Katalog

SPOR Cumhuriyef Yaşam 10 Türk savaş tarihinin en üzücü olayını anmak için 19 AKUT üyesi Kars'ta buluştu 89 yıl sonra Sarıkamış dramı ,2Aralıkl914- 15 Ocak 1915 tarihleıi arasında yaşanan Sarıkamış Harekâtı, bu yedi cepheden birinde yaşanan onlarca farklı muharebede aylar, yıllar sürerek savaşan, her tarafa çok ağır bedeller ödeten bir çılgınlıktan 15-16 güniçinde yaşanan ve biten bir kesitt NASUH MAHRUKİ G eçen hafta sonu, Türk harp tarihinin en üzücü olayla- rından birinin, Sarıkamış dramının 89. yılını anmak için Türki- ye'nin dört bir yanından 19 AKUT üye- si, Bingöl'de geçen kış 17 insanın ha- yatını kurtarmamıza vesile olan kar mo- tosikletimiz ile birlıkte bölgeye gel- di ve etkinliğe katılan diğer sivil top- lum örgütleri ve 250 Mehmetçik ile bir- lıkte Soğanlı Dağlan'nı aşarak Sarıka- mış'a girdi. 5 hafta kadar önce, baba- sı Sankamış dramının yaşandığı köyler- den Bardız'lı (Gaziler) olan Prof. Dr. Bin- gür Sönmez ile birlikte, yaklaşık 10 ay- dır aklımızda bulunan bu projenin ön araştırmasını yapmak üzere Erzurum Kalkınma Vakfı Başkanı Sayın Necati Bölükbaşı ile buluşmak üzere Sanka- mış'a gelmiştik. Alay komutanımızın ön- ceden harita üzerinde yaptığı çok iyi etüt çalışmasını temel alarak, kışın ger- çekleştireceğimiz yürüyüşün planlarını değerlendirdik. Vatan kavramı kutsaldır Türk Silahlı Kuvvetleri, iyi veya kö- tü yaşanan hiçbir şeyi aklından çıkar- mayan hafızası ile bu acı olayı ve şehit- lerimizi her yıl iki kez anıyor, ayrıca ya- şanan o süreçten çıkanlan dersleri aka- demilerde genç subaylara aktanyordu. Bizim çıkış noktamız ise AKUT'un dün- ya görüşü ile ilişkiliydi. Bıze göre vatan ve millet kavramları kutsaldır, bu kutsal değerler için taş üstüne bir taş koyan herkesin emeği de öyle. Bu noktadan çıkışla hiçbir şahsi menfaat gözetme- den milli ve manevi değerleri yücelt- mek, vatan topraklarını müdafaa et- mek, milletin şeref ve namusunu koru- mak için düşmanla savaşan ve savaş Sankamış'ta vatanı uğruna çarpışırken donarak şehit olan 90 bin asker, duygulu dolu bir törenle anıldı sırasında hayatını kaybederek şehitlik mertebesine yükselen veya düşmanla çarpışıp geri dönerek gazilik unvanını alan Mehmetçiklere her Türk gibi, her zaman derin bir saygı ve şükran duy- duk. Bugünkü güvenli hayatımızın be- delini onların ödediğinı hiçbir zaman aklımızdan çıkarmadık. Tarih boyunca Türkler, 3 kıtada savaşmış, pek çok başarılar kazanmış, kahramanlıklanyla destanlara, şiırlere, türkülere, ağıtlara konu olmuş; dostla- rına güven, düşmanlanna korku salmış ve her ikisinin de saygısını kazanmıştır. Tarihin kaydettiği binyıllar boyunca ba- şat bir kültür olan Türkler, çok geniş bir coğrafyada sayısız şehitler vermiş ve şe- hitlenne herzaman büyük saygı duymuş ve önem vermiştir. Bunun örneklerini Çanakkale Şehitliği'nde, Mehmetçik Abidesi'nde, Sakarya Şehitliği'nde, DumlupınarŞehitliğı'ndeveTürkiye'nin ve dünyanın dört bir tarafına yayılmış yüz- lerce şehıtlığımızde ve anıtlanmızda gör- mek mümkündür. Anadolu, sınırdan sı- nıra bir şehitlıktir. Vatan için seve seve kanlarını döken, canlarını veren yurt- taşlanmız, Türk ulusunun vicdanında ve gönlünde kutsal varlık- larolarak yaşamaktadır- Yoğun çalışma temposundan sıyrılmak isteyen sahada Işi bırak golfeba lar. Bize düşen görev, bu şehitlikleri zi- yaret etmek ve şehitlerimizi layık olduk- ları şekilde anarak ruhlarını rahatlat- maktır. "Her Türk genci çok iyi bilmelidir ki, bu milletövünmek için yaratılmış, ta- rihini övünçleıie doldurmuş bırmillettir. Tarihimizi övünç sayfalanyla dolduran ecdadımız bu vatan topraklannı, teriy- le, kanıyla, etiyle kemiğiyle, canıyla ka- rış kanş yoğurarak bizlere vatan etmiş- tir." Tarihteki onurfu yerlerinde, bizler- den sadece bir dua, bir anma, bir rah- met, bir şefkat bekleyen, üç kıtaya ya- ROCKEFELLER 93 YAŞINA KADAR OYNADI Olmazsa olmazVI merikan rüyasını £\ gerçekleştirenlerin i 1 başındaki kişi olarak1 gösterilen J.D. Rockefeller, golfü, kendisini dünyada ilk dolar milyarderi yapan işi kadar ciddiye alırdı. John D.Rockefeller, 1890'larda yılda 10 miiyon dolar getirisi olan (o yıllar- da ABD'de kişi başına dü- şen gelir yılda 520 dolardı) dünya devi 'Standart 0/7' şirketinden emekli oldu- ğu zaman kendisini meş- gul edecek şeyin golf ola- bileceğini aklına bile getir- miyordu. Ancak yeşiJ sa- halar, top ve sopa onu bir anda etkileyiverdi. J.D.Rockefel- lergotfe 1897 yılrn- da, 59 yaşında emekliye ayrıldığı zaman bir raslantı sonucunda New Jersey'de kaldı- ğıotelinyanında- ki sahada başla- dı. Bu oyundan çok büyük zevk aldı ve ilk işi, hem New York hem de Ohio'daki malikanelerine 9'ar çukurlu birer saha yaptırmakoldu. Rockefeller, kışın en so- ğuk ve karlı günlerde bile golf oynardı. 1904 kışında yerde 15 santim kar varken tüm 'green'lerin ve 7a/nvays'lerin (parkur) tertemiz, 9 çukurlu özel sahanın oyuna hazır halde olduğu dünya golf tarihine geçmiş bir kayrttır. Böyle havalarda Rock- feller'in misafirlerine yaptığı jest golf ar- kadaşlarına birer yelek dağıtmasıydı. 80 yaşına kadar düzenli bir şekilde her gün 10.15 -12.00 saatleri arası oynadı ve 9 çu- kurlu sahada 5 fazla (avans) oynayacak kadaroyununu ilerleten bu ihtiyardalikan- lı, 93 yaşına kadar aktif golf yaşamına de- vam etti. 1937 yılında 98 yaşında ölen Rockefeller'in golf anıları şöyle: 1 - En keyifle oynadığı arkadaş- lan Henry Ford, Andrevv Carnegie, Will Roger'dı. 2- Genellikle golf oynadığı kişi- ler kendisinden yardım, borç, iş is- temeyen, doktoru ve kendini oyun- da rahatlatan kafa dengi arka- daşlarından oluşurdu. Roc- kefeller 1 ın koyduğu ku- ralları oyun sırasında bozanlarbirdaha davet edilmez- lerdi. 3- Su engellerinin olduğu çu- kurlara gelindiğinde.hemen o vuruş için eski topunu ister, niye eski top- la oynadığı sorulduğunda yanrt "Ben su engelli çukuıiarı yeni topla oyna- yacak kadar zengin değilim"olurdu. 4-Düz vuramadığı ve topu sağa kaçtığında (slıce),o zamanın imkânları- na göre, fotoğrafçı ve film kamerası te- min ettirerek.kendi vuruşunun (svving) analizini yapıp hatalarını düzeltirdi. Gü- nümüzde video kamera ile yapılan bu çalışma şeklini Rockefelle- r o dönemde düşünmüştü. 5-Rockefeller tabiati ve açık ha- va sporlarını seven bir kişiliğe sahip- ti.Teknesiolmayan.içki, müzikve ku- mar sevmeyen Rockefeller'in, çok sev- diği golf için o zaman harcadığı para 27,537 dolardı. (Bugünkü değeri 450.000 Oolar). ISMET AKTEKİN " Being CEO of General Electric was the greatest thrill of my life.lf I had another preferance I vvoukJ love to have be- en a professional golfer..." "General Elektrik'in icra kurulu başkanı olmam hayatımın en büyükbaşansıydı. Eğerikincibirseçim hak- kım olsa, hayatımı profesyonel birgolfçü olarak devam ettirmeyi çok arzulardım..." Jack VVelch CEO General Electric Company Yukandaki satırlar, yüzyılın en başanlı iş adamlann- dan biri olarak gösterilen ve son 14 yılın içinde General Elekt- rik'i yıllık cirosu 200 milyar dolartık bir dünya devi haline ge- tiren Jack VVelch'in anılannı yazdığı ve 2001 yıyımlanan yayın- lanan "Jack" adlı kitabından alınmıştır. Acaba VVelch gibi bir yönetici neden bir fırsat bulsa profes- , yonel golf oyuncusu olmak istesin! i, VVelch gibi usta bir yönetici, i profesyonel golfçülüğü, patronluğa tercih etsin? Kuşkusuz ki golf \ 6 asırlık geçmişi iledünyanın dört köşesinden milyonlarca insanı pe- şinden koşturan, fiziksel güç, konsantrasyon, planlama, zekâ ve gör- günün ince bir bileşiminden öteye çok şeyler ifade ediyor. Golf oynayan kişiler genellikle iş adamlan, doktorlar, ban- kacılar, avukatlar olup gelirleri orta seviyenin üstündedir. Ger- çi Iskoçya ve Ingiltere'de halk da golf oynamaktadır, ama işadamîan gerçek dinamizmi bu doğal ortamda bulmaktadır. Ülkemizde Rahmi Koç ve Mustafa Koç, yurt dışında ise Jack VVelch, Donald Trump, Lou Gerstner, Bill Gates, VVarren Buffet yoğun iş tempoların arasında golfe za- man ayıran ışa- damlanndan birkaçı. Genellikle golf kulupleri önemli iş bağlantı- larının yapıldığı bir yer ya da bir ofis ortamı gibi düşü- nülmektedir. Bu ol- dukça yanlış bir yaklaşımdır. 4 sa- atlik oyun süresin- ce, politika, sanat, spor konuşuldugu gibi elbette iş de gündeme gelir. Ama golfün asjl ke- yiflı yönü 19. çu- kur diye anılan ye- mek ve içki bölü- mündekiiddialarve sohbetlerdir. X*-: ÜNLÜ İŞADAMLMININ GOLF KARBffiSI Handicap WiIiiamCla> Ford Bill Gates Donald Trump Rahmi Koç , MustafoKoç /i Alaslair Jobnsluy Michael D.Cşfiflas ]S // // / (A ' bb 9.5 148 3.9 9" Ford Motor Company Vijcrosoft Trump Intematıonal Koç Holdıns Koç Holdıng IMG Compaq Oisten IMG 6.5 GeneralEleclnc iaktekin©ttneLnet Handikap: Golfte biroyuncu- nun bir oyuncunun oyun dü- zeyini belirîer yılmış yüzlerce Türk şehitliğinde yatan sayısız Mehmetçik için, büyük Ata- türk'ün söylediği bu sözden kendimi- ze görev çıkardık ve yaklaşık 10 ay bo- yunca dernekteki arkadaşlanmla, önü- müzdeki yıl 90. yılının yaşanacağı bu acı olay ve o kahraman Mehmetçikler için neleryapabileceğimizi düşündük. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin her yıl düzenledi- ği anma etkinliklerine katılmak ve ağır kış şartlarında on binlerce evladımızı yutan bu dağları aşmak istediğimizi söy- ledik. Erzurum Kalkınma Vakfı'nın ko- ordinatörlüğünde, Kars Ardahan Iğdır Vakfı'nın maddi desteği ve Karayolları ile Köy Hızmetleri'nin büyük özveriyle açık tuttuğu dağ yolları sayesinde, ls- tanbul Sarıkamışlılar Derneği'nin, Sivil Savunma'nın ve bölgedeki dağcıların da katılımıyla tek kelimeyle tam hayal ettiğimiz gibi bir anma etkinliği yaşadık. Şehitlerimizi anmak için Bugün, Sarıkamış dramının ya- şandığı bölgelerde 10'dan fazla yerde şehitlerimiz için anıtlar dikilmiş durum- dadır. Bunlara ilave olarak bölgede ya- pılması düşünülen 4 hâkim tepeye Tab- ya Tepe (2540 m.) CırcırTepe (2521 m.) Büyük Kumru Tepe (2847 m.) ve Çem- ber Tepe'ye (2805 m.) 4 büyük anıt ve Allahuekber Tepeye de (3120 m.) da- ha büyük bir anıtın dikilmesi ve bu dört tepenin ortasında kalan platoya da şe- hitlerimize yakışır bir anma alanı hazır- lanması gerçekleştirildikten sonra, o kahramanlara borcumuzu bir nebze ol- sun yerine getirmiş olacağız. Inanıyo- rum ki, önümüzdeki yıl, gelebilenler be- denen, gelemeyenler kalben, Sarıka- mış'ta çetin doğa koşullarına kurban verdiğimiz 90 bin Mehmetçik için bura- da olacak ve o yiğitleri layık olduklan şe- kilde anacak. Sankamış dramı, Ittihat ve Terak- ki'cilerin ve Harbiye Nâzırı Enver Pa- şa'nın, 1. Dünya Savaşı'na Osmanlı Im- paratorluğu'nun Almanlann yanında ka- tılması konusunda, MebuslarMeclisi'ne bile danışmadan, 22 Temmuz 1914'te imzaladığı gızli ıttifak anlaşması sonu- cunda yaşadığımız pek çok trajediden bindir. Bu gizli anlaşmaya göre; 1 - Al- manya - Avusturya ve Sırbıstan arasın- da harbe başlarsa Türkiye tarafsız ka- lacak. 2- Almanya, Rusya ile harbe girer- se Türkiye katılacak. 3- Türkiye saldırıya uğrarsa Al- manya yardım edecek. Sadece Sarıkamış'ta değil, aynı zamanda Çanakkale'de de bize büyük bedeller ödetecek olan bu ibretlik mad- deye dikkatinizi çekerim. 4- Türk ordusuna Alman kuvvet heyeti komuta edecek. Birinci Dünya Savaşı öncesinde savaşlardan çıkan Osmanlı yorgun, za- yıf ve topraklarının bir kısmını kaybet- miş durumdaydı. Modern harp ve silah teçhizatına sahıp Avrupa devletleri ara- sındaki bu savaşa katılmak için koşul- ları son derece elverişsızdi. Ne ekono- misi, ne sanayii, ne mali gücü ne de kaynakları, güçlü devletler arasında ya- şanacak böyle bir savaşa katılmaya ve sürdürmeye yeterliydi. Bütün bu elverişsiz koşullara rağ- men, savaşa girildi ve Türk askeri yedi ayrı cephede savaşmak zorunda kaldı. Bunlar; Kafkas Cephesi, Iran-lrak Cep- hesi, Mısır-Filistin-Suriye Cephesi, Ga- liçya Cephesi, Romanya Cephesi, Ma- kedonya Cephesi ve Mustafa Kemal'in önderliğinde kahraman Türk askerinin mucizeler yarattığı Çanakkale Cephe- si. 22 Aralık 1914-15 Ocak 1915 tarih- leıi arasında yaşanan Sarıkamış Hare- kâtı, bu yedi cepheden birinde yaşa- nan onlarca farklı muharebede aylar, yıllar sürerek savaşan, hertarafa çok ağır bedeller ödeten bir çılgınlıktan 15-16 gün içinde yaşanan ve biten bir kesitti. Bu yenilgiyi diğerierinden ayıran ve kâh üstünü kapattıran, kâh diğer kayıplar- dan daha fazla üzen sebep ise her za- man övündüğümüz, gurur duyduğu- muz, gözbebeğimiz kahraman vefeda- kâr askerimizin, dedelenmizin düşma- na değil ama soğuğa ve açlığa yenilmiş olmasıdır. Osmanlı'nın gurur kaynağı deneyimli 3. Ordu'su, mevcudunun yüz- de 90'ını, kariı-buzlu dağlarda neredey- se mermi bile sıkamadan kaybettiğı hal- de, metanet, sabır, cesaret ve disiplini- ni kuşatma harekâtının sonuna kadar korumuş ve savaşma azmini kaybet- meden tükenişine dimdik ileriemişti. 24 Aralık 1914'te, Rus Kurmay Başkanı Pietroroviç, düşmanının acı sonunu o günlerde şöyle dile getirmiş- ti; "AllahuekberDağlan'ndaki Türkmüf- rezesini esir alamadım, Bizden çok ev- vel Allah'lanna teslim olmuşlardı." Allah hiçbir millete, askerine köpeğinden daha az değer veren bir komutan nasip etmesin. www.nasuhmahruki.com ' [email protected] i 24 ARALIK 2003