19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 KASIM 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cavit Çalış, generallerin açığa alınma işleminin amacının terfileri engellemek olduğunu belirtti 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘Bakanlık hile yapıyor’ mahkemeye başvurduklarını kaydeden Cavit Çalış, ANKARA Eski Milli SaAYİM’in yürütmeyi durdurma vunma Bakanlığı Başhukuk isteklerini öncelikli karara Müşaviri Cavit Çalış, 3 gebağlanması gereken konularneralin açığa alınması işle Milli Savunma Bakanı tarafın mahkeme kararlarına uymak takdir yetkisi bulunmadığına dan kabul ettiğine işaret etti. mini “hileyi şeriye” olarak ni dan açığa alınmaları işlemini de zorundadır; bu organlar ve ida işaret eden Çalış, “Buna bağ Çalış, şunları söyledi: telendirerek terfilerinin en ğerlendirdi. “Karar muhtemelen yüre, mahkeme kararlarını hiçbir layıcı yetki diyoruz. Aksine gellenmesi için “yapay maAğustostaki YAŞ toplantı suretle değiştiremez ve bunların hareket imkânı yoktur. Mah rütmenin durdurulması şekzeret yaratıldığını” vurgu sında, üç generalin terfisine ka yerine getirilmesini geciktire keme kararının uygulanma linde çıkacaktır. Çünkü çok ladı. Askeri Yüksek İdare rar verildiğini anımsatan Çalış, mez’ hükmü ve AYİM Ka ması ya da boşa çıkarmak, et açık bir biçimde mahkemeMahkemesi’nin büyük olası “Ancak Savunma Bakanı ve nunu’nun ‘Askeri Yüksek İda kisizleştirmeye yönelik kasıt nin daha önceki kararını lıkla yürütmenin durdurulma Başbakan’ın kararnameyi im re Mahkemesi’nin esasa ve yü lı işlem yaparsanız görevi kö aşmak, hileyi şeriye, arkasına karar vereceğini kaydeden zalamaması nedeniyle terfi rütmenin durdurulmasına ilişkin tüye kullanma suçu oluşur. dan dolanmadır. Generaller Çalış, “O zaman hem gö işlemi tamamlanamadı. Ka kararlarının icaplarına göre ida Kişiler de doğrudan devlete olası bir yürütmeyi durdurrevlerine asaleten dönerler rarnamenin çıkarılmaması iş re, altmış gün içinde işlem tesis karşı ya da ilerde işlemi yeri ma kararında, daha önce hem de terfi alarak” dedi. leminin iptali istemiyle dava etmeye veya eylemde bulun ne getirmeyen bakanlar aley vekâleten atandıkları gö13 yıl boyunca MSB Başhu açtılar. AYİM de işlemi iptal maya mecburdur’ hükmü uya hine tazminat davası açabi revlerine asaleten dönecekkuk Müşavirliği görevini yürü ederek, terfi kararnamesinin rınca 60 gün içinde kararna lirler. Bunun pek çok örneği ler hem de terfi edecekler.” ten Cavit Çalış, Tümgeneral çıkarılması gerektiğine hük meyi çıkartmaları gerekiyor vardır” yorumunu yaptı. Eski MSB Başhukuk MüşaGenerallerin açığa alınma iş viri Çalış, olası açığa alma işHalil Helvacıoğlu, Tümgeneral metti. Anayasanın 138. mad du” diye konuştu. 60 gün içeGürbüz Kaya ve Tuğamiral desinin son fıkrası ‘Yasama ve risinde kararın uygulanmasının leminin yürütmesinin durdu leminin yürütmesinin durduAbdullah Gavremoğlu’nun da yürütme organları ile idare, zorunlu olduğuna ve bakanlığın rulması ve iptali istemiyle rulması kararının uygulanmaması halinde Milli Savunma Bakanı ve İçişleri ÜL: ABARTMAYIN MUSA KART Bakanı yönünden “görevi kötüye kullanma” suçunun gündeme gelebileceİzmir’de 22 caminin onarımında 3.8 milyon TL yolsuzluk yapılmış. ğine dikkat çekti. Çalış, şu değerlendirmeyi yaptı: “13 yıl MSB’de görev yaptım. Benim dönemimde uygulanmamış veya arkasından dolanılmış tek bir örnek olay olmamıştır. Bütün mahkeme kararları, komutanlar beğense de ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah beğenmeseler de uyguGül, üç generalin açığa alınmasıyla lanmıştır. Mahkeme kailgili, “Yasaların sayın bakanlararlarını silahlı kuvvetra verdiği yetki, bakanlar deler hep uygulamıştır. ğerlendirmişler ve kullanmışlarYasa gereğince yürütdır. Aslında bu hususu çok fazla meyi durdurma karaabartmaya da gerek yok” dedi. rının 60 günde uyguGül, İsviçre’ye hareketinden önlanması zorunlu. Ance Esenboğa Havaalanı’nda yaptıcak bunun istisnası, kağı açıklamada, üç generalin haklararın uygulanmasına rındaki dava ve açığa alınmalarıyengel hukuki ya da fiili la ilgili değerlendirmesinin soruldurumun oluşmasıdır. ması üzerine, “Yasaların sayın Örneğin kişinin emekbakanlara verdiği yetki, bakanlilik yaşına gelmesi ya lar değerlendirmişler ve kullanda bir kazada gözünü, mışlardır. Aslında bu hususu bacağını kaybetmesi giçok fazla abartmaya da gerek bi. Bunlar gibi fiili imyok. Biliyorsunuz bu ülkede emkânsızlıklar olursa uyniyet genel müdürleri bile aynı şegulanmaz karar. Ama kilde açığa alınmıştır” diye koburada açığa almak sunuştu. NATO Zirvesi için Lizretiyle ‘Aslında mahkebon’a gidişinde askeri ataşenin hame kararını uygulayavaalanında kendisini karşılamacaktık ama açığa alma masına ilişkin “skandal” olarak niişlemi var’ denilerek, telendirildiğinin anımsatılması üzeyapay bir mazaret yarine Gül “Çok süratli yapılan, ratılmaya çalışıyor. Sırf 50’nin üzerinde devlet başkanıanlattığım istisna kapnın geldiği bir ziyaretti. Herkesin musakart yahoo.com karşılamaya gelmesi organize samına girsin diye.” edilmedi” dedi. İLHAN TAŞCI Kadınlar ve Çocuklar... 24 Kasım Öğretmenler Günü kutlandı... Kutlama törenleri dün gazetelerin birinci sayfalarındaydı. Eğitim ve öğretim sisteminin “dibe vurduğu” ülkemizde, yeni kuşaklar nasıl yetiştiriliyordu? Türkiye’de liselerin, üniversitelerin düzeyi neydi? Türkiye’deki eğitim kurumları ileri ülkelerle yarışır durumda mıydı? Cumhuriyet, OECD raporunu yayımladığında hiç şaşırmamıştım... Türkiye’deki eğitimciler, Almanya, Fransa, İspanya, İtalya, İngiltere vb. gibi ülkelerdeki öğretmenlerden 200 saat fazla çalışmalarına karşın, aldıkları maaş çok düşüktü. Yaz aylarında Ege kasabalarında şenlikler düzenlenir... Ben o şenliklerin çoğuna katılırım... Orada gezginci satıcılık yapan öğretmenler görürüm... Kimi öğretmenlerin büyük kentlerdeki memurlar gibi taksi şoförlüğü yaptığını bilirim... TÖS’lü ve TÖBDER’li dönemleri bilirim, öğretmenlerin nasıl örgütlü olduklarını, haklarını almak için yaptıkları eylemleri anımsarım. Anılarımla baş başa kaldığımda sorarım: “Bugün ülkemizdeki 600 bini aşkın öğretmenden kaç bini niteliklidir?” Sessiz yanıtlara benziyor benim ülkemde öğretmenler. Hepsi birer yorgun savaşçı. Güneydoğu’da, Karadeniz’de, Ege’nin dağ köylerinde yapayalnızdır öğretmen. Çocuklar çalı çırpı toplarlar sınıfın sobasını yakmak için... Siyasal iktidar buyruk verir: “Ey öğretmenler, köylerde imamlarla işbirliği yapın!” Laik Demokratik Cumhuriyet’in öğretmenlerinin sayısının giderek azaldığını, gözden ırak yerlerde öğrencilerin sıkmabaşla derslere girdiğini, İstanbul’da mezarlıklarda “uygulamalı din dersi” yapıldığını hepimiz biliriz... Zorunlu din dersleri ve laik eğitim! Kabaran mavi suları seyrederken Hakkâri’nin sınır boyundaki dağ köylerini ve öğretmensiz okulları düşündüm... Nerede benim destan yaratan, laik eğitimi savunan, yurtsever öğretmenlerim? Çocukların yüreklerinde ve gözlerinde biten gülümseyiş, yarınlara güvenle bakma coşkusu... Yılgınlık ve umutsuzluk iç içe girmiş bugün. 24 Kasım Öğretmenler Günü. Sessizlik ezgileri yükselirken dışarıdan, yağmur da başladı hani... Sahi kaç çocuğumuz tarikat şeyhlerinin okullarında, yurtlarında kalıyor haberiniz var mı? Kaç kız çocuğumuz okul yerine gizliaçık Kuran kursuna gidiyor, biliyor muyuz? Kaç kız ve erkek çocuğumuz kâğıt mendil, sakız satıyor yollarda, hiç araştırdık mı? Türkiye böyle bir karmaşa içinde... Atama bekleyen 350 bin öğretmen... Eğitimde geri kalmışlık... Hepsi iç içe... Dün de Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ydü. Türkiye’de kadınlar tacize uğruyor, dayak yiyor. Töre adı verilen vahşet sürüyor... Peki devlet bu olup bitenler karşısında ne yapıyor? Yaşamın derin sularında kadının horlandığı, yok sayıldığı Ortadoğu ülkeleri gibiyiz... Batman’da intihar eden genç kızlarımız... Gazetelerin sayfalarında her gün kadınlarımızın nasıl öldürüldüğünü, kocaları tarafından kulaklarının, burunlarının kesildiğini okuyoruz. Hiç şaşırıyor muyuz bu haberleri okuyunca?.. Şöyle bir gözlerinizi kapayın, Malabadi Köprüsü’nde gidin, Hakkâri’nin Sümbül Dağları’ndaki, Toroslar’daki, Kaçkarlar’daki kadınlarımızı, okula gönderilmeyen kız çocuklarımızı düşünün. Ağabeyi tarafından öldürülen 15 yaşındaki N.S’nin Sadabat Viyadüğü altında yatan cansız bedenini düşünün... “Hayat için yazı sayfasını” karıştırdığınızda Necla’nın öyküsünü, Fırat’ın sularına atılan Gönül’ün öyküsünü anımsayın. Kaygılarımızın karanlığında aşkın, sevginin atlasına tutunmak, yaşamı çoğaltmak kadınların da hakkı... Aşkı, sevgiyi bilmeyen bir toplum nasıl gelişir, nasıl kalkınır? Şeyhlerin egemen olduğu, fetva verdiği bir ülke nasıl demokratikleşip özgürleşir?.. Harflerin sesinde “Hayat ile Ölüm Arasındaki Söyleşi” Edmond Jabes’in dizeleriyle benim ülkemin kızlarının ve kadınlarının yazgısıdır aslında. O harfler yüzyılların gururu ve yıkımını tümleştirir giderek... Ölü gövdelerden kalan ise ruhun külleridir anlayana... 13 yıl boyunca MSB Başhukuk Müşavirliği görevini yürüten Cavit Çalış, hükümetin mahkemeden çıkacak olası yürütmeyi durdurma kararıyla zorunlu hale gelecek terfilerin engellenmesi için görevden alma yöntemini kullandığını savundu. Çalış, hükümetin uygulamasını “hileyi şeriye” olarak nitelendirdi. G ‘Bakanlar yetkiyi kullandı’ ÇİZMEDEN YUKARI [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 İ NSAN HAKLARI KOMİSYONU DA GÖREVDEN ALMAYI TARTIŞTI Ermenistan’a mesaj THY’ye ait özel bir uçakla İsviçre’ye giden Cumhurbaşkanı Gül, Zürih’ten Bern’e gitmek için hızlı trene bindi. Gül, İsviçre Cumhurbaşkanı Doris Leuthard ile aynı kompartımanı paylaştı. İsviçre Parlamentosu’na hitap eden Gül, TürkiyeErmenistan ilişkilerine dair değerlendirmelerde bulundu. Gül, iki ülke ilişkilerinin normalleştirilmesini hedefleyen protokollerin hayata geçirilmesine yönelik güçlü iradeyi kararlılıkla muhafaza ettiklerini söyledi. Gül, “Bu aşamaya gelinmesinde önemli rol oynayan Cumhurbaşkanı Sayın (Serj) Sarkisyan’ın da bugüne kadar sergilediği liderlik ve devlet adamlığını sürecin başarıyla tamamlanması için aynı cesaretle sürdürmesini bekliyoruz” dedi. Kriz YAŞ’a da yansıyacak ‘Üç generalin suçu Yargının ‘terfi etmeliler’ kararına karşın görevden alınan üç generalin dosyasının 30 Kasım’da toplanacak Yüksek Askeri Şura’da da gündeme gelmesi bekleniyor BARKIN ŞIK ANKARA Balyoz sanıkları arasında yer alan ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin (AYİM) “Terfi ettirilmeliler” yönündeki kararına karşın açığa alınan 3 generalin durumunun 30 Kasım’da toplanacak Yüksek Askeri Şura’da (YAŞ) ele alınması bekleniyor. Toplantıda gündeme gelecek bir diğer önemli konu ise Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’nin iç tehdit bölümünden “irticai faaliyetlerin” çıkarılması sonrasında, bu gerekçe ile TSK’den ihraç olup olmayacağı. Ay sonunda toplanacak YAŞ’ta üç generalin durumunun masaya yatırılacağı dile getiriliyor. AYİM ile hükümetin aldığı farklı uygulama kararları nedeniyle pingpong topu gibi bir göreve başlayan bir açığa alınan generallerin durumu ile ilgili olarak YAŞ’ta mutabakat sağlanması bekleniyor. YAŞ’ın bir diğer önemli gündem maddesi ise güncellenen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi sonrasında irticai faaliyetlerin iç tehdit değerlendirmesinden çıkmış olması. Bu durumun, TSK içinde irticai faaliyette bulunan personel ile ilgili tasarrufları etkileyip etkilemeyeceği de Ankara’da dikkatle izleniyor. yargıya gitmek’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, AKP Mersin Milletvekili Zafer Üskül başkanlığında toplandı. Edinilen bilgiye göre Üskül, İstanbul Cevizli 2. Tugay Komutanlığı’nda talim sırasında “Postalı düzgün bağlanmadığı için bir erin komutanı tarafından cezalandırılmak amacıyla çırılçıplak soyunmaya zorlanması” iddiasının gerçek olduğunu belirterek, “Bu bir rezalet. İnsan onurunu rencide edici” dedi. Üskül’ün bu sözleri üzerine CHP’li Özdemir, açığa alınan 3 generalin durumunu gündeme getirdi. Özdemir, “Evet bu ayıp. Hukuka aykırı. Ama ben isterdim ki komisyon 3 generalin soyundurulup apoletlerinin sökülmesini de burada konuşmalıydı. Ortada bir hukuksuzluk var. 3 generalin suçu yargıya gitmek. Sivil dikta örneği olan bu 3 generalin soyundurulmaları, çıplaklığı da konuşulmalı. İktidar tarafından soyundurulan generaller var” diye konuştu. AKP’li Kalkan, Özdemir’in sözlerine, “Er de general de herkes yanlışı varsa cezasını çekmeli” diye karşılık verdi. TBMM’DE YİNE FAİLİ MEÇHUL TARTIŞMASI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BDP, danışma kurulunda uzlaşma sağlanamadığı için faili meçhul cinayetlere ilişkin Meclis araştırma önergesinin görüşülmesi için verdiği grup önergesinin görüşülmesi isteğine AKP’liler “hayır” dedi. BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık “Kendi ülkende katile ‘katil’ diyemiyorsan, başka ülkede de diyemezsin” sözleriyle Başbakan Tayyip Erdoğan’ı hedef aldı. CHP’li Ali Rıza Öztürk de “Son bir yıldır, ısrarla parlamentonun gündemine bu önergeleri getiriyoruz. AKP oylarıyla reddediliyor” dedi. turma gerektiğini ilgililere belirttik. Takipçisi olacağım” diye yanıtladı. Üskül toplantıda, askerlerin eğitim atışlarının yarattığı ölümle ve yaralanmayla sonuçlanan olayların da ele alındığını bildirdi. Bu tür olaylarda son 5 yıl içinde 13 kişinin öldüğünü, 50’den fazla da yaralanma olduğunu kaydeden Üskül, elden geldiğince birliklerin yerleşim yerleri dışına taşınması gerektiğini söyledi. Üskül, Başbakan’ı protesto eden öğrencilere 15 ay hapis cezası verilmesiyle ilgili soruları ise, “Bu öğrencilerle ilgili soruşturmayı savcılar yaptı. Kararı da mahkeme verdi. Dolayısıyla komisyonumuz yargı alanına giren konularda herhangi bir yetkiye sahip değil” yanıtını verdi. Balyoz duruşması 16 Aralık’ta Üç generalin kariyeri ile ilgili önemli gelişmeler yaşanmasına neden olan Balyoz Darbe Planı Davası ise 16 Aralık’ta başlayacak. Hükümetin üç generali açığa almasının 16 Aralık’ta başlayacak dava için “işaret fişeği” olduğu konusunda da yorumlar yapılıyor. 3 generale uygulanan işlem tartışılırken, ülke gündemine oturan önemli olaylarda aynı hassasiyet gösterilmiyor AKP’nin hukukla oyunu FIRAT KOZOK ANKARA Balyoz sanıkları arasında yer alan 3 generali Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kararını yok sayarak görevden alan AKP, konu kendi bürokratı olunca, hukukla oynuyor. “Çağın yolsuzluğu” olarak nitelenen Deniz Feneri davasında kuryelikle suçlanan, bir RTÜK çalışanının açtığı dava sonucunda hapis cezasına çarptırılan eski RTÜK Başkanı Zahid Akman tüm yargı süreçlerine karşın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından ısrarla korundu. Akman’ı cezaevi tehdidinden kurtarmak için yasa Balyoz sanığı generalleri mahkeme kararına rağmen görevden alan AKP hükümeti, kendi bürokratlarının yargılanmasını engellemek için her yolu deniyor. RTÜK Başkanı Akman’ın yargı karşısında hesap vermesini engellemek için yasa teklifi bile hazırlayan AKP, Hrant Dink cinayetinde MİT görevlilerinin ihmali ya da sorumluluğu olup olmadığının araştırılması istemine de onay vermedi. teklifi bile hazırlandı. Erdoğan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Hrant Dink cinayetinde MİT’in ihmali olup olmadığını soruşturmak için istediği izne de onay vermedi. Deniz Feneri davasıyla ilgili en alevli tartışmalarda bile, olaya adı karışan dönemin RTÜK Başkanı Zahid Akman’ı koruyan Erdoğan, Akman’ın RTÜK Başkanlığı’ndaki tartışma yaratan adımlarını da görmezden geldi. RTÜK Daire Başkanı ve Uzman Denetçisi Dr. Cengiz Özdiker Danıştay ve idare mahkemelerinin verdiği göreve iade kararlarını uygulamadıkları için dönemin RTÜK Başkanı Zahid Akman ve bazı üyeler hakkında suç duyurusunda bulunması üzerine başlayan süreçte Erdoğan, ısrarla Akman hakkında soruşturma izni vermemişti. Özdiker’in ilk suç duyurusu üzerine başlayan yargılama sürecinde RTÜK üyelerinin yargılanması Başbakan’ın iznine bağlanmış, bu düzenleme “kişiye özel yasa çıkartılıyor” diye eleştirilmişti. Yapılan değişikliğin ardından Başbakan, üyeler hakkında açılacak soruşturmayı engellemişti. Özdiker’in yaptığı bir diğer suç du yurusu, yine Başbakan’a takılmıştı. Ardından gelişen süreçte Danıştay, soruşturma izni verilmemesine ilişkin kararın yürütmesini durdurmuştu. Böylece üyeler hakkında yargı süreci başlamıştı. ‘Yargı denetimine açık’ Üskül toplantı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlarken de, “Açığa alma denilen mekanizma eskiden beri uygulanan bir yöntemdir. Sivil kesimde sık sık duyarsınız. Askerler arasında da açığa alınanlar olabilir. İdari işlem olduğu için yargı denetimine açıktır” dedi. Üskül, erin komutanı tarafından cezalandırılmasıyla ilgili soruyu ise, “Bu olayın gerçek olduğu anlaşılıyor. Bu, insan onurunun ayaklar altına alınmasıdır. Soruş Dink cinayeti Erdoğan, Türkiye’nin yakın tarihine damgasını vuran bir diğer olay olan Hrant Dink cinayetinde de MİT’e kalkan olmuştu. Erdoğan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Dink cinayetinde MİT’in ihmali olup olmadığını soruşturmak için istediği izin talebine olumsuz yanıt vermişti. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle