24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 ARALIK 2003 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA ARAgTIRMA AHLÂK ARANIYOR TURHAN SELÇUK HAYATTAN/ BEN Ot-JÜNlÎSTASBtîL EPEKTÎSÎ NA2- VAPAR Ifl PJ.RİKUİADE MACZRALAEI 4 bin kişiyle yapılan araştırmaya göre 21-30 yaşlarındaki polislerin yüzde 68'i öfkeli Polisinsiniri bozuk• 200 bin polisin görev yaptığı Emniyet Genel Müdürlüğü, çeşitli illerde yaşanan ve başrollerini psikolojileri bozuk güvenlik görevlilerinin oynadığı olaylarla sarsıldı. Türkiye genelinde yapılan araştırmaya göre ise polislerin yüzde 98'inin depresyonda olduğu belirlendi. ALPERTURGUT Polislerin kanştığı olay ve suçlann oranı son yıllarda büyük bir artış gösterdi. Emniyet müdürleri, polislerin suça kanşmasıyla ilgili olarak sürekli "münferit olaylar" şeklinde açıklama yapmasına karşın her yıl binlerce polis hakkında idari ve disiplin soruşturmaları açıldı. Clkenin çeşitli kentlerinde çok sayıda güvenlik görevlisi ya açığa alındı ya meslekten men edildi veya tutuklanıp cezaevine girdi. Türkiye genelinde 4 bin polis üzerinde yapılan araştırma sonucunda, personelin yüzde 98'inin depresyonda olduğu belirlendi. Uzmanlar ıse psikolojik hastahklar açısından risk altında olan polislerin periyodik olarak psikolojik testlerden aeçmesini istedi. Anketlerln sonucu Polislerin gerekli psikolojik testlerden geçmeden ve derinlemesine ıncelemeler yapılmadan tnesleğe alındıklan 5ne sürülürken yapılan anketler, gençlerin ünıformayı cazip bularak, güce ulaşmak ve kısa yoldan meslek sahibi olmak için polisliği seçtiğini ortaya çıkardı. Türkiye genelinde 4 bin polis üzerinde yapılan 'Pölislerde tşe Bağh Gerginlik ve Stres' araştırmasına göre, 21-30 yaş grubundaki polislerin yüzde 68'ınde öfke duygusu hâkim... Yetkililer, îstanbul'da son 2 yıl içerisinde 150'yi aşkın polise 'iş yapamaz 1 raporu verildiğini, 1989- 2002 yıllan içerisinde ise 400 polis memurunun intihar ettiğini ifade ediyorlar. Emniyet'te cinnetgetiren getirene Polisin kanştığı ve kamuoyuna yansıyan "münferif olaylardan bazılan şunlar: Ankara Kavacık Karakolu'nda Ilhan Çerşin adlı polis memuru gözaltındaki zanlı Murat AyguTı vurarak öldürdü. • Beyoğ'lu'nda 21 Eylül 2003'te cinnet getiren polis memuru Mehmet Emir Aygün, eski kız arkadaşını yaralayıp birlikte olduğu genci de öldürdükten sonra intihar YETERLI OLMADIKLARINI KABUL E Aksu'dan eğitiııı itirafiÜsküdar'daki bir akaryabt istasyonunun 3 görevlisini rehin aldığı için rutuklanan polis memuru Bünyamin Demirin ailesinde de psikolojik rahatsızlık bulunması, Kahramanmaraş'ta kayınpederinın evine 'katiiam' yapmak için giderken intihar eden polis memuru Rıdvan Hakan Teberik'in cinneti, Adana'da açığa alınan ve psikolojik tedavi gören polis memuru Hakan Güldiker'in ellerini kelepçeleyip kendini Seyhan Nehri'ne atması, sorunun büyüldüklüğunü gözler önüne serdi. Gözler, psücolojik rahatsızlığı bulunan polislerin nasıl sağlam raporu aldığım açıklayabilecek yetkilı kurumlara çevrildı. Polis Akademısi'nin açılış töreninde konuşan îçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu da polisin eğitimi konusunda "Getinen noktayı yeterli bulmadığını, eğhiın ve öğretimin daha kaliteti hak getirilmesi için kat edflecek daha çok yol gerektiğüıi" belirtmişti. ettı. • Bursa'daki bir lokantada kendisine omuz attıklan gerekçesiyle 4 kişiyi döverek hastanelik eden bir polis memuru rutuklandı. • Beşiktaş'takı bir otoparkta 11 Eylül 2003 günü Reyhan EmreŞen adlı trafik polisi, 2 meslektaşını öldürdü. v'Aydın'da polis memuru Mehmet K., sıkışan trafik nedeniyle tartıştığı minibüs şoförü Kerem Saçan'ı öldürdü. \/ Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde görev yapan 3 polis memuru ayru gün 3 ayn olayda kaza sonucu kendilerini vurdu. CERRAH DÖNEMİ lOayda 700 kişiye soruşturma Kazayla kendisini veya meslektaşını vuran, intihar eden, cinnet getirip kan döken polis hikâyeleri gündemden hiç düşmüyor. Rüşvetten tecavüze, çete suçundan köstebekliğe, işkenceden kötü muameleye, cinayetten zimmete dek çeşitli suçlara kanşrıklan iddiasıyla bugüne dek birçok polis yargılandı. Istanbul Emniyet Müdürlüğü'nün hazırladığı rapora göre, 2000 yılından bugüne kadar trafik polisleri tam 906 rüşvet ve zimmet olayma kanştı. Bu polislerden 84'ü rutuklandı, 101'i meslekten ihraç edildi, 434'ü idari yönden cezalandınldı.tstanbul Emniyeri'nin diğer birimlerinde ise 1048 polis hakkında idari soruşturma açıldı. Suça kanştıklan iddiası ile polislerden 47'si memuriyetten men edildi, 45'i tutuklandı, 68'i meslekten çıkanldı, 13'ü hakkında disiplin cezası verildi. En çok rüşvet traflkte Istanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın göreve geldiği günden bu yana geçen 10 aylık sürede değişik suçlara kanşan 700 polis hakkında soruşturma açıldı. En çok trafikte rüşvet suçu işlenirken mazot operasyonlannda 70, uyuşturucu baskınlannda 16, içkili yerlerle bağlantılı rüşvet olaylannda ise 127 polis soruşturma geçirdi. Çete suçlanna kanşan 23 polisi gözaltına alan tstanbul Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, yurttaşlara kötü muamele eden 11, görev yerini terk eden 6 ve alkollü olay çıkaran 15 polis hakkmda ise işlem yaptı. ÇEVtK KUVVET: ' Stres altmda görev yapmak istemiyoruz' Genç polisler arasından seçilen çevik kuvvet şube müdürlüğü ekipleri, toplumsal olaylarda aşm şiddet uyguladıklan için eleştiriliyor. Son 3 yılda tam 3 kez "kazan kaldıran" çevik kuvvet şube müdürlüğündeki polisler, çalışma koşullannın çok ağır olduğunu belirterek îçişleri Bakanlığı'ndan şu isteklerde bulunuyorlar: ^ Maaşlanmız arttınlsın. • Sosyal haklar konusunda yeni düzenlemeler hayata geçirilsin. • Mesai saatleri gözden geçirilsin. *^ tzinlerimizin sürekli iptal edilmesi uygulamasmdan vazgeçilmelidir. • Müdür ve amirlerin keyfi emir ve uygulamalan sona ermelidir. • Stres altmda görev yapmak istemiyoruz. • Sürekli sorun yaşanan atama, terfi , ve yükselme sistemi ise bir an önce J değiştirilmelidir. DUZYAZI ORHAN BtRGİT Fotoğraf Neyi Gösteriyor? Elbette en başta, Irak'ı nedensiz işgal eden Ame- rika olmak üzere, tüm dünya kamuoyu, Mezopo- tomya'daki direniş hücrelerinin Saddam'dan komut aldığını zannediyordu. Bu yüzden de hemen her in- tihar saldınsından sonra İşgal Kuvvetleri'nin Ko- mutanı General Sançez, Saddam'ın direnişi yö- netmek için gizlendiği sanılan yerlere baskınlar dü- zenletiyor, eski Baasçılann kalintılanndan gözaltı- na alınmalar birbirini izliyordu. Kovalamaca pazar günü sona erdi. Saddam, Tik- rit yakınlanndaki çiftlik evinde, o mezara benzer sı- ğınak çukurunda ele geçirildi. Saçı sakalı birbirine karışmış. Başında ve kaşın- da yaralar. Çantasında 700 bini aşkın ABD Dolan ile. Kimilerine göre ABD askerieri, Saddam'ı daha ön- ce tutsak etmişti ama pazar günkü fotograflarla başlatacağı propaganda savaşına malzeme sağla- mak amacıyla, yer, zamanlama ve mizansen deği- şimine gidilmişti. Kız kardeşi de benzer varsayımlar açıklıyor. Ağa- beyinin, direnci kınlmış bir görüntü ile hükümdan olduğu insanlann önüne çıkartılmak için, ona ilaç içirildiğini ileri sürüyor. Bazılan da Cenevre Anlaş- ması'na gönderme yaparak, yüzde yüz savaş tut- sağı olduğu kuşku götürmeyen devrik Irak liderinin bu perişan hali ile görüntülerinin yayımlanmasından başlayarak, başında bit aranması, ağzında diş mu- yanesi yapılırken ekranlara yansıtılmasını doğru gönmediklerini söylüyor. 0 arada, Saddam'ın yakalandığı sığınakta ya da bitişikteki mutfak-ev görünümlü kümeste, en iyi ka- liteden çikolatalar, bokser külotlaria yakalanışın- dan yorumlar üretiliyor. Silahlan olduğu halde bun- lan kullanmadığından ötürü korkaklığı vurgulanı- yor. Niçin vuruşa vuruşa ölmediği sorgulanıyor. Tanığı olduğumuz olaylar Benim kuşağım, kendi ülkesinde üst üste ihtillal- lerin tanıklığını yaptı. Ama ondan önce 1959'lu yıl- larda yine Irak'ta, kraliyet rejimi ile o rejimin asıl yö- neticisi Başbakan Nuri Said'i deviren Baasçılann dünyaya yaydığı fotoğraflan ve devriklerin hikâye- lerini anımsamalıyım. Değişmeyen bir propaganda kuralı işliyor bu tür olaylarda. Giysiler, alışkanlık haline getirilmiş tçecek- ler ve bazen de karşıt cins fotoğraflan. 27 Mayıs Devrimi'nden sonra, mesela dönemin TBMM Başkanı Korattan'ın altı yedi kostümü, bir o kadar ayakkabısı gazetelere anlamlı bir gardrop zenginliği olarak verilirken, şimdi o da rahmetli ol- muş, dönemin ünlü film yıldızı Neriman Köksal'ın 13x19'lu bir fotoğrafı da görüntünün içine sokulmuş- tu. Yine aynı döneme açılan haftalar içinde, devrik iktidarın gençlere karşı gerçekten hukuk dışı ve gerçekten şiddet içeren polisiye tepkileri öylesine abartılmıştı ki; Basın Yayın Genel Müdürlüğü göre- vini de üstlenen merhum Kurmay Albay Ertuğrul Alatlı, sayısız gencin öldürülüp cesetlerinin kıyma makinelerinden geçirildiğini söylemişti. Yenen veyenilen... Deviren vedevrilen... Herse- ferinde birinci kompartımanda yer alanlann haklılı- ğını savunmak... Bu kural şimdi yenen ABD Baş- kanı Bush'un beyin takımınca, yenilmiş ve devril- miş Saddam'a karşı acımasız bir biçimde işletile- cek elbette. O arada, "demokrasiyigötürmek ama- cıyla Irak'a giden" ABD'nin bu ülkede oluşturduğu Geçici Hükümet Konseyi Üyesi El Rubai, 30 Hazi- ran'da egemenliğe sahip olacaklannı söyleyerek ilk yaptınmı müjdelemek için zaman geçirmeyecek. 1 Temmuz günü Saddam'ın asılacağını ilan ede- cek... Hiç belli olmaz. El Rubai'ye bu açıklamayı yap- tırtan ilham Beyaz Saray'dan gelmiş ise, bakarsı- nız Avrupa'nın insan haklan otoriteleri bile duyma- mış, görmemiş maymunlan oynarlar. Benim çıkardığım ders Şimdi Saddam'ı kim yargılamalı, nerede yargılan- malı tartışmalan da elbette başlayacaktır. Şu ya da bu zamanda Saddam yakalanmıştır. Şayet yakalandığı yer, dünya kamuoyuna resmi ABD makamlarının açıkladığı gibi ise ve Saddam o mezardan bozma yerde ve söylenilen biçimde tes- lim oldu ise veyl Amerika'nın haline. Demek ki Irak'taki o yeni yeni başlayan direnişi yöneten eski lider değilmiş. Bir telefonu, bir telsizi bile olmayan, saçı sakalı birbirine kanşmış, gözle- rinden korku, ağzından tükürükler saçılan Sad- dam'dan umudunu kesen Iraklı ulusaJcı güçler, çok- tan kendi direniş örgütlerini kurup canlı bombalar- la "düşman Hanna karşı savaşlannı yürütmeye baş- lamışlar. Yıllarca, kendi insanlanndan binlercesini öldünmüş bir yönetimin lideri, belki kahramanca direniş efsa- nelerine sahip çıkarak yeniden halkının gözünde umut haline gelebilecek iken, işgal güçleri onun tek kur- şun atmadan teslim olduğunu göstererek bir yer- lere varmak istiyor. İyi ama o kurşunlan atanlar kimler? Yannki Irak'ın lideri, işte o bilinmeyen insanlar arasından çıkabi- lir. Irak bu nedenle ABD için bir Vıetnam olmaktadır. Faks: 0212- 677 07 62 obirgit@e-kolay.net VEFAT Merhum Dr. M.Hulusi Dosdoğru'nun sevgili eşi Dr. E.SABİRE DOSDOĞRU 15/12/2003 günü vefat etmiştir. Cenazesi 18/12/2003 günü oğle namazından sonra Selimiye Camii'nden alınarak Ihlamurkuyu Mezarlığında toprağa verilecektir. Tum yakınlarının ve sevenlennin başı sağolsun. AİLESİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle