Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 TEMMUZ 2004 ÇARŞAMBA CUMHURfYET SAYFA
KULTUR [email protected] 15
ALLECRO EVİNtLYASOĞLU
Mozart'ın güldürüsü...Mozart, hep saf ve yalın anlatımıyla çağlar bo-
yu geruş bir dinleyici kitlesı kazanmıştır. Nota
yazısının netliği, hıç bılmecelere kaçmayan açık
sözlülüğü, insanlann bilincinı ve ruhunu etldler.
Nice hastalığın ruhsal iyileştirmesinde yıllar-
dır Mozart'ın müziği yardımcı olmaktadır. Dü-
şünceye mantık kazandırmak, yaşama sevgiyle
bakabilmek için Mozart dinlemek gerekir. As-
lında o yalın ve güleç çizgilerin altında katman
katman acılargizlidir. Kişisel acılannı, içinde ya-
şadığı tarih diliminin sorunlannı hiçbir zaman
müziğine doğrudan yansıtmamıştır.
0nun mÜ2İği saftır, mutlak müziktir. Içine hiç-
bir betimJeme, müziği müzik olmaktan saptıra-
cak hiçbiryan algılama katılmamjştır. Esin kay-
naklan ne olursa olsun bir öykü ya da bir resim
öne çıkmaz.
En parasız gününde, en saynlı anında yazdı-
ğı müzik bile içinde çocuksu pınltılar taşıyabi-
lir. Ya da gencecik yaşında, delikanJılık coşku-
suyla yazdığı bir senfoni içinde son derece ağır-
başlı, olgun çizgiler banndırabılir.
Kendinden sonrakı nice bestecinin satır ara-
lannda zamanın izdüşümü okunurken
Mozart'ın müziği böylece zamansızdır.
Ilginç bir çelişki de Cosi Fan Tutte ope-
rasıdır onun yaşamında! Acılar ve sı-
kıntılar içindeki son döneminde boy
atmışbirgüldürü!
ŞaırLorenzndaPonte'nin işbıriığı ile
gerçekJeştırdiğı Figaro'nun Düğünü
(1786) ve DonGiovanni (1787) Mozart'ı
üd yıl içinde doruklara taşımışken bir-
denbire, iki üç yıl içinde ünü azalma-
ya başlamıştır. Soylular ve saray çev-
resi onun müziğindeki fazla devrimci
fıkirlerden yakınırlar. Ne de olsa o ger-
çek birdehadırve kendi zamanının çok
ötesinde yaşamaktadır.
J.S. Bach da, Beethoven de son dö-
nem yapıtlannda çevrenin aynı tepkisiyle karşı-
laşmışlardır: Biraz daha zamana uygun, biraz
daha anlaşılıryazmaları, günün diğer bestecile-
ri gibi olmalan önerilmiştir.
Örneğin Mozart zamanında DHtersdorfya da
VVânhalgibi daha hafif ve anlaşılır müzik yazan-
lar ona örnek gösterilir. Mozart ise bu arada diz
boyu borç içindedir. Mason locasmdan bir arka-
c\~/ osi Fan Tutte operası
Mozart 'ın acılar ve sıkıntılar
içindeki son döneminde boy
atmış bir güldürüdür. Dâhi
besteci Berlin 'de 1789 'un
kasımında başladığı operayı
aralık ayında bitirmiş ve ilk
temsil 26 Ocak 1790 günü
Ulusal tmparatorluk
Tiyatrosu 'nda verilmiştir. Cosi
Fan Tutte yi bu akşam ve yarın
akşam bir Giorgio Strehler
yapımı olarak Piccolo Teatro di
Milano dan Atatürk Kültü'r
Merkezi 'nde izlemek şansını
bulacağız. \
daşı, Mkhaei Puchberg, onu o sıradaki borçla-
nndan kurtanr. Oysa geleceği hiç de parlak gö-
zükmez. Zira ileriye hep umutla bakan iyimser
yönünü Don Giovanni'den sonra yitirmeye baş-
lamıştır. 1788'de son üç senfonisini yazar, ancak
notalannı çoğaltamadığından onlan seslendırt-
me olanağı bulamaz.
Artık öğrenci sayısı da çok azalmıştır. O çağ-
daki bir bestecinin yapıtı çalınmadıkça kendini
duyuramadığı, öğrencisi olmadıkça para kaza-
namadığı düşünülürse, bütün bunlar çok ağır
koşullardır. Bir yandan da karısıyla sorunlar ya-
şamaktadır. Ve giderek kendi içine kapanır. Do-
layısıyla yaratıcılığı da bir bakıma felce uğrar.
Cosi Fan Tutte'nln ortaya çıkışı
1789'da Prens KarlLicnovski nın davetini ka-
bul edip onunla birlikte bir Berlin yolculuğu ya-
par. Belki de Berlin sarayında bir iş bulma pe-
şindedir. Prag üzerinden Dresden'e. oradan
Bach'ın kentı Leipzig'e geçer, St.Thomas Kili-
sesi'nde Bach'ın orgunda çalar. II. Friedrich
VVBbdm kendine Vıyana'yı örnek alarak Berlin'de
ulusal bir tiyatro kurmuştur ve o sırada sahne-
lenmekte olan Saraydan KK Kaçırma operası-
nı bu nyatroda izlemek Mozart'ı yüreklendirir.
Taze ve etkileyici izlenimlerle
döndüğünde Prusya Krah'mn ıs-
marladığı altı kuvarteti ve Prenses
Chariotte için altı hafif piyano so-
natını yazmaya koyulur. Ve o gün-
lerde Viyana sarayından, II. Jo-
seph'ten yeni bir opera siparişi ge-
lir. Imparator, kendısi açık saçık bir
anekdota dayah konuyu da birlikte
vermiştir:
Sözde, imparatorun subaylan ara-
sında oynanan aşk oyunlan anlatı-
lacaktır. Hemen öncekı iki operası-
nı birlikte yarattıgı değerli metin ya-
zan Da Ponte ıle yeniden işbirliği ya-
par ve KV 588 sayılı Cosi Fan Tut-
te (Bütün Kadınlar Böyle Yapar) ad-
lı opera ortaya çıkar. Oyunda bütün
erkekler. her şeyin suçlusunun ka-
dınlar olduğuna inanmaktadır!
Kasım ayında başladığı besteleme
süreci aralık sonunda tamamlanmış,
ilk temsıli 26 Ocak 1790 günü Ulu-
sal tmparatorluk Tiyatrosu'nda ve-
rilmiştir.
Da Ponte'nin metniyle son dere-
ce başanlı bir uyum sağlayan Mo-
zart'ın müziği, opera dağarcığının
başyapıtlanndan birini oluşturmuş-
tu. Böylesi neşeli, gülünçlü ve akı-
cı bir operanın onca umutsuz ve yok-
sul koşullar altında ortaya çıkması inanması güç
bir mucizedır.
Yine Mozart gibi bir dâhinin Mozart biçemin-
de bir mucizesidir. Besteci bundan sonra 1791
yılının ilk yansında Schikaneder'ın işbirliği ile
SihiriiFhîtoperasını yazacak, aynı zamanda ken-
disine esrarengiz bir şekilde ısmarlanan Requ-
iem"i tamamlamaya çalışacaktır.
Ve bunlar artık otuz beş yaşındaki bestecinin
son notalan olacaktır. Bu akşam ve yann akşam
îstanbuJ Festivali çerçevesinde bu operayı bir
Giorgio Strehler yapımı olarak tümüyle Italyan
sanatçılann katılacağı temsilleriyle Atatürk Kül-
rür Merkezi'nin salonunda izlemek şansını bu-
lacağız.
www.eviiiilyasoglu.com
Altmış yıl önce kurulan topluluk seçkin müzikçilerden oluşuyor. Şefi yok. Orkestrayı baş kemancı Katrin Scholz yönetiyor
BerBn Oda Orkeslrası şöleniÖNDER KÜTAHYALI
Ege'de yaşamakta olduğumuz
kavurucu sıcaklan bir vaha gibi se-
rinleten "Uluslararası tzmir Mü-
zik FestivalTnın Efes Celsus Ki-
taplığı'nda sunduğu dördüncü gös-
teride "Berlin Oda Orkestrasa''nı
dinlemek büyük mutluluktu. 60 yıl
önce kurulmuş olan topluluk seç-
kin müzıkçilerden oluşturulmuş.
Şefi yok. Orkestrayı Başkemancı
Katrin Scholz, çalarak yönetiyor.
Sanatçı dinletide bir dekonçerto çal-
dı. ilk olarak, A. Şnitke'run iki so-
lo keman ve yaylı çalgılar orkest-
rası için "MozartÂiaHaydn" baş-
lıklı sevimli yapıtı seslendirildı.
Besteci burada, tını ve çalma yol-
lanyla ılginç bir dinleme evTeni ya-
ratan ve adına "\eni Müzjk" dedi-
ğimiz ara>ışlan, Mozart"tan kısa
alıntılarla süslemektedir. Şaka do-
lu parçanın başında, kemanlann
gülümseme yaratan ses oyunu var.
Işıklar sönük olduğundan. dinleyi-
cilerden bazılan olayın ayırdına va-
ramayarak söyleşilerini sürdürmek-
teydiler. Ses dokusu yoğunlaşınca
gerçek dinleti havasına girdik. Bi-
lindiği gibi J. Haydn, buyruğunda
çalıştığı Prens Essterhazzy've sa-
rayın müzikçileri adına yakanda
bulunan "VedaSenfonisi''nı beste-
lemiştir.
Yapıtın son bölümünde partiler
değişik zamanJarda bitmekte, or-
kestra üyeleri mumlannı söndürüp
sahneden aynlmaktadır. Şef ve iki
keman, yakan ezgisini çalarak sen-
foniyi sonlandınr. Şnitke de aynı uy-
gulamayı yapmış; ancak onun ya-
pıtında sahnede iki viyolonselle
kontrbas kabyor ve sadece bekliyor.
Ildnci yapıt, Scholz'unseslendirdi-
ği W.A. Mozart'ın K. V 219 La Ma-
jör 5. keman konçertosuydu. Solo-
cu ve orkestra, titizlikle araştınlmış
yeni bir yorum sundu. Her şey sa-
de, cümlelendirmeler ve çalma yol-
lan köşeli, ayn notalar çoğunluk-
la yay sıçratılarak çalınıyor ve cüm-
Je birimJeri en ince noktaya dek çö-
zümlenmış.
Konser etklleylclydl
"Türk Konçertosu" adıyla da
anılan yapıtın Menuetto-Rondo bi-
çiminde yazıhnış olan son bölü-
münde, Mehter'i arumsatan bir ke-
sim var. Burada viyolonsellerle
kontrbasın tellere yayın tahtasıyla
vurarak davul etkisine güç kazan-
dırması çok ilginçti. tkinci yanda
önce U. C. Erldn'in yaylı çalgılar
orkestrası için Sinfonietta'sını din-
ledik ve gururlandık. Bestecinin
birinci bölümdeki devingealiği.
ikincı bölümdeki lirikliği başany-
la yansıtıldı. Tını esriticı düzey-
deydi. Son bölümdeki karmaşık
aksak ölçüler de iyi özümsenmiş.
Orkestra tam bir saat düzeniyle
çaldı. Son yapıt, yine W. A. Mo-
zart' ın K. Vİ550Sol Minör40. Sen-
fonisiydi. Konçertonun seslendi-
rilişindeki güzelliklere bir kez da-
ha tanık olduk. Birinci bölümde ve
finalde, temalar arasında var olan
zıtlığın belırtilişı etJdleyiciydi. Me-
nuetto ile Trio arasındaki minör- ma-
jör ve tını zıtlaşmasuıı izlemek ke-
yif vericiydi.
Son bölümde ise orkestra, teknik
ustalığının doruğuna ulaşrı. Beni
tedirgin eden bıricik nokta, ikinci
bölümde temponun aşın kertede
hızlı alınması oldu. Sanatçılar coş-
kulu alkışlara, J. S. Bach'ın 3. or-
kestra süitinde bulunan ünlü Arya
ile teşeklcür ettiler.
Çeşitli sanat dallannın meslek kuruluşları ve tiyatrocular bugün saat 14.00 'te Izmit Şehir Tiyatrosu 'nda toplanıyor
Erten'ingörevden alınmasına tepkiKûltür Servisi - tzmit Büyükşehir Belediye-
si Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Yû-
cdErten'in görevden alınması karşısında tiyat-
:
rocular ve çeşitli sanat dallannın meslek kuru-
> luşlan bugün 14.00'te Izmit Şehir Tiyarro-
!
su'nun önünde bır araya geliyor. Çağdaş Sine-
ma Oyunculan Derneği (ÇASOD), Devlet T\-
yatrosu Sanatçıian Bnüği(DETİS). tstanbul Şe-
hir TTyatrosu Sanatçılan Derneği (IŞTtSAN).
Kültür Sanat Emekçileri Sendikası (KÜLTÜR
SANAT SEN), Özel Tıyatrocular Derneği
(ÖTD), Özerk Sanat Konsevi (97 Sanat Kuru-
luşu Adına), Sahne Tasanmcılan Demeği, Ti-
yatroO>ıuıculanMeslekBirIiği(TOMEB), Ti-
jatro Opera BaJe Sanatçılan Vakfl (TOBAV),
Tıy^troOyunculan Derneği(TODER), Tûrld-
ye EleştirmenJer Bnüği (TEB), Türkiye Yazar-
lar Sendikası (TYS) ve PEN Tûrkije \lerkea
basına yaptıkjan ortak açıklamada, temsilcile-
riyle katılacaklan bu buluşma için basın ve sa-
natçılara açık çağnda bulundular: "Türkiye
Cumhuriyeti'nin adeta ürnakla kazınarak bü-
yük emeklerk oluşturulmuş küMrei \v sanat-
sal birikimini, kimse hafife alma>a kalkışma-
mahdır. Bir sanatkurumunda. sanatçılann tra-
desini hiçe sayma>ı
a kalkışan her girişim, başa-
nsız kalmaya mahkûmdur. Bunu, tiyatrosuna
sahip çıkaeağından kuşku duvmadığunız tz-
mit halkı da elbette yerel yöneticilerine anlata-
caktu*. Ne kısa zamanda ciddi başanlara ûnza
atmış tzmit Şehir Tiyatrosu ne Türk tiyatrosu
sahipsizdir. Başta tzmit olmak üzere ülkemiz-
deki tüm yerel ve merkezi yöneticileri, başan-
stz kalnıa>a mahkûm olumsuz uygulamalardan
kaçuımaya davet ediyor, külrür ve sanat alan-
larinda atacaklan her ohımlu adırnda desteği-
mizi sakmmavacağunızı duvuruyoruz.n
Clddl bir maddl zorluk Içlndeler
Uygulama karşısında sanatçılan ve tiyatro-
culan bir araya getirecek olan buluşmaya Is-
tanbul'dan katılacak basın üyeleri ve sanatçı-
lar bugün 12.00'de Harbiye Açıkhava Tiyatro-
su önünden kalkacak otobüsle Izmit'e gide-
cekler.
Bilindiği gibi. Izmit Şehir Tiyatrosu ve ça-
lışanlan bir süredir çeşitli sorunlar yaşıyorlar-
dı. Ciddi bir maddi zorluk içinde olan kurum-
da sahne çalışanJarının ikramiyelerinin veril-
memesi, sanatçı ve sahne uygulayıcılannın hiz-
met sözleşmelerinin henüz imzalanmamış ol-
ması, genel sanat yönetmeninin makam aracı-
nın 'tasarruT gerekçesiyle çekilmesi, sanat-
sal yönetimle uyum içinde çalışması gereken
müdür ve idari amirin danışılmaksızın ve ha-
ber verilmeksizin değiştirilmesi rahatsızlık ya-
ratmıştı. Izmit Beledıye Başkanı'na yazdığı
bir yazıyla kurumun içinde bulunduğu duru-
mu özetleyen Erten, yazıda koşullann değişti-
rilmemesi halinde görevini bırakacağını bil-
dirmişti. Belediyenin Yücel Erten'in görevine
son vermesiyle yeni bir sanat yönetmeni ata-
ma isteğinde olduğunun ortaya çıktığını dile ge-
tiren îzmit Şehir Tiyatrosu sanatçılan, Erten'in
şehir tiyatrosunun yönetmeliğini hatırlatması
üzerine sürecin değiştiğini söylüyorlar. Söz
konusu yönetmeliğe göre büyükşehir beledi-
ye başkanı, genel sanat yönetmenini, şehir ti-
yatrosu yönetim kurulunun önereceği üç aday
arasından atıyor.
Sanatçılar endlsell
Bu arada, tiyatronun içine düşürüldüğü du-
rumdan rahatsız olduldannı, yerel iktidann her
değişmesinde tiyatroya kanşılmasının, kurumu
istikrarsızhğa sürükleyeceğinden endişelen-
diklerini söyleyen sanatçılar, bütün tiyatrolara
gönderdikleri bir yazıyla meslektaşlannı daya-
nışmayaçağırmışlardı: "Bfeter,bütünyetküima-
kamlara. Yücel Erten'le çahşmak istediğnnizi
söyledik. Hatta bir basın toplannsıyla bunu tz-
mit halkına ve kamuoyuna bildirdik. Bizler te-
pemizde dolaşan karanhk buiutlara inat, bu
körpe, bu sadece yedi yılhk tivatronun kurta-
nlması için gerekli savaşnnı vermekte kararb-
yız." (0262 311 59 09-10)
Fahir \t\ kaybettik
• Kültür Servisi - Sanat Tarihçi, sözlükçü,
araştırmacı - yazar Fahir Iz önceki gün Istanbul'da
yaşama veda ettı. îz, hazırladığı tngilizce - Türkçe
sözlükleri, kitaplaştırdığı araştırmalanyla ve
öğretim üyeliği kımliğiyle yazınımızın ulusal ve
uluslarası boyutta önernli isimlerinden bıriydi. 30
Nisan 1911 'de Istanbul'da doğan Iz, Jtalyan
Ortaokulu, Saint Michel Fransız Lisesi,
Galatasaray Lisesi'nin ardından Istanbul
Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nde
1938 yılında yüksek öğrenimini tamamladı.
îstanbul Üniversitesi'nde 1941 - 43 yıllannda
adım atrığı öğretim üyeliğini, Londra (1943 - 48,
50 - 54), Oxford (1948 - 50), Istanbul (1954 - 70),
Şıkago (1970 - 74) ve Boğaziçi (1977 - 85)
Unıversitelerinde sürdürdü. Aynca, Almanya
Tülingen, New York, Columbia, McGill ve
Toronto Üniversiteleri'nde konuk profesör olarak
görev yaptı. Araştırmacı kimlığiyle de kültür ve
yazın dünyamızın önde gelen isımlerinden olan
tz'in yayımlanan ilk yazısı. Islam Ansiklopedisi
ıçın yaptığı çahşma oldu. Iz'in yaşamı süresince
dağarcığımıza kazandırdığı kitaplardan bazılan
şöyle: Pabuçcu ,\hmed'in Ganp
Maceralanfsadeleştirme, 1961), Eski Türk
Edebiyatında Nesır (1964), Eskı Türk
Edebıyatında Nazım (1966 - 67, iki cılt),
Saltuknarne{1974), Kısa Türk Öykülen
Antolojisi(1978). tz'in, yabancı dillerde kaleme
aldığı kitaplan da bulunuyordu. Tl Palazzo Pei
Sultani, Topkapı" bunlardan bir tanesı.
üsta seslerden Pir Suttan Abdal
• Kültür Servisi - Halk ozanı Pir Sultan Abdal'ın
Türküleri ve şiirleri, Türkiye"de ilk kez günümüz
halk müziğinin usta sanatçılannın yorumuyla aynı
albümde toplandı. Pir Sultan Abdal Kültür
Derneği ve Radyo Banş'ın katkılanyla
gerçekJeştirilen albümün tasanmını Yusuf
Hayaloğlu üstlendi. Aşanlar Müzik etiketiyle
piyasaya sunulan "Pır Sultan Dostlan' adlı
albümde Gülay, Yusuf Hayaloğlu, Emre Saltık,
Arzu, Ali Ekber Çiçek, Kıvırcık Alı, Güler
Duman, Hüseyin Turan, Gülcihan Koç gibi halk
müziğinin önde gelen isimleri yorumlanyla yer
tidı. (0 216 346 84 58)
Anadolu'dan görüntülep
• Kültür Servisi - Şişli Belediye Başkanı
Mustafa Sangul 'ün desteğıyle düzenlenen
Hüseyin Macar'ın resim sergısi. 15 Temmuz'a
kadar Şişli Belediyesi Sergi Salonu'nda
sanatseverlerle buluşmaya devam ediyor.
Anadolu'nun sulu görüntülerini motıflerini yan
soyut bir tarzda yorumlayan sanatçı, derin
mekân duygulanyla şiirselliğe ilgı duyuyor.
Konulannda ınsanı, sevgiyi ve banşı
vurgulayan Macar'm anlatımında coşku ve
devingen fırça vuruşlan hâkim. Yurtiçinde ve
yurtdışmda çeşitli türden karma sergilere
katılan Macar'ın yerli ve yabancı özel
koleksiyonlarda, resmi kıirumlarda yapıtlan
bulunuyor. Halen Ankara Yenimahalle tlçe
Milli Eğitim Müdürlüğü Külrür Sanat
Komisyonu'ndakı görevini sürdüren Hüseyin
Macar'ın 23'ü kişisel olmak üzere 2 bine yakın
çalışması bulunmakta.
(0 536 858 59 39)
Befteria Arvanrtaki Istanbul'da
• Kültür Servisi -
tstanbul'da Türk -
Yunan Dostluk
Derneği tarafından
düzenlenen 'Türk-
Yunan Dostluk
Festivali'
kapsamında
Yunanlı diva
Elefteria
Arvanitaki. 11
Temmuz günü saat
21.00'dePark
Orman'da bir
konser verecek.
Yunanistan'da son
dönemJerin en ünlü
kadm sesi olarak
nitelendirilen
Arvanitaki.
konserde etnik, caz
ve pop şarkıiardan
oluşan bir dağan
seslendirecek.
Beyoğlu
gazetesinin de destek verdiği konsere
Yunanistan'dan da geniş bir katıhm bekleniyor.
Bugün
• AKBANK KÜLTÜR MERKEZİ'nde
20.30'da KentMete'nin caz konseri.
(0 212 252 35 00)
• TARİHİ GALATA KÖPRÜSÜ'nde
'1. lluslararası İstanbul Mekân
Tiyatro Festi\
>
ah"' kapsamında saat 21.00'de
Sara\ bosna Halklar Tîyatrosu'nun 'Kısasa
Kısas' adh oyunu. (0 212 240 77 20)
İstanbul Müzik Festivali
• AKM'de 20.45 te Mozart'ın 'Cosi Fan Tutte'
operası. (0 216 556 98 00)