23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 5 HAZİRAN 2010 CUMARTESİ 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN ‘Yok Öyle 25 Kuruşa Simit’ Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin toplantısında konuşmuş Tayyip Bey: - Yok öyle 25 kuruşa simit! Ne demek istiyor? Kendi üslubuyla söylemek istediği şu: - Yapamayacağınızı vaat etmeyeceksiniz. Yapamayacağınızı vaat etmeyeceksiniz diye kime sesleniyor? İşsizlikle mücadele edeceğini, işsizlik sorununu çözmek için kolları sıvayacağını açıklayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na. Şimdi, demokrasinin kendileri için bir amaç değil, araç olduğu yolundaki sözünün dışında hiçbir vaadinin arkasında durmamış olan Başbakan’ın, “tutamayacağın vaatlerde bulunma” demesindeki çarpıklığı bırakalım bir yana. Ama ben işsizlik sorununu çözeceğim diyen bir siyasetçiye yanıt olarak, “Yok öyle 25 kuruşa simit” demek ne anlam taşır? Bundan çıkan anlam, şu değil midir: - Atma arkadaş, işsizlikle mücadelenin bir anlamı ve işsizliğin çözümü yoktur. “Yok öyle 25 kuruşa simit” diye kıvırmadan Tayyip Bey açık seçik gerçeği söylemeli ve demelidir ki, “İşsizliğin çözümü yoktur”. Sahip olduğu büyük özgüvenle halkın önüne çıkıp şu gerçeği bütün açıklığıyla haykırmalıdır: - İşsizliğin çözümü yoktur, olsaydı ben çözerdim. Tabii o zaman da Tayyip Bey’e sorarlar: - İşsizliğin, açlığın, yoksulluğun çözümü yoksa, sen orada ne yapmak için duruyorsun birader? Tayyip Bey, işsizlikle mücadele edeceğini söyleyen ana muhalefet partisi liderine soruyor: - Çaren ne? Söyle de bilelim! Kaynağın ne? Göster de görelim! Bir başbakan bu tür soruları, danışmanlarına sorar aklı yatarsa o çareleri uygular, yaratabilirse, o kaynakları yaratır. Ama bir başbakan bu konuda bulunduğu yer gereği kendi üretmesi gereken çözümleri, yaratması gereken kaynakları ana muhalefet partisi liderine sormaz. Çünkü ana muhalefet lideri, başbakanın danışmanı değil, alternatifidir. Bir başbakan herhangi bir konunun nasıl çözüm yoluna sokulacağını bilemiyorsa ve dönüp de bu konuda ana muhalefet liderine, “Anlat bakalım sen nasıl çözüm yoluna sokacaksın?” diyorsa gerçekte şunu söylüyor demektir: - Ben çözemiyorum arkadaş gel, sen çöz! Yoksa hem iktidara gelip, işsizliği, yoksulluğu ve yolsuzluğu arttıracaksın, hem de buna karşı savaş vereceklerini söyleyenlere “Nasıl yapacaksın ki?” diyerek, çözüm yolunu tıkayıp, hem de orada oturacaksın. İşte o zaman adama kusura bakmayın ama Ala Tayyip üslubuyla şöyle derler: - Yok öyle 25 kuruşa simit! Bir ülkede işsizlikle, yolsuzlukla, yoksullukla mücadelenin gerektirdiği bazı tercihler vardır. Bu tercihleri gerçekleştiremediğin sürece, işsizlikle de yolsuzlukla da, yoksullukla da mücadele edemezsin. Paradan para kazanmayı şiar edindiğin, ekonominin temelini talana, avanta ve lavantaya dayadığın, üretimi, emeği, ekonominin temel direği haline getirmediğin sürece işsizliği önleyemezsin. Gelir dağılımı bozukluğunu daha da arttırdığın, eş dost kayırmayı politikanın dayanağı haline getirdiğin, her kıyıda yeni yeni “Deniz Fenerleri” yaktığın sürece yoksulluğu da yolsuzluğu da ortadan kaldıramazsın. Ama sen bunları yapmıyorsun, yapamıyorsun diye, bu sorunlar illa da çözülmez değillerdir. Türkiye’de işsizlik sorunu çözülmez değildir. Türkiye’de yoksulluk, yolsuzluk kader değildir. Ama Başbakan bunları çözeceğini söyleyen Kılıçdaroğlu’na, “Yok öyle 25 kuruşa simit” diye kesin ret yanıtı veriyor. Doğrusu bu durumda bizim de ona yanıtımız şu olmalı: - Beyefendi, şöyle biraz kenara durun, müsaade edin de gösterelim çözüm var mı, yok mu? asirmen@cumhuriyet.com.tr Kõlõçdaroğlu,TrakyagezisindeBaşbakanErdoğan’ayüklendi:Çözümreçetenyoksaniyebaşbakansõn? ‘TüketendeğilüretenTürkiye’ ERDAL ÖZCAN ÇORLU - CHP Genel Baş- kanõ Kemal Kılıçdaroğlu, “Re- cep Bey’i ilk seçimlerde in- dirmek bizim boynumuzun borcu olmuştur” dedi. CHP Genel Başkanõ Kõlõç- daroğlu, Trakya gezisinin ilk du- rağõ olan Çorlu’da on binlerce yurttaş tarafõndan coşkuyla kar- şõlandõ. İlçe girişinde CHP Te- kirdağ milletvekilleri Faik Özt- rak ve Enis Tütüncü, Tekirdağ İl Başkanõ Kadir Albayrak, İlçe Başkanõ Emre Köprülü, Çorlu Belediye Başkanõ Ünal Baysan, partililer tarafõndan karşõlanan Kõlõçdaroğlu’na Ata- türk Meydanõ’nda da on binler- ce yurttaş sevgi gösterisinde bulundu. Ev ve işyerlerinin camlarõndan CHP bayraklarõ sallayan yurttaşlar da “Başba- kan Kemal” sloganlarõ attõ. Kõlõçdaroğlu’na Trakya gezi- sinde CHP Genel Sekreteri Önder Sav, Genel Başkan Yar- dõmcõsõ Hakkı Süha Okay, milletvekilleri Mehmet Ali Öz- polat, Çetin Soysal, Turgut Di- bek, Tansel Barış, Bilgin Pa- çarız, Rasim Çakır, PM Üye- si Berhan Şimşek de eşlik etti. Konuşmasõnda Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan’a yükle- nen Kõlõçdaroğlu, “Bu ülkede yatağa aç yatan aileler bulu- nuyor. Recep Bey’in tuzu ku- ru. Halkın dertlerinden haberi yok. Ama sizle hep beraber Recep Bey’i sandıkta ikti- dardan al aşağı edeceğiz. Bu kötü gidiş son bulacaktır. CHP’ nin altı oku var. Tekir- dağ’da yapılacak seçimlerde ben de altı milletvekili bekli- yorum” diye konuştu. AKP iktidarõnda çiftçinin, köylünün ve esnafõn zor du- rumda kaldõğõnõ ifade eden Kõ- lõçdaroğlu, “Köylüye, çiftçiye, işçiye, memura, emekliye ver- meyeceksin, peki kardeşim o parayı nereye vereceksin? Para vermiyorsun o zaman esnaftan kim alışveriş yapa- cak? Ama Recep Bey’in mu- cize buluşları var. ‘Bütün es- naflar birleşsinler süpermar- ket kursunlar’ diyor. Bütün es- nafı kendi çocukları gibi zen- gin sanıyor” dedi. Başbakan Erdoğan’õn “Her üniversiteyi bitiren iş bulacak diye bir ku- ral yoktur” sözlerine de sert tepki gösteren Kõlõçdaroğlu, “Sanıyor ki her üniversiteyi bitiren kendi çocukları gi- bidir. Var mı böyle bir kural? Bu kuralı ters yüz etmek bi- zim boynumuzun borcudur. O zaman sandıklarda Recep Bey’i yolcu etmek bizim ve sizlerin boynumuzun borcu- dur” diye konuştu. Erdoğan’õn “Çözüm reçete- niz varsa bize verin” şeklindeki açõklamalarõnõ da eleştiren Kõ- lõçdaroğlu, “Çözüm için reçe- te bulamıyorsan, niye Başba- kanlık koltuğunda oturuyor- sun? Bizim reçetelerimizi is- tiyorsan, biz onu zaten her yerde söylüyoruz. Tüketen değil, üreten Türkiye olaca- ğız” dedi. Geçen yõl 54 kuruş olan buğday fiyatõnõn bu yõl 55 kuruş olarak belirlendiğini anõmsatan Kõlõçdaroğlu, “Trak- ya’nın köylüsü açlığa mah- kûm edilmek zorunda mıdır? Ama Recep Bey diyor ki, ‘biz dõş ülkelerden ithal ederiz.’ İş- çi, köylü aç kaldı. Çiftçi aç kal- dı. Peki ne olacak bu milletin hali? Herkesin karnı doysun, herkes üretsin demiyor muy- du Recep Bey? Kısıklı’daki lüks villalarda oturan Recep Bey’i ilk seçimlerde indirmek bizim boynumuzun borcu ol- muştur” diye konuştu. Başbakan Erdoğan’õn, do- kunulmazlõklarõn kaldõrõlaca- ğõ yönünde söz verdiğini ancak sözünü tutmadõğõnõ anõmsa- tan Kõlõçdaroğlu, “Yoksa hak- kındaki dosyalarından mı korkuyor? Dokunulmazlık- ların arkasına saklanmayın, millete hesap vermek onur- lu bir görevdir. Yetimin hak- kını yiyenlerden hesap so- racağız” dedi. Çorlu’da yaptõğõ konuşmada Erdoğan’õn “Çözüm reçeteniz varsa bize verin” şeklindeki açõklamalarõnõ eleştiren Kõlõçdaroğlu, “Çözüm için reçete bulamõyorsan, niye Başbakanlõk koltuğunda oturuyorsun? Bizim reçetelerimizi istiyorsan, biz onu zaten her yerde söylüyoruz. Tüketen değil, üreten Türkiye olacağõz” dedi. İZLENİM / MİYASE İLKNUR Ailesinin sürgün gönderildiği Saray’a genel başkan olarak gitti ÇORLU/SA- RAY - CHP Genel Başkanõ Kemal Kı- lıçdaroğlu Trakya gezisinde moral de- poladõ. İstanbul Atatürk Havalimanõ’na dün saat 10.00’da inen Kõlõçdaroğlu, bin kişilik partili gru- buyla yola çõktõ. Kõlõçdaroğlu’nu Silivri gişelerinde Silivri İlçe Baş- kanõ Selami Değirmenci gör- kemli bir konvoyla karşõladõ. Si- livri’den Çorlu’ya kadar fabrika- larõndan çõkan işçiler, duraklarda otobüs bekleyen yolcular, dük- kânlarõndan fõrlayan esnaflar CHP otobüsünün peşinden Kõlõçdaroğ- lu’nun elini sõkmak için metrelerce koştu. Çorlu Meydanõ’nõ doldu- ran yaklaşõk on bin kişinin büyük bir kõsmõ gençlerden oluşuyordu. Konuşmasõ sõk sõk “Başbakan Kemal” diye kesilen Kõlõçdaroğ- lu, ağõrlõklõ olarak işsizlik ve yok- sulluk konularõna değindi. Kõlõç- daroğlu programda olmamasõna karşõn binlerce kişi tarafõndan karşõlanõnca Çerkezköy, Kapaklõ ve Büyükyoncalõ’da birer ko- nuşma yaptõ. Çerkezköy Meyda- nõ’ndaki konuşmasõnõ cami avlu- sunu dolduran yurttaşlar progra- mõn sonuna kadar sessizce dinledi. Kõ- lõçdaroğlu da onla- ra selam gönderdi. Konuşmasõ bitti- ğinde camideki ce- maat Kõlõçdaroğ- lu’nu alkõşlarla uğurladõ. Seçim gezisine dönüşen Trakya’ya gezisinde Çorlu’dan Saray’a geçen CHP Genel Başkanõ asõl gövde gösterisini ise burada ve Tekir- dağ’da yaptõ. Ailesinin 1938 Der- sim isyanõnda sürgün olarak gön- derildiği Saray’a Kõlõçdaroğlu CHP Genel Başkanõ olarak geldi. Saray meydanõnõ dolduran binlerce kişi “Başbakan Kemal” slogan- larõ attõ. Sloganlar eşliğinde kür- süye çõkan Kõlõçdaroğlu, “Rant- çıların iktidarı bitti sıra halkçı- ların iktidarında” diyerek baş- ladõğõ konuşmasõnda orman köy- lülerinin sorunlarõna değindi. Kõ- lõçdaroğlu, 2B arazilerini orman köylülerine vermeyi vaat etti. “Artık toprak işleyenin su kul- lananın” dediğinde kalabalõğa “73” nostaljisi yaşattõ ve büyük al- kõş aldõ. Mitinglerde göze çarpan en önemli unsur seçim dönemle- rini anõmsatan coşku 40 yaş altõ gençlerin yoğunluğuydu. ARAZİ YAĞMASI Trakya İstanbul’a direniyor OKTAY EKİNCİ CHP Genel Başkanõ Kemal Kılıçdaroğlu’nun Trakya gezisi, bölgeyi “İstanbul’un arka bahçesi” gören planlamaya karşõ toplumsal direnişin yükseldiği döneme rastladõ. Türkiye’nin en verimli tarõm topraklarõna “İstanbul’dan dışlanan” sanayi ve konut projelerinin planlanmasõnõ “Trakya’nın işgali” olarak değerlendiren uzmanlar, Çevre ve Orman Bakanlõğõ’nca İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne devredilen bölgesel planlama yetkisinin kötüye kullanõldõğõnõ savunuyorlar. Trakya için önceki yõllarda Trakya Üniversitesi’nce bir master plan yapõlmõş, ancak plandaki “tarım alanlarını ve su kaynaklarını koruma kararları” merkezi hükümet tarafõndan 70’ten fazla plan değişikliğiyle geçersiz kõlõnmõştõ. YTÜ’lü uzmanlarõn da katõlõmõyla üretilen ve “çevreci plan” olarak ün yapan “Ergene Havzası Çevre Düzeni Planı”nõn giderek yok edilmesinden sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nce üretilen yeni plan ise hemen tüm “kirletici” işlevleri bölgeye yüklüyor... Kõlõçdaroğlu’nun Trakya ziyaretinde bu “planlı işgal” sürecinin de sorgulanmasõ gerektiğini belirten eski Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman İnce, İstanbul’u yönetenlerin Trakya’yõ gözden çõkartan tutumlarõna karşõ yörenin adeta “isyan” ettiğini belirterek şunlarõ söyledi: “İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan plan, Trakya Üniversitesi’nce geçtiğimiz yıllarda üretilen ve tarım alanlarıyla birlikte su kaynaklarını koruyan plandaki tüm kararları hiçe sayıyor. Topraklarımızın verimliliğini sağlayan akarsuların İSKİ tarafından İstanbul’a aktarılması da buna tüy dikiyor...” Trakya topraklarõnõn yüzde 74’ünün tarõmsal arazi olduğunu, bu topraklardaki verimliliğin ise Konya, Niğde ya da Eskişehir arazilerinden 3, 4 kat daha fazla olduğunu belirten Prof. Dr. Osman İnce, Türkiye ayçiçeği üretiminin yüzde 63’ünün, pirinç üretiminin yüzde 44’ünün, buğday üretiminin yüzde 9’unun gerçekleştiği bölgeyi “İstanbul’da istenmeyen sanayi”ye açmanõn kabul edilemeyeceğini vurguluyor. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Trakya gezisinin ilk durağı olan Çorlu’da on binlerce yurttaş tarafından coşkuyla karşılandı. Çorlu’daki mitingin ardõndan beraberindeki heyetle belediyeyi ziyaret eden Kõlõçdaroğlu, bir gazetecinin İstanbul’daki ilçe başkanlarõnõn PM üyesi Gürsel Tekin’i istemediği yönündeki iddialarõ anõmsatmasõ üzerine, Kõlõçdaroğlu şunlarõ söyledi: “34 ilçe başkanı öyle bir talepte bulunmadı. Ahenk içinde İstanbul yönetiminin çalışması ile ilgili görüşlerini bildirdi. Bu ahenk sadece İstanbul için geçerli değil, Türkiye’nin her tarafı için geçerli olması gereken temel bir kural.” Kõlõçdaroğlu, “Gürsel Tekin’in Trakya gezisine davet edilmediği” yönündeki iddialarõ da yalanlayarak “Sayın Tekin’e yönelik herhangi bir olumsuzluk söz konusu değil. Kendisi bana havaalanında bu geziye katılamayacağını ifade etti. İşleri varsa tabii katılamayabilir” diye konuştu. Gazze’ye yardõm götüren gemilere yönelik İsrail saldõrõsõnõ da değerlendiren Kõlõçdaroğlu, hükümetin çok ciddi söylemlerde bulunduğunu belirterek “Önümüzdeki günlerde hükümet belki daha farklı gelişmeleri kamuoyuna açıklar. Ancak Gazze’de insani yardımın yapılması, oradaki ambargonun kaldırılması çok önemli. Bu konuda da hükümetin girişimlerde bulunmasını isteriz tabii” dedi. Kõlõçdaroğlu daha sonra Tekirdağ’õn Saray ilçesine geçti. ‘TEKİN İLE İLGİLİ OLUMSUZLUK YOK’ PROPAGANDA SUÇLAMASI Express dergisine ceza yağdı HİLAL KÖSE Express dergisi mu- habiri İrfan Aktan, “Mücadele Olmazsa Çözüm Olmaz” baş- lõklõ haberi nedeniyle “terör örgütü propa- gandası yapmak” su- çundan 1 yõl 3 ay hapse mahkûm edildi. Dergi- nin Yazõ İşleri Müdürü Merve Erol’a ise 16 bin 660 TL adli para ce- zasõ verildi. İstanbul 11. Ağõr Ce- za Mahkemesi’nde gö- rülen oturuma Merve Erol ve İrfan Aktan ile avukatlarõ katõldõ. Sa- nõk avukatlarõndan Bü- lent Utku, davaya konu olan yazõnõn PKK için- deki değişik görüşleri dile getirdiğini söyle- yerek, Aktan’õn beraa- tini istedi. Son savun- masõnõ yapan Aktan da uzun yõllar Express ve Aktüel’de yazõlar yaz- dõğõnõ anlatarak, “Böy- le bir örgütün propa- gandasını yapmaktan hicap duyarım” dedi. Merve Erol da 19 yõllõk derginin daha önce böy- le bir suçtan yargõlan- madõğõna dikkat çeke- rek topluma haber ver- me amacõnda oldukla- rõnõ, beraat talep ettiği- ni söyledi. Davayõ karara bağla- yan mahkeme heyeti, Merve Erol’a 16 bin 660 lira para cezasõ İr- fan Aktan’a da 1 yõl 3 ay hapis cezasõ verdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle