19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 NİSAN 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA 19 Erdoğan 'dan Denktaş'a: 'Gü Kıbrıs'ta konuş!' Erdoğan 'a da Atina yakVır! Etektronik posta: denizsom©cumhuriyetcom.tr Tefc«.2131.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Öğretmenlik dört aşamalı olacakmış... "Beşinci aşama ise medresede!" Çiçek MehmetAli Kılınç: "Biryıl önce ABD Başkanı Bush, Amerikan askerlerinin Irak'ta üzerlerine çiçekler atılarak karşılanacağını söylemişti. Bir yıl sonra, Irakta çiçek sıkıntısı mı var nediıi Bari tüccarltklarıyla övünenler Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'in başkanlığında Irak'a bir heyet gönderip bağlantı yapsalarda biraz çiçek ihraç etseler!" ir televizyon kanalının bağlandığı ve Türki- ye'de cumhuriyeti numaralandırma konu- sunda uzman olan bir profesör, KKTC Cum- hurbaşkanı Rauf Denktaş'ın tarafsızlığını yitirerek, anayasayı çiğnedığini söylüyordu. Referan- dum öncesi KKTC'de "konuşlandırılan" numaracı profesöre göre Denktaş'ın Annan Planı için "hayır" deme hakkı yoktu. Denktaş'ın Annan Planı'na "ha- yır" demesi, tarafsızlığını yitirmesi veanayasal birsuç işlemesi anlamına geliyordu. Telefon bağlantısı biraz daha sürse bizim numara- cı, Rauf Denktaş'ın vatanına ıhanetten Yüce Divan'a sevk edilmesini isteyecekti! Ama Denktaş "evet" diye meydanlara çıksa numa- racı kafanın "tarafsızlık ilkesi" gibi bir sorunu olma- yacak ve Denktaş'a övgüler yağdıracaktı. Rauf Denktaş, KKTC'nin kurucu cumhurbaşkanı. Bırakın Denktaş'ı, herhangı bir devlet başkanı, em- peryalizmin kıskacına alınan ülkesinin geleceğinden Oyuncaklar kuşku duysa ve bu duruma itiraz etse, tarafsızlığını yitirmiş mi sayılacak? Devletinden yana taraf olmak suç mu sayılacak? Maalesef öyleymiş... Emperyalizmin gücü işte bu! Yıkadığı kafalarla başka insanlann aklını karıştır- makta üstlerine yok! Bir başka televizyon kanalında aynı zamanda Avrupa Birliği vatandaşı bir gazeteci Kıbrıs Rum yönetiminin eski liderlerinden biriyle ko- nuşuyor. Kiliseden komünist partisine kadar Rumlar, Annan Planı'na "hayır" deme eğiliminde... Bizimkin- de birtelaş ki sormayın. Bıraksalar Kıbrıs'ın güneyine gidip Rumlara "evet" propagandası yapacak! Stüdyoda yanına aynı kafadan emekli büyükelçi- lerden birini almış dertleşiyor. Rumlann gözünün na- sıl korkutulabileceğinin ipuçlannı arıyor... örneğin Av- rupa Birliği, Türklerin lehine bir sinyal verse veya bir Amerikan yolcu uçağı KKTC'ye inse... Bak o zaman Rumlann nasıl aklı başına geliyor. George W. Bush çıkıp Kıbrıslı Rumlara iki laf etse, "KKTC'yi tanıyan ülkelere bir şey diyemeyiz" gibisinden bir şeyler söy- lese... Bizimkinin elinde imkân olsa, Beyaz Saray'a bağ- lanacak Rumlara "evet" dedirtecek dâhiyane öneri- lerini Bush'la paylaşacak. Bizimki kaptırmış gidiyor, amafena halde açık ver- diğinin farkında değil. Çünkü bu fikirleriyle bugün Rumlara yapılmasını istediği şeylerin dün Türklere yapıldığını ve buna kendisinin de büyük katkı verdi- ğini farkında olmadan herkese açıklamış bulunuyor. Danışıklı dövüş gelip bir yerde işte böyle bütün çıplaklığıyla sırrtıyor. Emperyalistlerin oyuncaklan ku- ruldukları kadar çalışıyor! Evet Akif Kökçe: "Referanduma evet ama önce Irak'ta, Filistin'de; sonra Kıbrıs'ta." Burdur Süleyman Demirel Üniversrtesi Burdur Meslek Yüksek Okulu'nda kantinin arkasında perde ile bölünmüş bir odayı bazı öğrenci ve öğretim üyeleri mescide çevirmiş bulunuyor. Oğrenci ve öğretim üyeleri arasındaki bu dayanışmanın hayırtara vesile olmasını Allah'tan niyaz ederiz! SESSİZSEDASIZ(I) Şehir liyatroları'na bir yargı kararı Istanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu Yönetim Kurulu'nun 1.5 yıl önce "ve- rimsiz ve başarısız" bularak kadrosu- nu iptal ettiği yönetmen Mehmet Atak, idari yargının yürütmeyi durdurma ka- rarıyla görevine dönüyor. Biz de kulislerde konuşulanlara ku- lak kabartıyoruz: "Atak, Şehir Tiyatrolan'nda olduğu süre içinde ölüm ve Oyun, Kedi, Ham- let 2001, Torun istiyorum, Uzun Za- man önce Mayısta, Kadınlar. Savaş. Komedi, Ateş Yüzlü ile tümü ses geti- ren yedi yapıma imza atmıştı. Şehir Ti- yatrosu yönetimi Atak'ın görevine Ke- di oyununun başarısızlığı yüzünden son verildiğinı ve oyunun 2 bin kişilik sahnede ortalama 45 kişiye oynadığı- nı iddia etmişti. Oysa Şehir Tiyatro- su'nun 2 bin kişilik bir salonu yoktu ve Kedi 50 kişilik cep sahnesinde oyna- mıştı; Atak'a kadro bu oyundaki başa- rısıyla verilmiş, kadroya alınmasını ta- lep eden yazının altına o dönem yöne- tim kuaılu üyesi, şimdiki sanat yönet- meni Nurullah Tuncer imza atmıştı. Aynca son yıllarda Şehir Tiyatrosu'nda en büyük seyirci izdihamı yaşanan oyun da Mehmet Atak'ın Hamlet 2001 'i olmuştu. Tiyatro üstadı Mücap Ofluoğlu Atak'ın Hamlet 2001 oyu- nundan yola çıkarak Suya Yazı Yazan- lar kitabını yazmıştı. 2002'den beri görevdeolan ŞehirTi- yatrosu yönetimi BaşarSabuncu. Or- han Alkaya ve Macit Koper'i ifade özgürlüğü haklarını kullandıkları için di- sipline vermiş; Atak'ın kadrosunu da iptal etmişti. Bu kararatepki gelince bir grup yevmiyeli sanatçının da işine son verilmişti." Bakalım yargı kararı Şehir Tiyatrola- rı'ndasularındurulmasınakatkıdabu- lunabilecek mi? ÇED KÖŞESİ OKTAY EKİNCİ FB ve Fenerbahçe Burnu... Yapıldığı dönemin kente kar- şı miman özenini simgeleyen Inönü Stadyumu'na BJK'nin uygunsuz müdahalelennı ya- zı'nca; "FB'li ya da GS'li oldu- ğum" için üzerine gıttiğımi sa- nanlar oldu.. (18.02 ve 28.03.2004) Geçen yıl da GSnin Kuru- çeşme açıklanndaki "adasına" yapmak istediği tesislerin "Bo- ğaziçi peyzajr açısından tartış- malı olduğuna değınmiş. ardın- dan da "Neden BJK'nin Fulya projesine ya da FB'nin Fener- bahçe Stadı'nı kenti ezercesine büyütmesine söz etmiyorsun.." diye bir tepkı almıştım... Cstelik, "çe\rai" bir arkada- şımdan... Oysa kim bilir kaç yazımda da hem Fulya vadisinin korun- ması gerektiğıne hem de Fener- bahçe Stadı'nın "kaçak ve az- man'" halinin yanlışlığına de- ğınmışımdır. Öyle görünüyor kı kent, çev- re ve kültür konulan "hıtbol ta- raftariannı"" pek ilgilendirmi- yor... Nedeni ne olursa olsun "kulüplerine" eleştiri geldiğı anda bunu asla kabul edetniyor- lar... Ne var ki bütün bu ör- nekler şunu da gösten- yor: Halkımızın "gönlünde" yer et- miş futbol takımlan- mızın kulüpleri, bu durumlannı adeta "do- kunulmazhk*' nedeni sa- yıp, aslında herkesın eleştırdiğı, ama "taraftarlannın çokluğun- dan" ötürü siyasılerin göz yum- duklan "kent suçlarTm özgür- ce işlemeyi sürdürüyorlar... Dahası, aynı suçlarla "adlan- m taşıdıklan semtlerde" tahri- bat yarattıklanna ve orada yaşa- yanlann "kentii haklannT çiğ- nediklenne bile aldırmadan... İşte buna bir örnek de yine FB'den... Fenerbahçe Bur- nu'nda yasalar hiçe sayılarak ta- mamlanan " Sosyal Tesisler", bir bakıma "sosyal yaşama saygı- sızhğuT da yenı bir örneğı ola- rak gerçekleşmiş oldu... Farklı bir taraftar Mimar M. Sabri Orcan, sa- dece mesleği gereği değü, ken- di deyimi ile "çoksıkıbirFener- bahçelT olarak da bu tesıslenn peşinı bırakmayan, "farklı bir taraftar"... Çok sevdiği kulübünün böy- lesi tutumlannı kabul edemedi- ği gibi çok sevdiği kentıne kar- şı da aynı sevdalısının "vefasız" olmasına canı sıkılıyor. Mımarlar Odası İstanbul Bü- yükkent Şubesı'nin üyelerine gönderdığı "Mimarlara Mek- tup" adlı bültende Orcan'ın verdiği bılgilere göre, Fener- bahçe Sosyal Tesislen'nin 21 Ocak 2004 tarihindekı açılış tö- renine katılanlar. "sonışturduk- larT bir yapının kurdelesini kestıler... Yapının "nıhsatsız~ olduğu belediye belgelennde de \ıırgu- landığı halde. bu yasadışı açılı- şı İstanbul Yalisi ile Büyükşehir Belediye Başkanı yapmışlar. Yani. kentte hem yasal düzeni hem de imar disıplinıni sağla- maktan en üst düzeyde sorum- lu kişiler... Inşaatın bu şekilde nasıl ya- pılıp tamamlandığını ıse Orcan şöyle özetlıyor. 17.06.2003 "te, yasalara göre "imar yasağT bulunan Fener- bahçe Burnu'nda böyle bir te- sisin olamayacağını bildiren ya- zılar yazılıyor. Kadıköy Bele- diyesi, '28.07.2003" ve 08.09.2003 tarihli yanıtlannda; "inşaaün mühürlenerek durdu- rulduğunıT bıldınyor. Ancak, "durmak" bir yana, çalışmalar daha da hızlanınca, bu kez 04.12.2003 tarihli yazı- larla bakanlık, valilik ve büyük- şehir belediyesine baş\urulu- yor... 05.01.2004'tede valilik- ten gelen yazı, kaymakamhğm ve belediyenin "gereğini yapmalan için uyanldık- lannı" bıldinyor... "Uyaranlanıı' allaşlanyla... İşte bu "uyarıdan" 2 hafta sonra vali \ e bü\ük- şehir belediye başkanımn. hak- kında "\ıkım kararT bile bulu- nan tesisi "birlikte" \ e törenle alkışlayarak hızmete açmalan, acaba ne anlama geliyor'1 Bu sorunun yanıtı için: "hu- kuk de\ieti nerede" diye başla- nıp gıdilebildiğı yere kadar gi- dilebilir. ,\ncak asıl anlamı. ün- lü \c çok taraftarlı kulüplenmi- zin hem devleti temsil edenler- ce hem de yerel yönetimlerin sorumlulan tarafından "ajnca- lıklı bir konumda" görülmele- ri... O kadar ki bu hukuk dışı tö- renin ardından 18.02.2004 ta- nhli kaymakamlık yazısında -ilgililerin dikkatlerinin çekildi- ği" bile söylenmesıne rağmen hatta valilik bile 23.02.2004 ta- rihli yazısında FB Kulübü'nden "bügT istemişken hâlâ "denizin doldurulmasr sürüyor; aynı yere büyük bir otel ve yeni ha- \oizprojelerinden söz ediliyor... Şimdı eminim ki bu yazı için de "yetkMerden" sayfalarca açıklama gelecektır... Ancak Fenerbahçe Sosyal Tesisleri orada ve o suçuyla var olduğu sürece. yayımlamaya değer ola- bilir mi: sız karar verin... oekincun cumhuriyet.com.tr KİM KİME DLM DUMA BEHIÇAK behicak •• turk.net ÇİZGİLİK K.İMİL MASARACI kamilmasaraci ! mynet.com H A R B İ SEMİH POROY semihporoy ı yahoo.com fû -—^ û \\• ^ 1 77 A BULLT BEBEK MHAYÇİFTÇİ bulutbebek •: hotmail.com TARİHTE BUGÜN MIMTAZ ARIKAN 14 \isan ıcıcıc.mıuntaz-arüian. com BDISON'UN 'X//V£rOSCOP£V... 1894'TE BUGUU, AA-te/e/KAL' SULL/ŞÇU EOIGOM, ILK KlNETX>SCOP£ GoSTE&ISlNl rAPMIŞTI- S'J? FIUM ŞE&/D/N' IŞIKLA ME&CEK SSÇİRME /fL£M/NE DJyAMAN /U-ET, US-rTfKr DELrK- TSıV gA)£/LAi&4K TEK K/Çf 771gAf=/MC>AA/ KULLAM/- RlN Ç£K/LAAÎŞ OLPuĞU NUM İ YO£ V£ NIY£D£ FILMDEKI 6Ö&UNTİJLE/Ç tZL£NEg/LtrO&DU. Kİ ILK GÖSr££t SuyÛK İLGl TVPLJtYINCA, IJ4 ÇALIŞAN KIN£7-OSCOP£ KU7TJLAIS.I YAY- SÖZ. KOUUÇU ALEr, St- i , YuKSEtCÇE £r£ K.UTU- PANO DENİZ KAVUKÇUOĞLU İzmir'den Notlar 9. TÜYAP izmir Kitap Fuarı nedeniyle geçen cu- ma gününden bu yana izmir'deyim. Baharla bir- likte ısınan havalar sokaklara, parklara dökmüş izmirlileri. Kordon Boyu, Kültür Park, Karşıyaka kıyıları cıvıl cıvıl insan dolu. Dokuz yıldır her nisan ayında gelip on gün kaldığım bu kent son yıllarda bir başka heyecanlandırıyor beni. Duyduğum he- yecanın bir nedeni eğer her yıl biraz daha büyü- yerek Kitap Fuarı'na akan on binler ise bir nedeni de bu kentin hızla değişen, değişip güzelleştikçe aydınlığı daha da belirginleşen yüzü. Yurtdışından,yurtiçinden, küçükyada büyük bir kentten, kısacası nereden gelirse gelsin, insan Iz- mir'e ayak basınca, "Ben farklı biryerdeyim" duy- gusuna kapılıyor. Tertemiz sokakları, geniş cadde- leri, palmiyeli bulvarları, özenle yeşillendirilmiş parkları, yürüyüş parkurları, rehabilitasyon alanla- rı, birbirlerine saygılı, güler yüzlü insanları ve cıvıl cıvıl neşesiyle İzmir insanda, "Ben hep burada yaşayabilirim" duygusunu uyandırıyor. Birkaç yıl öncesine kadar rengi paslanmış birte- nekeyi andıran, "Bir daha düzelemez" denilen, suyu bir kezzap derecesinde ölümcülleşmiş, geç- mişine ağıtlaryakılan körfezi de yeniden mavileş- miş Izmir'in. Şimdi insanlarakşamüstleri ellerinde oltalanyla Göztepe, Güzelyalı kıyılannda balık tut- maya duruyoriar. Yine birkaç yıl öncesine kadar Halkapınar'dan geçerken insanın genzini yakan, midesini bulandıran o ağır lağım kokusu yerini ye- niden denizleşen körfezin doğal kokusuna bırak- mış. • • • Kimi araştırma kuruluşlannın insanlann içini ka- rartanöngörülerinekarşınizmir'deönemlıbirfark- la yeniden büyükşehir belediye başkanı seçilen Ahmet Piriştina ile Kültür Park'ta bir ay önce hiz- mete giren yenı fuar salonlarını dolaşıyoruz. Kitap Fuan'nın genç, yaşlı, kadın, erkek ve her meslek- ten ziyaretçileri Başkan'ın yanına gelerek, elini sı- karak onu kutluyorlar. Piriştina da o bilinen seve- cen kişiliğiyle kendisıni kutlayanların sorularını ya- nıtlıyor, sorunlarını, önerılennı dinliyor, notlar alıyor. Ahmet Piriştina, Türkiye genelinde "solcu" kim- liğini gizlemeyerek, tam tersine bunu öne çıkarta- rak, yönetimine talip olduğu kentin sorunlanna iliş- kin projelerini o kentte yaşayan "insan"\n hayatı- nı temel alarak seslendiren, kenti daha güzele doğ- ru değiştirmenin yanı sıra sosyal eşitliği de hedef- leyen ve geçen beş yıllık dönemdeki çabalanyla bu yoldaki içtenliğıni kanıtlamış az sayıdaki bele- diye başkanlanndan biri. Onunla seçmenleri ara- sındaki diyaloglara kulak misafiri olurken ıçim ısı- nıyor. Biliyorum kı, bir yıl sonra izmir'e yeniden geldi- ğimde bu kenti biraz daha güzelleşmiş, insanları- nı da daha mutlu bulacağım. • • • Son kitabım "Sen Vatan Haini misın Saba?"da. bir yerde. 1970'lerin hemen başındaAlmanya'nın Heidelberg kentinde dört arkadaş kırlara vurup devrimci türküler söylediğımizden söz etmıştim. Adlarını da saymış, bunlardan ikisiyle daha sonra da görüşme olanağı bulduğumu, ama biriyle Mu- zaffer Tunçağ ile bir daha hiç karşılaşmadığımı yazmıştım. Onunla karşılaşmak 33 yıl sonra izmir Kitap Fuan'nda kısmetmiş. Sarıldık, kucaklaştık. MuzafferTunçağ'ın 28 Mart seçimlerinde Konak belediye başkanlığını kazandığını öğrenmem çok hoş bir sürpriz oldu benim için. O da daha güzel, daha iyi bir konak için çalışacak beş yıl boyunca. önümüzdeki pazarakşamı güzel duygularladö- neceğim Istanbul'a. Her şeyin bir yerde yeniden başlayacağını bilerek, umutla. (Faks:0 212-234 68 73) (e-posta: dkavukcuoglu superortline.com) B U L M A C A SEÜAT YAŞAYAS SOLDAN SAĞA: 1/ Başıboş hayvanlann salındığı ça- yırlık. 2/ Tro- pikal Ameri- ka'da yaşayan bir cins papa- 5 ğan... Ceket 5 altına gıyilen kolsuz ve kı- sa giysi. 3/ Kabakulak hastalığı... Aktınyum elementı- nin simgesi. 4/ İz- mir'in bir ilçesı. 5/ Osmanlı devletinde taşradaki nüfuzlu ai- 4 lelere \erilen un- van... Bisıkletin otu- rulacak yeri. 6/ Ne- 7 on elementinin sim- 8 gesi... "En mutlu, 9 çok hayırlı" anlamında eski sözcük. 7/Büyüklük ve ırilik bakımından şaşılacak durumda olan şey... Telli bir çalgı. 8/"— büke belımızi Söyletmeye dilımızi Hasta ıken halımızi Soranlara selam olsun'" (YunusEmre)...Mersin"inSilifkeilçesin- de antik bir kent. 9/ tlkel bir silah... Kımi çıçek- lenn içinde bulunan, anlann bal yapmak için em- dikleri tatlı sıvı. \XTCARIDAN AŞAĞI\ A: 1/ Tembel. işsiz. sersen. 2/ Bir etkinliğin geçici olarakdurdurulduğu süre... Kuş kanadmınbüyük tüjoi. 3/Başörtüsü. yemeni... Eski dilde ılgın ağa- cı. 4/Yumurta, domates vebiberleyapılanbirye- mek. 5/Açık. belli... Yayvan sepet. 6/Bir soru sö- zü... " — Mahmut Karakurt": Popüler romanla- nyla tanınmış yazanmız. 7/Belirti. iz... Utanma duygusu. 8/"— gelmiş cıhâne Baş ağnsı baha- ne" (Mani)... Sınırnişanı. 9/YahyaKemal'in he- ce ölçüsüyle yazdığı tek şiin... Yunan mitolojisin- de, içenleri ölümsüzlüğe ka\aışturan tann içkısi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin yayınladığı günlük Bizim Cazete Ülke sorunlanna ilişkin raporianyla, araştırmalarıyla, koşe yazılanyla. tarafsız habertenyle sıvıl toplumlann gazetesı. Düzenli okumak için abone olun. Tel: 0.212.51108 75
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle