tika yönelimindeki değişiklikte AB’nin de suçlu olduğu görüşüne ne diyorsunuz” sorumuza verdiği yanõtta, AB’nin kõsmi bir payõ ol- duğunu kabul ederken Türkiye’ye tam üyelik dõşõnda, “imtiyazlı or- taklık” gibi formüller sunulmasõnõn yanlõşlõğõnõ vurguluyor. Ancak Dehnert’e göre, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve dõş po- litikanõn önde gelen isimlerinin, AB’den gelen böyle önerilere so- ğukkanlõ tepkiler verebilmesi gere- kiyor. Türkiye’nin kriterleri karşõ- ladõğõ takdirde AB’ye tam üye ol- masõ gerektiğinin altõnõ çizen Deh- nert, hükümetin dõş politikasõnõn ise işi zorlaştõrdõğõnõ düşünüyor. AB’den referandum düzeltmesi ÇİMEN TURUNÇ BATURALP BRÜKSEL - Avrupa Komisyonu sözcüsü Cumhuriyet’e yaptõğõ açõklamada, AKP’nin anayasa değişikliği paketinin “referandumda kabul edilmesini istediklerini” belirten ve ana muhalefet partisinin tepkisini çeken haberleri açõk bir dille yalanladõ. Komisyonun genişleme masasõ basõn sözcüsü Angela Filoti, genişleme masasõ adõna konuşan Ferran Tarradellas Espuny’nin perşembe günkü açõklamasõnda, anayasa değişikliği paketinin referandumda kabul edilmesini ifade eden herhangi bir şey söylemediğini belirtti. Filoti, “Avrupa Komisyonu insanlara ne yönde oy vereceklerini asla söylemez. Çünkü bu yalnız ve yalnız onların kendi kararıdır” diye konuştu. Avrupa Komisyonu’nda perşembe günü düzenlenen basõn toplantõsõnda sözcü Ferran Tarradellas Espuny, Anayasa Mahkemesi’nin anayasa değişikliği paketine 2 maddesi dõşõnda onay vermesiyle ilgili soru üzerine Avrupa Komisyonu adõna şu açõklamayõ okumuştu: “Komisyon, Anayasa Mahkemesi’nin kararını not etmiştir. Özellikle mahkemenin gerekçeli kararının açıklanmasından sonra bu kararla ilgili ayrıntılı bir analiz yapmamız gerekecektir. İlk değerlendirmelerimize göre kararda, Anayasa Mahkemesi’nin ve Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerinin seçilme yöntemi gibi kısıtlı sayıda unsurla ilgili kaygılar olduğunu anlıyoruz. Bu kararın ardından 12 Eylül’de referanduma sunulacak reform paketinin AB’nin yıllardan beri ilerleme raporlarında ve Katılım Ortaklığı Belgesi’nde işaret ettiği, uzun zamandır beklemekte olan eksikliklere yönelik olduğuna inanmayı sürdürüyoruz.” GAZZE’YE YARDIM İsrail’den gemileri engelleme diplomasisi Dış Haberler Ser- visi - AB Dõşişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, “Gazze’ye insani yardım taşıyan yeni gemilerin yola çıka- cağı haberlerinden endişe duyduğunu” belirterek, “gereksiz çatışmalardan kaçı- nılmalıdır” dedi. Ashton’õn açõkla- masõ Libya’dan Gaz- ze’ye 2 bin ton ilaç ve gõda maddesi taşõyan yardõm gemisinin Yunanistan’dan ha- reket edeceğinin açõk- lanmasõyla aynõ güne rastladõ. İsrail’den BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’a gönderilen mektupta, Libya’ya baskõ yapõlmasõ istendi. İsrail Dõşişleri Bakanõ Avigdor Lieberman’õn geminin ro- tasõnõn değiştirilmesi için Yunanistan ve Moldo- va’yla anlaştõğõ belirtildi. Neredeyse hemen her gün İsrail karşıtı protestolara sahne olan Batı Şe- ria’da, önceki gün Nabi Salih köyünde Yahudi yerleşimlerini protesto eden bir grupla İsrail askerleri arasında arbede çıktı. Filistinli ve İsraillilerin ya- nı sıra farklı ülkelerden barış eylemcilerinin de katıldığı gösteride, grubu dağıtmak üzere göz yaşartıcı gaz kullanan polis bazı eylemcileri gözaltına aldı. Arbedede bazı göstericiler ve gazeteciler de yaralandı. (Fotoğraf: EPA) Alman Dõşişleri Bakanlõğõ’na yakõn bir isim olan Dehnert, AKP’nin dõş politikasõnõ eleştirerek, ‘sõfõr sorun’ politikasõnõn bir eksen kaymasõna işaret ettiğini söyledi YERLEŞİM KARŞITLARI ASKERLE ÇATIŞTI BRÜKSEL’DEN AÇIKLAMA ‘MaviMarmara yüzerotelolsun’ TEL AVİV (AA) - İsrail’in Hayfa kenti Belediye Başkanõ Yonah Yahav, 9 Türk’ün öldüğü baskõndan sonra Aşdod Limanõ’na çekilen Mavi Marmara gemisine el konulmasõnõ ve geminin yüzer otel haline getirilmesini önerdi. Maariv gazetesinin haberine göre Yahav, bu talebini İsrail Savunma Bakanõ Ehud Barak’a mektupla iletti. Recm kararı gözden geçiriliyor Dış Haberler Servisi - İran’da akrabasõ olmayan erkeklerle “uygunsuzca” görüştüğü gerekçesiyle recm (taşlayarak idam) cezasõna çarptõrõlan kadõnõn davasõnõn gözden geçirilmekte olduğu bildirildi. İran İnsan Haklarõ Konseyi Başkanõ Muhammed Cevad Laricani, 90 kõrbaç cezasõna çarptõrõlarak itirafa zorlanan Azeri kadõna nasõl bir ceza verileceğini açõklamazken kardeşi olan Yargõ Erki Başkanõ Sadõk Laricani’nin “recm cezasõ yerine başka cezalar verilmesinin tercih edilebileceğini kaydettiğini” söyledi. Kıbrıslı Türkler dava açtı LEFKOŞA (AA) - Kõbrõslõ 21 Türk, 23 Aralõk 1963 tarihinde terk etmeye zorlandõklarõ varlõklarõnõn tazmin edilmesi, kullanõm kaybõndan doğan her türlü zararlarõnõn karşõlanmasõ ve mallarõnõn tasarrufunun kendilerine iade edilmesi talebiyle Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdu. Lefkoşa’ya bağlõ Matyat köyünden 21 Türk, Türk Ajansõ Kõbrõs’a (TAK) yaptõklarõ açõklamada, “Kõbrõs Cumhuriyeti olarak tanõnan Rum yönetimi İçişleri Bakanlõğõ’nõn tazminat ve iadeyle ilgili yaptõklarõ başvuruya cevap vermemesi, Rum Başsavcõlõğõ’nõn ise Türkçe yazõldõğõ gerekçesiyle talep yazõsõnõ almayõ reddetmesi üzerine AİHM’ye şikâyetlerini ilettiklerini” bildirdi. Başvuru sahipleri, “arazisinin mülkiyetinin büyük oranda Türklere ait olan Matyat köyünün büyük bir bölümünün her türlü tasarrufunun 47 yõllõk tazminatõyla birlikte iadesini talep ettiklerini” kaydetti. Pakistan’da ölü sayısı 100’ü geçti PEŞAVER (AA) - Pakistan’õn Afganistan sõnõrõndaki aşiret bölgesinde önceki gün düzenlenen 2 intihar saldõrõsõnda ölenlerin sayõsõnõn 102’ye yükseldiği bildirildi. Hükümet yetkilisi Mirac Din, Pakistan’õn kuzeybatõsõndaki Mohmand’õn Yakaghund köyünde düzenlenen saldõrõda ölenlerin sayõsõnõn 102, yaralõlarõn sayõsõnõn da 115 olduğunu söyledi. İran’ın Londra elçiliği önünde, İslami rejimin baskıları kınandı. (AFP)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle