Katalog

>*M.,s ~Tutbol-Yaşam Sezon başında futbolu bırakan ve jubileye hazırlanan Suat Kaya'dan mesaj var: 17 Mayıs'taki resme iyibakınNEVZAT DİNDAR ^uatKaya, 4 yıl üst üste lig şampiyonluğu yaşayan, UEFA ve Süper Kupa'yı alan kadronun da en önemli oyunculanndan biri olarak, adını San - Kırmızılı takımın unutulmazlan arasına yazdırdı. S uat Kaya... Galatasa- ray'ın 'Hugo' lakaplı es- ki futbolcusu yeşil sa- halara sessız sedasız veda etti. Dile kolay... San - Kırmızılı for- ma altında sayısız başanlara imza attı. 8 lig şampiyonluğu gördü; UEFA ve Süper Kupa'yı alan kadronun da en önemli oyunculanndan biri olarak, adını San - Kırmızılı takımın unutulmazlan arasına yazdırdı. Bu se- zon başında futbolu bırakan ve şimdi- lerde jübile heyacanı yaşayan Suat Ka- ya, sorulanmızı içtenlikle yanıtladı. - Futbolla ne zaman tanıştınız? SUAT KAYA: 13 yaşındayken Ye- şilköy amatörtakımı'na, oradan da Ga- latasaray altyapısına girdim. Eskiden PAF takımı olmadığı ıçin 3. Lig'de oy- nadım. 1.5 yıl sonra da (A) takıma yük- seldim. 0 zaman 17 yaşındaydım. (A) takıma çıktığım yıl takımın başında Der- wall vardı. Daha sonra 5 yıllık bir Kon- ya maceram oldu. 91 yılında tekrar Ga- latasaray'a döndüm. 2003'ün başında da futbolu bırakma karan aldım. - 1 yıl daha oynamayı planlar- ken neden nokta koydunuz? S.K.:Beni çalıştıran insan (Fatih Terim) futbolu bırakmam gerektiğini söyledi. Bu alınan ortak bir karar. 1996 - 2000 yıllan arasındaki başanlardan sonra adeta bizi anamızdan sonra tek- rar doğuran kişinin Fatih Terim olduğu- nu biliyorduk. Benim yerimde kim olsa aynı şe- yi yapardı. Türkiye'de Galatasaray'dan başka hiçbir takımda oynamayacağımı ifade etmiştim. Hocamız da bunu bili- yordu. Bırakmam gerektiğini söyledi. Kabul ettim. Yurtiçinden birçok teklif geldi. Hocamız da bana dışandan bir teklif gelirse gönderebileceğini söyle- di. Böyle bir öneri olmayınca futbolu bırakma karan aldım. Büyük başanlara imza atan Suat, devre ar/asında Sarı-Kırmızılı formayı son kez giyecek. (Fotoğraf: SAMİ GÜREL) - Jübileniz ne zaman yapılacak? S.K.: Devre arasında yapmayı dü- şünüyorum. Güzel bir jübile olacak. Hangı takım olacağı belli değil. Ancak yurtdışından bir takım olacağını sanıyo- rum. - Galatasaray'da önümüzdeki günler için düzelme yolunda bir ışık görüyor munusuz? S.K.: Gençleştirme operasyonu başladı. Kimse kimseyi tanımıyor. Fut- bolculara zaman tanımak gerek. Bu- gün Barcelona ve Ajax da Galatasa- ray'ın yaşadığı sıkıntıyı yaşıyor. önem- li olan tekrar yenı yapılanmaya girmek. Başında yer aldığı gibı eski - yeni ça- tışması yok. Eğer olursa banndınlmaz zaten. Ikinci devre daha değişik bir ta- kım izleyeceğimızi umuyorum. - Başarı nasıl gelecek? S.K.: Arkadaşlık çok önemli. So- runlar giderilip kafadaki sistem sahaya yansıtıldığı zaman ortada bir problem kalmaz. Hedefe ulaşmak için başanya aç olmak gerek. Futbolcu bir memur gi- bi olmamalı. Sabahın 8'inde gelıp ak- şam eve gitmekle olmuyor. Futbolcu açısından bu sistem yürümez. özellik- le genç oyuncular, şu an için tesisler- den içen gırdikleri zaman UEFA Kupa- sı'nın kazanıldığını gösteren o resme iyi baksınlar. Insanlar kupayı aldığımız- da başlarında ne dertler varken sokak- lara döküldü. - Sizi önümüzdeki günlerde tek- rar futbolun içinde görecek miyiz? S.K.: Futboldan kopamam. Ant- renörlük diploması almayaçalışıyorum. Aynca dil kursuna da gidiyorum. Bu kadar birikimi de dağıtmak gerek. TERİM ARTIK DAHA İNSAFLI F atih Terim'e yönelik ağır eleştiriler yapılıyor. Italya'dan döndükten sonra Terim'de bir değişiklik gözlemlediniz mi? S.K.: Fatih Terim'de prensip ve sistem olarak herhangi bir değişim yok. Ancak sporcusuna karşı biraz daha insaflı davranıyor. Yapılan eleştiriler çok ağır ve acımasız. Galatasaraylılara yaşanmamış mutlulukları yaşattı. Kredisi sonsuz. Şu anki başarısızlığın sebebi nedir? S.K.: 1996-2000'de sisteme uygun futbolcular vardı. Hocamızın şanssızlığı, kafasındaki sisteme uygun oyuncuların bulunamaması. Sisteme uygun futbolcular bulunana kadar bu arayış devam edecek. Okan - Suat - Emre. Bu üçlü Terim'in sisteminde en önemli taşlardı. Ama şimdiki kadroda, özellikle orta alanda böyle bir üçlünün olmaması sistemi nasıl etkiliyor? S.K.: Bizim dönemimizde iyi bir kadro vardı. Sadece orta alandaki isimler değil, katede Taffarel, geride Popescu, ileride de Hagi ve Hakan Şükür; hepimiz makine gibiydik. Yedeklik kavramı yoktu. Yeri geldığinde Hagi de oyundan alınıyordu. Paylaşım saha içinde olduğu gibi dışarıda da vardı. Üniversiade 2005 K E N A N B E N G Ü ( * ) L/niversıade, dün- yada olımpiyatlardan sonra en çok katılımh sportif organızasyondur. Bir çok spor dalını bir ara- ya getırirken kültür ve spor festivali olması ne- deniyledeen önemli et- kınlikle rinden birisi. Her iki yılda bir farklı bir kentte düzenle- nen bu oyunlar, yaz ve kış oyunları ol- mak üzere ikiye aynlıyor. Yaz oyunlarında müsabakalar, on zorunlu dal ile ev sahibı kentin seçece- ği en fazla dört isteğe bağlı spor dalın- dayapılmaktadır. Zorunlu dallan atletizm, basketbol, eskrim, futbol, cimnastik, yüzme, atlama, su topu, tenis ve voley- boldur. Organizasyona çeşitli ülkelerden 5000'i aşkın sporcu, antrenör, idareci, yö- netici ve sağlık ekibi katılmaktadır. Top- lumlan kaynaştırmada en önemli olgu olan spor, Universide ile kendini bir kez daha kanıtlamıştır. Üniversiade Yaz Oyunları, 2005 yı- lında ülkemizin en güzel şehirlerinden bi- ri olan Izmir'de yapılacak. Bu organi- zasyonun gerçekleşmesine olanak sağ- layan Izmir Büyükşehir Belediyesi'ne, Üniversiteler Spor Federasyonu'na ve katkılanndan dolayı oyunlann ana spon- soru Tansaş firmasına teşekkür etmemiz gerekir. Tesisler, organizasyonun en önem- li parçası. Dünya standartlannda, olim- piyat köyüne, spor salonları ve ekip- manlarına ihtiyaç var. Bu da büyük mik- terda maddi destek gerektiriyor. Spor birimleri bu oyunlarda başa- nlı olmak için elbirliği etmelidir. Kulüp- ler ve Federasyonlar da şimdiden Milli takım planlarını bu organizasyona göre yapmalıdır. Istatistiklere göre bu plat- fomdan yüzlerce kıta şampiyonu, 186 tane dünya ve olimpiyat şampiyonu çık- mıştır. Juantorena, Sotomayor, Larry Bird, Tim Duncan, Kaıi Malone, Co- maneci, Olga Korbut, Michael Gross bunlardan bazılarıdır. Türkiye de bu özelliklere sahip bir organizasyonu, kendı evındeyapmanın avantajlannı kullanarak geleceğın yıldız- lannı yaratmalıdır. Bu platformda en bü- yük görevin, biz spor adamlarına ve ba- snımıza düştüğü kanısındayım. (*ı Eski ulusal voleybolcu Kimilerine spor değil ancak dünya 5,'liğini yakalayan ulusal takımı bile var Dart: Her yerde, her yaşta I esmi sezonu tam takvim yılı olarak belirtilen dartın resmi bir ligi henüz yok ancak süresi sekiz ayı bulan turnuvalarla bu açık kapatılmaya çalışılıyor. Şu sıralarda Ankara'da oynanan, üçüncü kulüpler arası tumuvaya katılan kulüplerin çoğu isimlerini aldıkları publarda antrenman ve maçlannı yapıyorlar. The Pub Sixties, Marilyn Monroe, Red Lion, Nevvcastle, Tg and Tbh.. Bir an kendinizi Liverpool'da gibi hissettiren isimler... ÇETÎN SUSAN eçtiğimiz günlerde ge- len faks mesajı, ilginç birdavet içenyordu: 1. Türkiye Dart Şampıyonası... Aralığın ilk haftasında Ankara'da yapılan şampiyonaya gidemedim ama işin peşini de bırakmadım. Ve işte aman- sız araştırmalarım (!) sonucunda edindiğim bilgiler... 2000 yılında Atıcılık ve Avcılık Federasyonu'na bağlanarak ülke- mizde de federe olan bu spor dalı- nın dünyadaki geçmişi 500 yıl ön- cesine kadar uzanryor. Ancak bugün- kü haline 19. yüzyılda kavuşmuş olan dart, oyun tahtasına (hedefe) atı- lan oklarla oynanıyor. Ingilizce kö- kenli birsözcük olan 'dart'\n kelime anlamı da 'ok'. Dünya Dart Federas- yonu'na (WDF) halen 52 ülke üye. Dart için küçük bir alan ve yi- ne küçük bir yatınmın yeterli olma- sı yaş, cinsiyet, boy, kilo, güç gibi özelliklere gereksinim duyulmama- sı bu sporun hızla yayılmasındaki • Dartlar çelik uç, gövde, kuyruk ve kanattan oluşuyor. En fazla 30.5 cm uzunluğunda ve 50 gram ağııiığında olabiliyor. •Hhedef tahtası, kalın kıl, domuz kılı veya liften üretiliyor. 1'den 20*ye kadar dairesel dizilmiş sayı dilimlerini içeriyor. Örümcek ağı şeklinde sayı dilimleri ikili, üçlü atış bölgelerini içeren tellerle bölümlendiriliyor ve merkezi yerden 173 cm yüksekte olacak şekilde sabHleniyor. NASIL OYNANIR? !& dart tahtasına 237 cm'den yakın olamıyor. • Bir maç setlerden, bir set ayaklardan oluşuyor. t/Bir atış 3 dartın teker teker tahtaya atılmasıyla gerçekleşiyor. Slsınma atışı sayısı 9 ile sınırlı. t/Puanlama temelde ikiye aynlıyor. Sayıdan düşmeli oyunlarda 301, 501 gibi tek sayılarda atılan puan düşülüyor ve sayının tam srfırianması gerekiyor. en önemli etkenler... Aynca birçok bedensel engellinin de bu sporu ya- pabilmesi mümkün. Bizde ise bu oyun başta An- kara olmak üzere sınırlı sayıdaki il- de oynanıyor. 200 civanndakı lisans- lı sporcusu olan Türkiye'nin ulusal takımı 2000'de Barcelona'da yapı- lan Dünya Şampiyonası'nda beşin- ciliği kazanmayı başarmış. Peki dart nerelerde, nasıl, kim- lertarafından oynanan biroyundur? Bu soruların yanıtını ararken kendi- mi Ankara'nın Çankaya'sındaki bir kafede buldum. The House isimli bu mekân aynı zamanda bir dart kulubü. Oyun tarihsel gelişimine uy- gun bir biçimde pub, cafe, bar gibi yerierde oynanıyor Ankara'da. Tah- min edileceği gibi mekânda ilk dik- kati çeken şey; yoğun sıgara du- manı.. Ancak sporla bağdaşmaya- cağı düşünülen bu atmosfer dart için doğal sayılıyor. Öyle ki federas- yonun yarışma yönetmeliğinde bi- le "... Atış alanı içinde içki ve sigara kullanımından kaçınılmalıdır" gibi bir ibare var. Bu yıl oluşturulan dört kişilik Fe- derasyon Dart Teknık Kurulu'nun başkanı Gökhan Ünal geliyoryanı- mıza. Ünal ODTÜ şehir planlama mezunu ve mesleğı ile uğraşıyor. Kendisinden dartın temelde ikiye ayrıldığını ve Türkiye'de oynanan 'çelik uç dart' dışında bir de elekt- ronik tahtalarla oynanan türü oldu- ğunu öğreniyoruz. Gökhan Ünal he- deflerinin dartı publaria özdeş hal- den çıkarıp Türkiye'nin her tarafın- da oynanan bir spor dalı haline ge- tirmek olduğundan söz ederek "Her ilde dart oynanabilecek en az birsa- lon olmalı. Hakkân'de de..." dıye belirtiyor özlemini. Sonra 2003 Tür- kiye şampiyonlarıyla tanıştınyor be- ni. Baylarda Emre Toros, bayan- larda Vuslat Sayın... RDARÖZSOY 24 ARALIK 2003 SAYI 6