28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 11 NİSAN 2010 PAZAR 6 HABERLER BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI CHP: Hakları ve Özgürlükleri Savunmak Çukurova Üniversitesi’nde bir konferanstan sonra akademisyen dostlarla Seyhan Barajı’nın büyüleyici görüntüsü altında sohbet ediyoruz. Pek çok konu tartışılıyor ve ortak bir sonuca varıyoruz: Solculuk, yani en genel kavramlarıyla, yurttaşların daha demokratik, insanca, çağdaş, eşitlikçi, adaletli ve özgür bir ülkede yaşama hakkını savunmak, belki de hiç bu kadar gerekli olmamıştı! Türkiye’de yurttaşlar, şüphesiz ki en geniş emekçi kesim açmazlar içinde. İşsizlik, saklı işsizlerle birlikte 20 milyon insanı kapsamış... Önemli bir nüfus yoksulluğun pençesinde. Eğitim, bu ülkenin en önemli üst düzey sorunları arasına yükselmiş. Eşitsizliğin giderek arttığı, dershaneye gidemeyenlerin şansının çok azaldığı veya en düşük puanlı yerlere girebildiği, 50 bin kadar ailenin dershane borcunu ödemediği için mahkemelik olduğu ve aile facialarının başladığı bir sorunlar yumağı! Dershaneleri kaldıracağız diye iktidar olan ama tam tersine, sınav sistemlerini arttırarak daha çok dershane bağımlılığı yaratan bir yalancı politika! Avrupa ülkelerinin hiçbirinde görülmeyen bir kepazelik. Ailelerin başlıca derdi, çocuklarını okutabilmek ve bu amaçla varını yoğunu dershane ve eğitime harcar duruma geldi. Tasarrufunu daha iyi ve sağlıklı bir hayat standardı kurabilmek için harcayamıyor. Devletin ilköğretim ve liselerindeki yaygın kalabalık ve kalitesi düşük eğitim nedeniyle, büyük çoğunluk, tam bir fırsat eşitsizliğinin cenderesine sıkışmış. Ülke özgürlük istiyor. Aleviler dışlanmışlıktan kurtulmak istiyor. Ama iktidarın yıllardır süren oyalama politikaları, Alevileri bölerek iktidar kuyruğuna takmaya yönelmiş... Sünni-Hanefilerin egemenliği ve baskın cemaatin iktidarı, asker ve devlet içinde Alevileri temizlemeye yönelmiş. Sözde “özgürlükçü” cemaatçi utanmazlar, gazetelerinde Alevi cadı avını körüklüyor! Din ayrımcı eksen, siyasetin belkeğimini oluşturmaya başladı! Kürtçe bizim ükemizin dilidir. Kürtler de bu ülkenin öz sahipleridir. Ülkemizin bütünlüğünü, ulus birliğini, görülür ve yakın tehlikeye atmayacak her türlü özgürlüğü tatmak ve yaşamak, bu ülkede yaşayan bütün yurttaşların temel yurttaşlık ve insani hakkıdır! Halkın iradesinin ve politik tercihlerinin Meclis’e yansımasının önü açılmalı, seçim barajı düşürülmeli. Ekonomide ülkeyi döngüsel krizden çıkartacak temel dönüşüm politikaları yoktur. Dıştan gelecek sıcak paraya bağlı, ekonomik büyüme döneminde cari açığı arttıran ve krizler üreten bu yapıyı kıracak, ciddi ulusal ekonomi politikaları gerekli. İktidar, yukarıdaki sıraladığımız ve sıralamadığımız onlarca temel sorunu çözecek anlayışta değildir. Yarattığı gerilim ve krizleri kullanarak, hem halkı ana sorunlardan uzaklaştırıyor hem de daha otoriter, tek adamlığı yücelten, ülke yönetiminde siyasal dini daha çok kullanmayı meşrulaştıran uzun süreli bir iktidar yapılanmasını gerçekleştiriyor. CHP, bütün özgürlüklere hemen ve derhal sahip çıkacak cesur politikalar dizisini hemen devreye sokmalı. Bir iktidar gibi davranmalı. Anayasayı ve toplumsal yaşamı demokratikleştirecek yasa önerileriyle, halkın karşısında, büyük çıkışlar yapmalı. CHP’nin defterinde, sağ seçmeni gözetecek oportünist, seçmeni idare eden politikalara yer olmamalı. Sola yönelen, halkın ve ulusun temel sorunlarına sahip çıkarak, daha şimdiden, bir iktidar yürüyüşünü başlatmalı. Solcu politikalar, halkçı politikalardır. Sözde değil özde yoksulluğu, eşitsizliği azaltacak, demokrasiyi ve özgürlüğü savunacak politikalardır. CHP yönetimi, bu yönetim adam olmaz, bu partiden iktidar da olmaz, güçlü kanısını yıkmalı; yıkabilmeli. Bu yerleşik kanıyı yıkabildiği ölçüde iktidara yaklaşabilir. Bunun için seçmen, parti yönetim biçimi ve anlayışında köktenci bir değişikliği görmek istiyor. Vitrinde, her biri parti başkanı olabilecek potansiyele sahip insanlar bulunmalı; Baykal bu potansiyel lider insanların CHP’de her an görevi devralabilecek nitelikte oldukları mesajini açıkça vermeli. İktidar için, ülke için, gelecek için ve CHP için. Demokrasi, bir halkçılık oyunudur. CHP, bu oyunu gerçekten oynayabilmeli. [email protected] DENİZ TATARER TEMUR AKP iktidarõ, yerel yönetimler eliyle aralarõnda kaldõrõm ve asfalt yapõmõ, çöp toplama ve sokak aydõnlatmalarõnõn da bulunduğu en temel kamu hizmetlerini Maliye ve belediye bütçelerindeki açõklar nedeniyle yurttaşa fatura ediyor. Yaklaşõk 6 milyon kişinin asgari ücretle çalõştõğõ, 3 buçuk milyon kişinin işsiz olduğu, 14 milyonu aşkõn kişinin ise açlõk sõnõrõnda yaşadõğõ uyarõsõnda bulunan uzmanlar, “Çöpün, sokak lambasının, asfaltın parasını da yurttaş ödeyecekse hükümet ne iş yapacak?” diye sordular. Kamu hizmetlerinin devletin esas görevi olduğunu da vurgulayan uzmanlar, “Birbiri ardına gelen zam ve vergiler toplumda anarşi yaratır” uyarõsõnda bulundular. Yerel seçimlerde mali kaynaklarõnõ tüketen AKP iktidarõ genel seçimlerin yaklaşmasõyla bütçedeki açõğõ birbiri ardõna koyduğu vergilerle kapatmaya çalõşõyor. Yerel seçimlerin ardõndan yurttaşa ilk faturayõ ilçe belediyeleri çõkardõ. Belediye Gelirleri Kanunu’ndan gelen yetkileriyle ilçe belediyeleri, bedelleri 200 ile 1000 TL arasõnda değişen 10 yõllõk döneme ait asfalt ve kaldõrõm hizmeti bedellerini yurttaşlardan istemeye başladõlar. Yurttaş ikinci büyük darbeyi ise 2010 yõlõ emlak vergisindeki artõştan aldõ. Vergilerin belirlenmesi için arsa maliyet bedellerini yükselten belediyeler, yurttaşõn emlak vergisine yüzde 500’leri aşan oranda zam yaptõlar. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlõğõ’nca kapalõ kapõlar ardõnda hazõrlanan Elektrik Piyasasõ Kanun Tasarõsõ da cadde ve sokak aydõnlatmalarõnõn faturasõnõ da yurttaşa çõkardõ. Yurttaşlar, 1 Ocak 2009 ile 31 Aralõk 2015 tarihleri arasõndaki tüm aydõnlatma bedelleri için fatura başõna en az 1.5 TL fazladan ödeme yapacak. Düzenlemeyle belediyelerin Hazine’ye olan 2 milyar TL’lik aydõnlatma borçlarõnõ yurttaş ödemiş olacak. Yõllardõr büyükşehirlerde yaşayan yurttaşlardan harcanan su miktarõna göre metreküp başõna 18 kuruş, diğer kentlerde ise metreküp başõna 15 kuruş çöp vergisi alõnõyor. Hükümetin eli yurttaşõn cebinde Yerel yönetimler eliyle kaldõrõm, asfalt, sokak aydõnlatmasõ ve çöp toplamanõn da aralarõnda bulunduğu en temel kamu hizmetleri yurttaşa fatura ediliyor Ne kadar vergi ödüyoruz? ? Türkiye’de 1500 TL maaş alan bir çalõşan maaşõnõn her 100 lirasõ için 53 lira 33 kuruşunu vergi ödüyor. ? Asgari ücretten maaş alan bir çalõşan ise maaşõnõn her 100 lirasõ için 32 lira 38 kuruş vergi ödüyor. ? Asgari ücretten maaş alan bir kişi her 100 liralõk mutfak ve temel tüketim maddesi alõşverişinde 25 lira 31 kuruş dolaylõ vergi veriyor. ? Günde 2 paket sigara için bir yurttaştan ise 114 lira dolaylõ vergi alõnõyor. ? Her yurttaş giyim harcamalarõnda toplam harcama tutarõnõn yüzde 18’i oranõnda, mutfak harcamalarõnda ise yüzde 1, yüzde 8 ve yüzde 18 oranlarõnda değişen KDV ödüyor. ? Gelir vergisinin yaklaşõk yarõsõnõ da çalõşanlar ödüyor. ? Türkiye; Almanya, Danimarka, Belçika, İsveç, Hollanda ve Polonya’dan sonra çalõşanlardan en çok vergi kesintisi yapõlan ülkeler arasõnda yer alõyor. RAKAMLARLA SOKAK AYDINLATMASI ? Türkiye’de yaklaşõk 30 milyon elektrik abonesi bulunuyor. ? Sokak aydõnlatmasõnõn yõllõk bedeli 500 milyon TL. ? Belediyelerin ka- muya olan genel ay- dõnlatma borcu 2 milyar TL. ? 2009 verilerine göre genel aydõn- latma için yaklaşõk 4 bin 200 milyar kilovat elektrik tü- ketildi. ? Sokak ve cadde aydõnlatmasõ için en fazla elektrik tüketen illerin başõnda 463 bin 754 megavatla İstanbul gelirken, İstanbul’u 373 bin 713 megavatla İzmir ve 187 bin 781 megavatla Ankara takip ediyor. (TEDAŞ verilerine göre) T üketiciyi Koru- ma Derneği (TÜ- KODER) İstan- bul Şube Başkanõ Ka- zım Özgenç ise yurt- taşlarõn katma değer, özel iletişim, gelir ver- gisi adõ altõnda devlete olan yükümlülüklerini yerine getirdiğini anõm- satarak, “Hizmet be- deli adı altında fatu- ralara yansıtılan ikin- cil vergiler tüketici haklarına açıkça ay- kırıdır. Yurttaş kul- landığı her hizmetin bedelinin yarısı kadar vergi zaten ödüyor. Bunun en çarpıcı ör- neği telefon faturala- rıdır. Bu ve benzeri uygulamalar için yü- rüyen onlarca dava var” diye konuştu. Birbiri ardõna çõkarõ- lan vergilerden şikâyet- çi olan yurttaşlar ise “Maaşlarımıza zam yok, insanlar işsiz. Devlet bunları görmek yerine asfaltın, çöpün, sokak lambasının pa- rasını bizden istiyor. Belediye sokağa lamba takmaya- caksa, asfaltımı onarmayacaksa biz niye oy ver- meye gidiyoruz. Asfalt yaptık di- yorlar, asfalt 2 ay- da çöküyor. Biz vergi veriyoruz on- lar ceplerini doldu- ruyor. Çöp vergisi de- diler, verdik, şimdi de elektrik vergisi diyor- lar. Elektrikleri kes- sinler. Bu maaşlarla bu vergiler ödenmez” dediler. ‘Elektriğe örtülü zam’ T MMOB Elektrik Mühendisleri Odasõ Yönetim Kurulu Başkanõ Cengiz Göltaş, cadde ve sokak aydõnlatma bedellerinin yurttaşõn elektrik faturasõna yansõtõlmasõnõn temelinde özelleştirilme politikalarõnõn yattõğõnõ belirterek “Yapılan üstü örtülü zamdır. Elektrik kullanımı insanlar için temel bir haktır. 7 yıldır birbiri üzerine yapılan zamlar vatandaşların dayanma sınırını aşmıştır. Yurttaş bakım ve onarımı yapılmayan, hatta yanmayan sokak lambalarının faturasını ödemek zorunda kalacak. Buna karşın özel şirketler kârlarını arttıracak. Enerji şebekelerinin bölgesel olarak özelleştirilmesine karşı çok sayıda dava açtık. Eminiz ki yargı bu davaları kamu lehine sonuçlandıracaktır” dedi. Sayacõn faturasõ yurttaşa B EDAŞ ve AYEDAŞ İstanbul’daki 27 bölgede 10 yõlõnõ dolduran mekanik sayaçlar yerine taktõğõ dijital sayaçlarla yurttaşõn sõrtõndan milyonlarca liralõk kazanç sağladõ. 11 TL’ye alõnan kalitesiz sayaçlarõn yurttaşlara 35 TL bedelle satõldõğõnõ belirten bazõ uzmanlar ise “Dijital sayaçlarda şifre kırılarak endekslerle oynanıyor, kaçak oranları daha da artıyor. Dijital sayaçlı abonelerin faturaları, mekanik sayaca oranla yüzde 20 daha fazla gelir” dediler. (İSMMMO verilerinden alınmıştır) ‘Bu vergiler anarşi yaratır’ T BMM Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi CHP İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Esfender Korkmaz, devletin yapmakla yükümlü olduğu kamu hizmetlerinin yurttaşa vergi olarak yansõtõlmasõnõn “kamu düzeninde anarşi yaratabileceği” uyarõsõnda bulunarak, “Bugün kaldırımın, sokak lambasının faturasını yurttaşa çıkaranlar, yarın güvenlik, savunma hizmetlerinin bedellerini de yurttaştan ister. AKP bütçe açığını kapatmak için kamu hizmetini yurttaştan istiyor. Peki, devlet ne iş yapacak? Asgari ücreti 605 TL yap, sonra da sokak lambasını, kaldırımın faturası için vergi koy. Bu devlet yönetimi değildir, bunu kabul etmek de mümkün değildir” diye konuştu. DSP Genel Sekreteri ve Denizli Milletvekili Hasan Erçelebi ise “Çay, simit, maydanoz satandan vergi alan AKP, sokak lambalarının faturasını milletin cebinden çeken AKP’nin ampülü ilk seçimde patlayacaktır. Emeğin vergisi var, soygunun vergisi yok. Bu, soyguna yataklık yapmaktır” dedi. CHP’Lİ KORKMAZ ‘Faturalarõn yarõsõ vergi’
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle