Katalog

[email protected] 21 EKİM 2008 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 13 CMYB C M Y B İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Nikaragu’dan Ergenekon’a “Ne alaka, kel alaka?” demeyin sakın. Olup bi- tene “Toplumu yönlendirebilme, siyasal, toplum- sal sonuç alabilme sanatının uygulanması dersleri, teknikleri” penceresinden bakarsak; “çok alaka”... Ergenekon iddianamesinin hazırlanışı, içeriği, di- li, analizleri, suç ilişkilendirmeleri bütününe bakarak ortaya çıkan sonucu, medyatik yansımaları ile bir- likte değerlendirirken.. ABD’de profesyonel bir medya şirketinin kamuoyunu yönlendirme sana- tına ilişkin verdiği derste kullanılan Nikaragua ör- neği, tekniklerinden ne kadar da çok yararlanılmış olduğunu düşünmeden edemiyorum. Ne de olsa medya çağında yaşıyoruz. Kamuoyu yönlendirme sanatı, tekniklerinin de elbette bilimsel kuralları ol- malı değil mi? Bize verilen derste, seçim kazanmış Rea- gan’ın, Nikaragua’da istemediği Ortega iktidarı- nı devirmek, karşı gerillaları örgütlemek üzere mec- listen istediği parayı koparmada kullandığı yön- tem anlatılmıştı. O tarihlerde henüz ayakta olan Sovyet bandıralı bir geminin Nikaragua limanına yük boşaltan görüntüsü tek kanıt obje olarak kul- lanılmıştı; Regan söz konusu görüntünün eşliğinde mecliste yaptığı konuşmada, “Sovyet bandıralı ge- minin Nikaragua limanına boşalttığı bu yük, mig- ler mi?” sorusun yöneltmişti. Arkasından Küba, Ni- karagua haritaları, Kastro, Ortega’nın askeri giy- sili görüntüleri eşliğinde, “ABD Nikaragua’nın ikinci bir Küba olmasına izin vermeyecek..” demişti.. Hepsi bu... Kamuoyu yönlendirme şirketi, ertesi gün tüm Amerika’da en entelektüelinden doğru dürüst İn- gilizce bilmeyenine yönelik düzenlediği ankette, kamuoyunun Nikaragua’nın Sovyetler Birliği ta- rafından miglerle silahlandırıldığına inandırıldıkları sonucuna ulaşmıştı. Oysa aradan bir yıl geçtikten sonra bize verilen derste aslında Sovyet bandıralı geminin yükünün ne olduğunun hâlâ bilinmediği, sandıklarda gerçekten mig olabileceği gibi, yiye- cek de olabileceği belirtiliyordu. Önemli olan Regan’ın yalan dahi söylemeden, sadece bir “mi?” sorusu ekleyerek konuşmasının bütünü için- de, görüntüler eşliğinde halkın istenilene, aslı olup olmadığı bilinmeyene inandırılabilmiş olmasıydı. Nikaragua’da sonra olup bitenler malum.. Özetle.. ABD’nin istediği karşı darbe gerçek- leştirildi. Çok fazla kan döküldü. Nikaragua hal- kı çok fazla şey kaybetti, yoksullaştı, yoksunlaş- tı..Yıllar sonra kimi gerçekler öğrenildi, Ortega ye- niden seçildi. Ancak köprülerin altından çok su- lar akmış, ABD’nin dönem çıkarları kollanmıştı.. Uzatmadan bu çarpıcı medyatik, kamuoyu yönlendirme dersinin bütününde, o tarihlere dö- nük olarak, kendi ülkem için hemen paralel ders- ler çıkarmış, bize profesyonel şirket olarak med- ya yönlendirme sanatını anlatan şirket yönetici- lerine, “Yoksa 12 Eylül yönetimine, Özal’a da siz mi ders verdiniz?” sorusunu yöneltmiştim. Nele- ri kastetmiş olabileceğimden güvenli, “Bizim şir- ketten değil ama, başka şirketlerden ders aldıklarına hiç kuşkunuz olmasın” yanıtını yapıştırmışlardı. İsterseniz yaşınız tutuyorsa, belleğiniz güçlüy- se, yıllarla televizyonlarda yayımlanan “12 Eylü- le geliş, anarşi-terör” dizisini bir anımsayın.. Anarşi ve terörü durdurmak gerekçesi ile yapılmış 12 Eylül darbesinden; gerçek sonuçları ile Türki- ye’nin insan hakları, sendikal haklar, demokratik örgütlenmesinde önünü açmış demokratik ana- yasa ve yasaları katletmiş, emperyalizmin küre- sel çıkarlarında Türkiye’ye biçilen dona karşı du- ramayacak bir toplum yapılanması, düzeninden söz ediyoruz; solu silindir gibi ezmiş, onbinleri ce- zaevlerinden geçirmiş, yoksullaşma, yoksunlaş- mayı dayatmış..12 Eylül düzeninin bizi teslim al- ma, Özalizm’in, yeni emperyalizmin kucağına atma, medyatik yönlendirme gösterisinden yani... 12 Eylül öncesinin tüm sendikal, demokratik hak arayış eylemleri, 1 Mayıslar, yasal grevler, yerlerde kitaplar, terör eylemleri, suç silahları.. birlikte, iç içe görüntülerde.. Yaratılan ortak suçlama, kav- ram karmaşasında, yüreklerde estirilen korku, te- rör havasında, ne kadar çok ailenin evlerindeki ki- tapları yaktığı hakında hiç fikriniz var mıdır? Ne ka- dar çok ailenin koruma güdüsü ile, çocuklarının toplum sorunlarına ilgi duymaması, siyasal par- ti, demokratik örgütlenme, sendikalarda görev al- mamaları için çırpındıklarını. Anarşi-terör, ölüm- cezaevleri, en masum demokratik hak arama, olup bitenleri sorgulayabilme eylemleri ile özdeşleşti- rilmemiş miydi? Şimdi aynı mantıkla Ergenekon davası, iddia- namesinin bütünlüğünde yaratılan kavramlara bir bakmaya çalışın; derin devlet içindeki çete- leşme, terör suç örgütlenmeleri..Tabii iddianamede öne sürüldüğü gibi kanıtları ile ortadaysa bile.. Şei- ratçı suç örgütlerini, PKK’yi, Cumhuriyet miting- lerini de... AKP iktidarı, emperyalizmin, ABD’nin BOP projelerinin önünde duran ne varsa.. bütün örgütlenmeleri, eylemlerini yönetiyorlar. Tabii ko- mik sayıda suç silahı, yapılan işlerin boyutuna gö- re para ve insanla. Nasıl olabiliri, davanın so- nuçlanması, suçların kanıtlanması.. hiç önemli de- ğil. Önemli olanı kamuoyunun bugün için istenen kıvamda yönlendirilmesi değil mi? [email protected] ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TBMM’ye sunulan 2009 bütçesinde 248.8 milyar TL’lik gelire karşõn 262.1 milyar TL gider öngörüldü. Açõk 13.4, faiz dõşõ fazla 44.1 milyar TL olarak belir- lendi. Hükümet, küresel krizin fa- izleri arttõracağõnõn ortaya çõkma- sõna karşõn, 2009 bütçesinde faiz gi- deri öngörüsünü bir önceki yõla gö- re neredeyse sabit bõraktõ. Öte yan- dan yerel seçim yõlõ olan 2009’da faiz dõşõ harcamalarõnõ ise enflas- yonun iki katõ oranõnda arttõrdõ. Hükümetin, Meclis’e gönderdi- ği 2009 yõlõ Bütçe Yasasõ Tasarõ- sõ’nda küresel kriz yerine 2009 yõlõnda yapõlacak olan yerel se- çimler dikkate alõndõ. Maliye Ba- kanõ Kemal Unakıtan tarafõndan 23 Ekim’de TBMM Plan ve Büt- çe Komisyonu’na sunulacak olan 2009 yõlõ Bütçe Yasa Tasarõsõ, ge- lecek yõl YTL’den TL’ye geçileceği için Türk Lirasõ (TL) olarak hazõr- landõ. Bazõ bütçe büyüklükleri ve bütçeyle ilgili dikkat çeken bazõ ko- nular şöyle: - TBMM Başkanlõğõ’na sunulan 2009 yõlõ Merkezi Yönetim Bütçe Yasa Tasarõsõ’nda bütçenin geliri 248 milyar 759 milyon TL, gideri ise 262 milyar 110 milyon TL olarak öngörüldü. Böylece bütçe 13 milyar 351 milyon TL açõk verecek. - Gayri Safi Yurt İçi Hasõla’nõn (GSYİH) gelecek yõl cari fiyatlar- la 1 trilyon 111 milyar 438 milyon TL’ye ulaşmasõ hedefleniyor. Ta- sarõda 2009 sonu enflasyon hede- fi ise yüzde 7.5 olarak yer aldõ. - Faiz dõşõ fazla (FDF) da 44 mil- yar 149 milyon TL olacak. Verginin üçte ikisi dolaylı - Genel bütçe gelirlerinin net 244 milyar 170.9 milyon TL olmasõ öngörüldü. Vergi gelirleri ise bunun yüzde 90’õ seviyesinde 220 milyar 602.9 milyon TL olacak. - Vergi gelirlerinin 74 milyar 104.9 milyon TL’lik bölümünü doğrudan vergiler, 146 milyar 435.9 milyon TL’lik bölümünü de dolaylõ vergiler oluşturdu. Buna gö- re gelecek yõl toplam vergi geliri- nin yüzde 66.4’ü dolaylõ vergi ka- lemlerinden gelecek. TBMM’ye sunulan 2009 bütçesinde faiz dõşõ harcamalar, 2009 en- flasyon hedefinin üç katõnõ aştõ. Yerel seçimlerin yapõlacağõ 2009’da en büyük ödenek artõşlarõ Tarõm Reformu, Sosyal Yardõmlaşma ve Dayanõşma, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu gibi hü- kümetin seçim faaliyetlerinde önemli rol oynayan genel müdürlükleri ile yatõrõmcõ kuruluşlar olan Devlet Su İşleri ve Karayollarõ Genel Müdürlüğü’ne yapõldõ. Sosyal ve yatõrõmcõ kuruluşlarõn bütçesinde bir önceki yõla göre 4.4 milyar TL arttõ. Milli Eğitim Bakanlõğõ yüz- de 21.7, Aile ve Sosyal Araştõrmalar Genel Müdürlüğü yüzde 21.4, Diyanet İşleri Başkanlõğõ’nõn ise yüzde 21.3 bütçesi arttõrõldõ. ‘Mali soyguna katõlanyargõnlansõn DPT: Cari açõk 51 milyardolarõaşacak Bayram öncesi yoğunluk gerekçesiyle birkaç kez çekim yapõlmõş Kart ekstresine dikkat Hollanda’danING’ye 10 milyar Avro OSMAN ÇUTSAY FRANKFURT - Reel ekonomiyi de etkisine ala- rak yeni boyutlar kazanan uluslararasõ mali kri- zin “birinci derecedeki sorumluları”, halkõn ar- tan tepkisiyle karşõ karşõya kaldõ. Almanya’da De- utsche Bank Yönetim Kurulu Başkanõ Josef Ac- kermann başta olmak üzere, milyarlarca Av- ro’luk zarara yol açan ve çöküşü “devlet yar- dımı” adõ altõnda halkõn cebinden çõkacak ver- gilerle önlemeye çalõşan banka ve sigorta şirke- ti yöneticilerinin, “cezai sorumluluğu” olduğu hatõrlatõldõ. Sol Parti’nin cumhurbaşkanõ adayõ ola- rak gösterdiği ünlü oyuncu Peter Sodann’õn, Ac- kermann’õn gelişmelerden sorumlu olduğu ve “kodese atılabileceği” yolundaki açõklamasõn- dan sonra, tartõşmalar yeni boyutlar kazandõ. Sol Parti Başkanõ Oskar Lafontaine, “Sadece Ac- kermann’ın değil, bu büyük söğüşe katılan başkalarının da düşünülmesi gerek” dedi. Çevirdiği polisiye dizilerle büyük üne kavuşan De- mokratik Alman Cumhuriyeti kökenli 72 yaşõn- daki oyuncu Peter Sodann’õn “kodes talebi”, Jo- sef Ackermann’õn büyük tepkisine yol açtõ. Ac- kermann, bu görüşü dile getiren birinin Alman- ya’nõn en yüksek makamõna aday olduğunu kaydederek “Yavaş yavaş bu ülkeden kork- maya başladım” dedi. Ekonomi Servisi - Küresel mali kriz bankacõ- lõk devlerini sarsmayõ sürdürüyor. Hollanda hü- kümeti, mali kriz içinde bulunduğu bildirilen ING bankasõna 10 milyar Avro’luk devlet des- teği sağlayacak. ING bankasõna para aktarõlmasõna ilişkin an- laşmaya Maliye Bakanlõğõ, Merkez Bankasõ ve ING arasõnda tüm gün süren görüşmeler so- nunda varõldõ. Söz konusu karar, bankanõn pa- rasal durumunu güçlendirmek için alõndõ. Kararõn bankanõn batma noktasõna geldiği ve kurtarõlmasõ şeklinde değerlendirilmemesi gerektiği de belirtildi. Hükümetin bu kararõyla ING, Hollanda’da 9 Ekim’de ayrõldõğõ bildi- rilen 20 milyar Avro’luk özel fondan yarar- lanan ilk finansman kuruluşu oldu. Çin’de bile büyüme hõz kesti Ekonomi Servisi - Çin ekonomisinin büyüme hõzõ dünyadaki finans krizinin etkisiyle üçün- cü çeyrekte yüzde 9’a indi. Resmi açõklama- da, üçüncü çeyrekteki yüzde 9’luk büyüme- nin son 5 yõlõn en düşük seviyesi olduğuna işa- ret edildi. Çin ekonomisi yõlõn birinci çeyre- ğinde yüzde 10.6, ikinci çeyrekte yüzde 10.1 ve yõlõn ilk yarõsõnda yüzde 10.4 büyüdü. Rakamlarõ açõklayan İstatistik Bürosu sözcüsü Liu Şiaoçao, dünya ekonomisindeki dur- gunluğun ve finans krizinin, uluslararasõ pi- yasada Çin mallarõna yönelik talebi düşürdü- ğünü söyledi. Ekonomi Servisi - Geçen şeker bayramõ alõşverişleri sõrasõnda ya- şanan kredi kartõ sorunlarõnõn fatu- ralarõ ortaya çõkmaya başladõ. Bay- ram alõşverişi sõrasõnda ‘yoğunluk var’, ‘bağlantı kurulamıyor’ gibi bahanelerle kartlarõ birkaç kez de- nenen on binlerce tüketiciden çifte çekim yapõldõğõ ortaya çõktõ. Bu konuda mağduriyet yaşayan on binlerce tüketici olduğu ve bir- çoğunun da parayõ ödediği belirtil- di.Yetkilileri, sadece kendilerine yapõlan başvurunun 20 bine yak- laştõğõnõ, itirazlarõn bankalara ulaş- tõrõlmasõ gerektiğini söylüyor. Tü- keticiler Birliği Genel Başkanõ Na- zım Kaya, bankalarõn tüketiciyi ra- hatlatõcõ açõklama yapmamasõnõn güven bunalõmõna neden olduğunu söyledi. İtiraz edin Tüketicilerin ekstreleri dikkatli in- celemelerini ve çift çekim varsa hemen itiraz etmeleri gerektiğini söyleyen Kaya, “Sorgulama so- nunda olağan dışı bir ödeme ile karşılaşan 17 bin tüketici internet adresimizdeki itiraz dilekçesi ile hizmet aldığı bankaya müracaat etti. Tüketiciler, başvuru için si- temizi adeta kilitlediler. Tü- keticilerden sağlanan geri dönüşlerde bazı işlemlerin ilgili banka tarafından dü- zeltildiği de görüldü” dedi. Taksitle ölüme tepki Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Başkanõ Ali Çetin, Ma- kina ve Kimya Endüstrisi Kuru- mu’nun (MKEK) kredi kartõna tak- sitle silah satmasõnõ eleştirerek “Bu taksitle cinayete teşvik kararı derhal durdurulmalıdır” dedi. Çetin, konuyla ilgili yaptõğõ yazõlõ açõklamada, MKEK Genel Müdür- lüğü’nün tabanca stoklarõnõ erit- mek amacõyla 12 ayrõ cins ve özel- liklerdeki tabancayõ kampanya kap- samõna aldõğõnõ ve listede yer alan silahlarõn satõşõnda kredi kartõna 10 aya kadar eşit ödemelerle taksit- lendirme yapõlabildiğini hatõrlattõ. Bir devlet kuruluşu olan MKEK’nin böylesi bir ortamda sa- dece ölüm aracõ olan silaha, kredi kartõ ile taksitle sahip olma imkânõ yaratmasõnõn cinayete davetiye ol- duğunu kaydeden Çetin, “Devlet yurttaşlarını ölmeye ve öldürme- ye özendirmez. Devlet adamlığı 3 kuruşluk kâr için cinayeti kolay- laştırmak değildir. Bütün dünya- da ve ülkemizde bireysel silah- sızlanma için çabalar varken bir devlet kuruluşunun tersini yap- ması izah edilebilecek bir olgu de- ğildir” dedi. Kriz mermerciyi ABD’den etti Bektaş: Bütün sektörler aynı gemide FİSKOBİRLİK TMO adõna fõndõk alacak CEMİL CİĞERİM SAMSUN - Fõndõk Tarõm Satõş Kooperatifleri Birliği (FİSKOBİRLİK), önümüzdeki hafta başõndan itibaren Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) adõna fõndõk alõmõna başlayacak. FİSKOBİRLİK 2006 ürünü alõmlarõndan dolayõ üreticiye olan 64 milyon YTL borcun bir kõsmõnõ bu ay sonunda, tamamõnõ ise yõl sonuna kadar ödeyecek. FİSKOBİRLİK Yönetim Kurulu Başkanõ Lütfi Bayraktar, FİSKOBİRLİK’in alõm yapmadõğõ ve etkin olmadõğõ bir piyasanõn dengesiz ve sağlõksõz bir piyasa olduğunu söyledi. Ekonomi Servisi - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Kadõn Girişimciler Kurulu Başkanõ Aynur Bek- taş, Türkiye’de bütün sektörlerin aynõ gemide olduğunu, tekstil ve hazõr giyimin de diğer sektörlerle aynõ oranda krizden etkileneceğini söyledi. ‘Bursa Tekstil Sanayii: Sorunlar, Bakış- lar ve Yaklaşımlar’ konulu toplantõda konu- şan Bektaş, “Türkiye finans sektörü bir so- run yaşamadığı takdirde, reel sektörün de ya- şamayacağı aşikârdır. Kredi kullanmayan fir- ma kullanana mal satıyordur veya piyasası daralacaktır. Her halükârda herhangi bir krizden herkes etkilenecektir” dedi. “Kork- mak, geri çekilmek, içine kapanmak, bun- lar son yapacağımız şeyler olmalı” diyen Bektaş, özellikle küçük işletmelerin zaman geçmeden konsolidasyona başlamalarõ ge- rektiğini dile getirdi. MURAT GÜLDEREN İstanbul Maden İhra- catçõlarõ Birliği (İMİB) Başkanõ Ali Kahyaoğlu, ABD’ye yapõlan mermer ihracatõnõn yüzde 60 ora- nõnda kaybedildiğini an- latarak “Hükümet ted- bir almazsa sektörde ça- lışan 150 bin işçinin en az yarısını işten çıkart- mak zorunda kalacağız” dedi. Antalya’da “Değer- lendirme Toplantıları” düzenleyen Kahyaoğlu, sektör olarak hükümetten beklentilerini, SSK prim- lerinin en az 1 yõl ertelen- mesi, Basel 2 kriterlerinin 2 yõl ötelenmesi ve Exim- bank kredilerinin 6 ay va- delendirilmesi olarak sõ- raladõ. Borsası kuruluyor Ağustos 2009’a kadar Türkiye’nin ilk mermer borsasõnõ Kocaeli’nde ku- racaklarõnõ söyleyen Kah- yaoğlu, projenin yaklaşõk 100 milyon YTL’ye mal olacağõnõ söyledi. Kah- yaoğlu, “Dolar kuru de- ğil, maliyetler ilgilendi- riyor. İşçiliğe, nakliyeye, petrole zam geldikten sonra, dolar kurunun yüksek olması bizim işi- mize yaramaz” dedi. Yatırım tutarı 8 milyon dolar olan Koçtaş’ın 20. mağazası Konya’da açıldı. ‘Kredilerin geri çağrõlmasõ engellenmeli’ FATMA KOŞAR KONYA - Türkiye’de 2012’ye kadar 68 mağazaya ulaşmayõ he- defleyen Koçtaş, 4 yõlda 250 mil- yon dolarlõk yatõrõm yapacak. Koçtaş’õn 2010 yõlõ ciro hede- finin 1 milyar dolar ol- duğunu açõklayan Koç Holding Gõda ve Perakende Grubu Başkanõ Ömer Bozer, “Tüketici tale- binde durgunluk olmazsa reel sek- törün kredi mus- lukları kesilmezse Türkiye’de sıkıntı olmaz. Tüketicinin tüketimini kısıtla- yabilecek her türlü söylemden kaçınmalı” dedi. Konya Koçtaş mağazasõnõn açõ- lõşõndan sonra sorularõ yanõtlayan Bozer, bütün konsantrasyonun kredilerinin geri çağrõlmasõnõn en- gellenmesi üzerine yoğunlaştõrõl- masõ gerektiğini belirtti. Bu anlamda hükümet reel sektör ve finans kesiminin bir araya gel- mesini anlamlõ bulduğunu belirten Bozer, “Hâlâ kriz demek iste- miyorum, ne zamanki bankalar arası ban- kadan sanayiye ve tüketiciye kredi sirkülasyonu ol- mazsa işte o za- man kriz çıkar” diye konuştu. Bozer, dünyada yaşanan krizi çalkan- tõ olarak nitelendirerek, “Türkiye’de ise bankalar mevduat ve sendikasyonla sis- temi döndürüyor. Sendikasyon- larda olası sıkıntılar için Hazine garantileri gündeme alınabilir. İhracata ve KOBİ’lere özel des- tek sağlanmalı” dedi. 20 bine yakõn tüketici şikâyette bulundu. Dernekler, ekstrelerin mutlaka iyi incelenmesi uyarõsõnda bulundu. Ömer Bozer, “Ne zaman ki bankalar arasõ bankadan sanayiye ve tüketiciye kredi sirkülasyonu olmazsa işte o zaman kriz çõkar” dedi. 262 milyar TL’de bağlanan bütçede, yerel seçim yõlõ olan 2009’da faiz dõşõ harcamalar enflasyonun iki katõna çõkartõldõ Kriz değil seçim bütçesi DİYANETE MEB KADAR BÜTÇE ANKARA (Reuters) - Cari işlemler açõğõnõn bu yõl sonunda gerçekleşme tahmini 51.508 milyar dolar olarak hesaplandõ. Devlet Planlama Teşkilatõ (DPT) “Genel Ekono- mik Hedefler ve Yatırımlar 2009” raporuna gö- re, cari işlemler açõğõnõn Gayrisafi Yurtiçi Hasõ- la’ya oranõ hem 2008 hem de 2009 için yüzde 6.4 olarak belirlendi. Dõş ticaret açõğõnõn ise bu yõl 63.429 milyar dolar, gelecek yõl ise 64.535 mil- yar dolar olmasõ bekleniyor. GSYH büyümesi ise hem 2008 ve 2009’da yüzde 4 olarak öngörüldü. M e m u r a yüzde4zam ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - 2009 mali yõlõ bütçe tasarõsõnda memur maaşlarõna ilk 6 ay için yüzde 4 zam ve enflasyon farkõ uy- gulanmasõ hükme bağlandõ. İkinci 6 ay- lõk dönem için zam oranõ ise yüzde 4.5 olacak. 2009 Mali Yõlõ Bütçe Tasarõsõ’na gö- re, kamu personeline 1 Ocak’tan geçerli olmak üzere yõlõn ilk yarõsõ için yüzde 4 zam yapõlacak. Buna göre uygulanacak ay- lõk katsayõsõ 0 , 0 5 1 4 4 8 ’ t e n 0,053505’e yükselti- lecek. Memuriyet ta- ban aylõğõ gösterge- sine uygulanacak ta- ban aylõk katsayõsõ 0,6812’den 0,7084’e çõkacak. Sözleşmeli olarak çalõştõrõlan per- sonelin mevcut ücret tavanõ 2 bin 701 YTL’den 2 bin 809 YTL’ye çõkacak.