17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 TEMMUZ 2004 ÇARŞAMBA CUMHURfYET SAYFA KULTUR [email protected] 15 ALLECRO EVİNtLYASOĞLU Mozart'ın güldürüsü...Mozart, hep saf ve yalın anlatımıyla çağlar bo- yu geruş bir dinleyici kitlesı kazanmıştır. Nota yazısının netliği, hıç bılmecelere kaçmayan açık sözlülüğü, insanlann bilincinı ve ruhunu etldler. Nice hastalığın ruhsal iyileştirmesinde yıllar- dır Mozart'ın müziği yardımcı olmaktadır. Dü- şünceye mantık kazandırmak, yaşama sevgiyle bakabilmek için Mozart dinlemek gerekir. As- lında o yalın ve güleç çizgilerin altında katman katman acılargizlidir. Kişisel acılannı, içinde ya- şadığı tarih diliminin sorunlannı hiçbir zaman müziğine doğrudan yansıtmamıştır. 0nun mÜ2İği saftır, mutlak müziktir. Içine hiç- bir betimJeme, müziği müzik olmaktan saptıra- cak hiçbiryan algılama katılmamjştır. Esin kay- naklan ne olursa olsun bir öykü ya da bir resim öne çıkmaz. En parasız gününde, en saynlı anında yazdı- ğı müzik bile içinde çocuksu pınltılar taşıyabi- lir. Ya da gencecik yaşında, delikanJılık coşku- suyla yazdığı bir senfoni içinde son derece ağır- başlı, olgun çizgiler banndırabılir. Kendinden sonrakı nice bestecinin satır ara- lannda zamanın izdüşümü okunurken Mozart'ın müziği böylece zamansızdır. Ilginç bir çelişki de Cosi Fan Tutte ope- rasıdır onun yaşamında! Acılar ve sı- kıntılar içindeki son döneminde boy atmışbirgüldürü! ŞaırLorenzndaPonte'nin işbıriığı ile gerçekJeştırdiğı Figaro'nun Düğünü (1786) ve DonGiovanni (1787) Mozart'ı üd yıl içinde doruklara taşımışken bir- denbire, iki üç yıl içinde ünü azalma- ya başlamıştır. Soylular ve saray çev- resi onun müziğindeki fazla devrimci fıkirlerden yakınırlar. Ne de olsa o ger- çek birdehadırve kendi zamanının çok ötesinde yaşamaktadır. J.S. Bach da, Beethoven de son dö- nem yapıtlannda çevrenin aynı tepkisiyle karşı- laşmışlardır: Biraz daha zamana uygun, biraz daha anlaşılıryazmaları, günün diğer bestecile- ri gibi olmalan önerilmiştir. Örneğin Mozart zamanında DHtersdorfya da VVânhalgibi daha hafif ve anlaşılır müzik yazan- lar ona örnek gösterilir. Mozart ise bu arada diz boyu borç içindedir. Mason locasmdan bir arka- c\~/ osi Fan Tutte operası Mozart 'ın acılar ve sıkıntılar içindeki son döneminde boy atmış bir güldürüdür. Dâhi besteci Berlin 'de 1789 'un kasımında başladığı operayı aralık ayında bitirmiş ve ilk temsil 26 Ocak 1790 günü Ulusal tmparatorluk Tiyatrosu 'nda verilmiştir. Cosi Fan Tutte yi bu akşam ve yarın akşam bir Giorgio Strehler yapımı olarak Piccolo Teatro di Milano dan Atatürk Kültü'r Merkezi 'nde izlemek şansını bulacağız. \ daşı, Mkhaei Puchberg, onu o sıradaki borçla- nndan kurtanr. Oysa geleceği hiç de parlak gö- zükmez. Zira ileriye hep umutla bakan iyimser yönünü Don Giovanni'den sonra yitirmeye baş- lamıştır. 1788'de son üç senfonisini yazar, ancak notalannı çoğaltamadığından onlan seslendırt- me olanağı bulamaz. Artık öğrenci sayısı da çok azalmıştır. O çağ- daki bir bestecinin yapıtı çalınmadıkça kendini duyuramadığı, öğrencisi olmadıkça para kaza- namadığı düşünülürse, bütün bunlar çok ağır koşullardır. Bir yandan da karısıyla sorunlar ya- şamaktadır. Ve giderek kendi içine kapanır. Do- layısıyla yaratıcılığı da bir bakıma felce uğrar. Cosi Fan Tutte'nln ortaya çıkışı 1789'da Prens KarlLicnovski nın davetini ka- bul edip onunla birlikte bir Berlin yolculuğu ya- par. Belki de Berlin sarayında bir iş bulma pe- şindedir. Prag üzerinden Dresden'e. oradan Bach'ın kentı Leipzig'e geçer, St.Thomas Kili- sesi'nde Bach'ın orgunda çalar. II. Friedrich VVBbdm kendine Vıyana'yı örnek alarak Berlin'de ulusal bir tiyatro kurmuştur ve o sırada sahne- lenmekte olan Saraydan KK Kaçırma operası- nı bu nyatroda izlemek Mozart'ı yüreklendirir. Taze ve etkileyici izlenimlerle döndüğünde Prusya Krah'mn ıs- marladığı altı kuvarteti ve Prenses Chariotte için altı hafif piyano so- natını yazmaya koyulur. Ve o gün- lerde Viyana sarayından, II. Jo- seph'ten yeni bir opera siparişi ge- lir. Imparator, kendısi açık saçık bir anekdota dayah konuyu da birlikte vermiştir: Sözde, imparatorun subaylan ara- sında oynanan aşk oyunlan anlatı- lacaktır. Hemen öncekı iki operası- nı birlikte yarattıgı değerli metin ya- zan Da Ponte ıle yeniden işbirliği ya- par ve KV 588 sayılı Cosi Fan Tut- te (Bütün Kadınlar Böyle Yapar) ad- lı opera ortaya çıkar. Oyunda bütün erkekler. her şeyin suçlusunun ka- dınlar olduğuna inanmaktadır! Kasım ayında başladığı besteleme süreci aralık sonunda tamamlanmış, ilk temsıli 26 Ocak 1790 günü Ulu- sal tmparatorluk Tiyatrosu'nda ve- rilmiştir. Da Ponte'nin metniyle son dere- ce başanlı bir uyum sağlayan Mo- zart'ın müziği, opera dağarcığının başyapıtlanndan birini oluşturmuş- tu. Böylesi neşeli, gülünçlü ve akı- cı bir operanın onca umutsuz ve yok- sul koşullar altında ortaya çıkması inanması güç bir mucizedır. Yine Mozart gibi bir dâhinin Mozart biçemin- de bir mucizesidir. Besteci bundan sonra 1791 yılının ilk yansında Schikaneder'ın işbirliği ile SihiriiFhîtoperasını yazacak, aynı zamanda ken- disine esrarengiz bir şekilde ısmarlanan Requ- iem"i tamamlamaya çalışacaktır. Ve bunlar artık otuz beş yaşındaki bestecinin son notalan olacaktır. Bu akşam ve yann akşam îstanbuJ Festivali çerçevesinde bu operayı bir Giorgio Strehler yapımı olarak tümüyle Italyan sanatçılann katılacağı temsilleriyle Atatürk Kül- rür Merkezi'nin salonunda izlemek şansını bu- lacağız. www.eviiiilyasoglu.com Altmış yıl önce kurulan topluluk seçkin müzikçilerden oluşuyor. Şefi yok. Orkestrayı baş kemancı Katrin Scholz yönetiyor BerBn Oda Orkeslrası şöleniÖNDER KÜTAHYALI Ege'de yaşamakta olduğumuz kavurucu sıcaklan bir vaha gibi se- rinleten "Uluslararası tzmir Mü- zik FestivalTnın Efes Celsus Ki- taplığı'nda sunduğu dördüncü gös- teride "Berlin Oda Orkestrasa''nı dinlemek büyük mutluluktu. 60 yıl önce kurulmuş olan topluluk seç- kin müzıkçilerden oluşturulmuş. Şefi yok. Orkestrayı Başkemancı Katrin Scholz, çalarak yönetiyor. Sanatçı dinletide bir dekonçerto çal- dı. ilk olarak, A. Şnitke'run iki so- lo keman ve yaylı çalgılar orkest- rası için "MozartÂiaHaydn" baş- lıklı sevimli yapıtı seslendirildı. Besteci burada, tını ve çalma yol- lanyla ılginç bir dinleme evTeni ya- ratan ve adına "\eni Müzjk" dedi- ğimiz ara>ışlan, Mozart"tan kısa alıntılarla süslemektedir. Şaka do- lu parçanın başında, kemanlann gülümseme yaratan ses oyunu var. Işıklar sönük olduğundan. dinleyi- cilerden bazılan olayın ayırdına va- ramayarak söyleşilerini sürdürmek- teydiler. Ses dokusu yoğunlaşınca gerçek dinleti havasına girdik. Bi- lindiği gibi J. Haydn, buyruğunda çalıştığı Prens Essterhazzy've sa- rayın müzikçileri adına yakanda bulunan "VedaSenfonisi''nı beste- lemiştir. Yapıtın son bölümünde partiler değişik zamanJarda bitmekte, or- kestra üyeleri mumlannı söndürüp sahneden aynlmaktadır. Şef ve iki keman, yakan ezgisini çalarak sen- foniyi sonlandınr. Şnitke de aynı uy- gulamayı yapmış; ancak onun ya- pıtında sahnede iki viyolonselle kontrbas kabyor ve sadece bekliyor. Ildnci yapıt, Scholz'unseslendirdi- ği W.A. Mozart'ın K. V 219 La Ma- jör 5. keman konçertosuydu. Solo- cu ve orkestra, titizlikle araştınlmış yeni bir yorum sundu. Her şey sa- de, cümlelendirmeler ve çalma yol- lan köşeli, ayn notalar çoğunluk- la yay sıçratılarak çalınıyor ve cüm- Je birimJeri en ince noktaya dek çö- zümlenmış. Konser etklleylclydl "Türk Konçertosu" adıyla da anılan yapıtın Menuetto-Rondo bi- çiminde yazıhnış olan son bölü- münde, Mehter'i arumsatan bir ke- sim var. Burada viyolonsellerle kontrbasın tellere yayın tahtasıyla vurarak davul etkisine güç kazan- dırması çok ilginçti. tkinci yanda önce U. C. Erldn'in yaylı çalgılar orkestrası için Sinfonietta'sını din- ledik ve gururlandık. Bestecinin birinci bölümdeki devingealiği. ikincı bölümdeki lirikliği başany- la yansıtıldı. Tını esriticı düzey- deydi. Son bölümdeki karmaşık aksak ölçüler de iyi özümsenmiş. Orkestra tam bir saat düzeniyle çaldı. Son yapıt, yine W. A. Mo- zart' ın K. Vİ550Sol Minör40. Sen- fonisiydi. Konçertonun seslendi- rilişindeki güzelliklere bir kez da- ha tanık olduk. Birinci bölümde ve finalde, temalar arasında var olan zıtlığın belırtilişı etJdleyiciydi. Me- nuetto ile Trio arasındaki minör- ma- jör ve tını zıtlaşmasuıı izlemek ke- yif vericiydi. Son bölümde ise orkestra, teknik ustalığının doruğuna ulaşrı. Beni tedirgin eden bıricik nokta, ikinci bölümde temponun aşın kertede hızlı alınması oldu. Sanatçılar coş- kulu alkışlara, J. S. Bach'ın 3. or- kestra süitinde bulunan ünlü Arya ile teşeklcür ettiler. Çeşitli sanat dallannın meslek kuruluşları ve tiyatrocular bugün saat 14.00 'te Izmit Şehir Tiyatrosu 'nda toplanıyor Erten'ingörevden alınmasına tepkiKûltür Servisi - tzmit Büyükşehir Belediye- si Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Yû- cdErten'in görevden alınması karşısında tiyat- : rocular ve çeşitli sanat dallannın meslek kuru- > luşlan bugün 14.00'te Izmit Şehir Tiyarro- ! su'nun önünde bır araya geliyor. Çağdaş Sine- ma Oyunculan Derneği (ÇASOD), Devlet T\- yatrosu Sanatçıian Bnüği(DETİS). tstanbul Şe- hir TTyatrosu Sanatçılan Derneği (IŞTtSAN). Kültür Sanat Emekçileri Sendikası (KÜLTÜR SANAT SEN), Özel Tıyatrocular Derneği (ÖTD), Özerk Sanat Konsevi (97 Sanat Kuru- luşu Adına), Sahne Tasanmcılan Demeği, Ti- yatroO>ıuıculanMeslekBirIiği(TOMEB), Ti- jatro Opera BaJe Sanatçılan Vakfl (TOBAV), Tıy^troOyunculan Derneği(TODER), Tûrld- ye EleştirmenJer Bnüği (TEB), Türkiye Yazar- lar Sendikası (TYS) ve PEN Tûrkije \lerkea basına yaptıkjan ortak açıklamada, temsilcile- riyle katılacaklan bu buluşma için basın ve sa- natçılara açık çağnda bulundular: "Türkiye Cumhuriyeti'nin adeta ürnakla kazınarak bü- yük emeklerk oluşturulmuş küMrei \v sanat- sal birikimini, kimse hafife alma>a kalkışma- mahdır. Bir sanatkurumunda. sanatçılann tra- desini hiçe sayma>ı a kalkışan her girişim, başa- nsız kalmaya mahkûmdur. Bunu, tiyatrosuna sahip çıkaeağından kuşku duvmadığunız tz- mit halkı da elbette yerel yöneticilerine anlata- caktu*. Ne kısa zamanda ciddi başanlara ûnza atmış tzmit Şehir Tiyatrosu ne Türk tiyatrosu sahipsizdir. Başta tzmit olmak üzere ülkemiz- deki tüm yerel ve merkezi yöneticileri, başan- stz kalnıa>a mahkûm olumsuz uygulamalardan kaçuımaya davet ediyor, külrür ve sanat alan- larinda atacaklan her ohımlu adırnda desteği- mizi sakmmavacağunızı duvuruyoruz.n Clddl bir maddl zorluk Içlndeler Uygulama karşısında sanatçılan ve tiyatro- culan bir araya getirecek olan buluşmaya Is- tanbul'dan katılacak basın üyeleri ve sanatçı- lar bugün 12.00'de Harbiye Açıkhava Tiyatro- su önünden kalkacak otobüsle Izmit'e gide- cekler. Bilindiği gibi. Izmit Şehir Tiyatrosu ve ça- lışanlan bir süredir çeşitli sorunlar yaşıyorlar- dı. Ciddi bir maddi zorluk içinde olan kurum- da sahne çalışanJarının ikramiyelerinin veril- memesi, sanatçı ve sahne uygulayıcılannın hiz- met sözleşmelerinin henüz imzalanmamış ol- ması, genel sanat yönetmeninin makam aracı- nın 'tasarruT gerekçesiyle çekilmesi, sanat- sal yönetimle uyum içinde çalışması gereken müdür ve idari amirin danışılmaksızın ve ha- ber verilmeksizin değiştirilmesi rahatsızlık ya- ratmıştı. Izmit Beledıye Başkanı'na yazdığı bir yazıyla kurumun içinde bulunduğu duru- mu özetleyen Erten, yazıda koşullann değişti- rilmemesi halinde görevini bırakacağını bil- dirmişti. Belediyenin Yücel Erten'in görevine son vermesiyle yeni bir sanat yönetmeni ata- ma isteğinde olduğunun ortaya çıktığını dile ge- tiren îzmit Şehir Tiyatrosu sanatçılan, Erten'in şehir tiyatrosunun yönetmeliğini hatırlatması üzerine sürecin değiştiğini söylüyorlar. Söz konusu yönetmeliğe göre büyükşehir beledi- ye başkanı, genel sanat yönetmenini, şehir ti- yatrosu yönetim kurulunun önereceği üç aday arasından atıyor. Sanatçılar endlsell Bu arada, tiyatronun içine düşürüldüğü du- rumdan rahatsız olduldannı, yerel iktidann her değişmesinde tiyatroya kanşılmasının, kurumu istikrarsızhğa sürükleyeceğinden endişelen- diklerini söyleyen sanatçılar, bütün tiyatrolara gönderdikleri bir yazıyla meslektaşlannı daya- nışmayaçağırmışlardı: "Bfeter,bütünyetküima- kamlara. Yücel Erten'le çahşmak istediğnnizi söyledik. Hatta bir basın toplannsıyla bunu tz- mit halkına ve kamuoyuna bildirdik. Bizler te- pemizde dolaşan karanhk buiutlara inat, bu körpe, bu sadece yedi yılhk tivatronun kurta- nlması için gerekli savaşnnı vermekte kararb- yız." (0262 311 59 09-10) Fahir \t\ kaybettik • Kültür Servisi - Sanat Tarihçi, sözlükçü, araştırmacı - yazar Fahir Iz önceki gün Istanbul'da yaşama veda ettı. îz, hazırladığı tngilizce - Türkçe sözlükleri, kitaplaştırdığı araştırmalanyla ve öğretim üyeliği kımliğiyle yazınımızın ulusal ve uluslarası boyutta önernli isimlerinden bıriydi. 30 Nisan 1911 'de Istanbul'da doğan Iz, Jtalyan Ortaokulu, Saint Michel Fransız Lisesi, Galatasaray Lisesi'nin ardından Istanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nde 1938 yılında yüksek öğrenimini tamamladı. îstanbul Üniversitesi'nde 1941 - 43 yıllannda adım atrığı öğretim üyeliğini, Londra (1943 - 48, 50 - 54), Oxford (1948 - 50), Istanbul (1954 - 70), Şıkago (1970 - 74) ve Boğaziçi (1977 - 85) Unıversitelerinde sürdürdü. Aynca, Almanya Tülingen, New York, Columbia, McGill ve Toronto Üniversiteleri'nde konuk profesör olarak görev yaptı. Araştırmacı kimlığiyle de kültür ve yazın dünyamızın önde gelen isımlerinden olan tz'in yayımlanan ilk yazısı. Islam Ansiklopedisi ıçın yaptığı çahşma oldu. Iz'in yaşamı süresince dağarcığımıza kazandırdığı kitaplardan bazılan şöyle: Pabuçcu ,\hmed'in Ganp Maceralanfsadeleştirme, 1961), Eski Türk Edebiyatında Nesır (1964), Eskı Türk Edebıyatında Nazım (1966 - 67, iki cılt), Saltuknarne{1974), Kısa Türk Öykülen Antolojisi(1978). tz'in, yabancı dillerde kaleme aldığı kitaplan da bulunuyordu. Tl Palazzo Pei Sultani, Topkapı" bunlardan bir tanesı. üsta seslerden Pir Suttan Abdal • Kültür Servisi - Halk ozanı Pir Sultan Abdal'ın Türküleri ve şiirleri, Türkiye"de ilk kez günümüz halk müziğinin usta sanatçılannın yorumuyla aynı albümde toplandı. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ve Radyo Banş'ın katkılanyla gerçekJeştirilen albümün tasanmını Yusuf Hayaloğlu üstlendi. Aşanlar Müzik etiketiyle piyasaya sunulan "Pır Sultan Dostlan' adlı albümde Gülay, Yusuf Hayaloğlu, Emre Saltık, Arzu, Ali Ekber Çiçek, Kıvırcık Alı, Güler Duman, Hüseyin Turan, Gülcihan Koç gibi halk müziğinin önde gelen isimleri yorumlanyla yer tidı. (0 216 346 84 58) Anadolu'dan görüntülep • Kültür Servisi - Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangul 'ün desteğıyle düzenlenen Hüseyin Macar'ın resim sergısi. 15 Temmuz'a kadar Şişli Belediyesi Sergi Salonu'nda sanatseverlerle buluşmaya devam ediyor. Anadolu'nun sulu görüntülerini motıflerini yan soyut bir tarzda yorumlayan sanatçı, derin mekân duygulanyla şiirselliğe ilgı duyuyor. Konulannda ınsanı, sevgiyi ve banşı vurgulayan Macar'm anlatımında coşku ve devingen fırça vuruşlan hâkim. Yurtiçinde ve yurtdışmda çeşitli türden karma sergilere katılan Macar'ın yerli ve yabancı özel koleksiyonlarda, resmi kıirumlarda yapıtlan bulunuyor. Halen Ankara Yenimahalle tlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Külrür Sanat Komisyonu'ndakı görevini sürdüren Hüseyin Macar'ın 23'ü kişisel olmak üzere 2 bine yakın çalışması bulunmakta. (0 536 858 59 39) Befteria Arvanrtaki Istanbul'da • Kültür Servisi - tstanbul'da Türk - Yunan Dostluk Derneği tarafından düzenlenen 'Türk- Yunan Dostluk Festivali' kapsamında Yunanlı diva Elefteria Arvanitaki. 11 Temmuz günü saat 21.00'dePark Orman'da bir konser verecek. Yunanistan'da son dönemJerin en ünlü kadm sesi olarak nitelendirilen Arvanitaki. konserde etnik, caz ve pop şarkıiardan oluşan bir dağan seslendirecek. Beyoğlu gazetesinin de destek verdiği konsere Yunanistan'dan da geniş bir katıhm bekleniyor. Bugün • AKBANK KÜLTÜR MERKEZİ'nde 20.30'da KentMete'nin caz konseri. (0 212 252 35 00) • TARİHİ GALATA KÖPRÜSÜ'nde '1. lluslararası İstanbul Mekân Tiyatro Festi\ > ah"' kapsamında saat 21.00'de Sara\ bosna Halklar Tîyatrosu'nun 'Kısasa Kısas' adh oyunu. (0 212 240 77 20) İstanbul Müzik Festivali • AKM'de 20.45 te Mozart'ın 'Cosi Fan Tutte' operası. (0 216 556 98 00)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle