19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 KASIM 2010 CUMA EKONOMİ Ekonomi Servisi Bakanlar Kurulu, 2011 yılı programının fert başına gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) tablosundaki satın alma gücü paritesi (SGP) rakamlarını değiştirince hem kişi başına gelirimiz, hem milli gelirimiz bir çırpıda büyüdü. SGP, belli bir sepetteki ticarete konu olan benzer mal ve hizmetlerin farklı ülkelerdeki fiyatlarını birbirine eşitlemek için hesaplanan bir döviz kuru (bir oran) anlamına geliyor. Dünkü Resmi Gazete’deki düzeltmeyle 2010 için SGP (Dolar/TL) 1.159 rakamı “0.982”, 2011 için SGP (Dolar/TL) 1.211 rakamı “1.025” olarak düzeltildi. AA’dan Hülya Gündüzalp’in yeni oranlar üzerinden yaptığı hesaplara göre bu değişiklikle 2011 programında daha önce bu yıl için 13 bin 38 dolar olarak hesaplanan SGP’ye göre kişi başına milli gelir, 2 bin 354 dolarlık artışla 15 bin 392 dolara, SGP bazlı toplam milli gelir de 171.1 milyar dolar artışla 1 trilyon 119 milyon dolara çıktı. Böylece Türkiye, dünya sıralamasında 15’inci olan En CUMHURİYET SAYFA [email protected] 13 Bir kalem oynadı, hepimizin cebine 2 bin 354’er dolar girdi(!) PARAMETAPARA Bakanlar Kurulu, milli gelir karşılaştırmalarında kullanılan satın alma gücü paritesini değiştiriverince, kişi başına gelirimiz bir gecede 15 bin 392 dolara çıkıverdi. donezya’yı geride bırakarak 1 trilyon 330.1 milyar büyüklüğündeki Kanada’nın ardından 15. sıraya çıktı. Avustralya ve Tayvan’ı geçti. Yeni kişi başına gelir rakamıyla da Lübnan, Şili, Malezya ve Meksika’yı geride bıraktık. Yeni hesaba göre 2011’de tahmini milli gelir 181.8 milyon dolarlık artışla 1 trilyon 3 milyar 454.5 milyon dolardan 1 trilyon 185.2 milyar dolara, SGP’ye göre kişi başına gelir ise 2 bin 473 dolar artışla 16 bin 126 dolara ulaşacak. MUSTAFA SÖNMEZ Sendikasız, Grevsiz ‘İleri Demokrasi!..’ Utanmazca telaffuz edilerek AKP iktidarının despotik yönetimine yakıştırılan “ileri demokrasi”de, bu yıl greve çıkabilen işçi sayısı 1000 kişiyi bile bulmadı. Düşünün, 13 milyon ücretlinin olduğu bu ülkede, 1000 kişi bile grev yapamadı!.. Bu kadar pervasızca yükselen faşizm, “Taşların bağlı, köpeklerin salındığı” bir ortamda boy atıyor. Sayıları 13 milyona ulaşsa da ücretli sınıf örgütsüz. Bu sonuçta da başrol tabii ki 12 Eylül askeri diktatörlüğünün ve AKP o mirası tepe tepe kullanıyor. Abartı değil, 2010’un 8 ayında, tüm Türkiye’de ancak 12 grev yapılabildi, 882 işçi greve katılabildi. Garanti Bankası Genel Müdürü Özen: Türkiye’ye bir iki yıl boyunca yoğun fon akışı devam edecek Sıcak paraya alışın Ergun Özen: Türk bankacılık sisteminde marjların düşeceğinden, düşük enflasyon, düşük marj ortamına hazırlanmaktan hep bahsettik. O gün geldi çattı. İş yapış şeklimizi değiştirmekten başka çaremiz yok. Bu sürece çevik kurumlar adapte olabilecektir. yesi olan bir kurum böyle bir fırsat (kamu bankalarının özelleştirmesi) çıktığı zaman tabii ki ilgilenecektir, bakacaktır. Bu yıl banka olarak kârlılıkta geçen seneki kâr rakamının üstüne çıkacağız. 2011 itibarıyla Türk bankacılık sektöründe marjlar çok düşecek. Daralan kâr marjlarını kompanse etmek için biraz daha fazla hacim yapmaları gerekiyor. Banka olarak gidişata göre 2011’de 50 ila 75 arasında şube açacağız. Türk bankacılık sisteminde marjların düşeceğinden, düşük enflasyon, düşük marj ortamına hazırlanmaktan hep bahsettik. O gün geldi çattı. Dolayısıyla iş yapış şeklimizi değiştirmekten başka çaremiz yok. Marjlar daralacak ya da böyle kalacak. Buna adapte olma becerisi bazı bankalarda olacaktır, bazı bankalarda olmayacaktır. Risk budur. Geri kalan riskler bankacılık sektörü için kredilerdeki büyümenin ne kadar enflasyona, iç talebe yansıyacağıdır. Dolayısıyla munzam karşılık oranlarının ne kadar arttırılacağı, KKDF oranının ne kadar arttırılacağı bizim için önemlidir. Çünkü ‘marjlar daraldı, yerine hacim koymamız lazım’ diyoruz. Ama bu hacmi engelleyici tedbirler olarak KKDF, munzam karşılıkların artışı, hatta faiz artışları karşımıza çıkabilir. Bunlara da çok dikkat etmemiz gerekiyor. AKP DÖNEMİNDE GREVLER Yıllar Grev Sayısı Grevci İşçi Grevde İşgünü 2003 23 1.54 144.77 2004 30 3.56 93.16 2005 34 3.53 176.82 2006 26 2,06 165.67 2007 15 25.92 1.353.558 2008 15 5,04 145.73 2009 13 3.1 209.91 2010 / 8 ay 12 882 47 Kaynak: Çalışma Bakanlığı Türkiye ile Japonya STA imzalamalı Ekonomi Servisi Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakan Yardımcısı Tadahiro Matsushita, TürkJapon İş Konseyi 18. Ortak Toplantısı’nda yaptığı konuşmada Türkiye ile Japonya arasındaki güçlü ikili ilişkileri arttırmak için kesinlikle serbest ticaret anlaşması (STA), en azından bunun nihayete erdirilmesi için hazırlık yapılması gerektiğini söyledi. Matsushita, iki ülke arasındaki güçlü bağ sayesinde sorunların üstesinden gelebileceklerini, bu sayede ilişkilerinin daha da güçlenebileceğini kaydetti. Devlet Bakanı Zafer Çağlayan da “Şu anda nükleer enerji yatırımı konusunda Amerika ve Kanada dahil, birçok ülke Türkiye ile ilgili planlarını belirliyor. Toshiba benimle görüştü. Bu konuda Toshiba da ilgilendiğini söylemişti. Gelin Türkiye’ye ama tek olmadığınızı bilin ve önemli bir rekabet ortamı içinde Türkiye’nin lehine olacak doğru karar kimleyse, o yapacak” dedi. KISA... KISA... IMF 4 yıl sonra Arjantin’e dönüyor. Arjantin Ekonomi Bakanı Amado Boudou, ulusal istatistiklere büyük bir sıçrama yaparak damgasını vuran tüketici fiyat endeksinde yapılması planlanan reform çalışmaları için IMF’den teknik yardım talebinde bulunduklarını, IMF’nin kesinlikle ülkenin ekonomi politikasına müdahale etmeyeceğini açıkladı. Citibank, Yunanistan genelindeki 72 şubesinden 31’ini kapatma kararı aldı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Güney Akım ve Nabucco projeleri kısa vadede birbirine rakip gibi görünse de orta ve uzun vadede iki projenin birbirine rakip projeler olmadığını söyledi. Diyarbakır’a, Avrupa’nın en büyük alçı ve alçıpan entegre tesisi kuruluyor. Karavil Grup, memleketi Diyarbakır’da, 125 bin metrekare alan üzerine inşa edilen tesis için 25 milyon Avro yatırım yapılacak. İrlanda hükümetinin açıkladığı 15 milyar Avro’luk tasarruf önlemleri paketinin, kendisine seçim kaybettireceği belirtildi. İSTANBUL (AA) Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, Türkiye’ye biriki sene boyunca sıcak paranın gelmeye devam edeceğini çok net şekilde gördüğünü belirterek, “Buna herkesin alışması gerekir. Dolayısıyla TL de, değerlenme adına baskı altında olacaktır” dedi. Özen, banka olarak yurtdışı stratejilerinde şube açma değil banka kurmanın öncelikleri olduğunu ifade ederek, artık Türk bankacılık sisteminin bu noktaya geldiğini, bunun için de Romanya’da hem bireysel hem ticari bankacılık alanında faaliyet gösterdikleri bir bankaları bulunduğunu hatırlattı. BBVA’nın Garanti Bankası’nın yaklaşık yüzde 25 hissesini satın aldığını anımsatan Özen’in konuşmasının satır başları şöyle: Yeni ortağımız BBVA ile daha resmi kapanış olmadı. Romanya’yı iyice bir oturtmamız lazım. Başka ülkede banka, 2012’den önce düşünmeyeceğimiz bir şeydir. Olduğunda da hangi ülkeler olabilir derseniz, bu tabii ki çevre ülkeler olacaktır. Doğu da olabilir Batı da olabilir. BBVA da insan kaynağı, teknoloji ve müşteri odaklı bankacılık yapıyor. İlişki bankacılığına önem veriyorlar ki Garanti’nin de önem verdiği konuların başında gelir. Kimyamız uyuyor gibi gözüküyor. Artık Garanti Bankası gibi 17 milyar lira sermayesi, 1213 milyar lira serbest serma Hatırlayın; 24 Ocak 1980’de başlayan sürecin en önemli hedeflerinden biri örgütlü işçi sınıfını etkisiz hale getirmek, sendikal hareketi bertaraf etmekti. 1980’de 85 bin işçi grevdeydi. 12 Eylül, grev yasağı getirdi ve 1982 Anayasası sendikal hakları iyice budadı. Örgütlenme zorlaştırıldı, toplusözleşme hakkı kısıtlandı, grev yapılamaz hale getirildi. 12 Eylül’ün antisendikal çalışma çerçevesine rağmen, 1990’da 166 bin grevci işçi grev yaptı. 1995’te yeniden yükselen grevler izleyen yıllarda iyice geri çekildi. 2000’de ancak 19 bine yakın işçi grev hakkını kullanırken 2005’te greve çıkabilen işçi sayısı 3 bin 500 dolayına kadar geriledi. İzleyen yıllarda da bu değişmedi ve 2009 kriz yılında da grevci işçi sayısı 3 bin dolayında kaldı. Ve bu yıl sayı binin de altına indi. 2000 öncesinde, çoğu kamu işyerinde yaşanan grev uygulamaları, bu işyerlerinin süreç içinde özelleştirilmeleri, sendikal mücadeleyi de zayıflattı. Özelleştirilen işyerlerindeki hızlı işçi tasfiyesi, taşeronlaştırma biçimindeki dağıtma ve güvencesizleştirme operasyonları, bu işyerlerindeki sendikal mücadeleyi de, grev mücadelesini de geriletti. 2007’de grevde geçen işgünü sayısının yüksek görünmesi Türk Telekom AŞ’nin 768 işyerinde uygulanan grevle ilgilidir. O yılın 1 milyon 353 bin görünen grevde geçen işgününün 1 milyon 115 işgünü T. Telekom’a aittir. 2008’de ancak 15 işyerinde 5 bin işçi ile sürdürülen grevler, 2009’da 13 işyeri ve 3 bin 101 işçi olarak gerçekleşti. 2010’un ilk 8 ayında da grevci sayısı 882’ye bin bile değil kadar düştü. Gerçekte, aidat ödeyen işçi sayısının 1, 1.5 milyon dolayında kaldığı günümüz koşullarında, toplusözleşme hakkını kullanabilen işçi sayısı da hızla azalıyor ve bu da ücretlilerin milli gelirden aldığı payın azalmasında, gelir uçurumunun çalışan sınıf aleyhine olumsuz seyrinde etkili oluyor. 19901999 döneminde yapılan toplusözleşmeden yılda 644 bin işçi yararlanırken bu sayı izleyen 10 yılda, yani 2000’li yıllarda, yılda ortalama 428 bin işçiye düştü. Dolayısıyla iki 10 yıl arasında toplusözleşmeden yararlananların sayısının üçte bir oranında gerilediği görülüyor ki, bu dramatik bir düşüştür. Projenin tanıtımına Denizbank Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Ertürk, Hakan Ateş ve Denizbank reklamlarında oynayan Beyazıt Öztürk, Sedef Avcı ve Helin Avşar da katıldı. Denizbank afili müşteri avında Ekonomi Servisi Denizbank, üst segment müşterilere ve ailelerine ayrıcalıklı bankacılık hizmeti sunmak üzere ‘afili bankacılık’ projesini hayata geçirdi. Banka afili müşterilere ücretsiz olarak, 50 bin lira üstü nakit yatırma işlemlerinde şubeye gelmeye gerek kalmadan zırhlı araçlarla güvenlik eşliğinde evden veya ofisten para yatırma imkânı sunacak. Projenin tanıtımında konuşan Denizbank Finansal Hizmetler Grubu Başkanı Hakan Ateş, Türkiye’de afili kesiminin yıllık ortalama hane geliri 120 bin lira, yüzde 70’i evli, evli olanların yüzde 78’inin de çocuk sahibi, birikimleri 10300 bin lira arasında olanlardan oluştuğunu söyledi. Ateş, Türkiye’deki toplam mevduat dağılımına işaret ederek, afili kesimin toplam hesap sayısında yüzde 2’lik payı bulunduğunu, bunun 1 milyon 100 bin kişi olduğunu, bunların da toplam mevduatın yüzde 21’ini aldığını, dolayısıyla toplam varlıkların beşte birine sahip olduklarını ifade etti. Şu anda halihazırda 100 binin üzerinde böyle müşterileri bulunduğunu kaydeden Ateş, “Bunu 2.5 katına çıkararak 250 bin afili müşteriye ulaşmayı hedefliyoruz” dedi. Afili müşteriler farklı finansal enstrümanları kullanabilecek. Özel vade ve fiyatlamalarla hobi kredileri alabilecekler ayrıca mortgage kredilerinde 25 yıl vade imkânı sunulacak. Ateş, Afili Bankacılık sisteminin yalnızca banka işlemleri ile sınırlı kalmadığını, kişilerin yaşam alanlarında da ayrıcalıklı olacaklarını söyledi. Ateş bu ayrıcalıkları şöyle açıkladı: “Havalimanı otoparklarında yüzde 50 indirimle Türkiye’nin en geniş kapsamlı indirim programı, havalimanına ücretsiz servis, restoranlarda yüzde 50 indirim, yılda 3 kez ücretsiz kargo, ücretsiz vize danışmanlık hizmeti gibi birçok ayrıcalığı Afili Bankacılık müşterilerimize ve onların ailelerine sunacağız.” AKP DÖNEMİNDE TOPLUSÖZLEŞMELER Yıllar Sözleşme Sayısı İşyeri Yararlanan İşçi 2003 1.61 7.81 629.24 2004 1.48 7.91 325.19 2005 3.98 14.39 587.46 2006 1.71 5.46 304.39 2007 1.97 9.73 459.45 2008 1.7 9.62 262.79 2009 2 11.54 504.8 2010 /8 ay 1.26 7.24 236.04 Kaynak: Çalışma Bakanlığı Şölen aileye yabancı aldı Ekonomi Sevrisi Türkiye’nin önde gelen çikolata, kek, bisküvi ve kraker üreticilerinden aile şirketi Şölen kurumsallaşmak için yönetim kurulu ve icra kurulunu birbirinden ayırdı. Şölen, ilk kez aile dışından biri olan Eti Grubu’nda uzun yıllar üst yönetici olarak çalışan Hazım Ellialtı’yı da yönetim kurulu üyesi olarak transfer etti. Şirketin CEO’luk görevine Şölen’de yönetim kurulu başkan yardımcısı olarak görev yapan Elif Çoban atandı. Şirket gelecek dört yılda cirosunu iki katına çıkarıp 500 milyon dolara ulaşmayı hedefliyor. Düzenlenen toplantıda konuşan Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Çoban, “Kurumsallaşma ve büyüme yolunda Şölen’de yeni bir dönem başlıyor. Şölen 20 yıllık bir firma olmasına rağmen sektörde önemli bir yere gelmiştir ve bu güçler ayrılığının da Şölen için önemli bir dönüm noktasıdır” dedi. Elif Çoban da, icranın tek elden yönetimi ile birimler arasındaki ilişkinin daha da kuvvetleneceğini söyledi. Şölen’in büyüme hedeflerine emin adımlarla ulaşacaklarının altını çizen Elif Çoban, “2010’da Gaziantep ve İstanbul’da 3 fabrikamızda, Türkiye genelinde 1500’ü aşan çalışan sayımızla yüzde 25 büyüme kaydederek 350 milyon TL ciroya ulaştık, cirodaki yüzde 60 ihracat pay ile Türkiye’nin en büyük çikolata ihracatçısıyız” diye konuştu. Hazım Ellialtı ise Şölen’de bir süre danışman olarak çalıştıktan sonra Yönetim Kurulu’na aile üyeleri dışında katılan tek kişi olduğunu anlattı. Yönetim Kurulu’nun aktif çalışması, stratejik vizyon belirlemesi ve icrayı takip etmesi gibi üç önemli görevinin olduğunu kaydetti. Bunun bir geçiş dönemi, bir köprü olduğunu kaydeden Ellialtı, zamanla CEO’nun aile dışından biri de olabileceğini belirtti. Konut satışları azaldı Ekonomi Servisi Türkiye genelinde, TemmuzAğustosEylül döneminde 83 bin 697 konut satıldı. Bu dönemdeki konut satışları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25.21, bir önceki döneme göre de yüzde 7.28 oranında azaldı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2010 yılı 3. Dönem Konut Satış İstatistiklerini açıkladı. TemmuzAğustosEylül döneminde konut satışlarında en yüksek artış yüzde 30.22 ile Kırıkkale, Aksaray, Niğde, bölgesinde gerçekleşti. En fazla azalış gösteren bölge ise yüzde 24.04 ile İstanbul oldu. Elif Çoban Genellikle 2 yıl için yapılan toplusözleşmelerin, daha çok tek sayılı yıllarda bağıtlandığı anlaşılıyor. 2001 krizi ve arkasından gelen AKP iktidarındaki neoliberal uygulamaların, özelleştirmelerin hızlandırıldığı, antisendikal saldırıların arttığı 2000’li yıllarda toplusözleşme hakkını kullanmada da önemli gerilemelerin yaşandığı görüldü. 2001’de 775 bin olan TİS kapsamındaki işçi sayısı 2003’te 614 bine, 2005’te 587 bine düştükten sonra 2007 ve 2009’da 460 binlere geriledi. 2000’li yılların ortalaması için TİS’den yararlanan işçi sayısının 430 binlere düşmesi gerçekten dramatik bir gerileme. Bu kadar geriletilen toplusözleşmeli alanın da önemli bir kesimi kamu sektörüne ait ve AKP iktidarı, bu kadarına bile tahammülsüz. İleri demokrasi mi diyordunuz? Bakın grev toplusözleşme icraatına da utanın biraz… [email protected] http://mustafasnmz.blogspot.com Ziraat enerjisini KOBİ’lere ayıracak Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar, son yıllarda yapılan atakla Türkiye’nin en çok Türk Lirası kredi kullandıran banka olduklarını kaydetti. Çağlar, bundan sonraki süreçte enerjilerinin büyük kısmını KOBİ’lere ayırmak istediklerini belirterek, Ziraat Bankası’nın çiftçilerin de sürekli yanında olduğuna işaret etti. Çağlar “Kriz döneminde Türkiye’de bankacılık sektöründeki KOBİ kredileri yüzde 2 geri giderken bizde Türkiye genelinde yüzde 12 arttı. Her zaman KOBİ’lerin yanında olmaya gayret ediyoruz” dedi. Ziraat Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Karslı da Türkiye’de özellikle de Anadolu’nun sanayi kalkınmasında KOBİ’lerin önemine işaret ederek, “Bütün dünya krizle boğuşurken, krizden nasıl çıkacağını düşünürken Türkiye finansal yapısı sayesinde krizden çok fazla etkilenmedi. Bu fırsatı da iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Yani bütün dünya dururken bizim kalkınmamız gerekiyor” diye konuştu. ING Bank’a 9 ödül ING Bank’ın kurumsal web sitesi ve web tabanlı uygulamaları, 3 yarışmada toplam 9 ödül aldı. ING Bank web sitesi, İnteraktif Medya Konseyi tarafından verilen Interactive Media Awards’ın bu yılki değerlendirmesinde Finansal Bilgilendirme kategorisinde “Olağanüstü Başarı Ödülüne” layık görüldü. ING Bank, “Web Marketing Association’s WebAward” yarışmasında “Güç size geçti” advergame sitesiyle “Bank Standart Of Excellence” ödülünü kazandı. Elektrik dağıtımına 39 teklif Türkiye Elektrik Dağıtım AŞ’nin (TEDAŞ) 3 dağıtım bölgesinin özelleştirme ihalelerinde son teklifler alındı. TEDAŞ’a bağlı şirketlerin yüzde 100 oranındaki hisselerini özelleştirilmesi amacıyla açılan Akdeniz Elektrik Dağıtım AŞ’nin ihalesine 15, İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım AŞ’nin ihalesine 11 ve Toroslar Elektrik Dağıtım AŞ’nin ihalesine 13 firma teklif verdi. Teklif verenler arasında Ayen Enerji, Aksa Elektrik, Akfen Enerji, Park Holding, Enerjisa, Alsim Alarko, Yıldızlar SSS Holding, MMEKA Makine, Emkat Ortak Girişim Grubu, Palmet Enerji, CengizKolinLimgaz Ortak Girişim Grubu, Fernas İnşaat, Türkerler İnşaat, IC İçtaş İnşaat ve Eren Holding yer alıyor. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle