Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 23 AĞUSTOS 2009 PAZAR
6 HABERLER
BİLİM ve SİYASET
ORHAN BURSALI
Özdemir İnce Kitapları
Özdemir İnce Hürriyet’teki olgun yazılarından
derlediği ve birbirini tamamlayan iki kitabı Cum-
huriyet Kitapları’nda yayımladı: “Cumhuriyetsiz De-
mokrasi” ve “Demokrasisiz Demokrasi”.
Özdemir İnce, iyi bir şair ve şiir çevirmeni olma-
nın yanı sıra, toplumsal sorumluluklarının ayırdın-
da bir düşün insanı aynı zamanda. Toplumun
olayları izleyen öncü kesimiyle Hürriyet gazete-
sindeki birlikteliği, okuru ve İnce için doyurucu bir
zaman kesitini oluştursa gerek.
İnce’nin “ana öbek” konuları var. İnce, bunlara ta-
rihsel derinlik ile yaklaşır. Siyasal akımların izini sü-
rer, bugünle kök benzerliklerini bulur çıkartır. Ge-
lişmelerin veya ana konuların toplumsal ve yasal sü-
reçteki gelişmelerini dikkate alır.
Ve en önemlisi, olayın günlük -parlatılan- köpü-
ğüyle ilgilenmez; altına, derinine bakar, oralarda ne
var ne yok, karıştırır.
Bu açıdan İnce, bir “İfşa Edici”dir de! Veya bel-
leksizlere, “Anımsatıcı”!
Örneğin ilk akla gelen, türban ve Kuran çevirile-
rindeki yazılarıdır. Son yılların Kuran yorumcuları-
nın Arapçayı Türkçeye çevirirken nasıl evirip bük-
tüklerini, 500 yıl önce Kuran’ın ilk Türkçe çevirisi-
nin ne kadar doğru olduğunu köşe yazılarına taşı-
mış ve geniş çoğunluk türban-Kuran ilişkisinin ger-
çeğiyle tanışmıştı. Şüphesiz, Kuran’da başı örtme
gibi bir emir-öneri olmadığını yazan din uzmanla-
rının da varlığını unutmayalım. “Türban: Erkek So-
runu mu, Kadın Sorunu mu?” kitabımda, İnce’nin
iki yazısından destek almıştım.
Şüphesiz, İnce’nin diğer “ana öbek”lerinden; eği-
tim birliği, demokrasi ve Cumhuriyet konuları da öy-
le...
İnce, “doğru” bir demokrat, “doğru” bir cumhu-
riyetçidir. Ülkemizde Atatürk devrimleri ve sonuçları
olarak kök salan bu iki kavramın, siyasal İslam ta-
rafından nasıl mezara gömülmek istendiğini ve bu
amaçla geliştirdikleri yol ve yöntemleri nesnel, ol-
gusal ve kolay anlaşılır yazılarla bu kitaplardan iz-
leyebilirsiniz.
“Cumhuriyetsiz Demokrasi” yazılarını, “Binnaz
Toprak Dosyası” ve “Cumhuriyet ve Demokrasi”
başlıkları altında toparlamış, İnce. Biliyorsunuz, Bin-
naz Toprak’ın Anadolu’da yaptığı saha araştırması
“Mahalle Baskısı Araştırma Raporu” oldukça ses ge-
tirmiş, Toprak’ın daha önceki bir araştırmasını
yere göğe sığdıramayan köktendinci/ Fethullahçı/
AKP’ci basın, bu kez son araştırmayı yerin dibine
batırmıştı!
Böylece bir kez daha su yüzüne çıkmıştı ki, her
araştırma, her yazı veya düşünce, siyasal İslamcı-
lara hizmet ettiği sürece iyidir, doğrudur ve güzel-
dir! Feto/iktidar koalisyonunun etekleri altına sığı-
nanlar, titizlikle onların bu kurallarına uymakta ve
bu sayede el bebek gül bebek tutulmakta! Tabii, ön-
celikle medya köşelerinde ve üniversitelerde! İn-
celeyin hepsinin ne kadar “yükselmiş” olduklarını
göreceksiniz!
İnce, kendi gözlem ve deneyimleriyle, Toprak ve
arkadaşlarının araştırmalarına katkıda bulunuyor.
Kitabın ikinci bölümündeki yazılar, yaşadığımız gün-
cel olayları geniş boyut içinde gerçek yerlerine otur-
tuyor.
“Demokrasiz Demokrasi” kitabındaki yazıların “Din
ve İman Manzaraları” ve “Kürtçülüklere Dair” baş-
lıkları altında toplandığını görüyoruz. Anlaşılacağı
gibi, bu yazılar da şeytanın gör dediklerini görüyor!
İki kitabı edinmenizi dilerim, sık sık başvurmanız
gerekebilir!
Kitaplara, çocuklarınız için de kolay okunan bir
eğitim malzemesi olarak bakabilirsiniz! Bizi izle-
yecek nesillerin, gençlerin buna özellikle ihtiyacı var!
Bir not daha: Bu kısa makaleler, günün köpük-
lerinin silip süpüreceği cinsten değil.
Kendisinin de önsözde vurguladığı gibi, yaşadı-
ğımız siyasal konulara ilkesel bakış getiren düşünce-
deneme yazıları.
Bu tür yazılar gazetede yayımlanma şansını
bulmuş, uzun soluklu yazılardır.
Bu nedenle, derli toplu olarak kitaplarda yerle-
rini almayı da hak ederler!
obursali@cumhuriyet.com.tr
ÖZLEM YÜZAK
Türkiye 1.5 ay gibi kõsa bir süre
içinde enerji konusunda peşpeşe 3
projeye imza attõ. 13 Temmuz’da,
AB ülkelerinin doğalgazda Rus-
ya’ya olan bağõmlõlõklarõnõ orta-
dan kaldõrmak için gündeme geti-
rilen ‘Nabucco’ hattõnõn hükümet-
ler arasõ anlaşmasõ imzalandõ. Da-
ha aradan 1 ay bile geçmeden 7
Ağustos’ta Rusya Federasyonu
Başbakanõ Vladimir Putin’in An-
kara ziyaretinde iki ülke arasõnda
gaz, petrol ve nükleer enerjiyi de
kapsayan 12 protokol ve 8 belge im-
zalandõ. Türkiye, Rusya’ya Na-
bucco’ya rakip ‘Güney Akım Bo-
ru Hattı Projesi’ için Karade-
niz’de fizibilite araştõrmasõ yapma
izni verdi. Rusya da yapõmõnõ hü-
kümete yakõn Çalõk Grubu’nun üst-
lendiği ‘Samsun-Ceyhan Petrol
Boru Hattı’na petrol vermeyi ka-
bul etti. İmzalanan protokollerle
1986 tarihli ‘Mavi Akım’ sözleş-
mesi de ‘uygun şartlarda’ uzatõl-
dõ. Mevcut Mavi Akõm’õn işlevi ge-
liştirilerek güneye doğru üçüncü ül-
kelere, Kõbrõs, İsrail, Lübnan ve Su-
riye’ye ihraç edilmek üzere uzatõl-
masõ kararlaştõrõldõ. İki ülke ayrõca
nükleer enerjinin barõşçõl amaçlar-
la kullanõlmasõna ilişkin bir anlaş-
ma da imzaladõ.
Geçen hafta ise sõvõlaştõrõlmõş
doğalgaz (LNG) boru hattõ projesi
için Türkiye’ye gelen Katar Emiri,
bir günde 15 anlaşmaya imza attõ.
Rusya ve İran’dan sonra dünyanõn
en büyük üçüncü doğalgaz rezer-
vine sahip ülkesi olan Katar’dan ge-
lecek doğalgazõn, Nabucco hattõna
hayat vereceğine dikkat çekildi.
AKP hükümeti, Türkiye’nin ener-
jide büyük “açılım” yaptõğõnõ her
fõrsatta tekrarlõyor. Evet imzalar
atõldõ ama hem projelerdeki belir-
sizlikler had safhada hem de Tür-
kiye’nin üzerinde daha önce õsrar-
la durduğu isteklerinden vazgeçmiş
olduğunu görüyoruz. Üstelik ener-
jide dõşa bağõmlõlõk korkutucu bi-
çimde artõyor.
Aslõnda Türkiye’nin enerji poli-
tikasõ yamalõ bohça gibi. Nabucco
Gmhb’nin 6 ortağõndan biri Türki-
ye. Avusturya, Macaristan, Ro-
manya, Bulgaristan, Almanya ve
Türkiye eşit paya (yüzde 16.67) sa-
hipler.
Türkiye’nin doğu sõnõrõndan baş-
layõp Avusturya’ya kadar uzanacak
3.300 kilometrelik dev projeyle
doğalgazõn Avrupa ülkelerine Azer-
baycan, Gürcistan, Türkiye, Bul-
garistan, Macaristan, Romanya ve
Avusturya üzerinden ulaştõrõlmasõ
planlanõyor. Hattõn 2.000 kilomet-
resi Türkiye’den geçiyor ve yõlda 31
milyar metreküp doğalgaz taşõnmasõ
hedefleniyor. Hattõn inşasõ için Tür-
kiye’de yapõlmasõ planlanan yatõ-
rõmlar 4.5 milyar Avro’yu bulacak.
Bu ise binlerce kişiye iş imkânõ
oluşturmak anlamõna geliyor. Boru
hattõ işletmeye girdiğinde Türki-
ye’nin, bu işletmeden doğan gelir-
den yüzde 60 vergi payõ alacağõ, bu-
nun da yõllõk yaklaşõk 450 milyon
Avro olacağõ hesaplanõyor. Ancak
şurasõ bir gerçek ki tüm bu kaza-
nõmlar Türkiye’nin jeostratejik ko-
numundan kaynaklanan ve zaten
konumu gereği alacağõ asgari ka-
zançlar. Türkiye 1997’de, “Na-
bucco hattından akacak gazın
yüzde 15’ini isteriz” talebi yü-
zünden yõllarca “AB ile Hükü-
metlerarası Anlaşma”ya ve “Ev
Sahibi Ülke Anlaşması”na imza at-
madõ.
Şimdi ise geri adõm atmõş du-
rumda. Bu da hükümet çevrelerinin
sõklõkla dile getirdiği “Transit ül-
ke olmayacağız, gazı biz alıp Av-
rupa’ya satacağız, bu sayede dün-
ya enerji oyununun önemli bir
aktörü haline geleceğiz” lafõnõn fos
olduğunu ortaya koyuyor. AKP
yönetimi bu konuda sadece iddialõ
sözler etti ve süreci yönetemedi.
Bunlar bir yana, projenin en
önemli sorunu ise hattõ dolduracak
yeterli doğalgazõn henüz bulunma-
mõş olmasõ. Tedarikçi ülkelere iliş-
kin belirsizlikler, hattõn inşasõnõn
başlangõcõnõ 2011’e ve projenin ilk
aşamasõnõ 2014’e sarkõtmõş du-
rumda. Irak şimdilik gaz vermeye-
cek. Azerbaycan ve Türkmenis-
tan’a güveniliyor bu konuda. Ancak
Azerbaycan sadece bakan düze-
yinde katõldõ, Türkmenistan’dan
temsilci gelmedi. Yõlda 80 milyar
metreküp doğalgaz üreten Türk-
menistan’õn zaten Rusya ve İran’a
karşõ yükümlülükleri var. Çin’e
yõllõk 40 milyar metreküp doğalgaz
ihraç edecek bir hattõn inşasõ da gün-
demde. Bu durumda Nabucco’ya
nasõl gaz vereceği soru işareti.
Nükleer dosyasõ yüzünden gergin
olan Washington-Tahran arasõn-
daki ilişkiler göz önüne alõndõğõn-
da, İran doğalgazõnõn da yakõn za-
manda projeye dahil edilmesi zor
görünüyor.
İmzalar atõldõ ama hem projelerdeki belirsizlikler had safhada hem de
üzerinde daha önce õsrarla durulan isteklerinden vazgeçildi
Enerji açõlõmõnda
soru işaretleri
İmzalar atõldõ ama hem projelerdeki belirsizlikler had safhada
hem de üzerinde daha önce õsrarla durulan isteklerden vazgeçildi
Enerji açõlõmõnda
soru işaretleriTutuklu kanser hastası
Zere için eylem
ADANA (Cumhuriyet Bürosu)
- Çukurova Üniversitesi Tõp Fakül-
tesi Balcalõ Hastanesi’ndeki mah-
kûm koğuşunda kalan tutuklu kanser
hastasõ Güler Zere için yapõlan ey-
lemde, Zere’nin serbest bõrakõlma-
masõ durumunda eylemlerin her haf-
ta yineleneceği açõklandõ. Aralarõnda
İHD, KESK, Halkevleri, Devrimci
Halk Federasyonu, Halk Cephesi,
Alõnteri, ESP, BDSP, ÇHKM, AT-
HAYDER ve Türkiye Gerçeği gibi
demokratik kuruluşlarõn temsilci ve
üyelerinin olduğu grubun 5 Ocak
Meydanõ’ndan başlattõğõ yürüyüş,
İnönü Parkõ’na dek, “Güler Zere’ye
özgürlük”, “Hasta tutsaklar serbest
bõrakõlsõn”, “Devrimci tutsaklar onu-
rumuzdur” sloganlarõyla sürdü.
Ege Üniversitesi
referans oldu
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü-
rosu) - Ege Üniversitesi (EÜ) Tõbbi
Genetik Anabilim Dalõ Avrupa Bir-
liği’nde ulusal referans merkezi ol-
du. EÜ Tõbbi Genetik Anabilim Da-
lõ Başkanõ Prof. Dr. Cihangir Özkõ-
nay, 2007 yõlõndan bu yana Avrupa
Birliği’nin kurduğu European Di-
rectory of DNA Diagnostic Labora-
tories (EDDNAL) birliğine üye ol-
duklarõnõ belirtti. Özkonak, “Birliğe
ilk üye olan anabilim dalõyõz. Tanõ-
tõm broşürlerinde anabilim dalõmõz
referans ulusal merkezi olarak yer
almaktadõr” dedi.
Küçükel toprağa verildi
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - İzmir’de vefat eden eski Ela-
zõğ Milletvekili Ahmet Küçükel
için TBMM’de tören düzenlendi.
Törene, Küçükel’in ailesi ve yakõn-
larõ, Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül,
TBMM Başkanõ Mehmet Ali Şahin,
TBMM Başkanvekili Sadõk Yakut,
Dokuzuncu Cumhurbaşkanõ Süley-
man Demirel, CHP Genel Başkanõ
Deniz Baykal, Devlet Bakanõ Zafer
Çağlayan, DP Genel Başkanõ Hüsa-
mettin Cindoruk, bazõ Devlet Ba-
kan’larõ, bazõ eski ve yeni milletve-
killeri ile kurucusu olduğu Güven
Hastanesi’nin çalõşanlarõ katõldõ.
Küçükel’in cenazesi, dün öğle na-
mazõnõn ardõndan kõlõnan cenaze
namazõndan sonra memleketi Ela-
zõğ’a gönderildi.
1 asker yaralandı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Genelkurmay Başkanlõ-
ğõ’nõn internet sitesinde yer alan
bölücü terör örgütüyle mücadeleye
ilişkin duyuruya göre Hakkâri’nin
Çukurca ilçesi dağlõk arazi kesi-
minde teröristlerce döşenmiş ma-
yõna basma sonucu bir güvenlik
görevlisi hafif yaralandõ. Şõrnak’õn
İdil ilçesi dağlõk arazi kesiminde,
bölücü terör örgütü mensuplarõnca
20 kilogram patlayõcõ madde ile
tuzaklanmõş, bir el yapõmõ mayõn
bulunarak imha edildi. Bölücü te-
rör örgütünden kaçan bir terörist
de Van’õn Başkale ilçesinde gü-
venlik güçlerine teslim oldu.
Damacana davası
BURSA (Cumhuriyet) - Bursa
Cumhuriyet Savcõlõğõ, su dağõtõm
şirketinde çalõşõrken asansörde boş
damacana ile mastürbasyon yapar-
ken güvenlik kamerasõyla görüntü-
lenen N.K. (27) hakkõnda, “Kovuş-
turmaya yer olmadõğõ” kararõ ver-
di. Savcõlõk bu kararõna gerekçe
olarak ‘suçta aleniyet’ ve ‘teşhir
etme’ unsurlarõnõn bulunmamasõnõ
gerekçe olarak gösterdi.
Tersanede yangın
İstanbul Haber Servisi - Tuzla
Tersaneler Bölgesi’nde faaliyet gös-
teren Çeksan Tersanesi’nde bakõmõ
yapõlan bir gemide çõkan yangõnda 4
kişi dumandan etkilendi. Tuzla itfai-
ye ekiplerinin müdahale ettiği yan-
gõnda Noman Kaçar, Mehmet Başte-
mir, Salih Barutçu ve Bayram Gõdõr
adlõ işçiler yoğun dumandan etkile-
nerek Gisbir Hastanesi’ne kaldõrõldõ.
Hastane yetkilileri, 4 kişiye oksijen
tedavisi uygulandõğõnõ ve hayati teh-
likelerinin bulunmadõğõnõ bildirdi.
Yerli kaynağa
neden ilgi yok?
Fransız Ulusal Bilimsel Araş-
tırma Merkezi (CNRS) Yanma,
Aerotermik, Reaktivite ve Çevre
Enstitüsü (ICARE) Müdürü Dr.
İskender Gökalp Türkiye’nin
enerji konusundaki dışa bağım-
lılığının sadece kaynaklarla da
olmadığına, bu kaynakları ener-
jiye dönüştürecek teknolojiye de
bağımlı olduğuna dikkat çekti.
Gökalp “Enerji bağımsızlığının
arttırılabilmesi için oluşturulacak
bütünsel strateji, enerji kaynak-
larını, enerji kaynaklarını ener-
jiye dönüştürecek teknolojiyi ve de
gerekli yatırımları yerli kaynak-
lardan sağlama oranının arttı-
rılmasını hedeflemelidir” derken
şu hususları vurguladı: “Özellikle
doğalgazın kısmi ikamesi için
iki yerli kaynak düşünülebilir: Bi-
yokütle ve çeşitli diğer organik
atıklardan biyogaz elde edilmesi
ve yenilenebilir enerjiler kulla-
nılarak (bilhassa güneş ve rüzgâr)
suyun elektrolizi veya su ile bazı
metallerin (mesela alüminyum)
kimyasal reaksiyonlari yoluyla
hidrojen elde edilmesi. Kısa ve or-
ta dönemde Türkiye’nin enerji
(bilhassa elektrik) ihtiyacına kap-
samlı bir şekilde cevap verecek tek
yerli kaynağın linyit olduğu gö-
rülür. Bunun elbette bir tek ko-
şulu var, o da temiz kömür tek-
nolojilerinin geliştirilmesi.”
COŞKUNOĞLU
İLİŞKİYİ
SORDU
C
HP konuyu bir soru
önergesi ile Meclis gün-
demine taşõdõ. CHP
Uşak Millletvekili Prof. Dr. Os-
man Coşkunoğlu, Başbakan Tay-
yip Erdoğan’a, Rus Atomstro-
yexport’un nükleer santral tek-
lifine olumlu bakõlmasõ ile Çalõk
Holding’in üstlen-
diği Samsun - Cey-
han Boru Hattõ’na
Rusya’nõn petrol
vermeyi kabul et-
mesi arasõnda iliş-
ki olup olmadõğõnõ
sordu. Coşkunoğlu
TBMM’ye sunduğu
soru önergesinde,
“6 Ağustos 2009
günü Putin ile im-
zaladõğõnõz proto-
koller, diğerlerinin
yanõnda, 2 projeyi başlama nok-
tasõna yaklaştõrdõ” diyerek “İki
projeye ilişkin sorum şudur: Rus
Atomstroyexport firmasõnõn ya-
rõşmasõz bir ihalede verdiği ve 11
aydõr Bakanlar Kurulu’nda bir
açõklama yapõlmadan bekleti-
len teklife birden hükümetinizin
olumlu bakmasõnõn nedeni, da-
madõnõzõn genel müdürü olduğu
Çalõk Holding’in Bakanlar Ku-
rulu kararõyla ihalesiz üstlendi-
ği Samsun-Ceyhan Boru Hat-
tõ’na Rusya’nõn petrol vermeyi
kabul etmesi midir? Değilse,
nedir?” diye sordu.
Öğütçü: Yamalõ bohça
tarzõndan vazgeçilmeli
O
ECD eski üst düzey yöneti-
cisi ve enerji uzmanõ Meh-
met Öğütçü, “Resme bü-
tünsel olarak baktığımızda Türkiye
sizce nasıl bir politika yürütüyor?
Akılcı bir yaklaşım içinde mi, yok-
sa küçük bir oyuncu gibi mi dav-
ranıyor” sorumuza, “Aslında Tür-
kiye’nin önünde önemli bir fırsat
var. Bu sürecin akıllıca ve etkin-
likle yönetilmesi yaşamsal derece-
de önemli. Yamalı bohça usulü de-
ğil, tüm oyuncuların ve dış politi-
ka, çevre, finans, askeri, ekonomik
boyutlarının hesaba katıldığı en-
tegre bir strateji çerçevesinde yü-
rütülecek bir süreç olmalı” diyerek
şu değerlendirmeyi yaptõ:
- Nabucco’nun sõkõntõlarõ hâlâ or-
tada. Üretici cephesinde münhasõr
olarak ona tahsis edilecek rezervle-
rin olmamasõ, tüketici AB ülkeleri-
nin de yeni ve eski AB olarak ikiye
bölünmeleri, Rusya’ya farklõ lens-
lerden bakmalarõ...
- Güney Akım ise hem jeolojik
hem teknolojik hem de finansman
olarak zor bir proje. Tek avantajõ, gaz
arzõnda sorun yaşanmayacak olma-
sõ. Türkiye’nin hem Nabucco’da,
hem Güney Akõm’da, hem Inter-
connector’da vazgeçilmez rolünün ol-
masõ aslõnda çok önemli. Bu yüzden
AB’nin ve ABD’nin homurdanma-
sõna fazla kafayõ takmamak lazõm.
Sonuçta onlar da Rusya’ya yönelik
bizden farklõ bir strateji izlemiyorlar.
Türkiye’nin Rusya ile imzaladõğõ, 8’i
firmalar arasõnda 20 anlaşma, şayet
içleri somut projelerle doldurulabi-
lirse ve bu alanda dünya şampiyon-
larõ çõkarmõş olan Ruslarla satranç
oynamayõ becerebilirsek, gerçekten
tarihi önemde fõrsatlar sunuyor. Ba-
na göre hâlâ ilişkilerde belirleyici güç
büyük ölçüde Moskova olsa da den-
klemde denge ilk defa bize doğru
kaydõ.
- İran’õ ise dantel gibi işlemek la-
zõm. Halen kendisine bile yetmiyor
gaz üretimi. Türkmenistan’dan yõlda
17 milyar metreküp ithal ediyor,
Azerbaycan’dan da almak istiyor.
Ama eninde sonunda dünyanõn ikin-
ci büyük rezervlerinin bulunduğu
bu ülke er ya da geç dünya gaz tica-
retine katõlacak. Şimdiden konum-
lanarak ileride büyük avantaj sağla-
mak mümkün.
- Irak’ta petrol ve doğalgaz po-
tansiyeli yüksek. Taşeronluk ya da
yüzde 15-20 azõnlõk hisselerine mah-
kûm olmuyorsak bölgede büyük sa-
halarda büyük oyuncu olmayõ kafa-
ya koymalõ, bu istikamette gereken
her türlü fedakârlõğõ şimdiden yap-
malõyõz. Hürmüz Boğazõ’nõn kapan-
masõ halinde B planõ yok. Körfez pet-
rolünü Basra üzerinden kuzeye, Do-
ğu Akdeniz’e akõtmak bence çõlgõn-
ca bir rüya değil. Katar gazõ da Do-
ha’nõn LNG dõşõnda çözümler ara-
mayõ kabul etmesi halinde, Suudi
Arabistan-Suriye üzerinden getirile-
bilir. Bu bölgenin değişen jeopoliti-
ğini de hesaba katarak değerlendi-
rilmelidir.
CHP’li Tekin’den Erdoğan’a cevap
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP
İstanbul İl Başkanõ Gürsel Tekin, Başbakan
Erdoğan’õn gazetecilerin üçüncü köprü
güzergâhõyla ilgili sorularõnõ yanõtlarken
kendisinden, “Burada malum bir partinin il
başkanõnõn yapmõş olduğu açõklamalar sadece
durumdan vazife çõkarmak veyahut bir rol
kapmaktan öte bir şey değil” şeklinde
bahsetmesine ilişkin bir açõklama yaptõ. Tekin,
“Partisinin adõndan utanõp, medyaya partisinin
adõnõ ‘ak’ diye yazdõrmaya çalõşanlar, CHP’den
‘malum parti’ şeklinde söz edemez. Başbakan’õ
üslubu konusunda siyasi nezakete davet
ediyorum, yoksa ben de ona ‘Sayõn Başbakan’
yerine ‘Malum Başbakan’ diyeceğim” dedi.
TYS’den cezaevi tepkisi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye
Yazarlar Sendikasõ (TYS), cezaevlerinde
yaşanan sağlõk sorunlarõ ve yayõn yasaklarõna
tepki gösterdi. TYS’den yapõlan açõklamada,
hapishanelerdeki ölümler, yayõn yasaklarõ gibi
meselelerle ilgili olarak, hukukçulardan,
sinema sanatçõlarõndan, yazarlardan oluşan bir
grup aydõnõn pazartesi günü saat 13.30’da
Kocaeli F Tipi Hapishanesi önünde bir basõn
açõklamasõ yapacağõ bildirildi.
DTP açılımın adına takıldı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DTP
Diyarbakõr Milletvekili Gültan Kõşanak, “Kürt
açõlõmõ” adõ altõnda başlayan sürecin önce
“demokratik açõlõm” sonra da “terörü bitirme”
olarak tanõmlanmasõna tepki göstererek, “Bu
söylem değişmeden barõşõn gelmeyeceğini
biliyoruz” dedi. DTP’nin Ekin Sanat
Tiyatrosu’nda yapõlan Ankara İl Kongresi’nde
konuşan Kõşanak, Kürt açõlõmõ konusunda
herkese sorumluluk düştüğünü söyledi