Katalog

SAT FA CUMHURİYET 21 OCAK 2004 ÇARŞAMBA HABERLER Başsavcı Ok: Yargıyı, adaleti kirletmek, kirli göstermek kimsenin hakkı ve haddi değildir Yargıdanhükümete uyanANKARA (Cumhuri>et Bürosu) -Yırgıtay Cumhunyet Başsa\cısı Nıri Ok, yargıyı kırlı gostermenın kımsemn hakkı ve haddı olmadığı- nı <oyledı Neşter-2 soruşturmasın- dakı zanlılann serbest bırakılması- nın suçlamanın \ahametını azaltma- dığına ışaret eden Ok "adlan kan- şanyargımensuplarmın, soruşturma sonucunu beklemeden gorevlenn- den aynlmalamu tümyarguım bek- ledığmi" soyledı Yargıtay Başkanı EraslanOzkaya da hukumetı ustu ka- palı eleştırerek "Guvensizlikaşdaya- caksöyiemlerdenkaçınümair dedı Yargıtav Başkanı \e Başsavcısı, Neşter-2 soruşturmasının yargıyı yıpratma gırışımıne donuşmesınden duvduklan rahatsızhğı dıle getınr- ken ustu kapalı olarak hukumetı uyardılar Baykal'dan AKP'ye • Hükümetı üstü kapalı eleştıren Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya, "Güvensızlık aşılayacak söylemlerden kaçınılmah" dedı Yargıtay Cumhunyet Başsavcısı Nun Ok da soruşturmanın fırsat bılınerek yargı bağımsızlığı ve hâkım güvencesını kısıtlamaya teşebbüs edılmemesı gerektığını söyledı. Yargıtay Cumhunyet Başsavcısı he\eslılennındunolduğugıbıbugun cı şeküde verflmesine, buyondebe- ÎNun Ok, dun yaptığı yazüı açıkla- mada, "kir, leke, kirİenme"nın yar- gıya yabancı kavramlar olduğunu vurgulavarak "Yargryı, adalen, lar- letmek, kirli göstermek kimsenin hakkı \e haddi değildir. Hele kirlen- me>e, mcnsuplannın ilişkilerinin, davranış ve rutumlaruun yol açüğı- na ilişkın ıddıalar, >argı içın son de- rece ağır ve vahim iddialardır. Şu gerçektir ki hepimian odevi olan te- nuz topluma ulaşmada yargıya çok buyukgorev verolduşmektedir" de- dı Başsavcı Ok, yargı uzennden haksız para kazanma, çıkar sağlama \e yarın da var olacağını soyledı Ok, "ÖnemB olan bu heves, girişim \e faatiyetlerin yargıda itibar \e ilti- fat gormemeskür. Bunun için devie- te. vatandaşa, iş sahiplerinedegorev duşmektedir. \ma yarguun duruşu, hepsinden onemlidir. \aşamsaldır. \daletinozunde sakh guven duy gu- sunun yegane olçusudur" dedı 1 Yargı erki kendinden emin' Ok, sozlennı şoyle surdurdu "Geçen hafta ortalaruıdan beri basında yer alan ıddialann yargııun tıununu suçlayiCL, tohmet altına ab- yan ve açıklamalarda bulunulması- natepkilerdoğakhr ve hakndır.Yar- gı erki kendinden emindir. Ozgore- vineveözgüveninesahipür. Vncakbir rüşvet tekhTı ve pazarbğuun var oi- duğu iddiasında bileyolsuzluğakar- şı varguun yoğun ve etkili tepkısinin herzaman oiduğu gibi sureceğınden kimsenin kuşku duv mamasıgerekir. Gozaltına ahnanlardan bir kısmınuı DGMsavcısı, bir kısnunın yedek hâ- kinı tarafindan serbest bırakılmala- n, iddia ve suçlamanın vahametini azaltmaz. Adlan geçenlerin olaylar- daki rofleri,etkikn,gozaltmaabnan- 'Hükümet anayasayla uyuşarnıyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP hden Deniz Baykal, haval kınklığıyla karşılaşılan "Neşter 2" soruşturması nedenıyle yargınm rencıde edıldığını belırterek bunun yargının tumune yonelık bu" karalama kampanyasına donuşturulmesının kabul edılemeyeceğını bıldırdı CHP hden Baykal, dun partısının grup toplantısında yaptığı konuşmada, "Neşter 2" operasyonuna dıkkat çekerek, Adalet Bakanı ve savcının açıklamalanyla kamuoyunun bu bekleyışe gırdığını soyledı Yetennce delıllendınlmemış ıddıalar hukuk zemuu oluşturuhnamış davalar v e ıddıalı değerlendırmelenn knz yarattığına ışaret eden Baykal, M Bu olay AKP'nin tavnnın zaflyetini yansıtn. tşin gosterişivle meşgulkr, temeflere yonelik dikkat yok. Sadece yolsuzhıklarla mucadele edivoruz diye görüntu vermenin ötesinde başka baa kavgüar ohîştu. AKP'nin Türkiye'yi ayakta rutan kurumlara, hukuksaL, anayasal surunlara yonelik anlayışı bu olavda da kendini gosterdi" dedı Olayın vargıyı suçlamaya donuştuğunu anlatan Baykal "Yargrya yonelik yeni bir düzenfcmenin ahyapısuu oluşturma arayışı var. \argi rencide edilmıştir. Sistemh. planh kamplaşmalann el atündan devlet yetldsiyle hazuianıp sahneye koyma anlayışı ortaya çıku" dıye konuştu Adalet Bakanı Ceniü Çiçek'ın ılk buyuk hatasını yaptığuu behrten Baykal, Çiçek'ın tavnnın hıçbır bıçunde bir adalet bakanına yakışmadığını soyledı Bavkal, "Bakanın gorevi savcılann vururuğu tahkikatlarla Ugui kamuoyuna heyecan verici açıklamalar yapmak değü, tahkikatlara yön vermek değil, bunu siyaset zeminine taşunak değU" dıye konuştu 'Dinçer'in MGK'de ne işi varT tĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN • Başbakanlık Musteşan Dınçer'ın MGK'ye tslamcı tehdıtler konusunda bnfıng vereceğıne ışaret eden Baykal, "Bumm cıddıyetle bağdaşır bir yanı var mı' 7 MGK tıyatro mu oynuyor? Ne ışı var onun orada' 7 " dedı. laıiainşkileri mutlaka araşünlacak, gerçek de ortaya çıkanlacakür."1 Başsav cı Ok, soruşturmaya adla- n karışan meslektaşlanna, haklann- da açılacak soruşturma sonucunu beklemeden gorevden aynlmalan çağnsında bulunarak "Tumyargmm arzusu \e beklenüsıdır" dedı Yargı bağunsızbğı zedelenmemeü Adalet Bakanı CemilÇiçek ın ope- rasyon oncesı açıklamalannı ısım v ermeden eleştıren Ok. "Soruştur- manın varhğuıa önceden kapalı şe- kildeişaretedilerek, kamuoyu ve ba- suıda ügi \e nıerak uyandınlması, gizlisoruşturmadanabarabhaber SE- dınlmasınm, soruşturmayı ynruten savcının he>ecan ve ha>Teti çağnştı- ran beyanata zorlanmasu yarguun tumden suçlanması şek- lınde izlenim yaraühnası- nıngerisindekidüşnnceve tasanmdankavgı duyuyo- rum"dedı Ok kavgılan- nı şoyle sıraladı u Soruşturmafirsatbib- nerekanayasanın 140,144 \e 159. maddelerinde yer alan yargı bağımsızlığı ve hâkim guvencesini orsele- yen hukumlerin ayiklan- masıgundemde geriplana aülmamahdır. Yine bu ıd- dıa ve soruşturma üen su- rukrek yasama dokunul- mazbgısınırlamasınagös- tertten direnç sürdünilme- mebdir. Bu nldialar baha- ne edilerek yargı bağım- sıznğı ve hâkim teminati- nıkısıtiam^atesebbusedi- memelklir. Yargının yasa- ma ve yurutme erklerine bağunh halegetirihnesidu- şunce ve tasannu, çağdaş demokratikvonetim ve yö- nelmılen ıle anayasanın, eumhuriyetin temel nite- üklerinibetirleyen.degişti- rünıesı nıumkun ohnayan hukuk devleti demokra- tik rejün ve bunlaruı ozu ve temetini oluşturan hu- kukun üstunluğu Ukesine tersduşer. l nıanmbuyon- de bir girişim olmaz, top- lumda gereksiz geriUmle- reyolaçümaz." Yolsuzluk iddialanyla ilgili dosya Yargıtay'a ulaştı. Özkaya raportör görevlendirdi On soruşturma başlaüldı Başbakanlık Musteşan Ömer Dinçer'ı gormezlıkten gelmelennın ıstendığını anlatan Baykal, "Yazdıklan. söyledikleri, yaptığı ortada. Şimdi de MGK'ye İsbmcı tehdhler konusunda brifîng verecekmiş. İnsaf edin, bunun ciddiyetie bağdaşv bir yanı var mı? Tiyatro mu bu? Hadi biz tiyatro ovnuyoruz, MGK de mi tiyatro oynuyor? Ne işi var onun orada" dedı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-TartışmalıNeşter-2 soruş- turmasındakı ıddıalarla ılgılı dosyanın Adalet Bakanlığı ka- nahyla Yargıtay'a ulaşmasımn hemen ardından Yargıtay Baş- kanı Eraslan Özkaya, Yargıtay Başkanlık Kurulu'nu olağanus- tutopladı Özkaya. on soruştur- manınbaşlatıldığını ve birrapor- torun gorevlendunldığıru bıldu-- dı Soruşturmanın gızlıyurutul- duğunu kaydeden Özkaya, ısım ve sayı vermenınmumkûn olma- dığını, genellıkle Yargıtay dı- şındakı kışılenn ışımlennın geç- tığuıı soyledı Soruşturma kapsamında bazı Yargıtay uyelennınde ışımlennın geçtığı ıddıalarla ılgılı dosyayı görüşmek uzere olağanustû top- lanan Yargıtay Başkanhk Kuru- lu'nun toplantısı 2 5 saat surdu Yargıtay Başkanı Eraslan Öz- kaya, Ankara DGM Başsavcılı- ğı'ndan Adalet Bakanlığı kana- lennulaşhnhnasuu da ısteyecek- lennı soyledı Özkaya, "On so- ruşturma için raportör üye go- re\1endirdim.Dahaisinılerideger- lendirmeaşamasmdadeğinz. Te- lefon görüşmeterinde bırçokısım • Yargıtay Başkanı Özkaya, bırtakım rakamlar soy- lendığmı, ancak bvınların ne derece doğru olduğunun soruşturmada ortaya çıkacağını vurguladı Özkaya, Ge- len belgeler arasında telefon görûşmelen, sekreter not- lan ve banka hesaplannın bulunduğunu bıldırdı hyla gelen dosyayı gorüştuklen- nı kaydettı 6 klasör belgenın gel- dığuıı beluien Ozkay a, soruştur- ma tamamlandıkçayenı belgele- nn gondenleceğının bıldınldığı- nı soyledı Özkaya, dığer belge- geçiyor. Genel kuruldaki birçok üyenin ismi geçiyor. Ancak, baş- kakişfler arasmdakigörüşmede, toplanan genel kuruldaki görev- lilerin ismi zikredüiyor" dıyen Özkaya, bazı ısımlenn de başka turlu geçtığını ıfade ettı Özkaya, daha çok Yargıtay dışuıdakı kı- şılenn ısımlennın geçtığını soy- ledı Gelen belgeler arasındane- lenn olduğunun sorulması uze- nne Özkaya, telefon goruşmele- n. sekreternotlan ve bankahesap- lannın bulunduğunu bıldırdı Yargıtay Başkanı Özkaya, bır- takım rakamlarsovlendığuu, an- cak bunlann ne derece doğru ol- duğunun soruşturmada ortava çıkacağını vurguladı Özkaya, telefon konuşmasında goruşme yapan Yargıtay uyesının 1 faşı denecek kadar az olduğunu bıl- du-dı Ozkava, "Bensonaşamaya getinceye,son defil eldeediünceye kadar açıklama yapmak is- temrvonım" dedı IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr 78'lıler Vakfı Başkanı Celalettin Can aradı Meclıs'te 12 Eylul yar- gılamalanyla ılgılı hazırlanan kanun tasarısı konusundakı endışelerını dılegetırdı AKP'lılertarafından ha- zırlanan tasarı daha sonra CHP'h- lerın mudahalesıyle bir başka şek- le donuşmuş durumda. AKP Grup Başkanvekılı Eyüp Fat- sa'nın hazııiadığı yasa tasansı şoy- leydı. "TCK'ye geçıcı bırmadde ek- lenmek suretıyle, sıhyönetım aske- n mahkemelennde veya Sıkıyonetım Kanunu gereğı sıkıyonetım askerı mahkemesı görevı yapan mahke- melerce ya da dava dosyaları bu mahkemelerce devredılen mahke- meierdeya da12 Eylul 1980 tanhın- den önce sıkıyonetım mahkemele- nnın gorev alanına gıren fııllerden dolayıgenelmahkemelertarafından yapılan yargılamalar sonucunda mahkûm olup da bu kanunun yayı- mı tanhınden once bıhakkın tahiıye olanlar ıle şartla salıverılenlerın, TCK'nın 122 ve 123 maddelenn- dekı$urelerveCMUK'nın417 mad- desının 3 numaralı bendındeyeralan 1yı hallılık koşulu aranmaksızın, ka- nununyayımı tanhınden ıtıbaren bir 78'lilerin Hakları Nasıl Budandı? yıl ıçınde memnu haklannın tadesı- ne karar venlmesını talep edebıle- ceklen ongonjlmuştur" CHP'lıler de bir tasarı hazırladı- lar CHP'lı Ziya Yergök ve arka- daşlarının tasarısı şoyleydı "08 12 1983 tanhınden evvel ış- lenmış suçlarla ılgılı olarakmahke- meler tarafından yapılan yargıla- malarsonucunda, haklannda mah- kûmıyetkaran venlenlerden, bu ka- nununyayımı tanhınden once şart- la salıverme hukumlenne gore ce- zalarını çekenler hakkında, Turk Ceza Kanunu'nun 722 ve 123 maddelerındekı sureler ve 04 04 1992 tanhlı ve 1412 sayılı Ceza Muhakemelen Usulu Kanu- nu'nun 417 maddesının3 bendın- de yer alan koşul aranmaksızın, memnu haklannın ladesıne kararve- nlır Maddede duzenlenen şekılde memnu haklannın ladesıne kararve- nlenlenn dısıplın ceza/ar; da butun sonuçlanyla ortadan kaldınlmıştır Ancak bu durum, ılgılılere geçmış surelerıçın parasalyonden ve açık- tan atama şeklınde herhangı bir talep hakkı vermez " Celalettin Can bu ıkı tasarının gundeme gelmesıyle bıriıkte yenı bir durumun ortaya çıktığını, AKP'lı- lenn hazırladığı ılktasarının CHP'lı- lerce 1983 yılına kadarkı kararlarla sınırlandırılmak ıstendığını anlartı "8 1 2004 Perşembe gunu her ıkı partının yasa tasarısı Adalet Ko- mısyonu'ndagoruşmeyealındı Bu goruşmeye ben de katıldım Top- lantıda Cemıl Çiçek 78'lılenn ya- saklannın kalkmasıyonunde genış bir mutabakatın olduğunu ve ıkı kanun tasansının bırieştınlmesı ıçın bir alt komısyonun kurulmasını ıs- tedı CHP Mılletvekıh Zıya Yergok, AKP mılletvekıllen Mahmut Dur- du ve Mehmet Yılmazcan'dan o/uşan Alt Komısyon, aynı gun be- nım de katıldığım toplantıda bızım ıtırazlarımıza rağmen tasarıyı 1 5 1984tanhıyle sınıhandırdı As- lındabu,CHP'nıntasansıydı CHP'lı Yergok'un bana verdığı bılgıye go- re, Alt Komısyon yenıden toplan- dı ve CHP'nın yasa tasarısı aynen kabul edıldı " Kanun tasansının darattılması 12 Eylul'un kamu haklarından yoksun bıraktığı ınsanlan memnun etmedı Çunku bu nedenle bırçok kışı ka- nundan yararlanamayacak hate gel- dı Can gelışmeler konusunda şun- ları soyledı. "Bız buna ıtıraz edıyo- ruz Darbe nıspı demokratik orta- ma mudahaleydı Bızım ıstedığı- mız, sıkıyonetım asken mahkeme- lennın verdığı fen cezaların sonuç- lannın ortadan kaldınlmasıydı Nı- tekım Kanunlar Genel Müdurlu- ğu'nden hâkımleheyapılan goruş- melenn sonucunda hazırlanan ta- sarı bir gerçeğın urunuydu AKP Grup Başkanvekılı Eyup Fatsa'nın ımzasıyla hazır/anan tasanya 12 Ey- lulöncesıyargılananlarta ılgılı bırıba- re eklenmesı onensıne CHPyetkı- Itlerı de katılmışlardı Alt Komıs- yon'un hazırladığı tasan bızım ıh- tıyaçlarımıza yanıt vermıyor 1983 sonlanyla 1987 yıllan arasında Sı- kıyonetım Asken Mahkemelen de- vam ettı ve çok sayıda ınsan o do- nemde ceza aldı Aynca 1984'te çı- kan Itıraf Yasası nedenıyle bınler- ce ınsan asken mahkemelerdeyar- gılandı Demirel'fenn, Ecevrt'/enn yasağı 1987'de kalkmışken, 78'lı- lenn 1983 sonlanyla sınıriandınl- ması adaletsızlıktır Denılıyorkı mı- lat, demokrasıye geçış olan 1983 Aralık'ıdır Halbukı asken mahkeme- ler ondan sonra da devam ettı ve 18Ekım 1987'de kalktı " Can'ın anlattığı kadanyla ne ya- zık kı kapsamın ve surenın sınırian- dınlmasının nedenı CHP'lıler olmuş Halbukı, CHP saflannda, buyasak- larnedenıyle zarargoren o kadar çok ınsan var kı' AKP'lıler de CHP'lıle- nn onensı uzenne daraltmaya evet demışler Boylece aralarında bir uz- laşma olmuş Bu uzlaşmayı demok- ratik ozgurluklen gelıştırme yonun- de değıl de daraltma yonunde yap- maları da ışın bir başka boyutu Tasarı henuz kanunlaşmadı. Öz- gurlukten yana olan TBMM uyele- rı 78'lılenn haklı tepkılerını dıkkate alıp bir duzeltmeye gıtmelıler CHP'lıler, AKP'lıler, ozgurluk bir gun sıze de lazım olur, unutmayın GLOBALPOLİTİKÜLTÜR ERGİN YILDIZOĞLU İç Dinamikler üzerine "Iç dınamık" gerçekten guçlu bir kavram yaban- cı etkenlerden annmışlık, "gızıl olanın dışavurumu" olmak gıbı anlamlar taşıyor Başdanışman Akdo- ğan da sosyalıst gelenekten kaptığı bu kavramı AKP'ye mal etmeye çalışıyor Anlaşılabılır, ama boş bir çaba Doku uyuşmaz- lığı soz konusu1 Bırıncısı, AKP'nın aıt olduğunu ıd- dıaettığı(') duşunsel evrende, gelışmelen "ıç dına- mığın" değıl, "dışandan"tanrının belırtedığıne ına- nılır Ikıncısı, Akdoğan'ın ımasıysa (200 yıldır bas- tınlan halk ıradesı nıhayet topluma damgasını vur- du ), AKP'nın, "ıç dınamıkte" değıl uluslararası (dış) dınamıklenn etkılenyle ılışkılı doğuşunu gızlemeye yarayan bir fantezı Gerçekten de, neolıbera- lızm/postmodernızm ıkılısı, tukenerek yerlennı, da- ha radıkal bir bıçımde Aydınlanma, modemıte kar- şıtı yenı muhafazakârtık ve "aşıretçılık" olarak be- tımleyebıleceğımız ıkı kulturel, sıyası eğılıme bıra- kıyortar, AKP bu gelışmenın bir ızduşumu Neoliberalizm-postmodernizm Aslında çok bılınen bir konu, uzennde durmayıp yalnızca dort kesışmeyı anımsatmak ıstıyorum 1) Neolıberalızm, uretım ve emek alanlannı yok sa- yarak, yalnızca pıyasa ıle ılgılenır Postmodemızm, tuketım, "yaşam tarzı" uzennde yoğunlaşır, kapı- talızm yokmuş gıbı davranır, toplumu, maddı veya- pısal belırlenmelerden bağımsız, her şeyı kapsa- yan bir kulturel yuzeye ındırger 2) Neolıberalızm, 1920-30 knzının derslennı gonmezden gelerek, kn- zın pıyasanın aksaklıklanndan değıl devletın, pı- yasaya mudahalesınden kaynaklandığını savuna- rak ekonomı-sıyaset dıyalektığını tepetaklak eder Postmodemızm, devletı şıddet ve araçlanna ındır- gerken evrensel vatandaşlık ılkesını, homojenleş- tıncı, farklan bastıncı bir etken olarak gorur onun yenne etnık, dınsel, cınselfarklardan kaynaklanan kımlıklen one çıkanr 3) Neolıberalızm, pıyasanın mu- dahale edılemeyecek kadar karmaşık olduğunu savunurken pıyasa dışında, bıreysel çıkardan fark- lı bir toplumsal çıkar (kamu) alanı olduğunu red- deder Postmodemızm, Aydınlanma ve Modernı- te geleneğıne karşı çıkarken bılımın epıstemolojık olarak ayncalıklı konumunu yadsır; boylecedını soy- lemler, kulturel fantezıler bılımle aynı duzeye yuk- selırler 4) Neolıberalızm, kuresel serbest pıyasa pro- jesını tarıhın sonu olarak gorur Postmodemızm, modernıtenın toplumsal ılerteme, gelışme mantı- ğını, tanhselcılığı yadsır ve kapıtalızmın ufkunu aş- ma çabalannı, totalıter projeler olarak mahkûm eder Yeni muhafazakârlık ve 'aşiret refleksi' Neolıberal polıtıkalar ulke ekonomılennı dışa açarak uluslararası sermaye ıçın kuresel homo- jen bir ekonomık coğrafya oluşturmaya çabalar- ken ulke çapında yerleşık boluşum ılışkılennı, bun- laradayalı toplumsal uzlaşmalan bozdu, etnık, dı- nı, sınıfsal çelışkılen dennleştırdı Bu sureçte olu- şan malı knzler bırçok ulkenın toplumsal dokusu- nu çozmeye başladı Ulus devlet daha çok bir borç odeme, uluslararası malı sermayeye hızmet ver- me kurumuna donuştu, bu aradatoplumsal uzlaş- malan duzenleyıcı, çelışkılen yumuşatıcı araçları- nı terk ederek ya da ozelleştırerek kendı vatandaş- lanna daha da yabancılaştı YalnızcaTurkıye'de de- ğıl gelışmış ulkelerde de merkez partılen enmeye, genel seçımlere ılgı, "ortak ıradeye" guven azal- maya başladı Turkıye'de de 1980'lenn neolıbera- lızm şokunun ardından etnık, dını akımlar 1990'lar- da hızla guçlenmeye başlamadı mı? Aydınlanma surecınde, kapıtalızmın, etnık, dın- sel, yerel kımlıklen, vatandaşlık kavramı ıçınde aşa- rak oluşturduğu karmaşık kapsayıcı evrensellık, postmodernızmın ve neolıberalızmın saldırıları al- tında aşınır, toplumsal dayanışma mekanızmalan yok edılırken, ekonomık knz belırsızlığı arttınrken evrensel vatandaşlık kımlığı zayıflamaya, bıreyler, modernıte oncesınde oiduğu gıbı daha bıldık, da- hadolayımsız, ama "dığennı" dışlayan, "aşiret" tar- zı yerel kımlıklere sığınmaya başladılar ABD'de yonetımı ele geçıren yenı muhafazakârlann, dığer devletlenn meşruıyetını tanımayarak VVestphalıa anlaşmasıyla oluşan kaprtalıst/ulus devletler sıs- temını yıkmaya başlayan ımparatorluk projesı, as- ken şıddetı one çıkararak antık/feodal donernm devletler arası ılışkılennı anımsatan dış polıtıkası bu surecı daha da dennleştırdı Hem kuresel ser- best pıyasa projesını, hem ımparatorluk ıradesını kabul eden, AKP'nın devletın merkezı yapısını, ka- mu alanını dolayısıyla vatandaşlık kurumunun te- mellennı zayıflatmaya yonelik ıdan duzenlemele- nyle dını cemaatlann taleplenne, "aşiret refleksı- ne" verdığı oncelıklerle ışte bu, yukanda kabaca ozetledığım surecın bir urunu olduğunu, bu neden- le de "küreselleşme" ve "ımparatorlukprojesıne" bağımlı, dolayısıyla "dış dınamıklenn" etkısıyle şe- kıllenmış bir hareket olduğunu duşunuyorum Kadrolasma icin zemin mi? CHP, Neşter 2'yi Meclis'e taşıdı ANKARA (Cum- huriyet Bürosu)-CHP Istanbul Mılletvekıh Ahmet Gûryüz Keten- ci, "Neşterİ" operas- yonunun gerçek ama- cuıın "imam hatip kö- kenliyargı mensupla- ruu etkinyargı kadro- lanna taşunak adına büyük bir provokas- yon olup olmadıgım" sordu Ketencı, "Gö- zalüna ahnan Idşilerin suçlan kesinkşmeden suçlu gibi yansıtılma- sı insan haklanna, in- san onuruna aykın- djr" dedı Ketencı, Adalet Ba- kanı CemilÇiçek'ın ya- nıtlaması ıstemıyle \er- dığı soru onergesınde, "yargımensuplan hak- kmdaki suçlamalann asdsızolduğunun anla- şümasına karşın görev yerkrinın degiştirildi- ğme" dıkkat çektı Ke- tencı, Çıçek'ten şu so- rulanna yanıt ıstedı "Savcının. soruştur- masurerken basma de- meç vermesini nasü de- ğeriendiriyorsunuz? Neşter operasyonu ile ilgili olarak gozaltma ahnan kişilerin kamu- oyıma suçhı gibi akta- nlmasını nasıl değer- lendiriyorsunuz?" Ketencı, "bü- gazete- yeyapılan açıklamalar- da rüşvet suçunun ke- sin olarak oluştuğuna Uişkin" ıfadeler bulun- duğuna da dıkkat çektı Ketencı, "Mahkeme, deUlleri gormezden mi geldlyoksasoruşturma savcısıprovokasyonmu yapryor" dıye sordu